Organik Tarım - Bilecik Üniversitesi

Download Report

Transcript Organik Tarım - Bilecik Üniversitesi

İçindekiler



















Genel Giriş
Organik Tarım Nedir ?
Organik Tarımın Amacı
Organik Tarıma Tarihsel Bakış
Organik Tarım – Toprak İlişkisi
Tercih Edilme Nedenleri
Organik Tarım Kuralları
Organik Tarıma Geçiş Sorunları ve Genel Avantajları
Organik Tarımın Toprak Formasyonu Üzerindeki Etkisi
Organik Tarıma Uygun Olmayan Araziler
Organik Tarımda Sulama
Organik Tarımda Gübreleme
Organik Tarımda Biyolojik Mücadele
Organik Tarımda Birlikte Ekim Kuralı
Ekonomik Kazanç Açısından Ekolojik Tarım
Türkiye’nin Organik Tarım Potansiyeli
Türkiye’de Organik Ürün Talep ve Pazarlama Potansiyeli
Tarımda Sürdürülebilirlilik ve Organik Tarım
Gıda Dışı Organik Tarım
Genel Giriş
Göçebe insanın yerleşik hayata geçmesi beraberinde tarımsal faaliyetleri de
getirmiştir. Binlerce yıl devam eden tarımsal uğraşlar 1880’lı yıllara kadar doğanın
yasalarına ve yapısına uygun bir şekilde sürdürülmüştür. 1880’lı yıllarda;
1- Sanayi Devrimi
2-Yeşil Devrimin
yaşanması tarımsal faaliyetlerin yön değiştirmesine neden
olmuştur.
Sanayi Devrimi ile birlikte kullanılmaya başlanan kimyasal sentetik ilaçlar ve
kimyasal gübrelemeye dayanan yüksek verim artışı doğal dengeleri değiştirmiş ve
bilinçsiz kullanımlar birtakım canlı formasyonlarını yok etmiş, dünya ciddi bir tehlike
ile karşı karşıya kalmıştır.
20.yy’ın ikinci yarısında ortaya çıkan Yeşil Devrimle, giderek artan dünya nüfusunun gıda ihtiyacını karşılamak amacıyla birim alandan elde edilen ürün miktarının
arttırılması hedeflenmiştir. Bu amaçla yoğun bir şekilde uygulanmaya konulan
gübreleme ve kimyasal ilaç uygulamaları zamanla insan sağlığında, toprak özellikleri ve besin maddesi dengesi üzerinde önemli bozulmalara yol açmıştır. Bununla
beraber tuzlanma, çoraklaşma vs. gibi çevre sorunları da yaşanmaya
başlanmıştır. Bütün bu ve bunlara benzer durumlar neticesinde alternatif bir sistem
olarak ORGANİK TARIM ortaya çıkmıştır.
Organik Tarımın Tanımı

Çoğunlukla yöresel mevcut kaynakların kullanımıyla, ekolojik
dengeyi bozmayan, toprağı ve çevreyi koruma konusunda tutucu
olan bir tarım şeklidir.

Ekolojik sistemde hatalı uygulamalar sonucu kaybolan doğal
dengeyi korumaya yönelik, insana ve çevreye dost üretim
sistemlerini içermekte olup, esas itibariyle kimyasal ilaçların ve
gübrelerin kullanımının yasaklanmasıyla beraber organik ve yeşil
gübreleme, toprağın muhafazası, bitkinin direncinin arttırılması,
parazit ve predotörlerden yararlanmayı içeren, üründe miktar yerine
kalite yükseltmeyi hedefleyen bir üretim tarzıdır.
Organik Tarımın Amacı

Halen uygulanmakta olan tarım sistemleri neticesinde
bozulan ekolojik dengeyi düzeltmek

Bu dengenin bozulmasına neden olan tarımsal girdi ve
faaliyetleri asgari seviyeye indirgemek

