SEMENT - Prof. Dr. Tayfun ALAÇAM

Download Report

Transcript SEMENT - Prof. Dr. Tayfun ALAÇAM

SEMENT
Prof.Dr. Tayfun Alaçam
Sement ektomezenşimden kaynak alan sert bağ dokusudur.
Embriyolojik olarak iki tip sement bulunmaktadır:
Primer sement: Aselülerdir ve diş sürdükçe yavaşça gelişir.
Kökün koronal 2/3 ünü örter ve intrinsik ve ekstrinsik fibrilleri
bulunur (PDL).
Sekonder sement: Diş oklüzyona geldikten sonra şekillenir.
Sementoblastlardan kaynak alan ekstrinsik ve intrinsik
fibrilleri vardır. Kök yüzeyini örter.
Sement fonksiyonları



Dentini korur (Dentin kanalcıklarını örter)
Periodontal fibrillerin bağlanmasını sağlar
Rezorpsiyona karşı koyar


Sement % 90 kollagen I ve III ve ana yapı
içerir.
% 50 sement hidroksiapatit ile mineralize
olur. Sement mine birleşiminde ince, apikal
olarak kalındır.
Yapısal ve fonksiyonel yönden
birbirlerinden farklı iki sement
türü bulunmaktadır:
 Dişin
tutunmasını sağlayan
“hücresiz (aselüler, primer) sement “
 Dişin aşınma ve hareket gibi
etkenlere karşı uyumunu sağlayan
“hücreli (selüler, sekonder) sement”
Her iki sement şekli de
kalsifiye interfibriller matriks
ve kollagen fibrillerden
oluşmaktadır.
Sementteki kollagen fibriller Sharpey
(ekstrinsik) lifleri ve sement matriksine ait
fibrillerden köken alır. Fibroblastlar
tarafından oluşturulan Sharpey lifleri,
periodontal ligamentin kök yüzeyine
gömülmüş temel lifleridir. Sement matriks
fibrilleri ise sementoblastlar tarafından
oluşturulur. Periodontal ligamentin kollagen
liflerinin diş köküne tutunduğu yüzey
sement dokusudur. Bu nedenle dişin
yapısında yer almakla birlikte işlev olarak
periodonsiyuma aittir.
Sement ve Kemik
Sement kemiğe benzer:
 Organik fibröz ağ yapısı, ana yapı, kristal
tipi, gelişim
 Lakünler
 Kanalcıklar
 Selüler bileşenler
 Tabakalı hatlar (Dinlenme “resting” hatları
olarak da bilinir ve devamlı ve fazik olarak
sement birikimi ile oluşur).
Osteoblastlara benzer hücreler
olan sementoblastlarca
üretilmesi, kalsifiye olması,
büyük çok çekirdekli hücrelerce
rezorbe edilmesi gibi morfolojik
özellikleriyle kemiğe benzer bir
dokudur
Sement ve kemik farklılıkları






Sement vaskülarize değildir
Sementin remodelasyon yeteneği azdır
Sement kemiğe göre rezorpsiyona daha
dirençlidir
Sementte nöral elemanlar yoktur
Sement kendine özgü proteoglikan
interfibriler substans içerir
Sementin inorganik tuzları % 46 iken,
kemiğin % 70 tir.



Sement, tipik olarak fizyolojik koşullar
altında mineral salımı yapmayan mineralize
bir dokudur.
Kemik iyi damarlanmaya sahipken, sement
değildir.
Sementositler ve periodontal ligament
arasında anastomozlar ve kanalcıklar azdır,
bu sementi kemik dokusuna göre çevresine
daha az duyarlı hale getirir.



Mineralize dokuların kan damarlarına yakın
olması, metabolik gereksinimlerin
karşılanması yönünden kritik bir faktördür.
PDL'nin kemik tarafı, sement tarafına göre
daha fazla kan damarları içermektedir.
Ayrıca, osteoblastlar, normal kemik
yapısının bir parçasıdır ama odontoklastlar
fizyolojik koşullar altında sementte ender
olarak görülür.
KÖK REZORPSİYONU
HİSTOLOJİSİ:



Çoğu histolojik çalışma raporlarında,
rezorpsiyon sürecinin, yaralanma ve nekroz
sonucunda periodontal ligament yeniden
yapımı ile yakından ilişkili olduğu
gösterilmiştir.
Nekrotik alanda ilk görülen hücreler,
makrofajlardır.
Bu hücreler, presementum katmanın ilk
rezorpsiyonundan sorumludur.


