Yaşlı tedavisinde multidisipliner yaklaşım

Download Report

Transcript Yaşlı tedavisinde multidisipliner yaklaşım

Psikolog Emine Dal
Sağlık Bakanlığı
Acil Sağlık Hizmetleri Genel
Müdürlüğü


Madde 1: Tüm insanlar,özgür doğarlar,eşit
hak ve onur taşırlar.
Madde 25: Herkesin sağlık, iyilik ve huzuru
için yeterli olacak yaşam standartları
içerisinde bulunmaya ve işsizlik, hastalık,
sakatlık, dulluk,yaşlılık ve bireyin kontrolü
dışında ortaya çıkan her türlü olumsuz
koşulda güvenlik içinde yaşamaya hakkı
vardır.

Sağlıklı yaşamanın yanında, Sosyal Güvenlik
Hakları kapsamında Bakım Hizmetleri
Güvencesinin bütün vatandaşlara verilmesi
uluslar arası anlaşmalar tarafından da sosyal
devlete bir görev olarak verilmiştir.



Yaşlılık, insan organizmasında zamana bağlı
olarak oluşan, yavaş seyirli ve geriye
dönüşümü olmayan değişiklikler olarak
tanımlanmaktadır.
Yaşlılık biyolojik ve sosyal şatlardan
etkilenmektedir.
Bu nedenle yaşlının bireyselliğine, haklarına
ve yaşadığı çevre içinde ele alınmasına
yönelik bilincin artması gerekmektedir.






Değişik düşünce ve araçların kullanımında
deneyimli,
Aralarında işbölümü yapan,
Her öğesi kendi bilgi ve becerisini bağımsızca
kullanabilen,
Birbirleriyle sürekli iletişim halinde ve ortaya
çıkan sonuca ekip sorumluluğu ile yaklaşan insan
topluluğudur.
Sağlık Ekibi; birden fazla sağlık meslek üyelerinin
işbirliği ile ortak hedefler doğrultusunda yaşlı
bireye kaliteli ve gereksinimlerine uygun şekilde
kapsamlı sağlık hizmeti sunan ekiptir.
Bu ekip kaynakların ortak kullanıldığı, ortak
kararların alındığı,koordinasyon ve iletişimin
sağlandığı bir birliktir.


Burada yaşlının bakımı, tıbbi tedavisi ve
rehabilitasyonunda bu hizmetlere ihtiyaç duyan
yaşlı bireylerin ihtiyaçlarının belirlenmesi,
Bu ihtiyaçlar doğrultusunda yaşlıların hastalıkları
nedeniyle karşı karşıya kaldıkları fonksiyonel
kayıpların geciktirilmesi,mümkünse
azaltılması,kendine bakım ve günlük yaşam
aktivitelerinin korunması ve geliştirilmesi
önemlidir.


Bakım ve Rehabilitasyon Sürecinde yaşlı bireyin
yaşam kalitesinin arttırılması hedeflenerek
multidisipliner bakım planlarının yapılması,
Bu hizmetlerde belirlenen standartlar
doğrultusunda uygulanması ve hizmet
kalitesinin değerlendirilmesi
önemlidir




Yaşlılıkta ortaya çıkan sağlık sorunlarının
çözümünde koruyucu, tedavi edici ve rehabilite edici
sağlık hizmetleri bir arada düşünülmelidir.
Yaşlılık döneminde kronik hastalıklar gelişir, bunun
önlenmesi için erken tanı çalışmaları gerekmektedir.
Risk gruplarının çeşitli hastalıklar yönünden
taranması, hasta olanların ise erken tedavisi
önemlidir.
Düzenli sağlık kontrolleri,sürekli sağlık hizmetleri ve
evde bakım hizmetle ile yaşlı birey desteklenmelidir.
Sağlık ekibinin içinde farklı disiplinler işbirliği ve
eşgüdüm içinde ve verilen hizmetler ulaşılabilir
olmalıdır.


Bedensel, zihinsel ve ruhsal yönden kendi kendine
yetemeyen, başkalarının sürekli yardım ve desteğine
gereksinimi olan yaşlıya standart bakım planları
çerçevesinde temel bakım hizmetlerini
(beslenme,boşaltım,hijyen,uyku,dinlenme vb.)vermek,
Bunun yanında tıbbi tedavi ve rehabilitasyon
çalışmaları ile yaşlının eski sağlığına ya da
bağımsızlığına kavuşturulması, bu mümkün değilse
mevcut durumu korumak ve daha kötüye gitmemesi
için tıbbi tedavi ve rehabilitasyon hizmetlerini Psikososyal destek ile birlikte vermek esastır.