İnsan sağlığına zararlı sentetik kimyasal ilaç ve gübreler
ile hormon kullanımı yerine doğal preparatlar kullanmak
Organik Tarıma Tarihsel Bakış

2. Dünya Savaşı sonunda artan ürün talepleri, Yeşil Devrimin yaşanması,
ABD’nin Marshall Planı neticelerinde birim alandan yüksek verim elde
etme çabaları ve toprağın aralıksız olarak kullanımı nedeniyle verimin
korunması ve arttırılması amacıyla toprak formasyonuna dışarıdan suni
müdahaleleri beraberinde getirmiş, sentetik kimyasal ilaç kullanımı, suni
gübreleme ve hormon ilaçlarının kullanımı artmıştır.

Yağış ve sulama neticesinde toprağın derinliklerine sızan fosfor ve nitrat
benzeri zararlı kimyasallar yer altı tatlı su kaynaklarına ulaşmış ve insan,
evcil hayvan ve yaban hayatı gibi unsurları ciddi derecede tehdit etmiştir.
Ayrıca kimyasalların toprakta birikmesi sonucu da bitki formasyonları
olumsuz etkilenmiş ve ekolojik dengenin bozulmasına sebep olmuştur.

Pazara yönelik üretim tarzının kaçınılmaz müdahaleleri gibi görünen bu
gelişmeler sonucu ortaya çıkan bütün bu olumsuz koşullar karşısında gelir
düzeyi yüksek olan ülkeler başta olmak üzere birçok ülkede bilinçlenerek
örgütlenen üretici ve tüketiciler, doğaya zarar vermeyen, bitki ve insanlar
üzerinde zehirli etki yapmayan tarımsal ürün üretim ve tüketimini tercih
etmeye başladılar. Özellikle gelişmiş ülkelerdeki bu zararlı maddelerin
insan sağlığına olumsuz etkilerinin tespit edilmesi üzerine doğal şartlarda
yetiştirilen ürünler rağbet görmeye başlamış, bu durum üreticileri bir takım
yeni arayışlara itmiş ve Organik Tarım olarak tanımlanan ziraat biçimi
başlamıştır.

İlk defa 1924 yılında alman Rudolf Steiner tarafından Bio-Dinamik Tarım
dersleri verilmeye başlanmış, 1930-40’lı yıllarda Dr. Hans Mueller
tarafından İsviçre ‘de Organik Tarım uygulamaları gerçekleştirilmiştir.

Bu döneme kadar Avrupa’da yürütülen birbirinden farklı bir çok çalışma
1972 tarihinde Almanya’da Uluslararası Ekolojik Tarım Hareketleri
Federasyonu(IFOAM) adı altında birleştirilerek bir nizama konmuştur.

1973 yılında ise İsviçre’de günümüzde dünyanın en büyük Organik Tarım
Araştırma Enstitüsü kurulmuştur. 1991 yılında IFOAM Avrupa Birliği
Bölgesel Grubu kurulmuştur.2001 Mayısında Kopenhag’da bu birliğin Tarım
Bakanlarına Organik Tarım ve gıdaların gelişmesi için çağrıda
bulunulmuştur.
Organik Tarım Toprak İlişkisi
Organik tarımda yalnızca üretilen ürünlerin kalitesi değil, aynı zamanda
Organik Üretim yapılacak sahanın fiziksel ve kimyasal yapısı da ön plana
çıkmaktadır ve belirli standartların üstünde olmak zorundadır. Başka türlü
ifadesi zirai ilaç ve endüstriyel gübrelerin mevcut toprakta kullanılmamış
olması gerekmektedir. Günümüzde birçok saha da bu tarzda toprağın
olmayışının yanı sıra yine bazı sahalarda kimyasal ilaç ve endüstriyel
gübrelerin kullanılmadığı bilinmektedir. Bu durumu düzeltmek ve kirlenmiş
olan toprağı geri kazanmak amacıyla bu sahalarda uzun yıllar Organik Tarım
yöntemlerine uygun zirai faaliyet sürdürülmelidir.
Bu durumun en belirgin sonucu topraktaki mikrobiyal canlı faaliyetlerinin
artması olacaktır. Organik Tarımda toprak yapısının iyileştirilmesi ve gübrelenin esasını toprak organik maddesinin arttırılması oluşturmaktadır. Topraktaki
canlı faaliyetlerinin artması toprak besin maddesinin ayrışmasını, doğal olarak
gübre olmasını sağlamakta ve bu maddelerin yarayışını arttırmaktadır.
Neden Organik Tarım?

