Eko Büy ve Kal Teo Ders-6
Download
Report
Transcript Eko Büy ve Kal Teo Ders-6
Azerbaycan Devlet İktisat Üniversitesi
Türk Dünyası İşletme Fakültesi
Ekonomik Büyüme ve Kalkınma Teorileri
Ders 6
Dr. Fariz AHMADOV
İçsel büyüme modelleri,
değerlendirilmesi, sınıflandırılması
ve belirleyicileri
İÇSEL BÜYÜME TEORİSİ
Neo-Klasik büyüme modelinde teknolojik ilerleme dışsal
bir olgu olduğundan, Neo-Klasik büyüme modeli
iktisadi büyümenin nasıl meydana geldiğini aslında tam
olarak açıklayamamaktadır.
Neo-Klasik büyüme modelinin bu önemli eksikliği,
1980’lerin sonlarında ortaya çıkan ve Romer ile Lucas’ın
yaptığı ve adına içsel büyüme teorisi denilen alternatif
bir yaklaşımla giderilmeye çalışılmıştır.
İçsel büyüme teorisi büyümeyi, Neo-Klasik büyüme
modelinde olduğu gibi dışsal faktörlerin değil,
ekonomik sistemin işleyişinin içsel bir sonucu olarak ele
almaktadır.
İçsel Büyüme Teorileri
Eksik rekabet koşullarının olduğu,
Sermayenin getirisinin artan olduğu,
Teknolojik gelişmenin içsel olduğu,
Beşeri sermayenin önemli olduğu
varsayımlarına dayanmaktadır
İçsel Büyümenin Belirleyicileri
Kültür, sosyolojik,
psikolojik, din
Sağlık politikası
Eğitim Politikası
Teknoloji politikası
Hanehalkları
Özel firmalar
Beşeri sermaye
Yaratıcılık
Tesadüfler
Beşeri sermaye
Yaparak öğrenme
Teknoloji altyapı
Ar-Ge
Bilgi Üretimi
Yenlik
İktisadi Büyüme
Rebelo’nun “AK” Modeli
Bilgiyi ve beşeri sermayeyi ön plana çıkaran içsel
büyüme modellerinden en basit olanı AK modelidir.
Rebelo bu modelinde, iktisat politikalarındaki
farklılıkların yol açabileceği büyüme farklılıklarına
dayalı bir yaklaşım geliştirmektedir.
Rebelo’ya göre ekonomilerin farklı büyüme
hızlarına sahip olmaları, önemli ölçüde iktisat
politikalarının bir sonucudur.
Örneğin gelir vergisi gibi iktisat politikaları, fiziksel
sermaye yatırımlarının getiri oranını azaltarak
sermaye birikim oranını düşürür ve bu nedenle
büyüme oranı azalır.
İçsel Büyüme Modellerinin Sınıflandırılması
Bilgi Üretimi ve Taşımalar
Beşeri Sermaye Modeli
Ar-Ge Modeli
Kamu Politikası Modeli
Bilgi Üretimi ve Taşımalar
Bilgi; öğrenme, gözlem ve araştırma
yoluyla elde edilen gerçekler olarak
tanımlanabilir. Genellikle sistematik
çalışma ve gözle yoluyla elde edildiğinden
yeni bilgi edinme ve ondan yararlanma bir
maliyet içerir. Bir firmanın rekabet
üstünlüğü kazanabilmesi, yeni bilgilere
ulaşması ve onlardan yararlanmasına
bağlıdır.
Yeni bilgiden büyümeye giden süreç
Yeni Bilgi ---.Yenilik ---. Artan Verimler ---.Büyüme.
Firmaları yeni bilgi üretmeye yönelten süreç de şöyledir:
Yenilik ---.Artan Verimler --Eksik Rekabet -.vüksek Kar.
Beşeri Sermaye Modeli
Beşeri sermaye, bireysel yeteneklerin
toplamı olarak belirtilebilir ve soyut
bilgiden farklıdır. Özel mallarda olduğu
gibi, genelde rakip olma ve dışlama
etkilerine sahiptir.
