Transcript Slayt 1

KİMYASAL RİSK ETMENLERİ
P. POLAT
İçerik
 İşyerlerinde
çalışanların sağlığını olumsuz
etkileyen kimyasal risk etmenleri
 Ulusal ve uluslararası standartlarda müsaade
edilen değerler
 Malzeme Güvenlik Bilgi Formları (MSDS)
 Kimyasalların taşınması, depolanması ve
kontrolü
 Kimyasalların etiketlenmesi ve sınıflandırılması
 Kanserojen, mutajen ve toksik maddeler
 Parlayıcı, patlayıcı, tehlikeli ve zararlı
kimyasal maddeler
 Asbest ve diğer lifli kimyasal maddeler
 İlgili mevzuat
P. POLAT
Kimyasallar herkesin yaşamının bir parçasıdır
Sanayi
Ürünleri
Kozmetik
Tekstil
Boya
Sanayi
 Dünyada
bilinen 5 ila 7 milyon
farklı türde kimyasal
bulunmaktadır.
 Her yıl Dünyada,
tarımda kullanılan kimyasal
maddeler,
gıda katkı maddeleri,
ilaçlar,
enerji üretiminde kullanılan
yakıtlar,
kimyasal tüketim maddeleri, vb.
dahil en az 400 milyon ton
kimyasal madde üretilmektedir.
P. POLAT
Oyuncak
Temizlik
Ürünleri
Tarım İlaçları
İlaç Sanayi
Gıda
Bu kimyasal maddelerden
 5.000 – 10.000 ticari
kimyasal madde türü
TEHLİKELİ,
 150 – 200 çeşidi de
KANSEROJEN olduğu
bilinmektedir.

Her yıl 1200 YENİ
kimyasal madde
üretilmekte.
P. POLAT
Kimyasal tehlikeler,
günümüzde işçilerin
sağlığı için en ciddi
risktir.
P. POLAT
P. POLAT
SAĞLIĞA

Tehlikeli
kimyasal
nedir?
ÇEVREYE
GÜVENLİĞE
P. POLAT
Akut/Kronik
zarar veya hasar
verebilen
kimyasallardır.
Tehlikeli kimyasallar Avrupa Birliği
mevzuatında yer aldığı şekliyle üç ana
başlık altında incelenebilir.
Ani,
tekrarlanan
Fiziko-kimyasal
veya uzun
özellikleri nedeniyle ÇEVREYE
süreli
FİZİKSEL VE
maruziyet
zarar verme
sonucunda
riski olanlar
KİMYASAL zarar
SAĞLIĞA
verme riski olanlar
zarar verme
riski olanlar
P. POLAT
A) Ani, tekrarlanan veya uzun süreli maruziyet
sonucunda sağlığa zarar verme riski olanlar;
Çok toksik
 Toksik
 Zararlı,
 Aşındırıcı,
 Tahriş edici,
 Alerjik ,
 Kanserojen,
 Mutajen,
 Üreme için toksik maddeler.

P. POLAT
B) Fiziko-kimyasal özellikleri nedeniyle
fiziksel ve kimyasal zarar verme riski olanlar;
Patlayıcı
Oksitleyici
Çok kolay
parlayıcı
Çok
parlayıcı
P. POLAT
Parlayıcı
C) Çevreye zarar verme riski olanlar
Canlı
organizmalar
için zehirli ve
zararlı olan,
Biyolojik
anlamda
birikim
yaratan
maddelerdir.
Çevrede yok
olmayıp
kimyasal
artıklar olarak
kalıcı olan,
P. POLAT
Kimyasal Etkenler nelerdir?
• TAHRİŞ
Asitler, tozlar, üst
EDİCİLER
solunum yollarına etki
yapan
Boğucu gazlar, olefin
hidrokarbonlar, alifatik
alkoller gibi
Kanser,
akciğer
hastalıkları,
cilt hastalıkları
vb. meslek
hastalıklarına
neden olur.”
• ANESTETİK VE
NARKOTİKLER
halojenli hidrokarbonlar, • SİSTEMATİK
benzol, fenol, sinir
ZEHİRLER
sistemi zehirleri, toksik
metaller gibi
P. POLAT
1-Fiziksel ve
kimyasal
özellikleri
2-Maruz kalma
şekli ve süresi
KİMYASALLARIN
ZARARLARINI BELİRLEYEN
ETMENLER
3. Maruz kalan
kişinin özellikleri
4-Çevresel
özellikler
(Fiziksel ortam)
P. POLAT
1-Fiziksel ve kimyasal özellikleri:
Aynı elementlerden meydana gelip kimyasal
sembolleri aynı olsa bile AROMATİK (halkalı
yapı) ve ALİFATİK (düz zincirli)
hidrokarbonların etkileri farklıdır.
Aynı zincir yapısına sahip olmakla
beraber bir maddenin POLİMERİ ve
MONOMERİ farklı etkiler gösterir
P. POLAT
Bir iyonun organik maddenin kaçıncı atomuna bağlandığına göre de o
kimyasalın etkisi değişebilir.
Kimyasalın saflığı ve uygulandığı
formülasyon şekli toksisiteyi etkiler.
DDT(dikloro difenol trikloroethan)
• saf halde iken insanların derisinden hemen hemen hiç absorbe olmazken, gazyağı
içinde cilde uygulandığında absorbe olarak toksik etkisini gösterir
P. POLAT
2-Maruz kalma şekli ve süresi :

