ve lazer epilasyon - Jinekolog Op. Dr.Kenan Ertopçu

Download Report

Transcript ve lazer epilasyon - Jinekolog Op. Dr.Kenan Ertopçu

OP.DR.KENAN ERTOPÇU
 Tüylenme veya tıptaki adıyla hirsutizm
kadınlarda siyah kılların olmaması gereken
yerlerde (bıyık, çene bölgesi,
göğüsler arası ve etrafı ,göbek altı orta hatta)
büyümesi ve artmasıdır.
 Genel olarak üreme çağındaki kadınların yaklaşık % 5-8
kadarında tüylenme vardır
• Tüylenme genellikle yumurtalıktan ,bazen böbrek üstü
bezinden salgılanan erkeklik hormonlarının (Androjenlerin)
artmasıyla olur.
• Tüylenmesi olan kadınların büyük bir kısmında kanda
hormon düzeyleri normal olarak bulunacaktır. Buna
İdiopatik Hirsutizm denir. Kıl folliküllerinin erkeklik
hormonlarına duyarlılığı armıştır.
 Tüylenmesi olan kadınların kan Testosteronu yüksekse
bunların
% 65-85 kadarında
polikistik over sendromu
bulunmaktadır
 Polikistik overler her 4 veya 5 genç kadının birinde
gözlenmektedir.
 Ultrasonografi ile her iki yumurtalığın içinde
çepeçevre 3-5 mm çapında 10 dan fazla küçük kist
gözlenmesi tanıyı koydurur.
 Bir çok olguda fazladan hormon tahlili yapılmasına
gerek yoktur.
 Polikistik over sendromlu olgularda adet
kanamalarında gecikmeler,kilo alma ve tüylenme
eğilimleri fazladır.
• Hormon düzeyleri normal veya farklı bulunabilir.
• Genellikle kan Testesteron düzeyleri biraz yüksek, LH /FSH
oranı bazen 2.5 üstünde E2,PRL,DHEA,DHEAS düzeyleri
bazen yüksek olabilir.
• İnsülin Growth Factor 1 in yüksek olması nedeniyle şeker
hastalığı (Diabetes Mellitus) riski fazladır ve bazı uzmanlar
tedavide antidiabetik ilaçları kullanmaktadır.
• Adet ve yumurtlama düzensizliği sık görüldüğü için bu
olguların çocuk istedikleri zaman yumurtlamayı destekleyici
ilaçlar kullanmaları gerekebilir.
• Sadece kilo vermenin bile yumurtlama oranlarını %30
lar kadar arttırdığı bilinmektedir.
Şimdilik çocuk istemeyen polikistik overli olguların en iyi
gebelikten korunma yönteminin doğum kontrol hapları
olduğunun bilinmesinde yarar vardır.
Doğum kontrol haplarıyla menstruasyon düzenli olacak,ayrıca bu
olgularda azalmış yumurtlama ve estrojen hakimiyeti nedeniyle
rahim iç zarında hiperplazi dediğimiz rahim iç zarı kanserine kadar
gidebilecek değişiklikler %50 oranda azalmış olacaktır.
Ayrıca bu olgularda daha sık görülen basit kistler %75 üzerinde
oranda azalacaktır.
Doğum kontrol haplarının yumurtalık kanseri riskini %50 kalın
bağırsak kanseri riskini de %20-30 azalttığını vurgulamalıyız.
 Polikistik Overli hastalarda genellikle bıyık, çene bölgesi,
göğüsler arası ve etrafı ,göbek altı orta hatta hafif
tüylenme mevcuttur.
 Obesitenin de kadın tüylenmesinde çok önemli bir
yeri olduğunu unutmamak gerekir. Kadın
yumurtalığından salgılanan tüylenmeden sorumlu
Testesteron hormonu cilt altı yağ dokusunda iki kat
güçlü Dihidrotestesterona dönüşecek ve tüylenme
artacaktır.