Gelecek Nesilleri Korumak
Tarım Çalışanlarını Korumak
 Enerji Tasarrufu Sağlamak
 Su Kalitesini Korumak
 Toprak Erozyonunu Önlemek






Biyolojik Çeşitliliği Arttırmak / Korumak
Ürünlerde Daha Zengin Bir Besin – Mineral vs. Değeri Oluşturmak
Ekonomik Üretimi Hedeflemek
Dar Gelirli Çiftçilerin Gelir Düzeyini Yükseltmek
Kimyasal İlaç Kalıntılarından Arındırmak
Organik Tarım Kuralları









Kendine yeterlilik ve kapalı bir sistemin benimsenmesi gerekmektedir.
Fauna ve Flora hayatını olumsuz yönde etkileyecek uygulamalardan
sakınılmalı; çöp ,atık vs. gibi birikim oluşması önlenmelidir.
Doğal kökenli hammadde kullanılmalıdır.
Fide-tohum, fidanın ilaçsız olması.
Nöbetleşe ekim yapılmalı. Baklagillere ağırlık verilmeli.
Zaralılarla mücadelede biolojik yöntemler kullanılmalı.
Yüksek kalitenin maksimum verimden önce gelmesi.
Hormon ve büyüme düzenleyici ilaçların kullanılmaması.
Toprak ve yapısının muhafazası sağlanmalı, toprak içindeki mikrobiyal
canlıların yaşamını sürdürmesi engellenmemelidir.
Çiftlik gübresi ve kompostlar ile organik materyallerin toprağa
karıştırılması suretiyle toprak beslenmelidir.
 Bitki korumada erken uyarı mekanizması kullanılmalı ve ekolojik
çevreyle uyumlu, dayanıklı besin maddelerinin yetiştirilmesi
gerekmektedir.
 Petrol ve türevlerinin asgari düzeyde kullanılması gerekmektedir.
Enerjinin önemli kısmının güneş, rüzgar, su kaynakları vs.den
karşılayabileceği gerçeği ile alt yapı çalışmaları bu yönde
planlanmalıdır.
 Organik tarım çalışmalarında toprak kalitesini arttırmak için birçok
mineral kayaçlardan, evsel atıkların organik kısımlarından, hayvansal
atıklardan, tekstil artığı ürünlerin organik kısmından, deniz ürünü
canlılardan, ağaç kabuğu, talaş, odun küfü gibi unsurlardan
yararlanılması gerekmektedir.