Maddenin organizmaya
◦ giriş yolu,
◦ maruz kalma sıklığı ve
◦ maruz kalma süresi
kimyasalların toksisitesini etkiler.
P. POLAT
Bir kimyasal maddenin belli bir
dozunun verilmesiyle deney
hayvanlarının buna verdiği tepkiler, o
kimyasal maddenin insanlara olan
zehirleyici etkisini tahmin etmeyi
sağlayabilir.
Bireylerin kimyasal bir maddenin
belirli bir dozuna aynı şekilde tepki
vermeyebilirler.
Bir kişiye göre ölümcül olabilen bir
doz diğeri için ölümcül olmayabilir.
P. POLAT
LD50
Öldürücü Doz
(lethal dose)
Bir defada alınan ve 14
günlük gözlem sonucu
deney hayvanlarının
%50sinin ölmesine
neden olan ve vücut
ağırlığının kg’ı başına
verilen dozdur.
P. POLAT
LC50
Öldürücü
Konsantrasyon
Zehirleyici kimyasalın
hava veya su içerisindeki
konsantrasyonudur ki bu,
deney hayvanlarının 4
saat içinde %50sinin
ölmesine neden olan
dozdur.
P. POLAT
P. POLAT
LİMİT DEĞERLER
EŞİK SINIR DEĞERLERİ
P. POLAT
Limit Değerler
KİMYASALLAR İÇİN İŞYERİ
ORTAM HAVASINDA
BULUNMASINA İZİN VERİLEN,
BÜTÜN İŞÇİLER İÇİN
UZUN SÜRELİ TEKRAR EDEN
MARUZİYETLER
SONUCUNDA
TERS ETKİ GÖSTERMEDİĞİNE
İNANILAN DEĞERLERDİR.
P. POLAT
DÜNYADA YAYGIN OLARAK KULLANILAN
EŞİK SINIR DEĞERLERİ
ABD’de Oluşturulan Sınır Değerler ACGIH
(The American Conference of Govermental
Indastrial Hyginists) değerleri 3 kategoride
tanımlanmaktadır:
P. POLAT
1- TLV-TWA
(Eşik sınır değer -zaman ağırlıklı ortalama /
Threshold Limit Value -Time Wieghed Avarage)
TWA
Bir işçinin her hangi
bir yan tesir
olmaksızın 8 saat/gün
40 saat/hafta maruz
kaldığı ORTALAMA
konsantrasyondur.
P. POLAT
2- TLV-STEL
(Eşik sınır değer- Kısa süreli maruziyet sınırı
Thereshold limit value-Short term exposure limit)
STEL
Bir işçinin herhangi bir yan tesir
olmaksızın 15 dakikalık sürede kimyasala
maksimum maruz kalmasıdır.
Maruziyetler 15 dakikadan uzun olmamalı
ve bir günde 4 defadan fazla
tekrarlanmamalıdır.
Ardı ardına gelen maruziyetler arasındaki
süre en az 60 dakika olmalıdır.
P. POLAT
3- TLV- Ceiling
(Eşik sınır değer- Tavan değer
Thereshold limit value / Ceiling
C
Bir iş gününün
herhangi bir
kısmında
aşılmaması gereken
konsantrasyon.
P. POLAT
Türkiye'de Uygulanan sınır Değer
(ESD) Eşik Sınır Değer
Bu değerin çalışma süresi içinde bazı zamanlarda
aşılması akut tehlike oluşturmaz.
 Burada önemli olan konu, ortalama değerin ESD
düzeyini aşmamasıdır.
 Örneğin 8 saatlik bir iş günü veya 40 saatlik bir
çalışma haftası boyunca değişik zamanlarda
yapılan ölçümlerde bazen öngörülen sınır değeri
aşan değerler bulunabilir.
 Ancak, ölçümlerin ORTALAMA değeri
belirlenen sınır değerin altında olmalıdır.
 Günlük uygulamalarda daha çok ESD
kullanılmaktadır.

P. POLAT
MAK (Müsade edilen Azami Konsantrasyon)
MAC (Maximum Allowable Concentration)

İşyeri ortamında hiçbir zaman
ulaşılmaması veya aşılmaması gereken bir
düzey anlamına gelir.

MAK değeri olarak belirlenen bu kritik
düzeyin aşılması durumunda akut olarak
toksik belirtilerin ortaya çıkacağı
öngörülmektedir.
 Bu nedenle MAK değerin akut toksik
belirtilere yol açan maddeler için
kullanılması daha uygun olmaktadır.
P. POLAT
3. Maruz kalan kişinin özellikleri:
Yaş
Yeni doğmuş çocuklarda bazı enzimler
henüz oluşmamıştır.
Henüz oluşmayan enzimlerden dolayı
kimyasalların toksik etkisi artar.
İleri yaşlarda da bağırsak faaliyetleri ve
absorbsiyon yavaşladığından ağız yoluyla
alınan maddelerin etkisi gecikebilir.
P. POLAT
Beslenme:
Yetersiz beslenme, bazı besinler kimyasalın
etkisini artırabilir veya azaltabilir.
Yağ dokuda biriken bazı kimyasallarda
yağlı beslenme sonucu vücutta daha fazla
tutulurlar.
Ayrıca kişinin alkol kullanma alışkanlığı,
uyuşturucu alışkanlığı veya bu tür ilaç kullanıp
kullanmadığı da kimyasalların etkisini artırır .
P. POLAT
Cinsiyet, Hamilelik,
Genetik Faktörler
Bazı bireylerde doğuştan nedenlerle bazı
enzim sistemlerinde eksiklik veya daha
yüksek aktivite söz konusudur.
Bu nedenle aynı maddeye farklı cevaplar
verilir.
Ayrıca cinsiyet, hamilelik gibi etmenlerde
kimyasalın vereceği zararları önemli ölçüde
etkiler.
P. POLAT
Cinsiyet, Hamilelik,
Genetik Faktörler
Hamilelik sırasında maruziyet
doğum anormalliklerine, sakat
doğumlara neden olabilir,
emzirme sırasında maruziyet sonucu
vücuda alınan kimyasallar sütten
emzirilen bebeğe geçebilir,
üreme organlarını hedef alan kimyasallar
üreme fonksiyonlarında bozukluk yapabilir.
P. POLAT
4-Çevresel özellikler (Fiziksel ortam)
◦
◦
◦
◦
Ortamın sıcaklığı,
basıncı,
radyasyon gibi çevresel faktörler,
vücudun sıcaklığı vb etmenler toksisiteyi çeşitli
şekillerde etkileyebilir.
◦ Çevredeki kimyasal kirleticiler de toksisite
üzerine (baca gazları, endüstriyel atıklar vs.)
toksisiteyi artırıcı etki yaparlar.
P. POLAT
KİMYASALLARIN VÜCUDA
GİRİŞ YOLLARI
P. POLAT
SOLUNUMLA
KİMYASALLAR
VÜCUDA 3 ŞEKİLDE
GİRERLER
DERİ VE
GÖZLERDEN
ABSORBE EDİLEREK
SİNDİRİMLE
P. POLAT
1. SOLUNUM YOLU
P. POLAT
Kimyasallar işyeri havasında aşağıdaki
şekillerde dağılmış olabilir ve solunabilir.
toz
sis
duman
gaz
buhar
Örnek: Solvent buharı, toz, kaynak gazı
P. POLAT
Maske Seçerken dikkat edilecek
hususlar:
1.