Yaşlıya bütüncül ( holistik) yaklaşım, tüm
disiplinler için esastır.Bu yaklaşımda sosyal ve
ekolojik çevre dahil olmak üzere bireylerin sağlık
ve hastalık deneyimlerini etkileyen etmenlerin
tanınması önemli bir rol oynar.
Sağlık ekibi yaşlı birey ve ailesiyle birlikte
durumu değerlendirir, uygulama sonuçlarını
öngörür, yaşlı bireylerin kendi sorumluluklarını
üstlenmelerini ve bağımsızlıklarını destekler.
Problem çözme yaklaşımı ile yaşlı bireyin
gereksinimleri karşılanarak, sorunları çözme
noktasında bilinçli ve organize bir şekilde
eyleme geçmeyi sağlar.







Yaşlının bir bütün olarak kabul
edildiği(holistik; bütüncül) yaklaşımla;
Fiziksel,
Cinsel,
Ruhsal,
Emosyonel,
Sosyal bir varlık olarak diğer bireylerden
farklılığı,
Aynı zamanda kültürel, dini ve etik bütün
değerleri göz önünde tutularak yaşlı bakım ve
tedavisi ve rehabilitasyonu planlanır.



Sağlık problemleri olan yaşlı bireyle kurulan iyi bir
iletişim yaşamsal önemdedir.
Yaşlının iletişime ihtiyacı olabilir, öneriye,
güvenceye, danışmaya veya sosyal ilişkilere de
gereksinim duyabilir.
İyi iletişim kolay değildir. Dinleme, soru sorma,
cesaretlendirme, içten olmayı kapsayan, empatik
yaklaşım gibi bir çok beceriyi de gerektiren bir
süreçtir.
TANILAMA:
 Ekibin her bir üyesinin kendi mesleki
disiplini içerisinde Tedavi, Bakım,
Rehabilitasyon ve Destek sürecinin yaşlının
gereksinimlerine uygun, eldeki kaynaklar
etkin ve verimli kullanılarak tanılama
yapılması evresi.


Fizyolojik, Psikolojik ve Sosyal Sağlık Durumu ve
Yaşlının Bireysel Gereksinimlerinin Tespiti için Günlük
Yaşam Aktiviteleri hakkında detaylı bilgi alınması,
Burada bilgi yaşlı hastanın kendisinden, yakınlarından
ve ailesinden alındığı gibi, geçmiş sağlık kayıtlarından,
ekibin diğer üyelerinden,kendi gözlemlerimiz, görüşme
ve kayıtlarımızdan da veri kaynağı olarak yararlanılması,

Toplanan bilgilerin analiz edilmesi,

Var olan ya da olası sorunların saptanması ve açık
anlaşılır şekilde kayıt altına alınmasını kapsar.

Bu aynı zaman da her disiplinin mesleki tanılama ve
planlama yapılabilmesi için gerekli koşuldur.
Bunun için;
1. Her bir disiplinin kendi alanında gereken
bilgileri toplaması.
2.
3.
4.
Toplanan bilgilerin yorumlanması.
Mevcut ve olası/potansiyel
sorunların,gereksinimlerin belirlenmesi.
Hastayla belirlenen gereksinim ve
önceliklerin paylaşılmasını içerir.




Yaşlı hastaların tek tek vaka olarak elde edilen
veriler ışığında tartışılarak her bir bireye özgü
bakım,tedavi ve rehabilitasyon planının ortaya
konması.
Bu tanı ve planlamanın ekibin diğer üyeleri ile
paylaşılarak, tartışılması.
Ekipçe bakım, tedavi ve rehabilitasyon planı
hakkında uzlaşı sağlanması (hasta odası vizitleri,
konsey toplantıları, servis veya jimnazyum vb.
yerlerde yaşlının ekiple birlikte görülmesi).
Tanılama evresi sonrasında yaşlıya tıbbi , sosyal
ve psikolojik yönden verilecek tedavi, destek ve
bakımın, bunun sonuçlarının yaşlı bireyle birlikte
paylaşılması ve karar vermesi için karşılıklı uzlaşı
sağlanması( Bilgi edinme hakkı ışığında).
Planlama Süreci Karar Verme Aşamasıdır.