 Sadece kilo verilmesi bile tüylenmedeki artış
hızını azaltacaktır
• Daha nadir görülen böbrek üstü bezinden
kaynaklanan tüylenmede artış çok şiddetlidir.
• Vücudun tüm bölgeleri bir erkeğinkinden fazla
kıllanabilir, saçlar dökülür, sakallar çıkabilir. (Virilizasyon).
• Ayni zamanda ses kalınlaşması gibi diğer erkekleşme
bulguları ortaya çıkabilir.
• Kan tahlillerinde ağırlıklı olarak böbrek üstü bezinden
salgılanan DHEA ve DHEAS hormon düzeyleri aşırı
yükselmiştir. Böbrek üstü bezinin aşırı çalışması söz
konusudur.
• Ultrasonografi veya Tomografi ile böbrek üstü bezi
(adrenal) kökenli tümörler ayırt edilmelidir.
• Tüylenmesi olan kadınlarda kanda düzeyi ölçülmesi gereken
diğer hormon 17 OH PROGESTERON dur.
• Doğuştan veya sonradan edinilmiş bir enzimin
(21-hidroksilaz) eksikliği nedeniyle ortaya çıkar.
• Androgenital Sendrom adı verilen bu durumda virilizasyon
bulgularıyla birlikte klitoris hipertrofisi gibi kadın genital
organlarda değişiklikler gözlenir.
• ACTH enjeksiyonu (Synacten) sonrası 17-OH Progesteron
konsantrasyonu >30 nmol/L olması 21-hidroksilaz enzim
eksikliği için tanı kriteri olarak kabul edilmektedir.
•
• Aşırı tüylenmeye bazen çeşitli nedenlerle kullanılan danazol,
anabolik steroidler, kortizon, progesteron, fenitoin, diazoksid,
siklosporin, streptomisin, minoksidil gibi ilaçlar da yol açar.
• Bunların bir kısmı androjen etkisine sahip, bir kısmı da kıl
büyümesini doğrudan uyaran ilaçlardır.
• İlaçlara bağlı tüylenme genellikle kalıcı değildir ve ilacın
kesilmesinden sonra birkaç ay içinde geriler.
• Çok daha nadir olarak böbreküstü bezleri ve yumurtalıkların
hormon salgılamasını düzenleyen, beyinde hipofiz adı verilen bir
bezin aşırı çalışması cushing ve akromegali,hipotroidi gibi
hastalıklara ve bunların belirtilerinden olan aşırı tüylenmeye yol
açabilir
HİRSUTİZMDE TEDAVİ:
 Hirsutizm tedavisi sabır gerektirir.
 Kıl folliküllerinin yaşam süresi 6 aydır.
 Bu nedenle ilaç tedavileri ile etkinin görülebilmesi
için tedavinin en az 3-6 ay devam etmesi gerekir.
 Hirsutizm genellikle ilaç tedavisiyle 6-18 ay boyunca
azalır ve durgunluk dönemi içine girer.
KILLARIN BÜYÜMESİ
HİRSUTİZMDE TEDAVİ:
• Kıl uzaklaştırıcı etkin uygulamalara rağmen henüz ideal
•
•
•
•
•
•
bir tedavi metodu mevcut değildir.
Tedavi altta yatan nedene yönelik olur.
Tedavide kozmetik uygulamalar ve ilaç tedavisi aynı
anda veya farklı zamanlarda gerekebilir.
Traş önerilmez.
Ağda yapılabilir.
En iyisi lazer epilasyon yapılmasıdır.
Bu yöntemlerin ilaç tedavisi ile
birlikte yapılması daha yararlı bir yaklaşımdır
 Doğum kontrol hapları tüylenmenin ilaçla tedavisinde
özellikle polikistik over sendromunda en uygun
seçenek gibi gözükmektedir.
 Tüm doğum kontrol hapları tüylenme, akne ve sivilce
tedavisinde kullanılabilir.
 Özellikle siproteron asetat, klormadinon asetat ve
drospirenon içeren doğum kontrol haplarının androjen
düzeyini baskılamada diğerlerine oranla biraz daha
başarılı olduğu görülmektedir.