TEHLİKELERİ TANIMLAMAK:
TOZLAR VE SİSLER:
Burun, boğaz ve üst solunum
yollarının tahrişine neden olabilir.
İnce partiküller akciğerlere nüfuz ve doku
hasarına neden olabilir.
Solunum güçlüğü, astım, silikozis ve
asbestosis’e sebep olabilirler.
P. POLAT
GAZLAR VE BUHARLAR:




Bir kez inhale edildiğinde , kan dolaşımı
ile absorbe edilebilir ve karaciğer, böbrek ve
beyinde onarılmaz hasara neden olabilir.
Kaynak / metal dumanı:
(Alüminyum, Kadmiyum,Krom,Bakır,Demir,
Mangan, Kurşun, Molibden.
Çok küçük parçacıklar akciğer hastalıklarına
sebep olabilirler.
Örneğin: Metal Fume Fever (Ateşli metal
dumanı hastalığı gibi).
P. POLAT
2. Risk seviyesini değerlendirmek
Mesleki maruz kalma sınırı belirlenir.
3. Uygun Solunum Koruyucu Donanımı seçilir:

yüz büyüklüğü,şekli ,yüz özellikleri (yüz kılları gibi)

çalışma hızı ve çalışma ortamı
kullanım zamanını
Görünürlük
İletişim






Hareketlilik
terleme ve ısıdan bunalma
Diğer Kişisel Koruyucu Ekipmanlarla uyumluluk (gözlük, kafa koruma).
4. Solunum cihazı kullanımı ve bakımı
konusunda kullanıcıları eğitmek.
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT

P. POLAT
NO2
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
2. DERİ VE GÖZLERDEN
ABSORBSİYON YOLU:
Deri yolu ile absorblanma genellikle
sıvı haldeki kimyasalları için geçerli ise de,
tozlar da eğer ter ile ıslatılırsa deriden
emilebilir.
P. POLAT
P. POLAT
Kimyasal maddeler deride
veya gözlerde (sıçrama
veya buhar şeklinde) direkt
tahrişe neden olabilecekleri
gibi(örnek: NaOH, HCl,
H2SO4 ),
hiçbir etki uyandırmadan
emilerek kana geçip, çeşitli
organlarda hasara yol açabilir.
P. POLAT
Örneğin;
 Toluen, seyreltik soda vb. maddeler
tarafından derinin koruyucu dış tabakası
zarar görebilir .
 Benzen, anilin, fenol gibi kimyasallar,
solventler, yağ çözen özellikleri nedeniyle
derinin koruyucu etkisini azaltırlar,
deriden rahatlıkla emilerek kana
karışırlar.
P. POLAT

Ayrıca gözler de sıçrama veya buhar şeklinde
bulunan maddeleri absorbe ederler.
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
3. SİNDİRİM YOLU
Solunan havada bulunan tozların yutulması,
 kimyasal bulaşmış ellerin temizlenmeden
yemek yenilmesi,
 sigara içilmesi veya
 yanlışlıkla yutma yoluyla,

gaz, toz, buhar, duman, sıvı veya
katı
maddeler vücuda sindirim
yoluyla da girebilir.
P. POLAT
Kaynak ya da taşlama yaparken ortama
yayılan metal tozlarının yutulması
P. POLAT
HEDEF ORGANLAR
Kimyasalların zehir etkisi
gösterebilmesi için
Kimyasalın yeterli miktarının etki
yerine (hedef organa) ulaşması
Belirli süre etki ettiği yerde
bulunması (burada kalma süresi)
Vücuttan atılma hızı
P. POLAT
Kimyasallar vücuda girdikleri zaman
Lokal
Sistemik
etkilere sebep olabilirler
P. POLAT
Kimyasalların toksik etkileri, tüm
organlarda aynı değildir.
Genellikle 1-2 organı etkilerler.
KİMYASALLARIN TOKSİK
ETKİLERİNİ GÖSTERDİKLERİ BU
ORGANLAR HEDEF ORGAN
OLARAK TANIMLANIR.
P. POLAT
KİMYASALLAR TARAFINDAN EN
FAZLA HEDEF ALINAN ORGANLAR:
 DERİ,
merkezi sinir sistemi,
 kan dolaşım sistemi,
 karaciğer,
 böbrek,
 akciğer,
 kas ve
 kemik iliği.

P. POLAT
Bazı kimyasalların yoğunlaştığı
organ ile toksik etkisini
gösterdiği organ farklı olabilir.
Örneğin klorlu hidrokarbon
yapısındaki DDT, aldrin,
dieldrin, lindan gibi
insektisitler lipitte çözünen
maddeler olduğundan doğal
olarak yağ dokusunda
birikirler.
Ancak toksik etkilerini kanda
gösterirler. Bu nedenle
vücuttaki yağ oranı fazla olan
kişilerde daha yüksek
konsantrasyonda biriken bu
maddeler enerji ihtiyacı
halinde yağın kullanılması
sırasında kana geçerek toksik
etkileri ortaya çıkar.
P. POLAT
SAĞLIK İÇİN TEHLİKELİ KİMYASALLARIN
SINIFLANDIRILMASI
1-Toksik (Çok toksik, toksik, zararlı) maddeler
◦
◦
◦
◦
solunduğunda,
deri yoluyla alındığında veya
yutulduğunda
vücudun çeşitli organlarında birikerek meslek
hastalıklarına sebep olabilen kimyasallardır.
P. POLAT
Aşındırıcılar (Korozif) ve Tahriş ediciler:
Canlı doku ile temasında, dokunun tahribatına
neden olabilecek maddelerdir.
 Deriye, göze, solunum ve sindirim sistemine
temas ettikleri anda zararlı etkileri görünür.

P. POLAT
P. POLAT

Asitlerden en yaygın olanları






•
hidroklorik asit,
sülfirik asit,
nitrik asit,
kromik asit,
asetik asit ve
hidroflorik asit,
Bazlardan en yaygın olanları ise
• amonyum hidroksit,
• potasyum hidroksit ve
• sodyum hidroksit (kostik soda) olarak bilinir.
P. POLAT
Asit ve Bazlardan kaynaklanan
kimyasal yanıklarda:

Hemen etkilenen bölgedeki giysiler çıkarılır
ve etkilenen alan su ile en az 10 dakika (ağrı
dinene kadar) yıkanır.
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
P. POLAT
Kronik tahriş ediciler geniş bir gruptur;
yaygın mesleki örnekleri:
◦
◦
◦
◦
◦
◦
zayıf asitler ve alkaliler (fosforik asit, amonyak)
sabunlar,
deterjanlar,
organik çözücüler,
çözünebilir yağlar,
seyreltici ve oksitleyici maddeler.
P. POLAT
Kimyasal yanıklara neden olanlar




Dokuya kısa süreli temas ettiklerinde yanık
meydana getiren kimyasallardır.
Genellikle tek bir temas yeterlidir.
Karbon disülfür (CS2),
petrol damıtma ürünleri (benzin, kerosen), kömür
katran çözücüleri (ksilol, toluol, benzen),
klorlu hidrokarbonlar (metilen klorit (boya ve
cila soyucu ve yağ giderici), trikloretilen, freonCHCIF2 (temas ettiği metalleri paslandırmaz),
alkoller (metilalkol, etilalkol) vb kimyasal yanıklara
neden olabilen kimyasallara örnektir.
P. POLAT
Duyarlılaştırıcılar

Solunduğunda, deri yoluyla alındığında aşırı
derecede hassasiyet meydana getirme
özelliği olan ve daha fazla maruz kalınması
durumunda karakteristik olumsuz etkilerin
ortaya çıkmasına neden olabilen maddelerdir.
P. POLAT
Krom tuzları ( deri boyama)
 Kromatlar,
 epoksi reçineler (yapıştırıcı) ve reçinelerin
sertleştiricileri,
 akrilik reçineler (Kalıplanmış yapı malzemeleri,
optik gereçler, mücevherat, yapıştırıcılar,
kaplama malzemeleri ve dokuma elyafı gibi
çeşitli bileşiklerin hammaddesi),
 formaldehid,
 sert keresteler ve bitkiler (krizantem gibi)
yaygın mesleki örneklerdir.

