Obsesif – kompulsif bozukluk - İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü

Download Report

Transcript Obsesif – kompulsif bozukluk - İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü

İZMİR YÜKSEK TEKNOLOJİ
ENSTİTÜSÜ
Psikolojik Danışmanlık ve
Rehberlik Hizmetleri
OBSESİF – KOMPULSİF
BOZUKLUK
• Obsesif – kompulsif bozukluk (OKB) :
Çok sıkıntı yaratan ve gündelik işlevleri
kısıtlayan, aklın ısrarlı ve kontrol edilemeyen
düşüncelerle dolduğu ya da kişilerin bazı
davranışları tekrar tekrar yapmaya zorunlu
hissettiği bir kaygı bozukluğudur.
• Toplumun yüzde 2-3’ünü etkilemektedir.
• OKB, kadınlarda erkeklere göre daha yüksek
sıklıkta görülmektedir.
• Genellikle hamilelik, doğum, aile çatışması, işte
sorun gibi stres yaratan olaylardan sonra erken
yetişkinlikte başlar.
• Erken başlangıç erkeklerde daha sık gözlenir
(Davison ve Neale, 2004).
• OKB, erkeklerde kontrol etme takıntıları,
kadınlarda ise temizlik takıntıları şeklinde ortaya
çıkmaktadır.
• OKB, çoğunlukla depresyon ile birlikte
görülebilmektedir.
• OKB, ayrıca diğer
kaygı bozukluklarıyla,
özellikle panik ve fobilerle,
ve çeşitli kişilik
bozukluklarıyla
birlikte görülür.
OBSESYON
• Davetsiz olarak akla giren tekrarlayan
düşünceler, itkiler ve imgelerdir.
• Bunları yaşayan kişilerce kontrol edilemez
ve akla aykırı olarak algılanırlar (Davison ve
Neale, 2004).
• Genellikle günlük işlevlerini bozacak
düzeyde güçlü ve sık biçimde yaşanırlar.
OBSESYON
• En sık gözlenen obsesyonlar;
Aşırı şüphecilik
Erteleme
Kararsızlık
Bulaşma korkusu
Cinsel ya da öfke dolu tepkiler göstermeye
ilişkin korkular
Bedensel fonksiyonların bozulmasına yönelik
korkulardır.
KOMPULSİYON
• Bir felaketin olmasını önlemek ya da sıkıntıyı
azaltmak için kişinin yapmaya zorunlu
hissettiği tekrarlayıcı davranıştır.
• Davranışın görünen amacıyla gerçek bir bağı
yoktur veya görünür şekilde aşırıdır.
• Eylem yerine getirilmediğinde korkunç
sonuçlar doğacağına inanılır.
KOMPULSİYON
• Kompulsiyonlar sıklıkla;
Temizlik ve düzen
Belirgin eşyalardan kaçınma
Sayı sayma
Uğurlu eşyaya, bedenin bir yerine dokunma
Önleyici tedbirleri üst üste defalarca yapma
(ocağı, prizleri kontrol vs.) şeklinde görülebilir.
KOMPULSİYON
• Bireye zevk veren yeme, içme, kumar gibi
faaliyetler kompulsiyon olarak
adlandırılmaz.
• Kompulsiyonlar genellikle kişiliğe yabancı,
saçma ve garip olarak nitelendirilen
davranışlardır.
• OKB’nin dört ana belirti grubu vardır :
1- Bulaşma : En yaygın görülenidir. Kişi sürekli olarak idrar,
dışkı,toz ya da mikrop bulaşacağını düşünür. Bu bulaşmanın
kişiden kişiye, nesneden nesneye geçtiğine inanır. Bu durumun
yarattığı sıkıntıyı azaltmak için temizleme eylemlerine girişir ya da
onlardan kaçınmaya çalışır .
2- Kuşku: Kişi bazı işleri yapmadığına, unuttuğuna, ihmal ettiğine
inanır. Bu nedenle kontrol etme kompulsiyonları başlar.
Defalarca ocağı, musluğu, kapıyı kontrol etmeye çalışır.
