AVIAN_MYCOPLASMA_Guney_bey

Download Report

Transcript AVIAN_MYCOPLASMA_Guney_bey

Mycoplasma
gallisepticum MG
infeksiyonu
3 Ekim 2012 Kapadokya
Dr.Ümit ÖZDEMİR
Pendik Veteriner Kontrol Enstitüsü
Mycoplasma Üretim ve Ulusal Referans Laboratuvarı
Mycoplasmalar
(Mollicute’ler)
• Hücre
duvarı yok
• Fried egg coloni oluşturuyor
galactan
• Küçük 125-500nm
• >500 gen (580-1350 kB)
•Antibiyotik tedavisine dirençli
•Müşkülpesent
Kanatlı Mycoplasmaları
En önemli türler
M.gallisepticum, M.synoviae (tavuk, hindiler)
M.meleagridis (hindiler)
M.iowae (Başlıca hindilerde ve tavuklarda)
Daha az önemli
M.anseris, Mycoplasma sp.1220 (kazlarda)
Ureaplama sp. (hindi, tavuklarda)
Patojen olmayanlar
M.iners, M.anatis, M.gallinarum,M.pullorum,
M.gallopovanis, M.gallinaceum, M.columbinasale,
M.columbinum,M.columborale, M.lipofaciens,
M.glycophilum, M.cloacae, Acheloplasma laidlawii
MG doğal konakçıları





Tavuk, hindi,
Sülün,
Papağan,
Ördek, kaz,
Tavus kuşu
Mycoplasma gallisepticum
(MG)


1926 Kanatlı mycoplasmalarından Mycoplasma
gallisepticum ilk kez hindilerden, 1936 yılında
ise tavuklardan Charlton ve ark. tarafından
izole edildi. 1943 yılında hastalığa CRD kronik
solunum yolu hastalığı adı verildi.
MG tavuklarda CRD, hindilerde infeksiyöz
sinüsitis etkenidir.




MG direkt veya indirekt kontak yolla
yayılabilmektedir.
Akut dönemde nazal akıntı, ve tracheada 102107 CCU MG bulunur. Kronik infeksiyonlarda
ve antibiyotik uygulamasından sonra canlı
bakteri sayısı çok azaldığından moleküler
yöntemlerle teşhis yapılabilir.
MG ile infekte bir hayvan variable
lipoptoteinler sayesinde ömür boyu kronik
infekte olarak kalır.
İnfekte bir sürü sürekli yeni infeksiyon
kaynağıdır.
Vertikal geçiş

En önemli geçiş
yollarından biri de
yumurta yolu ile geçiş
akut dönemde çok
yüksek,
İnf.dan 3-6 hafta
sonra %25-%50
düzeylerindeyken,
8.haftadan itibaren
%3-%5’e kadar
geriliyor.
Lateral yayılma
Direkt kontakt (Kanatlıdan kanatlıya)
 İndirekt kontakt
Hava yolu, kontamine materyal, kontamine
personel

Mikoplazma infeksiyonu nasıl
yayılır?
MG nin kümes içinde yayılması
latent, erken, geç ve son olmak
üzere 4 fazda meydana geliyor
MG dış ortamda canlı kalış
süresi




Saç ve burun 1-3 gün
Tüyler, toz, pamuk, lastik, altlıkta 2-4
gün
Yumurta materyalinde 6-18 hafta,
Nem ve organik materyaller dış ortamda
canlı kalış süresini arttırmaktadır.
Farklı ülke, sürü ve konakçılardan izole edilen
MG’ler biyolojik özellikleri ile çok büyük
çeşitlilik gösterirler.
İnfektivite,
Patojenite,
Doku affinitesi (cerebral arteriotropism)
Kloakal inf.(düşük düzeyde kalıcı serolojik yanıt),
Eklem,
Göz infeksiyonları (eyeball)
Konjunktivitis IBV ile