P. POLAT
Renk değişimi ve lekelere neden
olanlar
Kronik maruziyet sonucu deride renk
değişimi oluşturabilen maddelerdir .
 Ağır metallerden (gümüş(koyu mavi- gri),
cıva, arsenik gibi) kaynaklanan kronik
zehirlenme deride renk değişimi
oluşturabilir.

P. POLAT
Kanserojen Madde
Kanser vücuttaki hücrelerin yeteri derecede
farklılaşmaya uğramaksızın kontrolsüz ve hızlı
bir şekilde bölünmesi ile ortaya çıkan bir
hastalıktır.
 Solunduğunda, ağız ve/veya deri yoluyla
alındığında kanser oluşumuna neden olan veya
kanser oluşumunu hızlandırabilen maddeler
kanserojen maddeler denir.

P. POLAT


Genellikle kanserojen bir kimyasala maruz
kaldıktan sonra kanser (tümör) oluşumu için
bir süre geçmesi gerekir.
Örneğin; bu süre radyasyonun oluşturduğu
lösemi için 4-6, asbestin oluşturduğu akciğer
zarı kanseri için 30-40 yıldır.
◦ Grup 1: İnsanda kanserojen olduğu bilinen
maddeler.
◦ Grup 2: İnsanda kanserojen olduğuna dair yeterli
kanıt olan maddeler.
◦ Grup 3: Kanser yapma olasılığı bulunan ancak
yeterli kanıt olmayanlar
P. POLAT
sigara dumanı,
böcek ilaçları,
asbest,
Kanserojen maddeler içerisinde
ağır metaller
(kurşun, cıva,
kadmiyum),
benzen
nitrozaminler
P. POLAT
Kanserojenler
*Arsenik bileşikleri
*Akrilonitril
* Asbest
*Kadmiyum bileşikleri
*Benzen
* Karbon tetraklorür
*Benzidin
*Kloroform
*Beta-naftalinamin
* Etilenoksit
*Kromoksit
* Nikel tozu
*Krom tozu
*0-Toluidin
*Kurşun arsenat
*Vinil Klorür
*Sodyum arsenat
P. POLAT
Mutajen Madde
Solunduğunda, ağız ve/veya deri yoluyla
alındığında
KALITIMSAL GENETİK HASARLARA yol
açabilen veya bu etkinin oluşumunu
hızlandırabilen
maddelere
MUTAJEN
maddelerdir.



Grup 1 insanda mutajen olduğu bilinen,
Grup 2 insanda mutajen olduğu kabul edilen,
Grup 3 insanda mutajen olduğu hakkında olasılık bulunan
ancak yeterli kanıt bulunmayan üç grupta ele alınmaktadır
P. POLAT
Mutajen Örnekleri