Organik Tarıma Geçiş Sorunları ve Genel Avantajları
Tarımsal üretimde organik sisteme hemen geçiş olanaksızdır, sistemin yerleşmesi için belirli bir zaman gerekmektedir. Dünyanın her yerinde bu uygulamanın zorluğu sabittir. Çünkü üretimin özellikle geçiş sürecinde %10-20 arasında
azalış göstermesi handikap oluşturmaktadır. Hastalıklı ve zararlı (paslı, kara
lekeli, içi kurtlu) meyve oranının artma olasılığı, mevcut organik gübre ve
organik pestisitlerin ihtiyacı karşılayamaması, iş gücü gereksiniminin yüksek
olması(yabani ot), organik üretime geniş sahaların ayrılması zorunluluğu,
organik bölge ve havza oluşturma gereksinimleri gibi birçok unsur geçiş
aşamasında sorun teşkil etmektedir.
Genel avantajlarına gelince ;
Çevreye duyarlı bir tarım sistemi olduğundan ötürü Dünyada ve Türkiye’de
büyüyen çevre sorunlarının kısmen de olsa önüne geçilebilinecektir.
Organik sistemle ürün yetiştiren ülkelerin uluslararası ticaret arenasında
rekabet gücünü arttıracaktır.
Hem iç tüketimde hem de dış tüketimde insan sağlığını tehdit etmeyen
tarım ürünleri ve hayvansal gıdalar elde edilmesine olanak tanıyacaktır.
Gelişmiş ve gelir düzeyi yüksek ülkelerde geniş pazar sahası bulması,
pazar fiyatlarının yüksek olması ve yakıt, suni gübre, kimyasal ilaç gibi girdilerİnin optimum düzeyde olması nedeniyle yüksek kazanç ve maliyet tasarrufu
sağlayacaktır.
Anadolu’da ve dünyanın çeşitli alanlarında yakacak olarak kullanılan
Hayvansal gübrelerin tarımda değerlendirilmesi sağlanacak ve bu durum hayvancılığın gelişmesine olanak tanıyacaktır.
Üreticiye garantili satış ve daha geniş pazar imkanı sağlamış olacak ve
devletin destekleme giderleri azalmış olacak.
Doğal kaynakların korunmasına, kullanımının azaltılmasına ve bu nedenle
uzun yıllar kaynaklardan faydalanma sağlayacaktır.
Yapay gübre ve sentetik kimyasal ilaçların büyük çoğunluğu dışarıdan ithal edildiği için (bazı ülkelerde) mali giderleri ve dışa bağımlılığı azaltacaktır.
Organik Tarımın Toprak Formasyonu Üzerindeki Etkisi





Mikrobiyal canlı faaliyetlerinin artması
Toprak içerisinde birikmiş olan zararlı kimyevi maddelerden toprağın
arındırılması
Toprak yapısının ve erozyona karşı direncinin korunması/ arttırılması
Toprak mineral değerlerinin korunması ve arttırılması
Tarımsal faaliyette sürekliliğin sağlanması gibi unsurları beraberinde
getirecektir.
Organik Tarıma Uygun Olmayan Araziler

Ana kara yollarına 1 km veya daha yakın mesafeli tarım arazileri,

Ağır sanayi tesisleri, reaktörler, hidrolik ve termik enerji santrallerine,
maden işletmelerine, kentsel atıkların toplu olarak döküldüğü alanlara 3
km veya daha yakın uzaklıklardaki alanlar,

Çevre kirliliğinden şüphe edilen alanlar. Buralarda organik tarım yapılıp
yapılmayacağına, konu uzmanlarının incelemeleri sonunda karar
verilmektedir.
Organik Tarımda Sulama
Organik Tarımda Gübreleme

Günümüzde alternatif tarım sistemlerinden biri olan organik tarımda; bitki
besin maddelerinin döngüsünde ve bitki gelişiminde önemli bir faktör,
topraktaki mikroorganizma aktivitesidir. Bu tarım sisteminde bitki besin
maddelerinin sağlandığı yegâne kaynak olan organik gübreler topraktaki
biyolojik aktiviteyi de önemli düzeylerde uyarmaktadırlar. Organik yapıdaki
gübrelerin topraktaki mineral değerleri, mikrobiyal gruplar ve enzim
aktivitesi üzerine etkilerine ilişkin bazı çalışmalar yapılmıştır. Reganold;
organik gübre uygulamalarının toprakların fiziksel ve kimyasal özellikleri
yanında önemli bir mikrobiyal parametre olan biyokütle miktarını da
önemli düzeyde artırdığını saptamıştır. Mikrobiyal biyokütle miktarı ve
aktivitesi topraktaki karbon ve diğer besin maddelerinin miktarı ve kalitesi
ile yakından ilişkilidir. Organik bazlı gübreler toprağa bitki besin
maddelerinin yanı sıra önemli miktarda da karbonun girmesine neden
olmaktadır. Organik tarımda kullanılan gübrelerin yelpazesi son yıllarda
genişlemiş ve kompost, humik ve fulvik asit, leonardit gibi
organik materyallere ilave olarak içerisinde çeşitli mikroorganizma türleri,
enzimleri ve yosun ekstraktları içeren gübreler ticari boyutta üretilmeye
başlanmıştır
Organik Tarımda Biyolojik Mücadele

