fosfolipidler

Download Report

Transcript fosfolipidler

LİPİDLER VE
LİPOPROTEİN
METABOLİZMASI
Lipidler
 Hormon
ve hormon öncülleri
 Sindirimde yardımcı
 Enerji depolanması ve metabolik yakıt
 Biyolojik zarların yapısal ve fonksiyonel
bileşenleri olarak
 Yalıtım oluşturarak sinir iletisinde veya ısı
kaybını önlemede
Lipitlerin Sınıflandırılması
•
•
•
•
•
•
Triaçilgliseroller
Fosfolipidler
Sfingolipidler
Steroidler
Glikolipidler
Yağ asitleri
Diyetle Alınan Lipidlerin Sindirim, Emilim,
Salgılanma ve Kullanılması
 Yetişkin
kişi günde 60-150 g yağ alır.
- Triaçilgliseroller
- Fosfolipidler
- Kolesterol
 % 90’nından fazlası triaçilgliseroldür
 Geri kalan miktar kolesterol esterleri,
fosfolipidler ve esterleşmemiş (serbest)
yağ asitleri oluşturur.
Sindirimi





Sindirim midede başlar.
Aside dayanıklı lipaz (lingual lipaz) tarafından
katalize edilir. Bu enzim lipid-su ara yüzeyindeki
triaçilgliserolleri parçalar.
Kısa veya orta zincirli yağ asitleri içeren
triaçilgliserolleri
gastrik
lipaz
tarafından
parçalanırlar (nötr pH’da aktiftir)
Genel olarak bakıldığında , yetişkinlerde
lipidlerin sindirimi ağız ve midede hemen hemen
hiç gerçekleşmez.
Bu yüzden lipidler ince barsağa kadar
neredeyse tamamı sağlam olarak ulaşır.
İnce barsakta lipidlerin enzimatik yıkımı

Triaçilgliseroller,
kolesterol
esterleri
ve
fosfolipidler
pankreas enzimleri tarafından
enzimatik olarak parçalanırlar.
 Pankreatik lipaz tarafından
triaçilgliserollerin 1. ve 3.
C’nuna
bağlı
yağ asitleri
uzaklaştırılır. Hidrolizin başlıca
ürünleri 2-monoaçilgliserol ve
serbest y.a dir.
 Kolesterol esterleri kolesterol
esteraz
tarafından
hidroliz
edilirler böylece kolesterol ve
serbest y.a’ri meydana gelir.
yıkımı:
pankreas
sıvısı
fosfolipaz A2’nin önenzimi açısından
zengindir. Fosfolipaz A2, fosfolipidin 2.
C’nuna bağlı yağ asidini ayırır böylece
lizofosfolipid oluşur. 1. C’na bağlı yağ
asidini
ise
lizofosfolipaz
tarafından
koparılır böylece bir gliserilfosforil oluşur.
Oluşan baz feçes yoluyla atılabilir veya
ileri yıkıma uğrar ve sonra absorbe edilir.
 Fosfolipid
Lipidlerin barsak mukoza hc’ri tarafından
emilmesi
 Serbest
y.a, serbest kolesterol ve 2monoaçilgliserol
diyetsel
lipidlerin
yıkılımının başlıca ürünleridir. Safra tuzları
ile karışık miçeller oluştururlar.
 Karışık miçeller lipid emiliminin başlıca yeri
olan barsak mukoza hc’rinin fırçamsı
kenar membranına yaklaşırlar ve orada
lipidler hareketsiz su tabakasına geçerler
ve absorbe edilirler.
LİPİDLER
PLAZMADA
NASIL TAŞINIRLAR???
Plazma Lipidleri
plazmada LİPOPROTEİNLER
olarak transport edilirler
 Lipoproteinlerdeki
majör
lipid
sınıflandırılması:
 Lipidler






Triacylglycerols (16%)
Phospholipids (30%)
Cholesterol (14%)
Cholesterol esters (36%)
Free fatty acids (4%)
Lipids are water insoluble and require lipoprotein transporters
to reach body tissues from the bloodstream
Lipoproteinler
Makropartiküller yapıda olup kolesterol dahil
olmak üzere lipitlerin plazmada taşınmasını
sağlarlar.
 Lipoproteinler, hem protein hem lipitlerden
oluşan biyokimyasal bileşimlerdir. Bu proteinler
bir bütünün parçası olmalarından dolayı
apolipoprotein diye adlandırılırlar.

