anaflaksi mutlu

Download Report

Transcript anaflaksi mutlu

ANAFLAKSİ
Yrd.Doç. Dr. F.Mutlu
Kukul Güven
CÜTF Acil Tıp AD.
tanımlar



Antijen: Dış ortamdan vücuda giren ve
vücutta giren bu maddenin etkilerine karşı
etki oluşturacak proteinlerin (antikor)
oluşmasına neden olan yabancı
madde
Antikor: Antijenlere karşı vücutta üretilen
kan proteinleridir. Hastalıklara karşı geçici
ve kalıcı bağışıklığı sağlarlar.
Atopi; normalde zararsız olan maddelere
karşı, “İmmunglobulin E” adı verilen
bağışıklık sistemi maddelerinin aşırı
miktarda yapılması özelliğidir.
tanımlar

Alerji: Allerji, normalde zararsız olan
maddelere karşı anormal ve zararlı
bağışıklık sistemi cevapları vermektir.

Alerjik : Alerji ile ilgili, alerjik
reaksiyon.
Allergen ( alerjen ) : Alerjiye neden olan
antijenler

Bağışıklık sistemi normal şartlarda
organizmayı dış etkenlerden,
hastalıklardan ve tümörlerden
korumakla görevlidir.
 Yani kendinden olmayan herşeyi
tanımak ve vücuda zarar vermesini
önlemek üzere programlanmıştır.
 Ama bazen bağışıklık sistemi aşırı
reaksiyon verir ve allerji ve anafilaksi
gibi hastalıklara neden olur.

Anaflaksi


aniden oluşan şiddetli antijen-antikor
tepkimesi sonucu vücudu etkileyen, kısa
sürede ölümle de sonuçlanabilen olaylar
zinciridir.
Kişinin duyarlı olduğu bir maddeyle(alerjen)
karşılaşması nedeniyle ortaya çıkan
anaflaksinin kısa sürede oluşturduğu şiddetli
belirti ve bulgulara anaflaktik şok
denilmektedir. Hafif, orta düzeyde
ve şiddetli olmak üzere sınıflandırılabilir.
Anafilaksi

tüm vücutta yaygın olarak görülen
döküntü, ödem, nefes darlığı,
tansiyon düşmesine bağlı bilinç kaybı,
kalp ve solunum sistemi
fonksiyonlarında yetersizlik sonucu
ölümle seyredebilen çok ağır bir
allerjik reaksiyondur.
Anaflaktik/alerjik tepkiler, bir
bölgede(lokal) veya tüm
vücutta(sistemik) oluşabilir
 Bölgesel etkilenme kısaca alerji
olarak kabul edilirken, tüm
vücudu etkileyen tepkiye
anaflaksi denilmektedir.

Anaflaksi patofizyoloji


Vücudun daha önce, bir kere veya
defalarca karşılaşmış olduğu alerjen
doğrudan damara verildiğinde,
vücutta yaygın olan mast hücreleri ile
tepkimeye girer ve geniş bir alerjik
tepki ortaya çıkar, buna anaflaksi
denir.
Dolaşıma katılmak üzere salgılanan
histamin, tüm vücutta
vazodilatasyona ve kapiller
geçirgenliğin bozulmasına dolayısıyla
damarlardan plazma kaybına neden
olur.
Anaflaksi patofizyoloji


Histaminin etkisini bazı etkilerini yok eden
adrenalin(epinefrin) uygulanmadığı takdirde,
kişiler genellikle dolaşım şoku nedeniyle
kaybedilirler.
Hücrelerden aynı zamanda anaflaksinin yavaş
etkili maddeleri de salgılanmaya başlar; bunlar
bronşiyollerin düz kaslarında oluşturdukları
spazm nedeniyle astım benzeri ataklara ve bazen
de boğularak ölüme yol açarlar.
Allerjik durumlar
BÖLGESEL
ETKİLENME/ALERJİ





Şişlik(ödem) oluşur,
Diğer belirti ve bulgular(kızarıklık, kaşıntı,
döküntü vb) ise, o anda etkilenen derinin
özelliğine göre ortaya çıkar:
Alerjik rinitte (bahar nezlesinde) etkilenen
burun mukozasından aşırı tükürük ve burun
sekresyonu salgılanır.
Yine bölgesel olan astım krizinde şiddetli
bronkospazm (alt soluk yollarının daralması)
görülür.
Ağız yoluyla alınan alerjen(besin, ilaç vd)
düz kasların kasılmasına neden olur kramp,
bulantı–kusma ortaya çıkar. Bu tepkilerin
çoğunun nedeni histamin salgılanması
olduğu için antihistaminiklerle sorun
çözülebilir.
Ürtiker

deri yüzeyinde oluşan etrafı
kızarıklıkla ile çevrili, büyüklüğü birkaç
milimetreden birkaç santimetreye
kadar değişen, çeşitli şekillerde
kaşıntılı ve ödemli (şiş) plaklardır
ANJİOÖDEM