Bazı türler çok hızlı yayılır ve daha hızlı
serolojik yanıt oluşturur (4 haftaya kadar)
 Bazı türler ise yavaş yayılırlar ve geç serolojik
yanıt oluştururlar (6 haftadan sonra)
 MG latent olarak bulunabilir ve bir bakteri
veya virus inf. nundan sonra vücut direncinin
düşmesi ile birlikte hastalık yapabilir. Latent
dönemde konakçı immun sistemi tarafından
tanınmazlar.
 Yumurtaya geçişte de farklılıklar var.
Sonuç olarak
Hastalık hafif
ağır
Yayılma
yavaş
hızlı
Teşhis
kolay
zor

Antijenik farklılık


(Antigenic variation, phenotypic
swiching)
Bazı mikroorganizmalar konakçıya
kolonizasyonunda ve fagositozdan kaçmada rol
alan yüzey kompenentlerinin (flagella, pilus,
membran proteinleri, kapsül gibi) antijenik
karakterlerini değiştirme yeteneğidir.
Bu yüzey organeller konakçı antikor yanıtının
ana hedefleridir. Mikroorganizmalar yüzey
repetuarlarını hızlıca değiştirerek
immunojenitelerini de değiştirebilmekte ve
immun tanımadan kaçmaktadırlar.
Mycoplasmalarda variable
surface lipoproteinler



MG pMGA
Bir major yüzey lipoproteinin değişik
kopyalarını kodlayan pMGA genleri MG nin
kolonizasyonunda ve infeksiyonun
kronikleşmesinde önemli rol oynarlar.
MG genomunda bulunan pMGA gen kopyalarının
sayısı F suşunda 32, R suşunda 70 olarak
hesaplanmıştır.
F suşunda pMGA genleri 79 kb ile genomun
%7,7’sinin, R suşunda ise 168 kb ile genomun
%16’sının oluşturur.
Hücreye tutunma (attachment,
cytadhesion)



Mycoplasmaların konakçı hücreye tutunmaları
patogenezisin ilk evresidir.
Metabolik yönden yetersiz olduklarından
konakçı hücreden direkt olarak
beslenebilirler.
MG solunum sisteminde (nazal kavite, trechea,
akciğer, hava kesesi) epitelial hücrelerin
membranlarına konakçı hücre sialoglycoprotein
reseptörlerine bağlanır. Adhezyon ne kadar
güçlü ise infektivite o kadar yüksek olur.
Hücre hasarı,hidrojen peroksit üretimi,
fosfolipaz ve proteaz enzimleri ile
 Ciliostasis
 Toxinler
Variant MG lerde neurotoksin
(ensefalitis nedeni)
 Diğer organlara yayılarak sistemik
infeksiyon oluşturur.

Çevresel faktörler ve stresin
etkisi




Beslenme, ısı, hava kalitesi, ışık, altlık,
yoğunluk, hastalıklar, yem, su ve
ventilasyonda yetersizlik, damızlığın
genotipi önemli.
Tracheal epitelyumda aşı virusunun
replikasyonu, amonyak, formalin
fumigasyonu, toz.
Soğuk hava ciliar hücrelerde paraliz,
Sıcak hava ve rutubetin azalması mukus
viskozitesinde artma

Stres kortikosteroidlerin salınımını
arttırarak sirküle haldeki granülositlerin
sayısını azaltmak sureti ile humoral ve
hücresel immun yanıtta immun-supresive
etki göstermektedir.
Ayrıca, yangıyı azalttığı için makrofaj
göçü azalmakta ve fagositoz inhibe
edilmektedir.
Konakçı yanıtı



Akciğerlerde alveolar makrofajlar
fibronektin, serum komponentleri ve
complement ile mycoplasmalar inhibe
edilir.
Mycoplasmalar ile makrofajların
etkileşimi sekonder infeksiyonlara
duyarlılığı arttırabilir.
Mycoplasmalarda farklı suşlar B veya T
hücrelerini yada her ikisini birden aktive
edebilir. MG ye karşı hem humoral hem
hücresel immun yanıt gelişmektedir.
Mycoplasmalar makrofaj ve monositleri
uyararak proinflamatuar sitokinlerin
salgılanmasında rol oynarlar.
 MG
IL-1ß, IL-6, TNFα, INF α

