Kayıt Dışı Ekonomi ve Vergi Politikaları

Download Report

Transcript Kayıt Dışı Ekonomi ve Vergi Politikaları

Kayıt dışı ekonomi, gayri safi milli hasıla
hesaplarını oluşturmak amacıyla kullanılan
istatistik yöntemlere göre tahmin
edilemeyen ve gelir yaratan ekonomik
faaliyetlerin toplamıdır.
 Kayıt dışı ekonomi iki ana grupta
toplanabilir. Birinci grup vergiden kurtulmak
için kayıt dışında kalan işlemlerden
oluşmaktadır. İkinci grup, yasa dışı olduğu
için kayıt dışında kalan işlemlerden
oluşmaktadır.



Yasal nitelikli kayıt dışı ekonomi iki temel
mükellef davranışı çerçevesinde
şekillenmektedir. Bu davranışlar vergiden
kaçınma ve vergi kaçakçılığıdır.
Vergiden kaçınma, mükelleflerin vergi
kapsamı dışındaki kaynaklardan kazanç, irat
ya da servet unsurlarını elde etme çabalarıdır.
Vergi kaçakçılığı ise mükelleflerin yasal
yoldan ödenmesi gereken vergileri, yasalara ve
etiğe aykırı bir şekilde hiç ödememeleri veya
eksik ödemeleri durumudur.
Kayıt dışı ekonomi ile bağlantılı bir diğer
kavram kayıt dışı istihdamdır.
 Kayıt dışı istihdam, istihdam faaliyetlerinin
(üretim ve hizmet) gerekli resmi belgelerde
yer almaması ve resmi kayıtlara girmemesi,
bunun sonucunda vergisel ve zorunlu sosyal
yükümlülükler de dahil olmak üzere tüm
yükümlülüklerin, mali ve sosyal güvenlik
kurumlarının denetim alanı dışına
çıkarılmasıdır.

Kayıt dışı ekonomi yarattığı etkiler göz
önüne alındığında mücadele edilmesi
gereken bir olgu olarak karşımıza
çıkmaktadır.
 Kayıt dışı ekonomi, haksız rekabete yol
açmakta, sahte fatura kullanımını
arttırmakta ve ticari ahlakı bozmakta,
makro ekonomi politikaları tespitinde hatalı
kararlar alınmasına neden olmakta, gelir
dağılımını bozmakta ve halkın rejime olan
güvenini sarsmaktadır.

Kayıt dışı ekonomi gerek gelişmiş gerekse
gelişmekte olan ülkelerde tamamen
engellenemeyen bir olgudur.
 Kayıt dışı ekonominin oluşum nedenleri
ekonomik ve siyasi olabileceği gibi
ağırlıklı olarak mali yapı ile ilgilidir.
 Kayıt dışı ekonominin en önemli oluşum
nedeni vergilendirmeyle ilgili
uygulamalardır.

Vergi Oranlarının Yüksekliği
 Vergi Denetimi ve Cezalar
 Vergi İdaresi ve Vergi Mevzuatından
Kaynaklanan Sorunlar
 Muhasebe ve Müşavirlik Hizmetlerinin
Yetersizliği
 Vergi Afları

Kayıt dışı ekonominin mali nedenleri
içerisinde en önemli olanı vergi
oranlarının yüksekliğidir.
 Vergi oranları artışı ile kayıt dışı ekonomi
arasında doğru yönlü bir ilişki
bulunmaktadır.
 Vergi oranlarının yüksekliği dolaysız
vergilerde olduğu gibi dolaylı vergilerde
de kayıt dışılığı teşvik etmektedir.



Vergi oranlarının ekonomik etkileri pek çok teorik
çalışmada kanıtlanmaya çalışılmıştır. Çalışmalar
içerisinde en popüler olanı Arthur Laffer tarafından
ortaya konulan arz yönlü iktisadın önemli bir
dayanağını oluşturan vergi oranları ve vergi gelirleri
arasındaki ilişkiyi gösteren analizdir.
Teoriye göre vergi oranlarının optimalin üzerine
çıkması durumunda vergi gelirleri azalmaya
başlayacaktır çünkü insanlar kayıtlı çalışmak yerine
vergisiz para kazanma yollarını arayacaklardır. Bu
sebeple yüksek vergi oranları kayıtlı ekonominin
boyutunu küçültecektir.
VERGİ ORANLARI (%)
30
C
20
15
10
0
VERGİ GELİRLERİ (TL)
100
200
300
Vergi oranlarına yapılacak bir artış ne
kadar yüksek olursa bireylerin vergi
ödemelerinden kaçınma eğilimleri o
kadar yüksek olacaktır.
 Vergi oranlarındaki artışlar belli bir
düzeye ulaştıktan sonra (C) bireyler
çalışmalarını azaltacaklar ve daha fazla
vergi kaçırmanın yollarını arayacaklardır.