Ne Başarılacak? ( Hedefler)
Nasıl Başarılacak? ( Faaliyetler) hakkında
karara varılması bu süreci kapsar.







Planlanan Girişimlerin,Tedavi,
Bakım,Rehabilitasyon ve Desteğin
Uygulamaya Konulması aşamasıdır.
Ne Yapıldığı,
Kimin Yaptığı,
Nasıl Yapıldığı,
Nerede Yapıldığı,
Ne Zaman Yapıldığı,
Niçin Yapıldığı,
kayıt altına alınmalıdır.



Hasta ile ilgili Hedeflenen Sonuçlara ulaşıldı
mı?
Tespit edilen Sorunlar Giderildi mi?
Tüm bunlar tekrar gözden geçirilerek tanı,
planlama ve tedavi ,bakım ve rehabilitasyon
süreçleri hakkında sonuca varılır.
Değerlendirme Süreci hem bir son hem de
bir başlangıçtır.



Burada yaşlı hastanın öncelikle yaşlılık
dönemindeki gelişimsel özellikleri de göz önüne
alınarak kronik hastalıklarının, fiziksel, mental ve
ruhsal kayıplarının yaşlı hastanın psikolojisine
yansımaları,
Yine hospitalize edilerek tedavisi planlanan yaşlıya
psikolog olarak, sağlık ekibi ile birlikte
(multidisipliner yaklaşım çerçevesinde) ruhsal
yönden psikolojik olarak desteklenmesi,
Psikolojik destek ve tedavi sürecinde de hastaya
yaklaşımın ve tedavinin ne olacağı anlatılacaktır.

Yaşlılığa bağlı fiziksel, zihinsel ve ruhsal değişiklikler ve
günlük yaşamdaki sınırlılıklar,

Sağlık personeliyle etkileşimin sıklığı, süresi kalitesi ve sağlık
personeline karşı tutumu,

Yaşlı bireyin kişiliği, davranışları, dikkati, alışkanlıkları,
inançları,

Sağlık sorunlarının şiddeti,tedaviye inancı,mevcut sağlık ve
hastalık bilgisi,kullandığı ilaç sayısının artması ve ilaçların yan
etkileri,

Sosyokültürel ve ekonomik durumu,

Entelektüel ve gelişimsel düzeyi,

Duyusal yeterliliği veya fiziksel gücü,

Mental yetileri, gibi birçok faktör sayılabilir.
Bunun için yaşlı hastanın kişilik yapısının, duygu
durumunun, mental yetilerinin ve ruhsal durumunun
değerlendirilmesi önemlidir.
Mental yetilerindeki kayıplar ya da affektif bir
bozukluğa bağlı gelişebilecek depresyon, kaygı,
anksiyetenin yaşlının kronik olarak sahip olduğu
diğer hastalıklarının tedavisini ve tedavi sürecine
uyumunu olumsuz etkileyeceği bilinmelidir.
Stresör faktörlerin de bilinmesi ve hastanın strese
tepkisinin ne olduğunun da ortaya konulması
gerekmektedir.
Tüm tedavinin başarısı ve sürdürülebilirliği için
tedavi planında bunların atlanmaması şarttır.



Benlik bütünlüğü bozulmuş ise umut yitimi ve
ölüm korkusu bu evrede görülebilir ve bu durum
Depresyon, Kaygı ve Anksiyeteye neden olabilir.
Ayrıca yukarıda uyum ile ilgili olarak sayılan
faktörler de yaşlı hastada depresyona zemin
hazırlayan durumlar olarak değerlendirilebilinir.
Uyumu etkileyen her bir olumsuz faktörün kaygı,
anksiyete ve depresyona zemin hazırladığı sağlık
ekibince unutulmamalıdır. Hasta bu yönlerden
mutlaka irdelenmelidir.
Mental Durum Muayenesi ile; yaşlının genel
görünümü, , davranış, bilinç, dikkat, duygudurum
ve duygulanım, konuşma ve dil kullanımı, yönelim
( oryantasyon), bellek , hesaplama ve düşünce şekli
ve içeriği ile algı durumunun değerlendirilmesi
yapılır.
 Bunun için kullanılan mental durum testleri; 20
fonksiyon testi ve 4 ayırıcı tanı skalasından oluşur.
Bu bölümler sol ve sağ hemisfer fonksiyon
testlerinden ve nöropsikolojk test bataryalarından
yararlanılarak hazırlanmıştır.