Dünya’da MG
ABD’de
 276,1 milyon yumurtacı tavuğun çoğunun
ve yumurtacı sürülerin %50’den
fazlasının infekte olduğu, dolayısıyla
yumurtacı tavuk endüstrisinde MG’nin
endemik olduğu kabul edilmektedir (J. D.
Evans, Rhorer, A. R. 2004).
Asya’da durum





Japonya: 1984-1986 ticari
yumurtacılarda %40
Kore’de 6 bölgede;
Malezya’da 1987-89
Filipinlerde: %29,5
Çin’de 1992 de
%20-%67
%17,2
%35,9
%79


Brezilya’da yapılan çalışmada 2001-2004
yılları arasında ticari yumurtacılardan
alınan örneklerin sadece 2’sinde % 0,19
oranında MG pozitif bulunmuştur.
Araştırıcılar, uzun yıllardan beri
Brezilya’da uygulanan yoğun aşılama
sonucu bu oranın düşük olduğunu iddia
etmektedirler.
Mısır’da 2009 yılında yapılan çalışmada;
MG prevalansı
 Yumurtacılarda %33,3

Yine Bengladesh’te yapılan bir çalışma ile
Sarkar ve ark. Kanatlı sektöründe
%58,8 oranında MG pozitifliği
bildirmiştir.

İran’da yapılan bir çalışmada 40
yumurtacı işletmeden alınan 2000 ticari
serumda %10 MG pozitifliği
bildirilmiştir.

Kapetanov ve ark. (2010), Sırbistan’daki
77 sürünün MG seroprevalansının 2000
yılında %9,01 ve 2009 yılında %11,59
olduğunu ve MG prevalansının arttığını
bildirmişlerdir.
Ülkemizde durum ne?

Türkiye’de tavuklarda MG yaygınlığı ile
ilgili az sayıda çalışma vardır. CRD
infeksiyonunun varlığı ilk kez 1956
yılında Özkal tarafından bildirilmiştir.



Esendal (1991), Ankara çevresinde
incelenen 900 tavuk serumunun RPA ile
182 (%20,22)'sinde,
Ülgen ve ark. (1991) Bursa ve çevresinde
499 kan serumundan, RPA ile 242
(%48,4)
Güler ve ark. (1992) Konya bölgesinde
hastalıktan şüpheli 33 işletmede RPA ile
20 (%60,6) işletmede;

Gürbüz (1998), Konya bölgesinde daha
önce solunum sistemi problemi geçirmiş
farklı yaşlarda 15 yumurtacı kümesten
300 kan örneğinin 127 (%42,3)’ sinde,
MG pozitif bulmuştur.

Özdemir (2006),Konya ve çevresindeki
yumurtacı tavuk işletmelerinde solunum
sistemi problemi olan ya da enfeksiyonu
geçirmiş 33 sürüden 192 tavuğa ait
solunum sistemi organlarını
İmmunoperoksidaz ile incelemiş ve 20
(%60,6) kümeste MG tespit etmiştir.
2012 sonuçlar



Bornova VKE Ticari yumurtacılardan
toplam 112 serumdan 14 pozitif (%12,5)
Konya VKE 10 yumurtacı işletmeye ait
269 serumdan 5 (%50) işletmeye ait 26
sı (%9,6)
Etlik VKMAE toplam 5 ticari yumurtacı
işletmeden 62 serumdan 2 (%40)
işletmeye ait 15 (%24,2) serumun pozitif
bulunduğu bildirilmektedir.
Klinik Bulgular


İnkubasyon periodu 3-36 hafta.
Sürü yumurta yolu ile infekte ise
infeksiyon hayvanlar 3-6 haftalık
olduğunda görülür. Bazen ilk belirti
yumurta döneminde veya diğer
infeksiyonlarla ortaya çıkar.