Devletler, yaptıkları vergi denetimleri ile
hiç vergi vermeyen mükellefleri ya da
düşük vergi verenleri tespit etmektedir.
Sıkı bir vergi denetimi ile mükellefler
üzerinde oluşturulan korku ve baskı
sonucunda mükellefler gerçek
beyanlarda bulunarak vergilerini eksiksiz
bir şekilde ödemek zorunda kalacaklardır
Vergi kaçırma davranışında bulunan
mükellefler, davranışlarında faydamaliyet analizi yapmaktadırlar.
 Yapılan fayda-maliyet analizlerinde,
denetimlerde yakalanma olasılıkları ve
cezaların etkinliği göz önünde
bulundurulmaktadır.

Vergi idarelerinin mükelleflere karşı
takınmış oldukları tavır ve davranışlar
vergiye karşı olan direnç açısından
önemlidir.
 Mükellefler açısından vergi yönetim ve
tekniği birbirinden ayrılmaması gereken
bir bütünü oluşturmaktadır

Çok iyi hazırlanmış bir vergileme
mevzuatına sahip olunsa bile bunu
uygulayabilecek bir vergi idaresinin
eksikliği istenilen sonuçlara ulaşılmasını
engelleyecektir.
 Tersi durum da geçerlidir, ne kadar iyi
eğitilmiş bir vergi idaresine sahip olunsa
da iyi hazırlanmamış bir vergi mevzuatı
ve tekniği uygulamada başarılı
olamayacaktır

Mükellefle vergi idareleri arasında
aracılıkta bulunan muhasebeci ve mali
müşavirler vergi kayıplarının
önlenmesinde önemli bir role sahiptirler.
 Muhasebecilik ve mali müşavirlik
hizmetlerini yapanların sahte fatura
temini, mal bedelinin yüksek gösterilmesi
ve maliyet ve giderlerin şişirilmesi gibi
konularda çok hassas davranmaları
gerekmektedir


Vergi kanunlarına aykırı hareket edenlere
uygulanan idari ve hukuki yaptırımların
ortadan kaldırılması anlamına gelen
vergi afları olumlu yönlere sahip olmasına
karşın sıklıkla uygulanması durumunda
kayıt dışılığa neden olabilmektedir.

Vergi affı uygulamasından önce ve sonra
gerekli önlemlerin alınmaması veya
başarılı bir şekilde uygulanmaması ve sık
sık af uygulamasına başvurulacağı
izlenimi verilmesi durumunda
mükelleflerin adalet düşüncesi
zedeleneceği için kayıt dışılığa neden
olmaktadır.
Kayıt dışı ekonominin en önemli
nedenlerinden birisi vergi sistemindeki
hatalı uygulamalar ve özellikle ağır vergi
yükleridir. Bundan dolayı kayıt dışı
ekonomiyle mücadelede en etkin
yöntem vergi politikalarının kullanılmasıdır
Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede vergi
politikalarının etkinliği için şu hususlara dikkat
edilmelidir;
 Yaşanan siyasi değişimlerin vergi
politikalarının uygulanmasını etkilememesi
 Vergi politikalarında çok sık değişikliğe
gidilmemesi
 Vergi politikalarının toplumsal yapı, gelir
düzeyi vb. göz önünde tutularak
belirlenmesi





Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede öncelikle kayıt dışı
ekonomiyi oluşturan vergisel nedenler ortadan
kaldırılmalıdır.
Vergi oranları gerek dolaysız vergilerde gerek dolaylı
vergilerde optimum oranlarda uygulanmalı ve vergi
adaleti sağlanmalı,
Vergi mevzuatları açık, sade ve anlaşılır bir formatta
hazırlanmalı,
Vergi idaresinin uygulamalarda ve özellikle vergi
denetimlerinde etkinliği sağlanmalı,
Ülkeler muhasebe ve mali müşavirlik hizmetlerini
geliştirmeli,
Vergi afları sıklıkla tekrarlanmamalıdır.