Predatör ve Parazitoitler önemli
mücadele unsurlarıdır.
Predatör böcekler zararlıları yemek
suretiyle, Parazitoit böceklerse zararlı
böceklerin karnına yumurta bırakmak
suretiyle gelişimlerini durdurmaktadır.
Cryptoleamus Montrozieri
Leptomistix Dactylopii
Trichogramma Evanescens
Organik Tarımda Birlikte Ekim Kuralı

Birlikte ekim birçok özelliği bakımından ekolojik tarımla bütünlük
göstermekte ve onu destekleyen bir uygulama biçimidir. Bu yöntem bitki
türleri bakımından çeşitlendirilmiş bir tarım tekniğidir. Dolayısıyla oluşturulan
bitki çeşitliliği bazı zararlı bitki ve böcek türlerinin azalmasında etkin
olmaktadır.

Kimyasal ilaç ve gübrelemeye dayalı tarım uygulamaları ile yüksek oranda
verim artışı sağlanırken bunların aşırı kullanımı maliyet ve çevre sorunları
artmıştır. Aynı alan ve aynı zaman diliminde birden çok ürünün yetiştirilmesi
anlamına gelen birlikte ekim bu olumsuzlukları azaltabilmek için önem
arzetmektedir.
Aynı zamanda:

Bitki formasyonlarının boş
sahalarda gelişimine olanak
tanımayan bir sistemdir
Monokültür tarım tekniğiyle yüksek
verim alma isteği aşırı gübre kullanmayı teşvik etmektedir. Oysa benzer
şekilde birlikte ekim kuralında baklagil
ekiminde azot fikse eden baklagiller,
Diğer bitkiye ek azot kaynağı sağlaması dolayısıyla hem kaliteli ve verimli
üretim sağlanırken hemde çevreye
duyarlı üretim yöntemi oluşturmakta.
Ayrıca bitkilerin etkileşimi toprak verimliliğini etkilemektedir. Uzun yıllar aynı bitki türü
ekimi yüksek oranda mineral gübre kullanımı gerektirmekte. Bu da toprağın
çoraklaşmasına, doğal kaynak tahribatına,
toprak verimliliğinin azalmasına neden olmaktadır. Oysa birlikte ekim kuralında
baklagillerin yaygın kök sistemi ve derine
inen kökleri ile ulaşılamayan noktalardaki
minerallere de ulaşarak gübre gereksinimini azaltmaktadır. Yine üst kısımda oluşturduğu gölge aksamı ile toprak neminin
Buharlaşmasını engellemekte ve ayrıca
hasattan sonra yaprak ve köklerinin çürümesi
ile de tekrar toprağa organik madde iade
etmektedir. Yabani ot vejetasyonunun gelişimi
kısıtlanmakta ve engellenmektedir.
Ekonomik Kazanç Açısından Ekolojik Tarım
Türkiye’nin Organik Tarım Potansiyeli