Burun ve göz akıntısı,
Öksürük,
Hırıltı,
Yem tüketimi ve yumurta veriminde
azalma,
Mortalitede artış,
Konjunktivitis.

İnfraorbital
sinusların şişmesi
(özellikle
hindilerde),
Lezyonlar



Hafif üst solunum yolu belirtilerinden
şiddetli tablolara kadar değişir
Mortalite %1 seviyelerinden %5-10
düzeyine ulaşabilir
Nekropsi bulgularında hava kesesi
yangısı oldukça önemlidir. Diğer
etkenlerin olaya karışması tabloyu
şiddetlendirir
Lezyonlar




Sinus, trachea, bronşlar, akciğer ve hava
keselerinde kataral eksudat,
Hava keselerinde opaklaşma,
Hava keseleri ve oviduktta kazeöz
eksudat,
Perikarditis, perihepatitis, salpingitis.
Lezyonlar

Akut hava
kesesi
(abdominal)
yangısı

Seçilmesi gerekli örnekler infeksiyonun
yerleştiği organa göre değişir. Canlı
kanatlılardan orofarinks, özofagus, trachea,
göz, kloaka ve fallus swabları alınabilir. Ölü
hayvanlardan ise burun boşluğu, infraorbital
sinus, trachea ve hava kesesi swabları
alınabileceği gibi infraorbital sinus ve eklem
sıvıları da enjektörle çekilerek alınabilir. Ölü
embriyolardan vitellin membranın iç yüzeyi,
orofarinks ve hava kesesinden örnek alınır.
Direkt Teşhis
İndirekt teşhis
(RSA, HI, ELISA)
RSA (IgM) sensitivitesi yüksek, spesifitesi
düşük,
Kros reaksiyonlar (Antijenik yakınlığı olan
Mycoplasma sp.) veya nonspesifik reaksiyonlar,
 HI (IgG) spesifitesi yüksek, sensitivitesi ÇSA
dan düşük
 ELISA sensitivitesi yüksek, spesifitesi HI
dan düşük.
Yağ adjuvantlı aşılamalar sonrası ve yaşlı
kanatlılarda nonsp. reak. veya antijenik
yakınlığı olan mycoplasmalar ile kros reak.

Kayıplar

MG kanatlılarda infeksiyona yol açan
dört mikoplazma türü arasında ekonomik
olarak en önemli olan türdür . Ayrıca
ticari yumurtacı sürülerdeki en masraflı
hastalıklardan biridir. Tüm sürüye hızlı
bir şekilde yayılır.
Kayıplar

Ölüm oranında artma, yüksek ıskarta
oranı (%3-5),

İlave tedavi ve laboratuvar teşhisi
masrafları,

Yumurta veriminde düşme (%10-20),

Kuluçka verimliliğinde azalma ,

Artırılmış biyogüvenlik önlemleri ve
aşılama masrafları.

Yumurtacı sürülerde yumurtlama
periyodunun ilk bir aylık döneminde
infeksiyon kaynaklı yumurta verim kaybı
%10-20 arasındadır. Klinik belirtisiz
kronik infeksiyon tavuk başına 5-20
yumurta kaybına yol açar.

Ayrıca, diğer infeksiyonlar, yerleşim
yeri, kalabalık, zayıf hijyen ve IBD, IB,
ILT aşılama programları kayıpları
arttırabilir.


ABD’de 1994’te MG kaynaklı yıllık ekonomik
kayıp sadece yumurtacı tavuk endüstrisinde
118-150 milyon dolar olarak hesaplanmıştır (J.
D. Evans, ve ark.)
Mohammed ve ark (1987), ABD Kaliforniya’da
366 ticari yumurtacı sürü üzerinde MG’nin
yumurta verimi üzerine yaptığı etkiyi
hesaplamak için yaptıkları bir çalışmada,
infekte sürülerin infekte olmayanlara göre ilk
ve ikinci yumurtlama dönemlerinde tavuk
başına sırasıyla 12 ve 5 yumurta daha az ürün
verdiklerini tespit etmişlerdir.