Rezorpsiyonun çoğu, kökün apikal üçlüsünde meydana
gelir.
Apikal üçlüde, rezorpsiyon insidansının artışının iki olası
açıklaması vardır:
– Fulkrum'un oklüzalden kökün apikal yarısına
uzanması ve periodontal liflerin yönlerindeki farklılıklar,
kök apikal ve orta üçlüde travma etkisinin artmasına neden
olabilir.
– Apikal üçlü, hücreli sement ile kaplıyken, orta ve
gingival üçlüler hücresiz sement ile kaplıdır. Hücreli
sement üzerinde daha aktif hücreler vardır ve travma-hücre
hasarı reaksiyonlarında daha sorumlu kılan, gelişmiş bir
damarsal desteğe sahiptir.



Makrofajlardan sonra multinükleer hücreler
(osteoklastların) semente ve sonunda dentine
saldırdıkları gösterilmiştir.
Başlangıçta, hiyalinize dokunun kaldırılması,
koruyucu bir tabaka olduğuna inanılan sementoid
tabakasınında kaldırılmasına yol açar.
Bu süreç, odontoklastlar tarafından kolayca
saldırılabilecek açık bir sement yüzeyi oluşmasına
neden olabilir.



Kök ucuna doğru, kan damarları sayısında bir artış
vardır.
Kan damarları, apikal yarıda PDL alanının
%47'sını kaplar, bu oran insizal sonunda %4'tür.
PDL'nin apikal yarısının geniş bir
vaskularizasyona sahip olması, yüksek metabolik
talepleri sürekli büyüyen diş ve periodontal
dokuların koruyuculuk ihtiyaçlarını karşılama
gereksinimiyle uyumludur.
Matriks proteinleri



Tip I kollagen ve glikozaminoglikanlar(esas
olarak kondroidin sülfat) kemik matriks
proteinleri sementoblastlar tarafından
sekrete edilir.
Osteopontin sement hatlarında konsantre
olur (Salter hatları hücre ataşmanını ve
matriks moleküllerinin kohezyonunu sağlar)
Sement gelişim faktörlerini de içerir.



Sementoid
katmanı(mineralize
olmamış presementum),
hücresiz sement üzerinde 35 μm kalınlığında ve hücreli
sementte daha da kalındır.
Bu katman sürekli
mevcuttur.
Mineralize olmamış bu
katman, odontoklastlar
tarafından çok az rezorbe
edilebilir ve rezorpsiyon
sürecini geciktirici bir rol
oynar.
Sementte Salter hattı tabakaları
Sement-Mine Birleşiminde Yapısal
Özellikler
Sement sınıflandırması
Embriyolojik olarak
 Primer
 Sekonder
Selüler bileşenlerine göre
Aselüler
İnce, amorf
 Selüler
Kalın, yapısal durumu daha belirgin

Kollagen matriksin orijinine göre

Ekstrinsik

İntrinsik

Miksed
Kombine klasifikasyon





a. Primer aselüler intrinsik fiber sement
b. Primer aselüler ekstrinsik fiber sement
c. Sekonder selüler intrinsik fiber sement
d. Sekonder selüler miksed fiber sement
e. Aselüler afibriler sement
Lokalizasyona göre ve düzenine göre

İntermediate ve miks stratifiye sement
Sementoblastlar
Aktif
Hücreler yuvarlaktır ve bazofilik sitoplazma
gösterir (pürüzlü endoplazmik retikülüm)
İnaktif
Hücrelerin sitoplazmaları azdır
Sağlıklı periapikal kök yüzeyinde
sementoblastlar
Sementositler