Dudak veya iç organların mukoza
ödemleriyle birlikte olan ya da, derinin
derin kısımlarını tutan ürtiker formu
Ürtiker



Antijenin deride anaflaktoid tepkisi
sonucu, o bölgede açığa çıkan
histamin vazodilatasyona ve onun
sonucunda da kızarıklığa neden olur.
Yine bölgesel olarak bozulan kapiller
geçirgenlik dakikalar içinde deride
sınırlı alanlarda ürtiker denilen
şişkinliklere neden olur.
Antijenle karşılaşmadan önce
uygulanacak antihistaminik ilaçlar
ürtiker gelişimini engeller.
Saman Nezlesi

Alerjik tepkime burunda olur.
Hapşırma görülür. Histamin
nedeniyle burun mukozasında
şişme ve burun akıntısı meydana
gelir.
Astım





Çoğunlukla alerjik kişilerde görülür.
Alerjik tepkime akciğerlerin
bronşiyollerinde olur.
Bronşiyol düz kaslarında kasılmaya
“anaflaksinin yavaş etkileyen
maddelerinin” neden olduğu
düşünülmektedir.
Sonuçta solunum güçlüğü olur ve
alerjen yakında olduğu sürece devam
eder.
Astımda histaminin etkisi
olmadığından, Antihistaminikler de
etkili değildir
etkenler
Gıdalar
 İlaçlar
 Radyokontrast maddeler (ilaçlı film)
 Arı venomları (zehiri)
 Allerji aşıları
 Aşılar ve anti-serumlar
 Lateks (lastik) ürünleri
 Kan ve kan ürünleri

etkenler




Penicillin, cephalosporinler, sulfonamidler,
demir, thiamine, bazı lokal
anestezikler vücuda enjekte edildiğinde
Çeşitli böcek sokmalarında (arı, ateş
karıncası vd)
Kişilerin duyarlı olduğu bazı
besinler(Kabuklu deniz ürünleri, fıstık, ceviz,
süt ve süt ürünleri, çilek, mango, çikolata
vd) yenildiğinde veya içildiğinde
Çevrede bulunan maddelerin (çiçek poleni,
toz, duman, parfüm ve benzeri esanslar, toz
veya gaz halindeki kimyasal maddeler)
koklandığında ve/veya solunduğunda
Oluşum süresi


Anaflaksi 30 dakika içerisinde oluşursa da,
bazen kişilere ve etkene göre bu ortaya çıkış
süresi “saniyelerle saatler arasında” farklılık
gösterebilir
Reaksiyon, antijen parenteral yolla
verilmişse 5-30 dakikada, oral alınmışsa ilk
iki saatte gelişir. Oral alınan antijenlerle de
çok hızlı reaksiyon gelişebileceği ve
reaksiyon gelişimi ne kadar hızlıysa atağın
da o kadar şiddetli olacağı unutulmamalıdır.
Bifazik anafilaksi

Atak tamamen düzeldikten saatler
sonra yeni bir epizod
uzamış anafilaksi



uygun tedaviye rağmen arada semptomsuz
saatlerin bulunduğu, ancak günler boyu
devam eden uzamış anafilaksi gözlenebilir.
%1
ölüm oranı yüksektir (%2)
Bifazik anafilaksi genellikle adrenalin
tedavisinin geciktiği vakalarda oluşmakta
steroid tedavisi bu durumu engellemede
etkili olmamaktadır.
Dikkat!



Anafilaksinin sık rastlanmayan bulgularla
karşımıza gelebileceği unutulmamalıdır.
Bazen başka hiçbir bulgu olmadan sadece
bayılma gibi seyreden anafilaksi vakaları
olabilir.
Küçük çocuklarda anafilaksi yabancı cisim
aspirasyonunu taklit edebilir
Ölüm nedeni
genellikle aniden oluşan
bronkospazm(soluk yollarındaki
daralmalar) ve bronşlardaki
obstruksiyondur (soluk yolunda
oluşan tıkanmadır).
 Hasta hayatta kalırsa belirtiler
birkaç saat içerisinde kaybolur.