Araştırıcılar, ayrıca Güney Kaliforniya’da
1984 yılında yumurtacı tavuk
endüstrisinde MG sebebiyle 127 milyon
adet yumurta kayıp oluştuğunu ve
yumurta kaybı ile kontrol programı
maliyetleri nedeniyle oluşan finansal
kaybın ise yaklaşık 7 milyon dolar
olduğunu rapor etmişlerdir.

ABD’de tavukçuluk endüstrisinin
yumurtacı sektöründe, komplekslerin
aşırı büyüklüğü (1 milyondan fazla
kanatlı) ve farklı yaş gruplarının bir
arada bulunması nedeniyle infekte
sürülerde eradikasyon fizibl değildir.
Kontrol



Antibiyotik,
Aşılama,
Biyogüvenlik
Mycoplasma Kontrol Programı

Damızlıkların mikoplazma yönünden negatif
olması

Biyogüvenlik

Tedavi

Aşılama
Genel Önlemler

İnfekte kanatlı hareketleri

İnsan hareketleri

Araçlar

Fomit

Ziyaretçi

Pet hayvanlar ve kuşlar
Antibiyotikler
Mycoplasmalar hücre duvarı olmadığından
penisilin grubu antibiyotiklere dirençli,
Protein sentezini inhibe eden
antibiyotiklere:
Tetracyclines (oxytetracycline,
chlortetracycline doxycycline),
 Macrolides (erythromycin, tylosin, spiramycin,
lincomycin, kitasamycin),
 Quinolones (imequil, norfloxacin, enrofloxacin
ve danofloxacin) ve
 Pleuromutilin tiamulin duyarlıdırlar.
(Nascimento ve ark. 1999)



Antibiyotikler klinik belirtileri ve sürü
içinde enfeksiyonun yayılmasını azaltır,
Ancak antibiyotik tedavisi ile hastalığın
eradikasyonu mümkün değildir.
Ayrıca, tekrarlama sıklığı, direnç
gelişimi ve rezidü antibiyotik
kullanımının diğer dezavantajlarıdır.
Aşılama


Aşılama MG nin kontrolünde biyogüvenlik
önlemlerinin hastalıktan korunmada
yetersiz kaldığı durumlarda önemli bir
unsurdur.
MG nin tüm dünyada yaygın bir
infeksiyon olması, lateral olarak kolayca
bulaşabilme özelliği, yine ticari
yumurtacılarda farklı yaşlarda
kanatlıların bir arada bulunması
hastalığın kontrolünde aşılamayı öne
çıkarmaktadır.
MG aşılamasının amaçları




Sürüyü solunum sistemi hastalığından
korumak,
Yumurta verimindeki azalmayı önlemek,
MG nin yumurta yolu ile yayılımını
önlemek,
Farklı yaşlarda kanatlıların bir arada
bulunduğu işletmelerde rezervuarların
sayısını azaltmak.
İdeal Mycoplasma aşısı nasıl
olmalı?




Özellikle canlı aşılarda aşının güvenliği
kanıtlanmış olmalı,
Bakterin aşılarda adjuvantın hayvan
refahına ve gıda kalitesine etkisi en az
olmalı,
Canlı aşılar ile aşılanan hayvanlarda
infeksiyon oluşmamalı,
Attenue suşlarda virülent forma geçiş
olmamalı,




Aşı tek bir doz ile yaşam boyu koruma
oluşturabilmeli,
Seçilen aşı suşun immunojenitesi yüksek
üretimi kolay ve düşük maliyette olmalı,
Raf ömrü uzun olmalı, taşıma ve
saklamada özel ekipman gerektirmemeli,
Çok sayıda hayvanın aşılanmasına uygun
ve ekonomik olmalı.
TEŞEKKÜRLER