Ayrıca yapılandırılmış bir çok psikolojik test
materyalleri de gerektiğinde kullanılmaktadır. (Mini
Mental Test, Geriatrik Depresyon Ölçeği, Cornell
İndeks Kişilik testi vb…)
Ancak yaşlılarda mümkünse özbildirime dayalı,
kolay anlaşılır ve yanıtlanır sorulardan oluşan,
bedensel belirtilere daha az yeren veren ölçeklerin
kullanımı faydalı olur.



Bağımsızlığının kaybı, istenmeyen değişimler ve kayıplar
karşısında duyulan üzüntü,özgüven kaybı,değersizlik
hissi, benlik algısının ve değerinin bozulması,umutsuzluk
ve depresyon.
Hastalıkların yarattığı günlük problemlerin yönetiminde
güçsüzlük, baş etmek için isteksizlik, gelecek hakkında
duyulan endişe, belirsizliğin yarattığı anksiyete,hastalığa
ve getirdiği yeni durumlara uyumsuzluk.
Fiziksel yetersizlik, rol değişimi, metabolik süreçlerin
beyin de yarattığı düşünce sürecindeki olumsuz
değişimler,kızgınlık, inkar, somatizasyon,
bağımlılık,regresyon gibi sağlıksız savunma
mekanizmaları ve baş etme yöntemlerinin kullanılması.





Kronik yaşlı hastalarda en yaygın görülen psişik
hastalık tablosu depresyondur.Depresyon kişinin
hastalığa uyumunu, yaşam kalitesini, tedaviye
yanıtını,hastalığının seyrini, prognozu, morbidite ve
mortaliteyi olumsuz yönde etkiler.
Kadın olmak, yalnız olmak, sosyal desteğin olmayışı,
Fiziksel hastalıkların olması ve uzun sürmesi,
Zihinsel,fiziksel ve mental yeteneklerde kayıplar,
Yaşlılığa bağlı bu değişim ve kayıplar, kişinin psikososyal uyumunu etkiler; özellikle görme ve işitme
duyusundaki azalmalar insanlarla etkileşimde
duygusal güçlüklere yol açar,tüm bunlar depresyon
riskini artırmaktadır.



Depresyon ve kronik hastalık belirtileri birbirini
şiddetlendirici yönde etkileşir ve depresyon kronik
hastalığın komplikasyon oranını attırır.
Burada dikkat edilmesi gereken hastalığa karşı gelişen
doğal tepkilerle uygunsuz ya da patolojik olan
tepkilerin ayırt edilmesidir.
Depresyonda görülen iştahta azalma veya artma,
uykusuzluk yorgunluk, psikomotor yavaşlama vb.
belirtiler yaşlının kronik hastalığına bağlı olarak da
gelişebilir. (diyabet, böbrek hastalıkları, vb.)


Bu nedenle duygusal ve bilişsel belirtilere
karşı dikkatli olunmalıdır. ( depresif duygu
durum,hiçbir şeyden zevk almama / suçluluk
ve değersizlik duyguları, yoğunlaşma güçlüğü,
tekrarlayan ölüm ve intihar düşünceleri)
Yaşlı hasta; kendine bakım konusunda yeterli
olduğu halde tedaviye katılmıyorsa ,kendini iyi
hissetmiyor ve yeteneklerinin altında
işlevsellik gösteriyorsa depresyon yönünden
değerlendirilmelidir.






Yaşlılarda en yaygın görülen psişik hastalık
tablosu depresyondur.Depresyon;
Kişinin hastalığına uyumunu,
Yaşam kalitesini,
Tedaviye yanıtını,
Hastalığın seyrini ve prognozunu,
Morbidite ve mortaliteyi
olumsuz yönde etkiler.