• Doğum kontrol hapları 15 yaşından menopoza kadar
ara vermeden kullanılabilir.
• Sadece 35 yaş üstü fazla sigara içen,tromboemboli
(akciğere, beyine pıhtı atma) riski olan,yüksek tansiyon
ve ileri derece şeker hastalığı olanlar kullanamaz.
• Obesite,varisler,troid hastalıkları ve hepatit taşıyıcısı
olmak doğum kontrol hapı kullanımına engel değildir.
• Rahim iç zarı ve yumurtalık kanserlerini azalttığını
düşünürsek , yıllar süren tüylenme tedavilerinde ve
çıkabilecek yeni tüy oranını azaltmasıyla doğum
kontrol hapları iyi bir tedavi ve korunma seçeneğidir.
 Spironolakton, siproteron asetat, finasterid
ve flutamid kullanılan diğer ilaçlardır.
 Polikistik over varsa metformin (antidiabetik) faydalı
olabilir.
LAZER EPİLASYON
 Hızlı ,geniş alanlara uygulanabilen ve FDA tarafından kalıcı
epilasyon metodu olarak tanımlanan bir yöntemdir.
 Laser ışınları cilt yüzeyine uygulandığında kılın yapısında
bulunan siyah melanin pigmenti tarafında emilerek ısı
enerjisine dönüşür.
 Ani oluşan yüksek ısı kıl kökünü tahrip eder.Kıl kökü kılı
üretemez hale gelir. Bu sırada çevre doku korunmalıdır
• Iğneli epilasyona göre ağrısız denilebilir.
• Böcek sokması batma çamaşır lastiği çarpması gibi bir his en
çok tarif edilendir..
 Birçok vucut bölgesinde güvenle kullanılmaktadır.
 Seans sayısı kişiye ve yapılan bölgeye göre değişkenlik
gösterir.
 Tek seansta tüm vucuda bile uygulanabilir
 En iyi cevap genital koltuk altı ve bacakta alınırken, en
zor tedavi edilen bölge yüzdür.
 Göz bölgesine uygulama yapılmaz.
 Kullanıcı ve uygulanan kişi mutlaka gözlerine
koruyucu gözlük takmalıdır
 Epilasyon yapıldığında ışığın melanin
tarafından tutulması amaçlanır.
 Bu nedenlerle açık cilt rengi koyu kıl rengi
lazer için en ideal kombinasyondur.
 Beyaz kıl renginde lazer etkisizdir.
 Açık cilt renginde ciltte problem olma ihtimali
en azdır.
 Koyu cilt renklerinde ise sonuçlar hem zor alınır hemde
problemlere daha sık rastlanır.
 Pulse süresini uzatılarak enerjiyi yayılarak uygulanabilen
cihazlar tercih edilmektedir.
 işlem sırasında cildin aktif olarak soğutulması yan
etkileri önleyerek etkin tedavi imkanı sağlar.
 Kontakt soğutma, jel,hava soğutma, kriyojen sprey en
sık kullanılan yöntemlerdir.
 Bronz tene lazer uygulaması yanlış bir uygulamadır.
 Ciltte reaksiyon leke, yanık ihtimali artar.
 Uygulamadan sonraki ciltte kızarıklık oluşması
normal bir bulgudur.
 Genellikle saatler içinde ya da birkaç günde kaybolur.
 Her seanstan sonra 15- 20 gün içinde kıllar
kendiliğinden dökülür.
LAZER EPİLASYON AYGITLARI
• Lazer büyüme fazındaki tüylere en çok etki eder.
• Lazer epilasyon aletleri genel olarak içerdikleri lazer enerjisi
•
•
•
•
•
•
tipine göre isimlendirilmektedir.
Bu lazer tipleri içerdikleri dalga boyundaki lazerin özelliklerinden
dolayı dokular ve kıl üzerinde farklı etkiler gösterirler.