Beşeri Sermaye Modeli
Adam Smith, John S. Mill ve Alfred Marshall, iktisat
literatüründe beşeri sermaye birikiminden söz eden ilk
iktisatçılar olarak kabul edilirler. Ancak, modern beşeri
sermaye kuramı bu üç iktisatçının görüşlerinden nispeten az
etkilenmiştir.
Bütün ekonomilerin büyümesini tek bir modelle açıklamanın
mümkün olmayacağını kabul eden Lucas, dünyada
gerçekleşen büyüme ve gelir farklılıklarıyla uyumlu, durgun
duruma girmeyen, mekanik yapılı, genel geçer bir model
kurmak istemiştir.
Modelde standart neo-klasik piyasa şartlarının geçerli olduğu,
parasal faktörlerin analize katılmadığı bir ekonomi dikkate
alınmıştır.
Lucas’ın “Beşeri Sermaye” Modeli
Bu modelde beceri emeğin verimliliğini
artırmakta ve nesiller arasında birbirine
intikal etmektedir, ekonominin uzun
dönemde büyümesi zorunlu olmamaktadır.
Tekerlek, araba, …
Buna ek olarak ebeveynlerin sermaye stoku
ne kadar fazla ise dışsallıklar bireylerin
beceri kazanımlarının o kadar kolay
olmasına yol açmaktadır.
Lucas’ın “Beşeri Sermaye” Modeli
Beşeri sermayenin yüksek olduğu ülkelerde her
yetenek düzeyindeki insan daha verimlidir ve daha
yüksek ücret alır. Bunun için yoksul ülkelerden
zengin ülkelere doğru göçler yaşanır. Bu göç bir
yandan yoksul ülkelerin gelişmesini, diğer yandan
zengin ülkelerin durgun duruma girmelerini önler.
Çin ve Hindistan gibi ölçek ekonomiler doğuracak
iç piyasa genişliğine sahip ülkeler, beşeri
sermayelerinin zayıflığı ve beşeri sermayesi yüksek
az sayıdaki insanın fırsatını buldukça ülkesini terk
etmesi yüzünden geri kalmışlıktan kurtulamazlar.
Lucas, çalışmasında sonuçlara
Kapalı ekonomi halinde, zengin bir ülke ile aynı
büyüme oranına sahip olsa bile yoksul bir ülkenin
nispi yoksulluğu devam eder, ülkelerarası gelir ve
servet dağılımı kararlılığını korur.
Emek faktörü ülkelerarasında mobil değilse,
sermayenin serbest dolaşımı dış ticarete yönelik
güçlü bir eğilim doğurmaz.
Emek faktörü mobil ise, o zaman her şey emeğin
üretkenliğini artıran beşeri sermaye etkilerinin içsel
olup olmadığına ve bu etkilerin bir kişiden diğerine
taşarak dışsal yararlar sağlayıp sağlamadığına
bağlıdır.
Beşeri Sermaye Modeli
Teknolojik değişim bilgi birikimini
hızlandırabilir. Yaparak öğrenme teknolojik
gelişmeye kaynaklık ettiğinde, bilgi birikimi
mevcut bilgilerden yeni bilgi üretimi biçiminde
ortaya çıkar. Yaparak öğrenme sonucu ortaya
çıkan artan verim ve azalan maliyetler
karşılaştırmalı üstünlüklerin mevcut yapısını
değiştirebilir. Bu nedenle, yatınm ve üretime
"öğrenme" olasılığı yüksek alanlardan başlamak
gerekir..
Yaparak – öğrenme
Yaparak – öğrenme yoluyla teknolojik gelişme
modeli Arrow (1962) tarafından geliştirilmiş bir
modeldir.
Romer 1986
Arrıw-Romer Modeli
Yaparak – öğrenme
Deneme yanılma değildir.
Yaparak – öğrenme
Yatırım yaparak, iş yaparak
öğrenme ve keşfetmektir.