Plazma lipoproteinlerinin şematik yapısı
Apolipoproteins
 Apolipoproteinler
lipoproteinlerin protein
komponetleridir.
NEDEN ÖNEMLİDİRLER?
 Lipoproteinlerin yapısal sağlamlığını devam
ettirirler.
 Lipoproteinler de görev alan belli enzimlerin
düzenlenmesinde rol alırlar.
 Reseptörlerin tanınmasında görev alırlar
Lipoproteinlerin Yapısı
Lipoproteinin yapısını oluşturan
protein ve lipitlerin; suyu seven
(hidrofilik) kısımları lipoproteinin dış
yüzeyini kaplarken, suyu sevmeyen
(hidrofobik), yani yağlı kısımları
onun iç kısmında gömülüdürler. Bu
yüzden plazma lipoproteinlerinin en
dış tabakasında bulunan lipid türleri
polar lipitler olarak nitelendirilirler.
Polar lipitler arasında başlıca
sfingomiyelin türleri, fosfolipitler ve
kolesterol gelir, bu moleküllerin her
birinin bir ucu sulu ortamda olmaya
daha
müsaittir.
Lipoproteinlerin
ortasında ise başlıca, nötral lipitler
tabir edilen, kolesterol esterleri ve
trigliseritler bulunur.
Sınıflandırma
 Sınıflandırılması
alfabetik sıraya göre olur
(A dan E kadar)
 Tıpta en yaygın olarak kullanılan
gruplandırma, lipoproteinlerin yoğunluğuna
göre yapılır.
 En hafifinden (yani en cok lipit, en az
protein içereninden) en yoğununa doğru
sıralama şöyledir:
Şilomikronlar - İnce bağırsaktan karaciğere
triaçilgliserolleri taşırlar (intestinal mukozada
oluşurlar ve lenfatik sistem yoluyla kana
geçerler).
 Çok düşük yoğunluklu lipoproteinler (Very
Low Density Lipoproteins, VLDL) – K.C’de
oluşur ve triaçilgilerolleri, kolesterolü ve
fosfolipidleri diğer dokulara transfer eder.
 Ara yoğunluklu lipoproteinler ( Intermediate
Density Lipoproteins, IDL) - yoğunluk olarak
VLDL ile LDL arasındadırlar. Kanda genelde
görülmezler.

 Düşük
yoğunluklu lipoproteinler (Low
Density Lipoproteins, LDL) - karaciğerden
diğer dokulara kolesterol taşırlar. "kötü
kolesterol" diye de adlandırılırlar
 Yüksek yoğunluklu lipoproteinler (High
Density Lipoproteins, HDL) - diğer
dokulardan kolesterol toplayıp karaciğere
geri getirirler."iyi kolesterol" olarak
adlandırılırlar.
Lipoprotein Kompleksi

Lipidlerin sindirimi ve emiliminden sonra, ince
bağırsak
mukoza
hücresinde
2monogliseridlerden ekzojen trigliseridler oluşur.
Bu ekzojen trigliseridler, az miktarda serbest
kolesterol, kolesterol esteri ve fosfolipid ile bir
araya gelirler, bir protein tabakasıyla da
kaplanarak suda çözünebilir ve transport
edilebilir
şilomikronları
oluştururlar.
Şilomikronlar da lenf sistemi yoluyla
dolaşıma katılırlar:
Şilomikronlarda ağırlıkça % 2 oranında protein,
%1 oranında serbest kolesterol, %3 oranında
kolesterol esteri, %9 oranında fosfolipid, %85
oranında trigliserid bulunur:
 Şilomikronlar başlangıçta ApoB-48 ve ApoA
içerir. Daha sonra dolaşım sürecinde HDL ile
etkileşme sonucunda ApoE ve lipoprotein lipazı
aktive eden ApoC-II apolipoproteinleri
şilomikronlara katılır