Kayıt dışı istihdam ile mücadelede kayıt içi ekonomik
faaliyetlerin özendirilmesi önemlidir. Kayıt dışı ve kayıt
için arasında tercih yapmak durumunda kalan
girişimciler ve çalışanların bu alandaki fayda/maliyet
analizlerini etkileyecek tüm kurumsal ve ekonomik
tedbirler bu bağlamda değerlendirilmelidir.
Temel amaç, kayıt içi ekonomik faaliyetlerin ve
istihdamın, girişimciler ve çalışanlar üzerindeki
maliyetinin hafifletilmesidir.
İstihdam üzerindeki vergisel yüklerin azaltılması, kıdem
tazminatlarının azaltılması, istihdam mevzuatlarının
esnekleştirilmesi bu konuda alınabilecek tedbirlerden
bazılarıdır.
Kayıt dışı ekonomi tüm gelişmekte olan
ülkelerde olduğu üzere Türkiye’de de
önemli bir sorun olarak varlığını
sürdürmektedir.
 Türkiye’de kayıt dışı ekonominin ortaya
çıkış nedenleri vergisel açıdan
incelendiğinde şu sonuçlara
ulaşılmaktadır;









Vergi mevzuatının karmaşık oluşu ve anlaşılabilirlik ve
uygulanabilirliği zorlaştırması,
Türk Vergi Mevzuatında yer alan muafiyet ve istisnalar,
Denetim sürecinin etkinlik ve kalitesini etkileyen denetim
ilke ve standartlarının yeterince gelişmemiş olması,
Denetimde koordinasyon eksikliği,
Mevcut vergi ceza sisteminin caydırıcı olmayışı,
Vergi kanunlarını uygulamakla yükümlü birimlerin
bürokratik işlemlere yoğunlaşması,
Ekonomik kriz dönemleri dışında uygulanan vergi afları,
Bilgilendirici ve yönlendirici muhasebe ve mali müşavirlik
hizmetlerinin yetersizliği
Kayıt dışı ekonominin Türkiye’deki
büyüklüğü ile ilgili tahminler yapılmakla
birlikte üzerinde uzlaşılan net bir rakam
bulunmamaktadır.
 Kayıtlı ve kayıt dışı ekonominin iç içe
geçmiş bir yapıda oluşu kayıt dışı
ekonomiyi ölçmede kesin sonuçlar
verecek yöntemlerin kullanılmasını
engellemekte, sadece tahmin
metotlarından faydalanılabilmektedir.

1998
1999
2000
2001
2002
2003
2004
Vergi
Uyumu
62,74
66,54
73,88
68,52
70,26
70,39
69,93
KDE
37,26
33,46
26,12
31,48
29,74
29,61
30,07

Tablo, Hesap Uzmanları Kurulu tarafından
Input-Output yöntemine göre yapılan,
Türkiye’nin kayıt dışı ekonomi tahminlerini
göstermektedir. Buna göre Türkiye’de
kayıt dışılık oranı 1998 yılında %37,26 ile en
yüksek oranda iken 2000 yılında %26,12
ile en düşük seviyededir.
Kayıt dışı ekonominin en olumsuz
etkilerinden bir tanesi vergi gelirlerinde
azalışa neden olmasıdır.
 Ülkemizde kayıt dışı ekonominin
büyüklüğü vergi kayıplarının da ciddi
rakamlara ulaşmasına neden olmaktadır.

Trilyon TL
1998
1999
2000
2001
2002
2003
2004
2.004
2.655
3.704
7.367
10.293
13.125
14.843
1.168
1.460
1.441
3.223
3.500
4.340
4.782
251
458
547
1.022
1.422
2.202
2.899
3.423
4.573
5.692
11.612
15.216
19.667
22.524
KDV Kaybı
Gelir
Vergisi
Kaybı
Kurumlar
Vergisi
Kaybı
Toplam
Vergi
Kaybı