Geriatrik vakalarda görülen duygu durum
bozuklukları arasında en önemlisi,majör
depresyondur.
65 yaş üstü hospitalize vakalarda görülme
sıklığı ¼’tür.
Depresyon yaşlılarda diğer hastalıklarda veya
tek başına yaşam kalitesini etkileyen önemli
bir faktördür.Akut veya kronik fiziksel
hastalığı olan yaşlı hastaların % 30’unda
majör depresyon eşlik etmektedir.( Türkish
Journal of Geriatrics.1999;2:76-82 )


Kaygı, işe yaramama duygusu, üzüntü, kötümserlik,
uyumama, işleri yapmakta zorlanma, diğer yaşlarda
olduğu gibi yaşlı erişkinlerde görülen depresyonun
yaygın belirtileridir. Ancak arada ilginç farklılıklar da
vardır. Depresyondaki yaşlılarda suçlanma duygusu
daha az, bedensel yakınmalar ise, daha çok
yaygındır.
Ayrıca yaşlı depresyonlu hastalar gençlere göre daha
çok motor gerileme, daha çok kilo kaybı, fiziksel
bakımdan daha çok düşüş,daha az düşmanlık ve
daha az intihar düşüncesi taşıma özellikleri
göstermektedir.(Öktem,F.,2011 Yaşlanma ve
Psikolojik Bozukluklar-Anormal Psikoloji (s.472510)TPD Yayınları)


Öncelikli hedefimiz ekipteki sağlık personelinin
yaşlı hastaya destekleyici ve olumlu yaklaşım
içeren ilişki modeli ile yaklaşmasını sağlamaktır.
Bu model Tedavinin başarısı ve sürdürülebilirliği
yanında hastanın uyumu ve hastalıkları ile baş
etme becerilerinin en etkin şekilde kullanımını
sağlar.
Bu iletişim modeli hasta üzerinde tedavi sürecini
tek başına bile etkileyebilecek terapötik etki
yaratmaktadır.Bu süreç iyi kontrol edildiğinde
tedavinin başarısını arttırmaktadır.



Yaşlı hastamıza sağlık ekibinin yaklaşımında
temel ilke; eksikliklerini ve zayıflıklarını
vurgulamak yerine olumlu yönlerinin ve iyi
yaklaşımlarının vurgulanması ve
desteklenmesidir.
İtaate odaklı bir ilişki yerine sorun çözmeye
odaklı, katılımcı, işbirliği ve anlaşmaya dayalı
bir ilişki modeli kurulmalıdır.
Sağlık ekibinin birlikte hareket ettiği ve
yaşlıyı desteklediği ekip çalışması yaşlı
hastanın tedavi,bakım ve rehabilitasyonunda
istenen hedeflere ulaşılmasında hayati
değere sahiptir.





Böylece bu terapötik ilişki modeli ile yaşlı
hastanın ;
Bağımsızlığının desteklenerek artmasına,
Hastanın benlik saygısının ve özgüveninin
yükselmesine,
Kendi bakım ve tedavisinin sorumluluğunu alarak
ve etkili baş etme yöntemlerini kullanarak
sorunlarını çözmeye,
Hastalığına uyumunu kolaylaştırmaya ve hastalığını
yönetmeye teşvik etmek amaçlanmaktadır.



Sağlık ekibi yaşlının bakım ve rehabitasyonunda
depresyona zemin hazırlayan faktörleri göz önünde
bulundurulmalıdır.( yaşlılığa bağlı biyokimyasal
değişiklikler,bedensel hastalıklar,ilaç
tedavisi,beslenmenin etkisi, psikolojik ve sosyal
etkenler vb.)
Yaşlı hastanın depresyon açısından sahip olduğu
olumlu ve olumsuz koşuları da ekip birlikte
tartışarak değerlendirmelidir.
Ekibin her üyesi bu açıdan bilgi, gözlem ve mesleki
değerlendirmesini ekiple paylaşmalıdır.













Olumlu Etkenler
İyi işlevsellik
Uğraşların olması
Düzenli sağlık
kontrolleri
Sosyal yönden
aktifolma
Düzenli beslenme.
İyi görme,
iyi bilişsel düzey
Eşiyle birlikte
yaşama
Aile bağlarının iyi
olması.
İnanç
İyi gelir düzeyi
Alışkın Olduğu çevre

Olumsuz Etkenler
Kısıtlı yaşantı
 Hobi azlığı
 Fiziki hastalık
 Aktivite azlığı
 Kötü beslenme
 Hafif demans
 Eşini kaybetme
 Sosyal İzolasyon.
 Alkol alışkanlığı
 Ekonomik sıkıntılar