3- Cinsel ya da saldırgan eylem düşünceleri: Çocuğuna zarar
vereceği, öldüreceği, cinsel tacizde bulunacağı gibi düşünceler...
4- Simetri-Kuralcılık: Bazı durumların belli bir düzen içinde
olmasını isteme şeklindedir. Eşyaların belli bir düzene göre
yerleştirilmesi, bu düzendeki en küçük bir değişikliği fark etme ve
tekrar eski haline döndürme çabası gibi.
• OKB, insan ilişkilerini kötü yönde etkileyen bir
kaygı bozukluğudur. Sürekli karşı konulamaz
işlevsellikten uzak davranışlar sergileyen kişilere
karşı bir süre sonra çevresindekilerce kızgınlık,
kaygı bazen de suçluluk uyanmaya başlar.
Dsm-IV’e göre tanı kriterleri:
• Obsesyonlar;
İstenmeden gelen,uygunsuz olarak yaşanan ve belirgin kaygı ya
da sıkıntıya neden olan yineleyici düşünceler, dürtüler ya da
düşlemler
Düşünceler dürtüler ya da düşlemler sadece gerçek yaşam
sorunları hakkında duyulan aşırı üzüntüler değildir.
Kişi bu düşünceleri, dürtüleri ya da düşlemlerine önem
vermemeye ya da bunları baskılamaya çalışır ya da başka bir
düşünce ve eylemle bunları etkisizleştirmeye çalışır.
Kişi obsesyon düşüncelerini, dürtülerini ya da düşlemlerini kendi
zihninin bir ürünü olarak görür.
Dsm-IV’e göre tanı kriterleri:
• Kompulsiyonlar;
Kişinin obsesyona bir tepki olarak ya da katı bir biçimde
uygulanması gereken kurallarına göre yapmaktan
kendini alıkoyamadığı yineleyici davranışlar ya da
zihinsel eylemler
Davranışlar ya da zihinsel eylemler, sıkıntıdan
kurtulmaya ya da var olan sıkıntıyı azaltmaya, korku
yaratan durumdan korunmaya yöneliktir; ancak bu
davranışlar ya da zihinsel eylemler etkisizleştirilmesi
veya korunulması tasarlanan şeylerle gerçekçi bir
biçimde ilişkili değildir ya da açıkça çok aşırı düzeydedir.
Çocuklukta OKB
• Çocuklarda obsesyonlar arasında en yaygın
olanlar kirlenme, kendine ve diğerlerine zarar
verme şeklinde görülür.
• Kompulsyonlardan en yaygın olarak
görülenler ise yıkama, banyo yapma, tekrarlı
sayma , düzen, dokunma, tekrar tekrar okuma
ve yazma, ve çeşitli zihinsel ritüellerdir (
Piacentini ve Langley, 2004).
Çocuklukta OKB
• OKB’li çocuklar daha az belirgin
obsesyonlara sahiptirler.
• Obsesyonlarıyla ilgili ailelerine bitmez sorular
sorarlar ama bu rahatsızlıklarını gidermek için
çok fazla çaba göstermezler.
• Çocuklar 8 yaşından sonra bu
rahatsızlıklarının anormalliğinin farkına
varmaya başlarlar.
NEDENLERİ
• OKB’nin nedenleri psikanalitik, bilişsel
kuramlar ve biyolojik etkenler başlıkları
altında incelenmektedir.
NEDENLERİ
• Psikanalitik kurama göre OKB, katı tuvalet eğitimi
sonucunda kontrol edilemeyen kuvvetli cinsel ya da
saldırgan dürtülerin sonucudur.
• Kişinin, Freud’un gelişim evrelerinden 12-36 ay
arasını kapsayan anal dönemde saplanıp kaldığı
varsayılır.
• İnsanın ilkel arzuları ile savunma mekanizmasının
çatışması sonucu davranışlar ortaya çıkar.
NEDENLERİ
• Psikanalitik kuramın bir diğer temsilcisi Alfred Adler
(1931), OKB’yi ebeveynlerin aşırı hükmediciliği
sonucunda bireylerin yeterlilik duyguları
geliştirememelerinden doğan bir patoloji olarak
değerlendirmiştir.