Coğrafi konumun uygun, iklim ve topoğrafyanın çeşitli olması,
Çok farklı Ekolojik koşulların olması,
Bio çeşitliliğin ve zenginliğin fazla olması,
Geniş ürün yelpazesi ve ürün çeşitliliğinin mevcut olması,
Verimli tarım arazilerinin varlığı,
Tarımdaki tecrübesi,
Sentetik ve Kimyasal ilaçların birçok çiftçi tarafından kullanılmamış olması
yada çok az kullanılmış olması,
Halihazırda Anadolu’nun birçok kısmında geleneksel tarım faaliyetlerinin
sürdürülüyor olması ve bu faaliyetin Organik Tarımla uygunluk gösteriyor
olması Türkiye’nin organik tarım potansiyelini arttıran etkenlerdir.
Türkiye’de Organik Ürün Talep ve Pazarlama Potansiyeli
Türkiye’de organik tarım 1980’lı
yıllarda Avrupa’dan olan talep
üzerine gelişmiş ve üretimine talep
edilmesiyle başlanmıştır. Üretilen
organik gıdaların ihracat amaçlı
olması ve ürün fiyatlarının diğer
ürünlerden yüksek olması nedeniyle
iç pazarda gelişim görülmemektedir.
Tarımda Sürdürülebilirlilik ve Organik Tarım
Gıda Dışı Organik Tarım







Tekstil ürünlerinde organik madde kullanımı
Organik hayvan yetiştiriciliği
Organik hayvansal ürün yetiştiriciliği
Organik yem bitkileri yetiştiriciliği
Organik zeytinle organik zeytinyağı yetiştiriciliği
Mobilya ve ağaç işleri
Organik ahşap ve seramik işleri vs gibi birçok sahada organik üretim
yapılmaktadır.
KAYNAKÇA
Demiryürek, K., Bozoğlu, M. 2007. Türkiye’nin Avrupa Birliği Organik Tarım
Politikası, OMÜ Zir. Fak. S:316-321 SAMSUN.
Ölgen, M. K., Erdal, Ü., Sökmen, Ö., 2009. Turgutlu – Salihli Arasında Organik
Tarım Faaliyetlerinin Toprak Üzerindeki Etkisi, Ege Coğ. Dergisi, İZMİR.
Demir, H., Topuz, A., Gölükçü, M., Polat, E., Özdemir, F., Şahin, H., 2003.
Ekolojik Üretimde Farklı Organik Gübre Uygulamalarının Domatesin Mineral
Madde İçeriği Üzerine Etkisi, Akdeniz Ünv. Zir. Fak. Der. ANTALYA.
Bakırcı, M., 2005. Türkiye’de Organik Tarımın Geleceği ve AB Müzakerelerine
Etkisi, İÜ. Edeb. Fak.Coğ. Der. Sayı:13, S:67-83 İSTANBUL.
Öztemiz, S., 2008, Organik Tarımda Biyolojik Mücadele, Zirai Mücadele
Araştırma Enstitüsü, ADANA
Gerçek, S., 2009, Su Yastıkları ve Organik Tarımda Kullanımı, HR.Ü.Z.F. Dergisi
s:59-63 , ŞANLIURFA
Okur, N., Kayıkçıoğlu, H.H., Tunç, G., Tüzel, Y., 2007, Organik Tarımda
Kullanılan Bazı Organik Gübrelerin Topraktaki Mikrobiyal Aktivite Üzerine
Etkisi, Ege Üniv. Ziraat Fak. Derg., İZMİR.
Atılgan, A., Coşkun, A., Saltuk, B., 2007. Antalya Yöresindeki
Seralarda Kimyasal ve Organik Gübre Kullanım Düzeyleri ve Olası
Çevre Etkileri, Süleyman Demirel Üniversitesi, Ziraat Fakültesi Toprak
Bölümü, İSPARTA
Şayan, Y., Özen, N., Kırkpınar, F., Polat, M., Organik Hayvansal
Üretim ve Çevre, "Türkiye t. Organik Hayvancılık Kongresi 1-4 Temmuz
2010 Kelkit"
Gerçek, S.,2005, Su Yastıkları, HR.Ü.Z.F. Dergisi, ŞANLIURFA
Yanmaz, R., Beşirli, G., Türkiye’de Organik Tarım Araştırmaları,
Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü-06110
ANKARA
Tarhan, Ş.,2005, Tarımda Sürdürülebilirilik ve Organik Tarım, Tarım
Ekonomisi Dergisi, BURSA