Konut ve bakım
sorunu.
(GERİATRİ 1999, CİLT: 2,
SAYI: 2, SAYFA: 80)

Çökkün duygu durum
 Enerji azalması, psikomotor işlevlerde
yavaşlama
 Konsantrasyon güçlüğü,
 İştah ve kilo değişikliği,
 Uykuların bölünmesi, uyku azlığı, sabah erken
uyanma,
 Bedensel ağrıların artması,Hipokondriyazis
 Yaşamdan zevk almama,
 Üzüntü, gerginlik,
 Değersizlik düşüncesi,
 Kayıpla başa çıkma becerisini kaybetme.
(GERİATRİ 1999, CİLT: 2, SAYI: 2, SAYFA: 79)




Yaşlıda psikolojik değerlendirme, yaşam tarzı,
çevre koşulları ve sosyal destek sistemleri göz
önüne alınarak sağlık ekibi tarafından tedavi
bireyselleştirilmelidir.
Yaşlının mevcut tıbbi durumu ve beklentileri çok
iyi değerlendirilmelidir. Ekip tüm bu
değerlendirmeler ışığında yaşlıya ilişkin tıbbi bakım
ve tedavi hedefleri belirlenmelidir.
Depresyonda bireyin yaşamdan beklentileri ve
yaşam kalitesi düşmekte, yeti yitimi olmaktadır.
Birey sonuçsuz ve yıkıcı bir acı çekme sürecine
girmektedir. Bu nedenle yaşlıda klinik olarak
depresyon tanısı saptanır saptanmaz tedavisi
başlatılmalıdır.

Sağlık ekibi tarafından depresyon
tanındığında başarılı şekilde tedavi edilme
şansı yüksektir. Tedaviye yanıt gençlere göre
zaman almakla birlikte hastayı çökkün ruh
durumundan kurtarması, işlevselliğini ve
yaşam kalitesini arttırması nedeniyle emek ve
zaman harcamaya değmektedir. (Geriatri
2(29):76-82,1999)



Depresyonun tipi, şiddeti, fiziksel hastalığın
varlığı, maddi durum, sosyal destekler ve ilişkiler
depresyonun gidişatını etkilemektedir.
Hastanın mental kapasitesi, duygusal tepkileri,
gerçeği değerlendirme becerisi, diğer insanlarla
ilişki kurma yetisi ve yaşamın gerektirdiği
sorumluluklarla başa çıkma kapasitesinin
değerlendirilmesi ve bilinmesi de tedavi de
önemlidir.
Hastalıkların öyküsü, hastalık öncesi durum ve
premorbit kişilik, aile öyküsü çok dikkatli ele
alınmalıdır.


Psikolojik değerlendirmede; yaşlının kişilik özellikleri
hakkında kendisinden ve yakınlarından da detaylı bilgi
alınmalı ve bu arada yaşlı hasta eğer hospitalize ise
klinikte gözlemlenmelidir.
65 yaş üstü yaşlılarda % 1-3 major depresyon, % 2
distimi ve % 8-15 depresif belirtiler görülmekte
birlikte,hastanelerde yatan hastalarda depresyon görülme
sıklığı % 10-45 olarak bildirilmektedir. Yaşlılarda görülen
depresyonda bedensel yakınmalar daha ön plandadır.




Depresyonla birlikte organik hastalıkların
varlığı tedaviyi güçleştirmektedir.
Demansta yaşanan bilişsel değişiklikler ile
depresyon belirtileri birbirine benzer. İyi bir
mental muayene ve öykü alınması burada
önemlidir.
Demansta yakın bellek, soyut düşünme ve
yönelim bozulurken, hastanın sorulan sorulara
ilgisiz ve anlamsız cevap vermesi söz
konusudur ve perseverasyon, afazi gibi
nörolojik belirtiler de tabloya eşlik eder.
Burada unutkanlığın boyutunun ne olduğunun
çok iyi araştırılmasının ve bilinmesinin tedavi
açısından önemi büyüktür


Depresyonda dikkat, bellek gibi bilişsel işlevler
bozulabilir. Hastanın dikkati dağınıktır,
düşünceleri bir şeylere takılır kalır, psikomotor
yavaşlama vardır ve sorulan sorulara “bilmiyorum
hatırlamıyorum” diye cevaplamaktadır.
Depresyon düzeldikçe bilişsel semptomlarda da
düzelme görülür. Bu durum psödodemans olarak
adlandırılır. Bu demansın ilk evreleriyle
karıştırılabilmektedir.