Aşağılık duygularıyla yüklü olan bu kişiler bilinç
dışında kendilerini yeterli hissedecekleri ve kontrol
edebilecekleri bir alana sahip olabilmek için
kompulsif ritüellere başvururlar.
NEDENLERİ
• Bilişsel davranışçı kurama göre ise OKB,
sonuçların pekişmesi sonucu öğrenilen
davranıştır (Meyer ve Chesser, 1970).
• Kompulsif kontrol etme olabilecek
felaketlerin önüne geçme amacı taşımaktadır.
• Kişi davranışları sonucunda kendini güvende
hissetmekte ve kaygı düzeyini aşağıya
çekmektedir.
NEDENLERİ
• Hoşa gitmeyen düşünceleri bastırmaya
çalışma aşırı duygusal durumlarla ilişkilidir ve
böylece bastırılmış düşünce ve duygu arasında
kuvvetli bir ilişkiye yol açar. Bir çok bastırma
denemesinden sonra şiddetli bir duygu,
düşüncenin geri dönmesine ve olumsuz
duygu durumunun artmasına neden olur.
Sonuç kaygının artmasıdır (Davison ve Neale,
2004).
NEDENLERİ
• Biyolojik etkenler;
OKB’nin beyin iltihabı, kafa yaralanmaları ve beyin
tümörleri ile ilişkili olduğunu belirtmektedir.
OKB’li hastaların frontal loblarında belirgin bir
hareketlenme olduğu gözlemlenmektedir.
Genetik bir yatkınlıktan söz edilmektedir. OKB’ye
neden olan bir gen bulunamamıştır, ancak OKB
hastalarının yakınlarında bu hastalığın görülme
olasılığı artmaktadır. Aynı ailede görülen OKB
semptomlarının aynı olması gerekmez.
TEDAVİSİ
• OKB, psikolojik sorunlar içerisinde tedavisi en
güç olanlardandır.
• Tedavide amaç öncelikle var olan hastalığı tedavi
etmek sonra da hastalığın tekrarlamasını
önlemektir. Bu amaçla iki tedavi yöntemi
kullanılmaktadır:
1. Seçici serotonin geri alım inhibitörleri
kullanmak
2. Bilişsel davranışçı tedavi uygulamak
TEDAVİSİ
• Kompulsif ritüellerde genellikle kabul edilen tedavi
yöntemi İngiltere’de Meyer’in (1966) öncülüğünü
yaptığı davranışın engellenmesiyle birlikte maruz
bırakma yönteminin kullanılmasıdır.
• Çocuklarda OKB tedavi çalışmasında Bilişsel
Davranışçı Tedavinin etkili tek psikolojik terapi ve
ilk sıra tercih edilen terapi yaklaşımı olduğu
bulunmuştur (Turner, 2005).
Bilişsel Davranışçı Tedavi
• March ve ark.(1995) OKB tedavisini 3
bölüme ayırmışlardır.
A- Psikolojik eğitim, anksiyete yönetme
eğitimi ve bilişsel terapi
B- Maruz bırakma ve tepki önleme
C- Nüksü önleme ve davranışsal ödül
programı
TEDAVİSİ
• Tedavide bastırmanın kaldırılması ve hastanın
gerçek korkusuyla yüzleşmesi gerekmektedir.
Böylece itki doyurulmaya çalışılacaktır.
• Temel amaç; bilinç dışı belirleyiciler hakkında
iç görü kazandırmaktır.
• Bazen obsesif-kompulsif ritüellerin kontrolü
ancak hastanede mümkün olabilir.
• OKB hastaları erteleme, değişimden korkma
ve başkalarının kendilerini kontrol etme
durumuna aşırı hassasiyet gösterme
eğilimindedir.
• Obsesif Kompulsif Bozukluk bir irade
zayıflığı olarak nitelendirilmemelidir.
• OKB’li kişilerin hiçbir şekilde
çevresindekilerce suçlanmaması
gerekmektedir.
• Uzman birinden yadım alması için teşvik
edilmelidir.
• OKB bulaşıcı bir hastalık değildir.
TEŞEKKÜRLER