Arsenik
İyonlaştırıcı Radyasyon
Etidyum Bromür (moleküler biyoloji)
Alkilleştirici etmenler
( Dimetil Sülfat:Yüzey aktif ajanlar ve tekstil
yumuşatıcılarının yapımında ,eterlerde
boyalarda kullanılır. Ayrıca N-, O- ve S- esaslı
ürünlerde alkilasyon reaksiyonları için ara
ürünlerde (ilaç, tarım, böcek zehiri, boyada )
kullanılır).
P. POLAT
güneş ışınları (Özellikle güneşteki
patlamalar esnasında dünyaya
gelen ışınlar)
yapay ışınlar ve radyoaktif
maddeler (uv, x, gama ve beta
ışınları gibi)
kimyasal maddeler
hava kirliliğini oluşturan gazlar
P. POLAT
böcek öldürücü, ot öldürücü ilâçlar
kutulanmış gıda ve içeceklerdeki
koruyucular
temizlikte kullanılan bazı ilâçlar
radyoaktif maddeler ve elektrik santralleri,
mobil telefon baz istasyonları her türlü
elektrikli cihaz tarafından oluşturulan
elektro-manyetik alanlar
P. POLAT
Üreme için Toksik Madde
Solunduğunda, ağız yoluyla alındığında, deriye
nüfuz ettiğinde
ERKEK VE KADINLARIN ÜREME FONKSİYON VE
KAPASİTELERİNİ AZALTAN
(VE/VEYA) DOĞACAK ÇOCUĞU ETKİLEYECEK,
KALITIMSAL OLMAYAN
olumsuz etkileri meydana getiren veya olumsuz
etkilerin oluşumunu hızlandıran maddelerdir.
P. POLAT
TERATOJEN MADDELER
P. POLAT
OSHA 3 maddeyi TERATOJEN olarak
tanımlamıştır:
P. POLAT
KANSEROJEN VE MUTAJEN MADDELERLE
ÇALIŞMALARDA SAĞLIK VE GÜVENLİK
ÖNLEMLERİ HAKKINDA YÖNETMELİK
İşverenin Görev ve Sorumluluğu
Risk Değerlendirmesi
Madde 5 – Kanserojen ve mutajen maddelere maruziyet
riski bulunan işlerde çalışanların, bu maddelere maruziyet
şekli, maruziyet miktarı ve maruziyet süresi belirlenerek
risk değerlendirmesi yapılacak ve alınması gerekli sağlık
ve güvenlik önlemleri belirlenecektir.
RİSK DEĞERLENDİRMESİ yapılırken çalışma
şartları, maruziyet şekli ve derecesi dikkate
alınarak, risk değerlendirmesinin geçerli olduğu
süre ile hangi aralıklarla yenileneceği belirlenecek
ve her durumda EN AZ BEŞ YILDA BİR DEFA
yenilenecektir.
P. POLAT
Madde 9 – Çalışanların yüksek düzeyde
maruziyetine neden olabilecek beklenmedik
bir olay veya kaza halinde:
a) İşveren, çalışanlara durum hakkında derhal bilgi
verecektir.
b) Yüksek düzeydeki maruziyet nedeni ortadan kalkıp,
durum normale dönünceye kadar ;
1) Etkilenmiş alana, sadece onarım ve diğer zorunlu
işleri yapacak kişilerin girmesine izin verilecektir.
2) Etkilenmiş alana girecek kişilerin koruyucu giyim
eşyası ve solunum cihazı kullanmaları sağlanacaktır.
Her bir işçi etkilenmiş alanda mümkün olduğunca kısa
süreli çalıştırılacak ve bu durum süreklilik arz
etmeyecektir.
3) Koruyucu araç ve gereci bulunmayan işçilerin
etkilenmiş alanda çalışmasına izin verilmeyecektir.
P. POLAT
Madde 12 –İşveren kanserojen ve mutajen
maddelerle kirlenme olasılığı bulunan işlerde
aşağıdaki önlemleri alacaktır:
a) Kanserojen ve mutajen maddelerle kirlenme olasılığı
bulunan yerlerde çalışanların sigara içmeleri, yemeleri
ve içmeleri önlenecektir.
b) Çalışanlara, işe özel koruyucu giyim eşyası verilecek
ve kendi elbiseleri ile koruyucu giyim eşyalarının ayrı
yerlerde saklanması için iki ayrı elbise dolabı
verilecektir.
c) Çalışanlara uygun ve yeterli yıkanma yeri, tuvalet ve
temizlik malzemesi sağlanacaktır.
d) Koruyucu araç ve gereçler özel yerlerde ve uygun
şartlarda saklanacaktır. Bu araçlar kullanılmadan önce
ve her kullanımdan sonra kontrol edilecek ve
temizlenecektir. Arızalı olanlar tamir edilecek veya
değiştirilecektir.
P. POLAT
Madde 13 – İşveren, işçilerin ve/veya
temsilcilerinin yeterli ve uygun eğitim almalarını
sağlayacak, işçilere özellikle aşağıdaki konularda
gerekli bilgi ve talimatı verecektir:
a) Sağlığı etkileyebilecek riskler ile sigara içmenin
getireceği ek riskler,
b) Maruziyeti önlenmek için alınması gerekli
önlemler,
c) Hijyen kuralları,
d) Koruyucu malzeme ve giyim eşyalarının
kullanılması,
e) Kazaların önlenmesi ve kaza halinde kurtarma
çalışmaları da dahil yapılması gereken işler,
P. POLAT
MADDE 14: İşveren, işçilerin özellikle aşağıda
belirtilen konularda bilgi almalarını sağlayacaktır.
C) İşveren, risk değerlendirmesine göre, çalışanların
sağlığı ve güvenliği yönünden riskli olan işlerde
çalışanların güncellenmiş listesini ve bunların
maruziyet durumlarını belirten kayıtları tutar.
d) Yukarıda (c) bendinde belirtilen liste ve kayıtları;
işyeri hekimi, işyerinde sağlık ve güvenlikten
sorumlu kişiler ve/veya yetkili merciler inceleme
hakkına sahiptirler.
e) Her işçi kendisi ile ilgili kişisel bilgileri alma
hakkına sahiptir.
f) İşçiler ve/veya temsilcileri bilgilerin tümünü isimsiz
olarak alma hakkına sahiptir.
P. POLAT
Madde 16: çeşitli hükümler
d) Çalışanların sağlık gözetimi ile ilgili kişisel
sağlık kayıt sistemi bulunacaktır. İşyeri hekimi
her çalışan için, alınması gerekli koruyucu
önlemler konusunda önerilerde bulunacaktır.
F) Çalışanın kendisi veya işveren, sağlık gözetimi
sonuçlarının yeniden değerlendirilmesini
isteyebilir. Çalışanlar, kendilerine ait sağlık
gözetimi sonuçlarına ait bilgileri alma hakkına
sahiptir.
h) Kanserojen veya mutajen maddelere
maruziyet sonucu ortaya çıkan meslek
hastalıkları Bakanlığa bildirilecektir.
P. POLAT
Kayıtların Saklanması
Madde 17 – Bu Yönetmeliğin 14 üncü
maddesinin (c) bendinde ve 16 ncı
maddesinin (d) bendinde belirtilen
kayıtlar maruziyetin sona ermesinden
sonra EN AZ 40 YIL SÜRE ile
saklanacaktır.
 İşyerinde faaliyetin sona ermesi halinde
işveren bu kayıtları Bakanlığa vermek
zorundadır.