Maliye Bakanlığı, Gelir İdaresi Başkanlığı, 20082010 yıllarını kapsayan “Kayıt dışı Ekonomi ile
Mücadele Stratejisi Eylem Planı” hazırlamıştır. Bu
planda Hukuk Uzmanları Kurulu tarafından
hazırlanan ve 1998-2004 yılları arasında yapılan
hesaplamalara yer verilmiştir.
1998 yılında 3.423 trilyon TL. olan toplam vergi
kaybı ciddi bir artış göstererek 2004 yılında
22.524 TL.’ye yükselmiştir. Vergi çeşitleri
açısından incelendiğinde ise en yüksek vergi
kaybı tüm yıllar için Katma Değer Vergisi’nde
görülmektedir.
Türkiye’de kayıt dışı ekonomi bağlamında
ele alınabilecek önemli bir sorun kayıt dışı
istihdamın yüksekliğidir.
 Ülkemizde ücretlerden alınan vergiler ile işçi
ve işveren sosyal güvenlik primleri
toplamının işgücü maliyetine oranı oldukça
yüksektir. Asgari ücret üzerindeki vergi
yükünün azaltılmasına yönelik uygulamalar
ise yeterli değildir.
 İşverenler katlanmak zorunda oldukları mali
yükümlülükler karşısında kayıt dışı istihdam
şekillerini tercih etmektedirler.

Kayıt dışı ekonomi, fiilen gerçekleşmiş
olmasına rağmen kaydı tutulmayarak,
kamu idarelerinin denetimi dışında kalan
her türlü ekonomik işlem ve faaliyettir.
Kayıt dışı ekonomi günümüzde gerek
gelişmiş gerekse gelişmekte olan
ülkelerde önemli bir sorun olarak varlığını
korumaktadır.
Kayıt dışı ekonomi neden olduğu iki
durumdan dolayı büyük önem arz
etmektedir.
 Birincisi, ekonomik büyüklüklerin resmi
kayıtlara girmemesi makro ekonomik
büyüklüklerin sağlıklı bir şekilde elde
edilmesini engellemekte ve dolayısıyla
ekonomi politikası oluşturmada güçlük
yaratmaktadır.
 İkincisi, kayıt dışı ekonomi vergi dışı olduğu
için kamunun vergi kaybına neden
olmaktadır.
Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede en etkili
yöntem vergilendirme sisteminin revize
edilmesidir. Kayıt dışılığı teşvik eden vergi
uygulamaları terk edilmeli ve gerekli idari
tedbirler alınmalıdır. Aksi halde adaletsiz ve
mükellefe güven vermeyen vergi sistemleri
mükellefi kayıt dışılığa yöneltecek, kayıt
dışılık ise vergi sisteminin daha da
bozulmasına ve vergi oranlarının
yükselmesine neden olacaktır. Sonuçta
ortaya çıkan bu kısırdöngü süreklilik
kazanacak ve ekonomik yapıya ciddi zarar
verecektir.
Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede
uygulanması gerekli olan vergi
politikalarının başında vergi oranlarının
makul seviyelere düşürülmesi
gelmektedir.
 Yüksek vergi oranları kayıt dışı ekonomiyi
teşvik eden en önemli mali nedendir.
Bundan dolayı vergi indirimlerinden
kaçınılmamalıdır.

Vergileme sisteminin vergi adaletini
sağlaması gerekliliği dikkate alınmalı, ülkeler
gelir dağılımında eşitsizlik yaratmayacak ve
adaleti gerçekleştirecek sistemleri, kendi
ekonomik yapılarına uygun bir şekilde
uygulamaya geçirmelidir.
 Özellikle gelir ve servet vergilerinde, artan
oranlı ya da düz oranlı vergilendirme tercihi
bu bağlamda önem kazanmaktadır.


Ülkeler, vergi aflarını kronik hale
getirmemeli, sadece kriz dönemlerinde
başvurulan istisnai bir yöntem olarak
uygulamalıdırlar.
Kayıt dışı ekonomi ile mücadelede idari
yapıya da önemli görevler düşmektedir.
Vergi denetimlerinin etkinliği kayıt dışılığın
önlenmesinde önemli bir rol
oynamaktadır.
 Vergi mevzuatları sade, açık ve anlaşılır
bir biçimde oluşturulmalıdır.




Kayıt dışı ekonominin bir diğer boyutu kayıt dışı
istihdamdır.
Kayıt dışı istihdam ile mücadele vergiler ve
parafiskal yükümlülükler bağlamında ele
alındığında öncelikle vergi sistemi piyasa
ekonomisi ile uzlaştırılmalıdır.
Gelir vergisi uygulamasında artan oranlı vergi
sistemi yerine düz oranlı vergi sistemine
geçilebilir, işverenlerin ödediği ve çalışanların
ücretinden kesilen sosyal güvenlik primleri
oranları makul bir seviyeye çekilebilir ve işgücü
mevzuatında gerekli düzenlemeler daha etkin
bir şekilde gerçekleştirilebilir.