*leti*im Nedir?

Download Report

Transcript *leti*im Nedir?

Esma AYDIN
Psikolojik danışman ve rehber öğretmen
ÖZEL TARHAN KOLEJİ
Mesaj
iletildimi?
İletişim 3 basamakta gerçekleşir.
 1-Konfirmasyon:Birşeyin varlığını farketme


2-Diyalog:Farkedilen ile bağlantıya geçme

3-Angaje olma:Karşı tarafla kurulan ilişkiden
keyif almaya başlamak.




1- Saygı Duymak: Karşımızdaki kişilere saygı duymak onların
varlığını kabul etmek, önemli ve değerli olduklarını
hissettirmek, olduğu gibi benimsemek anlamını taşır.
2- Doğal Davranabilmek: Abartıdan uzak, olduğu gibi
davranmaktır.
3-Empati: İletişimin belki de en önemli öğesidir. Bir anlamda,
dış dünyayı karşımızdaki kişinin penceresinden görmeye
çalışmaktır. Kurulan bu duygu ortaklığı, iletişimi güçlü kılar.
4-Önyargılı olmamak.








Görünüste Dinleme: Dıs görünüsüyle dinliyormus gibi yapıp, fakat iç
dünyası bambaska yerlerde
olan, kafasında söylenenden daha önemli konular olan kisinin yaptığı
görünüste dinlemedir.
Seçerek Dinleme: Karsısındakinin söylediklerinden kendi ilgilendikleri
bölümü duyan, diğer
söylenenlerle ilgilenmeyen kisilerin yaptığı seçerek dinlemedir. Bu tür
dinleyiciler, dikkatlerini çekecek
bir sözcük ya da ifade ortaya çıkıncaya kadar, “görünürde dinleyici”
olarak kalırlar, daha sonra
ilgilendikleri bölümü dinlemeye baslarlar.
Saplantılı Dinleme: Sürekli olarak belirli bir duygusal tonu tasıyan,
söylenen her seyden bir hüzün,
bir espri vb. çıkarmaya çalısanların yaptığı saplantılı dinlemedir.






Savunucu Dinleme: Ne duyarsa duysun her söyleneni
kendine yönelmis bir saldırı sayan ve hemen
karsı saldırıya geçenlerin yaptığı ise savunucu
dinlemedir.
Tuzak Kurucu Dinleme: Hiç sesini çıkarmadan dinleyip,
dinledikleri bilgiden yararlanıp karsısındakini
zor duruma sokacak fırsatlar yakalamaya çalısanların
yaptığı tuzak kurarak dinlemedir.
Yüzeysel Dinleme: Konusanın kullandığı kelimelerin
yüzeyinde kalan, altta yatan anlama
ulasamayan kisilerin yaptığı yüzeysel dinlemedir.
Bir bilgeye sormuşlar:
 “Efendim dünyada en çok kimi seversiniz?
 “Terzimi severim”, diye cevap vermiş.
 Soruyu soranlar şaşırmışlar:
 “Aman üstad,dünyada sevecek o kadar çok
kimse varken terzi de kim oluyor? O da nereden
çıktı? Neden terzi?
 Bilge,bu soruya şöyle cevap verir:


“Dostlarım,evet ben terzimi severim.Çünkü ona
her gittiğimde,benim ölçümü yeniden alır.Ama
diğer insanlar öyle değildir.Bir kez benim
hakkımda karar verirler,ölünceye kadar da,beni
hep aynı gözle görürler.

'Sen' dili:
Sen hatalısın! Çok yanlış davranıyorsun!

'Ben' dili:
Senin bu davranışın beni incitti, üzüldüm!

Sen Dili: Zaten bana hiç zaman ayırmazsın, hep
çok işin vardır.

Ben Dili: Bana daha çok zaman ayırırsan mutlu
olurum.

Sen Dili:Bu saate kadar nerdeydin?

Ben Dili:Eve geç kaldığın zaman çok merak
ediyorum

Churchill’in ikinci dünya savaşı sonrası işaret ve
orta parmaklarını kullanarak “V” Victory (Zafer)
kelimesinin ilk harfini yaparak zafer’i sembolize
etmesi tüm dünyada bu işaretin zafer için
kullanılmasına sebep olmuştur.Aynı işareti
avucunuzu kendinize çevirerek yaparsanız
,Türkiye’de 2 anlamına gelirken İngiltere’de
küfür anlamına gelir.
BEYAZ SARAYDA BUSH ECEVİT GÖRÜŞMESİ

Bush kendinden emin, bir eli dizinde, güç almış
ve Ecevit’e doğru eğilmiş, bacakları rahatlığını
pekiştirirken açık bir konumda, Ecevit ufacık bir
kağıdı iki eliyle tutarak ve bacaklarını kapalı
tutarak savunma görüntüsü veriyor.

Dış dünya tehdit olarak algılandığında beden
savunmaya geçer.Kitaplarını göğsüne yaslayıp
sarılarak yürüyen bir erkek görmeyiz.Bu duruş
kızlara aittir.Çünkü erkekler genelde saldırgan ve
laf atma konumunda oldukları için kollarını sağa
sola doğru açarak yürürken kızla mecburen
kitapların arkasında savunmada yürümek
zorundadır. Savunma erkeklerde mesela bir
topluluğun karşısında beklerken saatleriyle ve
gömleklerinin kol ucuyla oynama olarak
görülür.Aynı durumda kadınlar çantalarını iki
elleriyle tutarak önlerinde bir duvar oluştururlar.
Savunmacı beden duruşuna bir örnekte
kokteylerde verebiliriz.Dikkat edersek kokteyle
yada parti sırasında insanlar ufacık bir şarap
bardağının iki elleriyle tutarlar.Ya da ellerinden
bırakmazlar.Böylece bir dosyanın,bir çantanın
yada bir duvarın arkasına geçmişcesine
rahatlarız.Bunu yabancıların yanında
yaparız.Televizyon karşısında evde çay içerken
bardağı iki elle tutmayız.Çünkü evde rahatız.
Ellerin kenetli olması
gerginliğin,rahatsızlığın,memnuniyetsizliğin
ifadesidir.
 Papa Jean poul Beytülllahim’e ziyarete
gelmiş,Filistin’de protesto göstericileri var,Yaser
Arafat ve eşi gülümsemeye çalışıyorlar ancak
elleri onları ele veriyor