Anksiyete belirtileri de depresyon belirtileri
ile karışabilir. Anksiyete de uykuya dalma
güçlüğü çekilirken, depresyon da sabah
erken uyanma söz konusudur. (Geriatri
2(2):76-78,1999)
Anksiyete ve depresyonun birlikte olduğu
durumlar da mevcuttur. Depresyon tanısında
ayrıntılı klinik öykü alınması ayırt edicilik
açısından önemlidir.


Yaşlılarda sağlık ekibi tarafından uygulanan
psiko-sosyal tedavi yaklaşımları yanında
farmokolojik tedavi( antidepresan kullanımı) de
yan etkilerine dikkat edilerek kullanılmaktadır.
Antidepresanlar içinde moklobemid kullanımının
depresyon ve kaygı tedavisinde olumlu sonuçlar
verdiği ve bilişsel bozulmada belirgin düzelme
sağladığı rapor edilmektedir.



Yaşlı hastanın tedavi, bakım ve rehabilitasyon
sürecinde hastalığına ve tedavi sürecine
uyumsuzluğu varsa veya uyum güçlüğü
yaşıyorsa sağlık ekibi öncelikle bunu tespit
eder.
Yaşlı bireyin kişiliğinin güçlü ve zayıf
yanlarının farkına varmasını sağlar.
Hedefler konusunda gerçekçi hedefler belirler
ve yaşlı bireyle anlaşmaya varır,




Yaşlı bireyin yaşamındaki stresörleri ve stres
tepkilerinin ne olduğunu fark etmesini, kendini
analiz ederek, tanımasına yardımcı olmak,
Stresli durumlarla sağlıklı baş etme yollarını
öğretir.
Stresle baş etmede arkadaşlık ve nitelikli ilişkiler
kurmak önemli olduğu için günlük yaşamda iyi
ilişkiler kurma yollarını öğrenmesini destekler.
Stres faktörlerinden uzak durması ya da bunları
azaltamıyorsa, keyif verici aktiviteler ve hobiler
edinerek bunlarla dengelemesini sağlar.




Kaygı semptomlarını azaltmak için gevşeme
egzersizleri oldukça etkilidir.
Derin solunum, meditasyon, masaj, hayal kurma
vb. gevşeme tekniklerini öğretmek,
Düzenli egzersizle daha az agresyon,stres ve
depresyonla yaşamak,
İçsel kontrol ve yüksek özgüven ile yalnızlık
hissetmemek gibi egzersizin olumlu yanlarından
yararlanmak,








Günlük tutmak,
Diyet yapmak,
Kendine olumlu bakmak,
Öfke kontrolünü sağlamak,
Mizah ve gülmeye daha fazla yer ayırmak,
Kendini ödüllendirmek,
Geleceğe odaklanıp kaygı duymak yerine ana
odaklanmak ve yaşanılan anı sevmek,
Burada ve şimdi ilkesini hayata geçirmek gibi
stresle sağlıklı baş etme yöntemlerini kullanmasını
sağlamak;



Böylece yaşlının yaşamında stres düzeyi
azalarak, bağışıklık sistemi güçlenmekte ve
hastalıklarla baş etme yeteneği artmaktadır.
Tıbbi tedavi, bakım ve rehabilitasyon sürecinde
küçük değişikliklerle başlamak, yaşlı hastanın
başarı şansını arttırır.
Yaşlılarda güçlü aile desteği, arkadaşlık ve
başkalarına bağlanmak yaşam memnuniyetini
arttıran bir etkendir.



Tıbbi tedavinin yanı sıra psikoterapi ile desteklenen
hastaların daha fazla iyileşme gösterdikleri
bilinmektedir.
Yaşlılarda bilişsel, kognitif psiko dinamik ve
davranış terapilerinin etkili olduğu bilinmekle
birlikte, grup terapileri de etkili olmaktadır.
Etkili değişim, danışmanlık, akran desteği, yaşam
biçimini değiştirme teknikleri,bireysel ya da grup
etkinlikleri ile yaşlı bireyin aktif katılımı ve
yetkinleştirilmesini sağlanır.
KUŞAKLAR ARASI SEVGİ TÜM İNSANLARI HAYATA

Arkadaşlık, Dostluk