Suç Teori_1 - İstanbul Üniversitesi | Hukuk Fakültesi

Download Report

Transcript Suç Teori_1 - İstanbul Üniversitesi | Hukuk Fakültesi

KRİMİNOLOJİ (II)
SUÇ TEORİLERİ
Prof. Dr. Adem Sözüer
Dr. Tuba Topçuoğlu
İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ
HUKUK FAKULTESİ
Klasik Kriminoloji ve Caydırıcılık
Doktrini
 Klasik kriminoloji, Beccaria ve Bentham’ın
18. yydaki yazılarına dayanmaktadır.
 Beccaria ve Bentham dönemin keyfi
uygulamalarına karşı çıkıp daha rasyonel
ve adil bir ceza adalet sisteminin
oluşturulması için felsefi alt yapıyı
oluşturdular.
Klasik Okul
 İnsanların özgür iradeleri vardır.
 Bu iradeyi rasyonel olarak kullanıp belli bir
davranış yönünde karar verirler.
 İnsanlar suç işlemeden önce o davranışın
getireceği haz ile acıyı rasyonel bir şekilde
hesaplayıp ona göre yasaya uygun ya da
aykırı davranmayı seçerler.
 Bu hesaplamayı yaparken cezai
yaptırımlara dair kendi deneyimlerine,
yasa tarafından öngörülen cezaya dair
bilgilerine ve geçmişte yakalanan suçlulara
verilen cezaya ilişkin bilgilerine dayanırlar.
Klasik Okul
 Ceza kanunun en temel amacı "caydırıcılıktır".
 Cezanın caydırıcılığı, yaptırım gücü olması için
cezanın belli bir şiddeti, kesinliği ve çabukluğu
olması gerekir.
 Cezanın şiddeti: Ceza, suç ile orantılı, suçun
getireceği acının suçun getireceği kazançtan
daha fazla olmasına yetecek kadar katı
olmalıdır.
 Cezanın kesinliği: Suçlar ve öngörülen cezalar
açıkça belirtilmeli ve kesin olarak uygulanmalı.
 Cezanın çabukluğu: Cezai yaptırımlar suçun
işlenmesi sonrasında hızla uygulanmalı.
Genel caydırıcılık ve özel caydırıcılık
 Özel caydırıcılık: Suç işleyen kişinin yakalanıp
cezalandırılmasının bu suçlu kişi üzerinde tekrar
suç işlememesi yönünde yarattığı caydırıcı etki
 Genel caydırıcılık: Suç işleyen insanların
cezalandırılmasının toplumda henüz suç
işlemeyenler insanlar için bir örnek oluşturarak
korku uyandırıp onlar üzerinde suç işlememeleri
yönünde yarattığı caydırıcı etki.
Modern Caydırıcılık Çalışmaları
 Bu alandaki ilk çalışmalar çoğunlukla birinci
derece cinayet karşısında idam cezasının
caydırıcılık etkisi üzerine gerçekleştirilmiştir.
 Sonraki çalışmalar daha da ileri giderek
cezalandırmanın kesinliği ve şiddetinin suç
üzerindeki caydırıcı etkisini incelemişlerdir .
 Bu alandaki araştırmalarda cezai
yaptırımların kesinliği ve şiddeti iki türlü
ölçülmektedir: ceza adalet istatistiklerinden
objektif göstergeler kullanarak ve yaptırımlar
hakkında insanların sübjektif algılarını ölçerek
Caydırıcılık teorisi ve ceza adalet
politikaları
 Bu teoriye göre suç davranışları karşısında
kesin, çabuk ve ağır yaptırımların
uygulanması özel ve genel caydırıcılık
yoluyla toplumdaki suçu azaltacaktır.
 Caydırıcılık teorisi, hukuki yaptırımlarla
ilgili olduğundan dolayı ceza adaleti
politikaları açısından doğrudan sonuçları
vardır. Örneğin, polis gücüne takviye
yapılarak suçluların yakalanma riski
arttırılabilir, ağır mahkumiyetler getirilebilir.
Caydırıcılık teorisinin ampirik
geçerliliği
 Göreli caydırıcılık: Devlet tarafından resmi
olarak uygulanan cezalar ya da insanların bu
cezalara ilişkin algıları, (aile, ahlaki değerler
gibi) enformel kontrol sistemi tarafından
sağlanan caydırıcılık etkisinin ötesinde
önemli bir caydırıcılık etkisine sahip midir?
 Hem tek tek çalışmalar hem de metaanaliz bulguları (örn., Pratt ve diğerleri,
2006), caydırıcılık teorisinin ampirik
geçerliliğinin çok sınırlı olduğunu
göstermektedir.