P. POLAT
EK - II
İşçilerin sağlık gözetiminde dikkat edilmesi gereken hususlar :
1. Kanserojen veya mutajen maddelere maruz kalanların sağlık
durumunu izlemekle görevli hekim ve diğer sağlık görevlileri,
maruziyet koşullarını bilecektir.
2. İşçilerin sağlık durumunun izlenmesi, iş hekimliği prensip ve
uygulamalarına göre yapılacaktır. Sağlık durumunun izlenmesi
aşağıdaki hususları içerecektir.
a) İşçilerin mesleki ve tıbbi öz geçmişleri ile ilgili kayıtların
tutulması.
b) İşçilerle kişisel görüşmeler yapılması.
c) Mümkün olduğu hallerde biyolojik kontroller yapılması, erken
teşhis ve tedavinin sağlanması.
d) Sağlık gözetimi yapılan her bir işçide, iş hekimliğindeki en son
tıbbi bilgilere göre gelişmiş testler uygulanması.
P. POLAT
TEHLİKELİ KİMYASALLAR
YÖNETMELİĞİ
Madde 2 - Bu yönetmelik,
a) Tehlikeli kimyasalların tespiti, sınıflandırılması, etiketlenmesi ve ambalajlanmasına
ilişkin usul ve esasları,
b) Tehlikeli kimyasalların üretimi, depolanması, taşınması faaliyetlerine ilişkin esasları,
c) Tehlikeli kimyasallar ve tehlikeli eşyanın kullanımı ve piyasaya arzına ilişkin esasları,
d) Kimyasalların ithalat ve ihracatına ilişkin usul ve esasları,
e) Tehlikeli kimyasallar ve tehlikeli eşya ile iştigal olunmasına ilişkin hükümleri,
f) Kimyasallar ile tehlikeli eşyanın piyasa gözetimi ve denetimine ilişkin hükümleri,
g) Güvenlik Bilgi Formlarının hazırlanmasına ve dağıtımına ilişkin usul ve esasları,
kapsar.
P. POLAT
Ancak,
a) Son ürün konumunda kullanıcıya ulaşan,
1- İnsan sağlığı ve veteriner amaçlı kullanılan tıbbi müstahzarlar,
2- Kozmetikler,
3- Atık madde ve karışımları ile tehlikeli eşya atıkları,
4- Gıdalar,
5- Hayvan yemleri,
6- Pestisitler,
7- Radyoaktif maddeler ve radyoaktif madde içeren müstahzarlar ile eşya,
8- Patlayıcılık ve piroteknik etki elde etmek amacı ile piyasaya arz edilen
patlayıcılar ile harp levazımatı ve infilak malzemeleri,
b) Taşımacılığa ilişkin sınıflandırma, etiketleme ve ambalajlama kuralları,
bu yönetmeliğin kapsamı dışındadır."
P. POLAT
KİMYASALLARIN GÜVENLİK RİSKLERİ
Güvenlik açısından tehlikeli kimyasallar
aşağıdaki gibi sıralanabilir.
 Yanıcı,
 Parlayıcı,
 Patlayıcı,
 Oksitleyici.
Oksidan kimyasallar
Yapılarında oksijen bağı bulundururlar ve ısı
veya sürtünme ile bu oksijeni açığa çıkarırlar.
Açığa çıkan bu oksijen diğer kimyasallarla
birleşebilir veya başlamış bir yangını
genişletebilir.
Bu tür kimyasallar en ufak bir kirlilik karşısında
da bozunmaya uğrayabilirler. Başlangıçta yavaş
olan bu reaksiyon zamanla hızlanır.
Bu maddeler bozunma sonucu toksik ve
aşındırıcı gazlar da açığa çıkarabilirler
Oksidan maddelere örnekler;.
Peroksitler,
Oksitler,
Permanganatlar,
Kloratlar,
Perkloratlar,
Persülfatlar,
Organik ve inorganik nitritler,
İyodatlar,
Bromatlar
En riskli grup:Organik peroksitler
ÇARPMA VE
SÜRTÜNME İLE
DE KİMYASAL
BOZUNMAYA
UĞRARLAR.
KESİNLİKLE
YANICI
MADDELERLE
BİR ARADA
BULUNDURUL
MAMALARI
GEREKİR.
ALERJİK
REAKSİYONLARI
HIZLANDIRIRLAR VE
GÖZLERE ZARAR
VERİRLER.
TOKSİKTİRLER,
Kriyojenik sıvılar
Kriyojenik sıvılar çok düşük sıcaklıkta
sıvı olarak bulundurulan sıvılaştırılmış
gazlardır.
Kriyojenik sıvıların kaynama noktaları 150°C’nin altındadır.
Bütün kriyojenik sıvılar normal sıcaklık
ve basınçta gaz halindedirler.
Bu gazları sıvılaştırmak için önce oda
sıcaklığının altına soğutmak sonra
basınç uygulamak gerekir.
Çok soğukturlar.
 Çok az sıvı çok büyük miktarda gaza dönüşür.
 Gazları ve buharları da çok soğuktur havada
yoğunlaşarak sis oluştururlar.


Kriyojenik sıvılara örnekler;
◦
◦
◦
◦
◦
Sıvı azot,
Sıvı helyum,
Katı karbondioksit (kuru buz),
Sıvı oksijen
Sıvı argon.
SANAYİDE KULLANILAN TÜPLERİN
RENKLERİ
İŞYERİNDE KULLANILAN MADDE TÜRLERİ
1- Katı Maddeler
Katı maddelerde en büyük tehlike, bazı iş
süreçlerinin bunları daha tehlikeli biçime
dönüştürmesidir.
 Örneğin, doğranmakta olan kereste talaşa
dönüşe bilir ve solunum yoluyla vücudumuza
girebilir.
 Kaynak çubukları dumana ve gazlara
dönüşebilir.
 Normal olarak güvenli olan poliüretan köpük,
yandığında öldürücü gazlar çıkartabilir

Tozlar
◦
◦
◦
◦
◦
◦
◦
◦
Toz,
kömür,
hububat,
ağaçlar,
minareler,
metaller,
cevherler ve
maden ocaklarından
çıkarılan taşlar gibi









Organik ve inorganik
maddelerin
doldurulma ve
boşaltılmaları,
taşınmaları,
delinmeleri,
taşa tutulmaları,
çarpılmaları,
püskürtülmeleri,
öğütülmeleri,
patlamaları ve
dağıtılmaları ile meydana
gelen ve hava içerisinde
dağılma/yayılma özelliği
gösteren
0,5 – 150 mikron
büyüklükte olan katı
parçacıklardı.
• Sağlık için risk
oluşturanlar
60 mikronun
altındakilerdir.
• Sağlık için en
zararlı olanları
1-5
mikron
Bunlar akciğerlerdeki alveollere kadar ulaşarak,
kimyasal yapılarına göre etki ederler.
TOZLAR
Organik
Tozlar
Anorganik
Tozlar
a) Bitkisel kökenli
tozlar (pamuk tozu,
tahta tozu, un tozu,
saman tozu v.s.)
a)Metalik tozlar
(demir, bakır, çinko
tozu vb.)
b)Hayvansal tozlar
(tüy, saç v.s.)
b)Metalik olmayan
tozlar (kükürt,
kömür tozu)
c) Sentetik
bileşenlerin tozları
(DDT, trinitro
toluen v.s.)
c) Kimyasal
bileşiklerin tozları
(çinko oksit,
manganez oksit gibi).
Fibrojenik
Tozlar
Bazı maddelerin lifli
yapıları vardır.
Bu maddeler
ufalandığında tozları da bu
Fibrojenik (lifli) yapıyı
muhafaza ederler.
Silis (Kuvars),
Silikatlar (asbest, talk,
mika).
Asbest

Çeşitli mineral silikatların jeolojik yapı süreci
içinde, yüksek basınç ve sıcaklık altında
oluşturduğu kristalize bir grup minerale verilen
isimdir.