ÖLÜMLER

Anafilaksiye bağlı ölüm nadirdir ve çoğu
önlenebilir. Anafilakside ölüm riskini
etkileyen faktörler şunlardır:
 1. Astım varlığı ölüm riskini
arttırmaktadır.
 2. Enjeksiyonla verilen antijenlerde
ağızdan alınanlara göre kardiyak arrest
daha hızlı olmaktadır.
 3. Reaksiyon gelişimi ne kadar hızlıysa
ölüm riski o kadar fazladır.
 4. Erken dönemde epinefrin verilmesi
ölüm riskini azaltır.
Anafilaksiye bağlı ölümler üç gün ile 30 gün
arasında görülebilmektedir.
SİSTEMİK ETKİLENMEDE
/ANAFLAKTİK ŞOKTA: 1



Alerjen, duyarlı kişide kana
karıştığında, çok kısa sürede
histaminler ve birçok kimyasal
madde(mediatörler) kana yayılır.
Bronşiyoller kasılır, solunum bozulur,
damarlar genişler(vazodilatasyon),
hücre duvarının yapısı etkilendiğinden
seçici geçirgenlik bozulur ve
damardan dışarı sıvı sızmaya
başlar(ödem oluşur),
SİSTEMİK ETKİLENMEDE
/ANAFLAKTİK ŞOKTA: 2




dolaşımdaki sıvı miktarı azalır kalbe
dönen kan azalınca kardiyak output
düşer;
dakikalar içinde dolaşım
bozulur(kollaps) ve fizyolojik şok
gerçekleşir.
Eğer bu durumda adrenalin(epinefrin)
verilip durum düzeltilmezse, kişi ölür.
Penisilin, ilaçla oluşan Anaflaktik
şokun en yaygın örneğidir.
ANAFLAKTİK ŞOKA ÖZGÜ
BELİRTİ VE BULGULAR








Yüzde kızarıklık, kaşıntı, yanma hissi,
Yaygın ürtiker, yaygın selülit
Dilde ve dudakta; vücutta şişlik
Siyanoz
Göğüste sıkışma hissi
Hapşırma, öksürük
Wheezing (daralmış soluk yolundan
geçen havanın ıslık şeklinde duyulması)
Baygınlık hali, baş dönmesi, koma
BAŞLANGIÇ BULGULARI

İç sıkıntısı ve ölüm korkusu
 Ciltte kaşıntı ve kızarıklık
 Baş dönmesi ve bayılma hissi

CİLT BULGULARI
Ciltte karıncalanma,
 Ürperme
 Sıcak basması
 Tüm vücutta kızarıklık
 Ürtiker ve Anjioödem

MİDE-BARSAK SİSTEMİ
BULGULARI
Bulantı-Kusma
 Karın ağrısı,
 Karın krampları
 İshal

SOLUNUM YOLLARI BULGULARI
Burun akıntısı, Hapşırma
 Ses kısıklığı, Boğazda dolgunluk ve
boğulma hissi
 Göğüste sıkışma hissi
 Solunum yetmezliği
 Vizing (hışıltı)

KALP VE DAMAR SİSTEMİ BULGULARI
Tansiyon düşüklüğü
 Taşikardi (çarpıntı)
 Kalp ritim bozuklukları

NÖROLOJİK BULGULAR
Baş dönmesi-Bayılma
 Oryantasyon bozukluğu
 Nöbet - Şuur kaybı - bayılma
 İdrar veya gaita kaçırma

DİKKAT:

Bu belirti ve bulguların hepsi bir
arada bulunmayabilir; bir veya
ikisinin bile size tanı koymaya
yardımcı olabileceğini aklınızdan
hiç çıkarmayın.
ACİL BAKIM ve İLK YARDIM
1
1. Olay yerinde gerekli güvenlik
önlemlerini al ve vücut sıvıları
bulaşımına karşı
koruyucu(enfeksiyon kontrolü)
önlemleri ihmal etme.
 2. Üst soluk yolunda stridor
veya alt soluk yolu bulgularında
wheezing olup olmadığını sapta.
Bunlar birlikte bulunabilir.

D-2


3. Soluk yolunun sürekli açık kalmasını
sağla, yutkunamayan çocuklarda tükürük
salgılarının ve varsa kusmuğun
uzaklaştırılmasına yardımcı ol(aspire et).
Gerekiyorsa solunum desteklenmelidir
(balon maske sistemi ile solutma, airway
takılması, EET, bazen de jet ventilasyon
gibi.
4. Oksijen gereksinimi doğrultusunda,
uygun araç-gereci kullanarak uygun
miktarda oksijen ver. Solunum güçlüğü
gelişmişse, mutlaka geridönüşsüz torbalı
maske ile % 100 oksijen verin
D-3