Farklı etkiler lazerlerin farklı cilt rengi, farklı kıl yapı ve derinliği
ve farklı dozlarda etkin olmalarına neden olur.
Bazı lazerler örneğin alexandrite lazerler sadece açık cilt
tiplerinde kullanılabilir.
Diode lazerler sırt ve yüz bölgesinde en etkili lazerlerdir.
Bu nedenle size en uygun lazer tipi ile lazer epilasyon
başlanmalıdır.
Uygun lazer tipini ve dozunu ancak konu hakkında deneyimli
uzman doktorlar belirleyebilir.
ALEXANDRİTE LAZERLER










755 nm dalga boyunu içeren lazerdir.
Uzun zamandır epilasyon amacı ile kullanılan lazerlerdir.
Bu lazerler sadece açık cilt rengine sahip kimselerde kullanılabilirler.
Alexandrite lazerler kullanımı pratik lazerlerdir.
Ağrısı en az lazer epilasyon tipidir.
Yüz ve boyun bölgesinde alexandrite lazer epilasyon uygulama
sonrasında ince tüylerde artış olabilir.
Bu önemli ve korkulan yan etki gerçekleşirse durum lazer yapılmadan
öncekinden daha kötü olur.
Bu nedenle yüz, boyun ve sırt bölgesinde alexandrite lazer
epilasyonu önerilmez.
Alexandrite lazer ciltte derinlikten çok melanin ismindeki boya maddesi
üzerinden etkidiğinden sırt ve kol bölgesi tüylerinde başarısı azdır.
Alexandrite lazerler koyu tenlilerde ve bronz kişilerde de
kesinlikle kullanılmaz.
RUBY LAZER
 694 nm dalga boyuna sahiptir.
 Melanin tarafından en çok emilen lazer dalga boyudur.
 Fakat deride bulunan melanin tarafından da fazlaca emilirse
deride lekelenmeye, renk değişikliklerine sebeb olabilir.
 Bu sebeple etkin soğutma sistemi kullanılmaktadır.
 Daha çok beyaz tenlilerde tercih edilen bir lazerdir.
DİODE LAZERLER
• 810 nm dalga boyundaki lazerlere verilen genel addır.
• Ruby ve alexandrite lazerden daha az melanin tarafından emilse
•
•
•
•
•
•
de kılı tahrip etmeye yetecek emilim gerçekleşir.
Diode lazerler alexandrite lazerlerden daha derine inerler.
Bu nedenle erkek sırtı, kadın ve erkek kol ve yüzünde en
başarılı lazerlerdir.
Pulse süresi cihazın teknik özelliklerinden dolayı uzundur ve
esmer tenlilerde kullanılabilir.
Pulse süresinin uzun olması ince kıllarda etkinliği azaltabilir.
Bu nedenle pulse süreleri ayarlanabilen diode cihazları da
üretilmiştir. Bu tip fonksiyonu bulunan diode lazerler ince
tüylüde etkili olabilen lazerlerdendir.
Deride leke kalma ihtimali azdır. Bu nedenle bir lazer
kliniğinde mutlaka bulunmalıdır Dünyada en çok tercih edilen
lazer tiplerindendir.
ND YAG LAZER.
 Melanin emiliminin yok denecek kadar az olması çok
esmer tenlerde kullanımında avantajlı olmasını
sağlamaktadır .
 Yanıklarla ciltte lekelenmeye sebep olabilir.
 Ağrılı bir lazer türüdür.
 Kılcal varis tedavilerinde de kullanılmaktadır.
 Özetle Lazer , kalıcı epilasyon için en uygun kozmetik
yöntem gibi görünmektedir,
 fakat değişik vücut bölgelerinde ve değişik cilt tiplerinde
farklı özellikleri olan lazer cihazlarıyla uygulama
yapılması gerektiği ,
 yoksa başarısızlığın arttığı veya ciltte kalıcı yanıklar gibi
komplikasyonların çıkabileceği bilinmelidir.