Kimyasal yapısı çeşitlerine göre değişik olmakla
birlikte genel olarak, Si02, MgO, A1203, Fe2Q3,
FeO, CaO-Cr203, ve H2O'dan meydana
gelmektedir.
Asbestin Özellikleri








Isıya dayanıklıdır (Ergime noktası demire eşdeğer),
Esnek, yüksek gerilme direncine sahip (Çelik telden
daha mukavim),
Isı ve elektrik iletkenliği çok düşük,
Çeşitli kimyasallara karşı dayanıklı,
Mikroorganizmalara karşı dayanıklı,
Sürtünme ve aşınmaya karşı dayanıklı,
Çeşitli maddelerle kolay karışır, kolay şekillenir,
Yeryüzünde tüm bu özellikleri bir arada bulunduran
tabii ya da suni başka bir materyal yoktur.
Çeşitleri;
SERPANTİN GRUBU
 Magnezyum silikat ihtiva eder.
 Kıvrımlı demete benzer ipliksi yapıdadır.
 Doğal olarak sarımtırak yeşilimsi renkte, işlenince gri beyaz lif
oluşturur.
 EN ÇOK KULLANILAN VE EN AZ RİSKLİ olan asbest
türüdür.
AMPHİBOL GRUBU;
 Düz ipliksi yapıdadır.
 Bulundurduğu metal okside göre renk alır.
 Kırılgandır, aside dayanaklıdır
 mukavemeti düşüktür.
Dört ana grubu vardır.
 Krokidolit (Mavi); Sodyum demir silikat,
 Amozit (Kahverengi); Demir, magnezyum silikat,
 Tremolit; Kalsiyum magnezyum silikat,
 Aktinolit; Kalsiyum, magnezyum, demir silikat.
Amfibol türü asbest lifleri;

çıkarılamaz,

üretilemez,

herhangi bir ürün üretiminde ve üretim
dışında herhangi bir amaçla kullanılamaz,

satış ve kullanım amacıyla piyasaya arz
edilemez.
 Amfibol Grubu asbest liflerini ihtiva eden
ürünler kullanım amacıyla piyasaya arz
edilemez ve kullanılamaz.

Amfibol grubu asbest lifi ihtiva eden topraklar
ile serpantin grubu asbest lifi ihtiva eden
topraklar çıkarılamaz, satış ve kullanım
amacıyla piyasaya arz edilemez,
özellikle;
a) Badana ve sıva , çatı ve zemin toprağı
şeklinde taban ve çatı örtüsü,
b) Yol, pekmez, çanak,çömlek yapımında katkı
malzemesi,
c) Çocuk pudrası, olarak kullanılamaz.

1. Asbest içeren bütün ürünler veya paketler aşağıda
tanımlanan etiketleme kurallarına uymalıdır.
a) Etiket en az 5 cm. yüksekliğinde 2,5 cm. genişliğinde
olmalıdır.
b) Etiket iki bölümden oluşmalıdır.
- Üst kısımda (h1 = % 40 H ) siyah zemin üzerine beyaz
olarak yazılmış “ a “ harfi bulunmalıdır.
- Alt kısımda ( h2 = % 60 H) kırmızı zemin üzerine siyah veya
beyaz olarak büyük harflerle “DİKKAT ASBEST İÇERİR” ve
küçük harflerle “asbest tozunun solunması sağlık için
tehlikelidir ve “güvenlik tavsiyelerini inceleyiniz cümleleri
açık bir şekilde bulunmalıdır.
c) Eğer ürün krosidolit minerali içeriyorsa büyük harflerle
yazılan “DİKKAT ASBEST İÇERİR” cümlesi ” KROSİDOLİT
İÇERİR - MAVİ ASBEST “ şeklinde yazılmalıdır.

Dünyada 3000'den fazla değişik kullanım alanı
bulanmaktadır.
Ülkemizde de yılda yaklaşık 30.000 ton
civarında toz asbest ithal edilerek
kullanılmaktadır.
 Asbestli çimento (%84),
 Yer döşemesi (%0,5),
 Sürtünme elemanları (%12),
 Conta,
 Salmastra (%2,2),
 Tekstil olmak üzere çeşitli sektörlerde
kullanılmaktadır.

Etkileri
Asbestin lifli yapısı solunumdan sonra
AKCİĞERLERDE, ALVEOLLERDE takılıp
kalmasını sağlamakta,
 kimyasal etkilere ve mikro organizmalara
dayanıklı olma özelliği ise, vücudun savunma
sistemi tarafından elimine edilmesini
imkansız hale getirmektedir.
 Böylece akciğerleri yerleşen asbest lifleri
hiçbir şekilde dışarıya atılamayarak, zamanla
kanserli hücrelere dönüşecek olan yapılar
oluşturmaktadır.

Asbestten etkilenme ve etkilenme sonrası
hastalığın gelişimi, etkilenmenin dozajı, süresi
ve etkilenen bünyenin yapısı ile özel
yaşantısındaki alışkanlıklar da önemlidir.

SOLUNUM yolu ile alındığında bu kadar
tehlikeli olabilen asbestin SİNDİRİM yolu ile
alındığında risk oluşturduğuna dair herhangi
bir bulgura rastlanmamıştır.

Talk
Mg3Si4O10(OH)2
Magnezyum silikat kayalarının veya metamorfoz
dolamitlerin değişmesi ile meydana gelen tabi bir
hidrosilikattır.
 Açık yeşil, beyaz ve grimsi renkte yaprağımsı ve
pullu yapıdadır.
 Asit ve bazlara mukavimdir.

Kullanıldığı yerler; Boyalarda pigment olarak,
seramikte, katran kağıdında çatı kaplamalarda,
kozmetik ve eczacılıkta, kağıtta, kurşun kalemde,
elektrik cihazlarında kullanılır. Dolgu maddesi
olarak kauçuk, insektisit, sabun, plastik ve deri
endüstrilerinde kullanılır.
Vücuda Etkisi
Solunum yolu ile vücuda girer.
 Tozlarının 10 yıl gibi uzun süreler
solunması ile talkozis meydana gelebilir.
 Daha çok elyaf halindeki tozları talkozise
sebep olur.
 Nefes darlığı ve iş göremezliğe sebep olur.

- Kanserojen tozlar

Radyum , Asbest, arsenik ve bileşikleri, bu
çeşit tozlardır.

Bu tozların kanser oluşturmasında kişinin
beslenme alışkanlığı, yaşama şekli, çevresel
etkiler kanserin oluşmasında önemli olan
etkenlerdir.
-Radyoaktif Tozlar

Uranyum, toryum, zirkonyum ve seryum
gibi radyoaktif maddelerin bileşiklerinin
oluşturduğu tozlardır.

Bunların yaymış olduğu iyonize ışınlar
insan vücudundaki dokularda hasara ve
bazı ur oluşumlarına sebep olurlar.
X ışınları
İYONLAŞTIRICI
(kimyasal bağları
etkilediği için çok
zararlıdır -kansere yol
açabilir)
gama ışınları
alfa ve beta
partikülleri
Kızılötesi
radyasyon,
RADYASYON
İYONLAŞTIRICI
OLMAYAN
(kimyasal bağlar üzerine
etkileri yokturdokularda ısınmaya yol
açarlar. )
radyo dalgaları,
cep telefonu
mikrodalga fırın
radyasyon
Radyasyona maruz kalanlar bunu başkalarına
ve temas ettikleri yüzeylere bulaştırırlar.

Mesela elbiselerine radyasyon bulaşan
kişiler bunu oturduklara sandalye ve koltuklara
veya sarıldıkları insanlara bulaştırırlar.