Ar-Ge Modeli
AR-GE (Araştırma ve Geliştirme) kelimesi son
zamanlarda sıkça kullanılmakla beraber
herkes tarafından çok farklı
yorumlanabilmektedir... Kimilerine göre ARGE yeni bir ürün üretmekken, kimilerine göre
salt bilimsel çalışmalar yapmaktır. Tanım
olarak ise AR-GE, bilimsel ve teknik bilgi
birikimini artırmak amacıyla, sistematik bir
temele dayalı olarak yürütülen, yaratıcı çaba ve
bu bilgi birikiminin yeni uygulamalarda
kullanımıdır.
Ar-Ge Modeli
Yenilik Temelli Modeller
Model temel özeliği, teknolojik gelişmenin
ayrı bir sektör tarafında, doğrudan but ür
faaliyetlere yapılacak yatırımlara
sağlanabileceği fikrine dayanması ve
rekabetçi olmayan piyasa koşullarına
dayanmasıdır.
Bilginin tesadüfi değil bilnçli bir süreç
sonucunda ortaya çıkması modelin önemli
varsayımıdır.
Ar-Ge Modeli
Bu model, keşiflerinde kar elde etmeyi
uman araştırmacıların yeni yaratıcı fikir
arayışına girmelerini modele katarak
teknolojik ilerlemeyi içselleştirmiştir.
Dünya bilginin en önemli üretim faktörü
olduğu bir üretim yapılanmasına gidiyor.
Geleneksel üretim faktörlerinde ölçeğe göre
azalan getiri varken teknolojik gelişmede
ölçeğe göre artan getiri söz konusudur.
Romere Göre 3 Temel Özellik
Teknoloji gelişme büyümenin temel dinamiğidir
Teknoloji gelişme piyasa teşviklerini yakından izleyen
ekonomik karar birimlerinin girişimleriyle olmaktadır
Yeni bilginin üretilmesi sadece sabit maliyetleri artırır,
böylece üretim artıkça, birim hasıla başına beşeri
sermayenin maliyeti azalar
Romer’in bu modeli girdi olarak 4 tür girdiye
dayanıyor:
Fiziki sermaye
Beşeri sermaye
Niteliksiz işgücü
Bilgi stoku
Kamu Politikası Modeli
Dış ticaret serbestleşmesinin gerekliliği
Hükümet ekonomide optimumu sağlaması
için müdahale etmelidir.
Verimli kamu harcamaları (Baro)
Alt yapı ve istikrar politikaları
Finansal kalkınma
İçsel Büyüme Modellerinin Değerlendirilmesi
İçsel Büyüme Modellerinin Zayıf
Yönleri
Birinci olarak tüm içsel büyüme teorilerinde her
durgun durum büyümesini elde etmek için bıçak
sırtı koşulları gereklidir.
Parametrelerdeki küçük bir değişiklik büyümenin
çökmesine ya da patlamasına neden olmaktadır.
İkinci sorun, içsel büyüme teorilerinin teknolojik
değişmenin bir anda olduğunu varsaymalarıdır.
Oysa birçok iktisatçı, teknolojik değişmeyi küçük
ilerlemelerle radikal değişmelerin bir karması olarak
görmektedir.
İçsel Büyüme Modellerinin Zayıf
Yönleri
Ayrıca yenilikleri temel alan içsel büyüme modelleri
doğrusal bir teknolojik değişme kavramı üzerinde
durmakta, büyümenin farklı aşamaları arasındaki geri
besleme etkilerini göz ardı etmektedir.
Böylece teknoloji hala bir kara kutu olarak kalmaktadır.
Üçüncü olarak her içsel büyüme modelinin teknoloji ve
ekonomi arasındaki ilişkileri etkileyen tüm karmaşık
etmenleri göz önüne alması söz konusu olamaz
Böylece her modelin geçerlilik sahasının daha kesin
olarak belirlenmesi gerekmektedir.
Soru ve Cevap