LİPOROTEİNLERİN YAPISINDA
APO’LAR NEDEN
BULUNMAKTADIR ???
Apolipoproteins birçok role
sahiptir:
1- Liporoteinlerin yapısının
bir kısmını oluştururlar,
2- Onlar enzimler, kofaktörler
ve inhibitörlerdir
3- *** Dokularda lipoprotein
reseptörleri ile etkileşime
girebilmek için ligand olarak
hareket ederler
 Şilomikronlar,
aktive olan lipoprotein
lipaz (LPL) etkisiyle trigliserid içeriğinin
çoğunu kaybederler ve daha küçük çaplı
şilomikron
kalıntılarına
dönüşürler.
Karaciğer hücrelerindeki ApoE reseptörleri
şilomikron
kalıntılarını
tanır.
Bu
reseptörlerin etkisiyle şilomikron kalıntıları
endositoz yoluyla karaciğer hücresi içine
alınırlar ve orada yıkılırlar:
Karaciğerde şilomikron kalıntılarından VLDL’ler oluşur
ve bunlar da dolaşıma verilirler:
 Karaciğerde
lipoprotein sentezi, çeşitli
etkenlerle
inhibe
olursa,
endojen
trigliseridler
karaciğerde
birikir
ve
karaciğer yağlanması denen tablo
meydana gelebilir.
 VLDL’ler,
endojen trigliseridlere ek olarak
serbest kolesterol, kolesterol esterleri,
fosfolipid, ApoB-100, ApoC-I, ApoC-II,
ApoC-III, ApoE apolipoproteinlerini de
içerirler:
Beslenme sırasında veya tokluk durumunda
yağ doku hücrelerinde depolanan trigliseridler (TG),
açlık durumunda hormona duyarlı lipaz
ve diğer lipazlar vasıtasıyla yağ asitleri ve gliserole hidroliz edilmektedirler:
IDL’ler ApoE reseptörleri tarafından
LDL’ler ise LDL reseptörleri tarafından tanınarak karaciğer hücreleri içine alınırlar.
IDL’ler ve LDL’ler,
karaciğer hücrelerinde hepatik lipaz etkisiyle daha ileri yıkılırlar:
 Kanda
aşırı miktarda LDL bulunması
durumunda LDL’ler, süperoksit ve H2O2
gibi etkenler vasıtasıyla oksitlenir.
Oksitlenmiş LDL’ler retiküloendoteliyal
sistem makrofajları tarafından reseptör
aracısız olarak yutulur ve köpük hücre
oluşumu olur:
 Düz
kas hücrelerinde kolesterol
esterlerinin birikmesiyle de arteriyel
duvarlarda aterosklerotik plaklar
gelişir:
 Ateroskleroz,
kanda yüksek kolesterol
düzeylerine özellikle de yüksek LDLkolesterol düzeyine bağlı olarak ortaya
çıkar. Serum LDL-kolesterol düzeyinin
%130 mg’dan düşük olması aterosklerotik
kalp hastalığı için düşük riski, %130-160
mg arasında olması orta riski, %160
mg’dan yüksek olması ise yüksek riski
ifade eder.
Karaciğerde
ve
ince
bağırsak
duvarlarında
sentezlenen bir önemli lipoprotein sınıfı HDL’lerdir:
 HDL’ler,
ağırlıkça %55 oranında protein
(ApoA-I, ApoA-II, ApoC-I, ApoC-II, ApoCIII, ApoD, ApoE apolipoproteinleri), %2
oranında serbest kolesterol, %15 oranında
kolesterol esteri, %24 oranında fosfolipid,
%4 oranında trigliserid içerirler:
 Dolaşım
sırasında
kolesterolden
zenginleşen
HDL,
karaciğere
dönünce kolesterolünü karaciğerde
bırakır:
 HDL’nin kolesterolü özellikle damar
endoteli gibi dokulardan karaciğere
taşıma fonksiyonu antiaterojenik etki
oluşturur.