5. Hastanın dolaşımının ne kadar istikrarlı
olduğunu ve bulgularını belirle. Sürekli bilinç
düzeyini, ABC durumunu ve yaşamsal
bulgularını değerlendir. Çocuklarda kan
basıncının yaşına göre yeterli olup
olmadığını sapta.
6. Olayla ilgili hızlı HİKAYE(SAMPLE) sini;
geçmişte alerjik ya da anaflaktik herhangi
sorunu olup olmadığını ve hali hazırdaki
durumunun nedenini öğren .
D-4
7.
Hastanın hafif ya
da şiddetli seyirli
anaflaktik
tablosundan
hangisinde olduğunu
belirle:
a. Hafif seyirli:
kaşıntı,
 ara ara döküntülü ürtiker,
 bulantı olabilir,
 solunum sıkıntısı yoktur

b. Şiddetli seyirli:






Solunum güçlüğü
solunumla hava girişi
çok azalmıştır,
burun kanatları
solunumla hareket
etmektedir,
hırıltı vardır,
stridor, bronkospazm,
siyanoz(dudak, tırnak,
kulak memesi gibi
mukozalarda oksijensiz
kalmaya bağlı oluşan
mor renk),





şiddetli karın ağrısı,
taşikardi (hızlı ve zayıf
nabız),
şok (sistolik kan
basıncının 90 mmHg
altında olması),
dudaklarda, dilde ve
yüzde şişlik(ödem)
görülür, yaygın
döküntüler (ürtiker)
vardır
D-5





8. Hemen adrenalin uygulayın
9. Antihistaminik uygulayın
10. EKG sini izle ve kaydet, yaşamsal
bulgularını kaydet.
11. Mümkün olduğunca çabuk naklet, TYD
yaparak ya da TYD siz.
12. Hastaneye giderken(ambulansta) damar
yolundan %0.09 NaCl(izotonik) sıvı takın ve
akış hızını DAKŞ (Damar Açık Kalacak
Şekilde) ayarlayın.
ŞİDDETLİ SEYİRLİ
ANAFLAKSİ -1



1:1000 lik Adrenalinden (1 ml solüsyonda 1
mg Adrenalin) 0.01 mg/kg olacak şekilde
cilt altına enjekte edilir, tek bir doz en fazla
0.3 mg içerebilir
· Yaşına uygun sistolik kan basıncını sağlayacak
şekilde, izotonik(%0.09 NaCl) sıvı damar
yolundan verilir.
· Diphenhydramine HCL (Benadryl) 1.0
mg/kg olacak şekilde derin kas içi veya
damar yolundan enjekte edilir, tek doz en
fazla 50 mg olmalıdır
2



Adrenalinden sonra antihistaminik
verilmelidir
 Avil (pheniramin maleate, 50 mg, 2 ml
ampul) ) IV veya IM, ya da
 Systral (klorfenoksamin HCl, 10 mg,
ampul) IV veya IM verilebilir.
Anaflaksinin ilk belirtileri düzelmeye
başladıktan sonra kortikosteroid tedavisine
geçilebilir.
Metilprednisolon, hidrokortison,
deksametason gibi steroidler histamin
salınımını engellemek, kapiller damar
geçirgenliğini azaltmak amacıyla kullanılır.
Steroidin etkisi kısa süre içinde
başlamadığından, STEROİDLER ÖNCELİKLİ
KULLANILMAMALIDIR.
Anafilaksi tedavisinde
kullanılan ilaçlar -1




Epinefrin
Antihistaminikler
 Difenhidramin
 Ranitidin, simetidin
Kortikosteroidler
 hidrokortizon
Dirençli bronkospazm için Epinefrine yanıt
vermeyen bronkospazm için
 İnhale beta-agonist
 Aminofilin
Anafilaksi tedavisinde
kullanılan ilaçlar-2

Hacim genişleticiler



Vazopresörler


Kristalloidler (salin veya Ringer laktat)
Kolloidler
Dopamin
Beta-bloker kullanan hastalarda uygulanan ilaçlar
Atropin sülfat
 Glukagon ilk seçilecek ilaçtır.
- İpratropium “wheezing” için

Anafilaksinin klinik bulguları %







Deri>% 90
Ürtiker ve anjiyoödem
%85-90
Kırmızılık %45-55
Kırmızılık olmaksızın
kaşıntı
%2-5
• Solunum sistemi
%40-60
Dispne, “wheezing”
%45-50
Üst hava yollarında
anjiyoödem
%50-60








Rinit
%15-20
• Baş dönmesi,
bayılma, hipotansiyon
%30-35
• Abdominal
Bulantı, kusma, ishal,
karın ağrısı%25-30
• Diğer
Baş ağrısı %5-8
Substernal ağrı %46
Konvülziyon
%12