Hücreler sementoblastlarla
karşılaştırıldığında daha az organeller içerir.
Lakün içinde bulunurlar ve periodontal
ligamente doğru çok sayıda çıkıntıları vardır.
Daha sonra damarsızlık nedeniyle ölürler.
Apekse doğru selüler sement (ok)
1 Sementosit lakünü
2 Sementosit kanalcığı
Sementin klinik önemi
Sement birikimi ömür boyu devam eder. Bu
da dişin total uzunluğunun devamını
sağlar(iyi etki), apikal daralımı daha da
daraltır (kötü).
Kökün apikal üçlüsü çevresinde sürekli
olarak hücreli sement depolanması (pasif
erüpsiyon) koronal atrisyonu dengeler. Bu
depolanma kök uzunluğunun artmasına ve
çok sayıda apikal kanal oluşmasına neden
olur. Apikalde yeni sert dokuların birikmesi
pulpanın kan desteğini etkiler ve
retrogressif veya yaşlanma değişimlerini
indükler. Kök uzunluğu artsa da, kök kanal
tedavisi esnasında ölçü kriteri sement-dentin
birleşimi olduğundan oransal olarak çalışma
boyutu azalmaktadır. Kök kanal
dolgusundan sonra sürekli apikal sement
birikimi bu birleşim ve kök apeksi
arasındaki mesafeyi zamanla doldurur.
Selüler olsa da sement vaskularize
değildir ve kemiğe göre
rezorpsiyona daha fazla direnç
gösterir. Sement oluşumu diş
konumundaki değişimlerden de
etkilenmektedir (Bu durum
periradiküller dokularda iltihap
bulunduğunda önem taşır).
Sement foramen apikaleye doğru 0,5-0,75 mm
uzunluğunda genişlemektedir. Sement-dentin
arasındaki bileşim değişkendir ve tüm çevresince
düzgün değildir. Bu bölgede sement, kanalı
sınırlar ve hatta kanalın dentin bölümüne taşabilir.
Çünkü sement dentin birleşimi kanalın en dar
(minor) çapına sahiptir ve periodontal ligamentin
gevşek bağ dokusu ile pulpa bağ dokusu
arasındaki birleşimi temsil ettiğinden histolojik
foramen olarak da tanımlanır. Bu minor çap kanal
genişletilmesinde sonlanma noktasının ulaşacağı
bölgenin belirlenmesinde yardımcı olur. Kanal
dolgusunda dolgu maddelerinin taşmasını
önlemek için apikal dentin matrisinin
hazırlanacağı dar bir boğaz bölgesi oluşturur.
Sement bir granülom nedeni ile
meydana gelen veya dişlerin kayma
hareketi (migrasyon) ile fizyolojik
olarak oluşan kök rezorbsiyonunu
tamir eder. Yer değiştirmiş dişlerde
rezorpsiyonun ardından sementle
tamir sonucu, foramen apikale
farklı bir konuma doğru
kaymaktadır.
Dişin servikal bölgesinde sement
kaybında açığa çıkan dentin
kanalları nedeniyle termal
değişikliklere duyarlılık olmaktadır.
Bu durum endodontik tedavi
gerektiren komşu dişin tanısını
güçleştirebilir.
Horizontal kök fraktürünün iki
kırık ucunda sürekli sement
yığılımı meydana gelerek kırığı
birleştirir ve kök tamirini sağlar.
Apeksifikasyon işlemlerinde kök
ucunda oluşan sert doku
bariyerinde sementin önemli
rolü vardır.
Yaşla sementin düz yüzeyi bazı
ligament fibrillerinin
kalsifikasyonu ile daha düzensiz
hale gelir.
Patolojik durumlarda sement
Sement hipertrofisi

Semental hipertrofi
Apikal bölümde sement artışı (fonksiyonel uyum)

Sement hiperplazisi
Artan sement fonksiyonu nedeniyle oluşan defektli
durum
Bazı hastalıklarda farklılıklar
göstererek tanıya yardımcı
olabilir.
Sement hiperplazisi

Otozomal resessif geçişli hipofosfatazide
sement hiperplazisi oluşur.

Klinik olarak defektli sement şeklinde görülür
(ataşman kaybı)
Turner hipoplazisinde etkilenen daimi
dişlerdeki koronal mine defektlerine ek
olarak minenin açıkta bıraktığı koronal
alanlarda sement oluşmaktadır (Dentinin diş
folikülünün mezenşim hücreleri ile temasa
geçtiğinde bu hücrelerin sementoblastlara
farklılaşması ile oluşur).
Histolojik Olarak Hasarlı Sementin
Oluştuğu Hastalıklar
1. Epidermolizis bulloza distrofika (Zayıf hücresiz
sement oluşumu, hücreli sementin aşırı üretimi)
2. Cleidocranial displazi(Hücresiz sement yok,
hücresiz sement kısmen hiperplastik)
3. Hipofosfatazi(Kesici dişler prematür olarak
kaybedilir. Sement oluşumunda başarısızlık
bulunur).