Haldun Dormen duruşu olarak adlandırılan el
parmak uçlarının birleştirilerek durulması karşı
tarafa kişinin konuyla ilgili birşeyler bildiği hissi
uyandırmaktadır.B u duruşu genelde genel
müdürler,yöneticiler çalışanlara
karşı,profesörler oturdukları masada
öğrencilere karşı yaparlar.

Karşı tarafa hükmetmek,Herhangi bir tartışmayı
durdurmak,bastırmak isteyen bir başkan,bir
arabayı otoriter bir şekilde durdurmak isteyen
trafik polisi,beraberindeki milletvekillerini
otorite altına almak isteyen bir parti
başkanı,avuçları aşağı bakarak ellerini diktatör
konumunda bastırarak konuşacaktır.

Fotoğrafta İsrail başbakanı Şaron’ un
Başbakan Erdoğan’ın elini ne kadar kontrolü
ele geçirecek şekilde ve avucu yere bakar
şekilde sıktğına dikkat edin.O sırada Erdoğan’ın
ve bizim beynimize “gücü” kodluyor.

Kol kavuşturma mücadele içindeki insanların
yapmak zorunda oldukları bir duruştur.Özellikle
sürekli birbirine saldıran spor yazarlarının,sık
sık eleştiriye maruz kalan köşe yazarlarının
farkına varmadan hep kollarını kavuşturarak
resim çektirdiklerini görürüz.
‘I

Elin yüzü kapatması genel
olumsuzluk,endişe,belki yalan,ya da şüpheye
dair bir ip ucudur. Elin yüzü kapatma şekillerine
dair farklı yorumlar vardır.Mesela elin çeneyi
okşaması bir karar verme sürecini ve
yoğunlaşma isteğini anlatır.Dikkati ve
yoğunlaşma isteğini gösteren asıl ipucu işaret
parmağının beyni gösterdiği,elin ise yana dayalı
olduğu duruştur.
SriLanka hindistan veya Tayland’da bir çocuğu
başına dokunarak veya hafif fiskelerle
sevmeye kalkarsanız bu bir faciaya yol
açabilir.Çünkü bu ülkelerde başın ; “ruhun”
bulunduğu yer olduğuna inanılır.

Bu hareketi afrikada yaptığınızda
karşınızdakine “senin beş baban var!” diye
küfür etmiş olursunuz.

Türkiye’de birini çağırmak için yapılan el
hareketi Yugoslavya ve Malezya’da sadece
hayvanları çağırmak için kullanılırken
,Avustralya ve Endonezya’da “hayat kadını”
çağırma anlamına geliyor.
BUNLARI BİLİYOR MUYDUNUZ?
• Tebessümün bulaşıcı olduğunu,
• Dünyanın en iyi satış ve pazarlama elemanlarının başarılarının arkasında güler
yüzlü olmalarının yattığını,
• Japonya’da gülümseme okulu olduğunu,
• Güler yüzlü çalışanların iş hayatlarındaki verimin daha yüksek olduğunu,
• Çocuklar günde yaklaşık 300 kez gülüyor, yetişkinler ise günde ortalama 17 kez
güldüğünü
• Yanımızda biri olduğunda yapılan espri ya da komik bir olaya yalnız olduğumuzdan
on kat daha fazla güldüğünü
• Güler yüzlü insanların daha çok akılda kalıp hatırlandığını,
• Gülümsemenin insanlara özel olduğunu. Canlılar arasında sadece insanın
gülümseyebildiğini biliyor muydunuz?
• Özellikle ruhsal bazı hastalıkların tedavisinde gülme terapisi kullanılıyor. Hastalar
üzerinde olumlu etkileri olduğu gözleniyor. Özellikle ruhsal bazı hastalıkların
tedavisinde gülme terapisi kullanılıyor. Hastalar üzerinde olumlu etkileri olduğu
gözleniyor.
• Somurtan insanların, daima, tebessüm eden insanlara nispeten,
yüzlerinin daha erken ve daha fazla kırıştığını,
• Simaların iç dünyamızın aynası olduğunu,
• Somurttuğumuzda 3, gülümsediğimizde ise 15 kasımızı
kullandığımızı,
• Gülümsemek için 14 kalori, kaşları çatmak için 72 kalori
gerektiğini,
• Bazı kimselerin somurtmayı ciddiyet olarak algıladıklarını,
• Hareket ve yüz ifadelerimizin kullandığımız sözcüklerden 8 kat
daha güçlü ve tesirli olduğu,
• İnsanın dalgın olduğu zamanlardaki yüz ifadesinin gerçek hali
olduğunu,
• Daima somurtan kişilerin tebessüm edenlere oranla daha
erken yaşlandığını,
• Sürekli gülümseyen insanların somurtanlara oranla daha çok
sevildiğini,
• Çinli’lerin strese dayalı kalp krizi vakası oranının çok düşük
olduğunu ve bunun sebebinin hayata olumlu bakmaları ve
tebessüm etmeleri olduğunu,
BEDEN DİLİNİ ENİYİ KİM KULLANIR?
TEŞEKKÜRLER!...