Kan, ter, idrar gibi vücut sıvılarında
radyasyon bulunabilir.


Bu tür sıvılarla temasla da radyasyon geçer.

İnsanlar toprak ve kozmik ışınlardan senede 2.4
milisievert radyasyon alırlar.

Bir insanın bir senede maruz kalacağı radyasyon
miktarı 100 milisieverttir.
Bu miktar yükseldikçe kanser riski de artar.

Toplam 1000 milisievert radyasyon alınması
kanser riskini yüzde 5 nispetinde artırır.

Bir defada 1000 milisievert radyasyon alınması
radyasyon hastalığına sebep olur; kanda
akyuvarlar azalır ama öldürücü değildir.

5 bin milisievert radyasyon alanların
yüzde 50'si bir ay içinde ölür.
Bir akciğer röntgeni 0,1 milisievert
 diş röntgeni 10 milisievert
 Tüm vücudun bilgisayarlı tomografisi
20-30 milisievert,
 tek bir organ tomografisi 10 milisievert
radyasyon alınmasına sebep olur.

Radyasyon zırhlanması:
Radyasyon kaynağı ile canlı arasına uygun
kalınlıkta soğurucu malzeme yerleştirme.
Kullanılacak
maddenin cins ve kalınlığı
radyasyonun türü,
enerjisi,
akısı,
radyasyon kaynağının boyutu ve
şiddetine bağlıdır.
-Alerjik Tozlar
Alerjik tozların etkileri kişilere göre
değişiktir. Özellikle duyarlı bünyelerde
çeşitli alerjik reaksiyonlara yol açan
tozlardır.
 Çeşitli çiçek tozları bünyelerde bahar
alerjisi tabir edilen etkilere sebep olur.
Bunun dışında, özellikle kapalı rutubetli ve
sıcak ortamlardaki bakterileri tahıl tozları,
sentetik maddeler, ateş, astım, dermatitler,
kızarmalar ve benzeri alerjilere yol açarlar.

-İnert Tozlar
Kömür, demir tozları, baryum ve
magnezyum bileşiklerinin tozları, kireçtaşı,
mermer, alçı tozları bu tip tozlardır.
 Bu tozlar vücutta birikirler ancak herhangi
bir, fibrojenik ve toksik etkileri olmaz.
 Vücudun savunma mekanizmasının
temizleme gücünü aşmadıkça problem
oluşturmazlar.

2.Sıvı Maddeler
Asitler ve çözücüler gibi tehlikeli maddelerin
çoğu normal ısıda sıvı haldedir.
 Sıvı kimyasalların çoğu solunabilen ve kimyasal
maddenin türüne bağlı olarak çok toksik
olabilen buharlar çıkartır.
 Sıvı kimyasallar deri yoluyla absorbe olabilir.


Bazı sıvı kimyasallar deride ani tahribata neden
olabilir.

Diğer bazı sıvılar deriden geçerek doğrudan
doğruya kana karışabilir ve vücudun çeşitli
bölgelerine ulaşarak buralarda tahribata yol
açabilir.

Soluma, deri tahribatı ve göz tahribatı ihtimalini
bertaraf etmek yada azaltmak için sıvı
kimyasallarla çalışırken etkili kontrol önlemleri
uygulanmalıdır.
Buharlar

Buharlar havada asılı kalan çok küçük sıvı
parçacıklardır. Sıvı kimyasalların çoğu oda
sıcaklığında buharlaşır, yani buhar olarak
havada kalır.

Bazı kimyasal maddelerin buharları
gözlerimizi ve derimizi tahriş edebilir. Bazı
toksik buharları solumak sağlık üzerinde
çeşitli ciddi sorunlar yaratabilir.
Buharlar parlayıcı ya da patlayıcı olabilir.
Yangından ya da patlamadan kaçınmak için
buharlaşan kimyasalları kıvılcımlardan,
ateşleme kaynaklarından ya da bağdaşmayan
kimyasal madde kaynaklarından uzak tutmak
önemlidir.
 İşçilerin sıvı, katı ya da diğer biçimlerdeki
kimyasal maddelerden çıkan buharlara maruz
kalmasını önleyecek kontrol önlemleri
uygulanmalıdır.

Gazlar
Basit Boğucu Gazlar;
 Normal şartlarda kimyasal olarak boğucu
değildirler.
 Fakat ortamda çok yoğun bulunmaları
durumunda havadaki oksijenin yerini alarak
oksijenin daha az solunmasına sebep
olduklarından, oksijen yetersizliği sebebi ile
boğulmalara sebep olabilirler.
 Bazıları, özellikle petrol türevi olanlar hafif
narkotiktir.
 Karbondioksit, metan, etan, propan, hidrojen vb.
yaygın olarak kullanılan basit boğuculardır.
Etkilenme olduğu takdirde hasta açık havaya
çıkarılır, oksijen verilir, suni solunum
yaptırılır.
Kimyasal Etkili Boğucu Gazlar

Kimyasal özellikler sebebi ile solunum ve
dolaşımı engelleyerek etkili olan gazlardır.

Karbon monoksit, hidrojensülfür, hidrojen
siyanür bu tip gazlardır.
Tahriş Edici Gazlar
Asidik özellikleri ve suda çözünürlükleri
sebebiyle, solunum sistemleri üzerinde tahriş
edici etki gösterirler.
 Özellikle üst solunum yollan ve akciğerlere
ulaşan bu tür buharlar, derinin ve dokuların
nemi ile asidik çözelti oluşturarak temas
ettikleri dokuları tahriş ederler.
 Amonyak, kükürt dioksit, fosgen, klor, azot
oksitleri ve asit buharları bu gruba girerler.

Sistemik Etki Gösteren
Zehirli Gaz ve Buharlar
 Vücudun belirli sistemleri üzerinde toksik
etki yapan gaz ve buharlardır.
 Akciğer zarları üzerine tesir eder veya
doğrudan dolaşıma girerler.
 Böbrek ve karaciğerler üzerinde, bazıları da
kemik iliği üzerinde etkirler.
 Karbontetra klorür ve nitroparafinler böbrek
ve karaciğerlerde, benzen buharları kemik
iliği üzerinde, kurşun buharları kan sistemi
üzerinde etkilidir.
Narkotik (Uyuşturucu)
Buharlar
Genellikle sistematik etki göstermezler.
 Maruziyet halinde uyuşukluk ve uyku hali
verirler.
 Dikkatin dağılmasına sebep olduğundan kaza
riskini arttırır.
 Devamlı maruzuyet halinde narkotik maddenin
cinsine göre bağımlılık yapabilir.
 Genellikle yağlı yüzeylerin temizlenmesinde
kullanılan benzin, toluen, triklor etilen v.b. bu
gruba girerler.
