SU VARLIĞI VE KURAKLIK

Download Report

Transcript SU VARLIĞI VE KURAKLIK

KURAKLIK
ve
TARIMIMIZ
Dörtyol İlçe Gıda, Tarım ve Hayvancılık
Müdürlüğü
Hazırlayan: Nihat SAKAROĞLU
Mühendis
DÜNYANIN SU VARLIĞI
Dünya’nın su varlığı : 1360 milyon km3.
Bu suyun % 97.2’si okyanuslarda ; % 2.8’i ise
karalarda ve atmosferde bulunur. Yer kürenin
alanı 510 milyon km2 .Bu alanın 361.2 milyon
km2’ si okyanus ve denizlerle kaplıdır.148.8
milyon km2 alan ise karalarla kaplıdır.
Dünyadaki suyun ancak % 26.6 yani 3.9
milyon km3’ ü tatlıdır. Tatlı suların % 80’i
devamlı buzul, derin yeraltı suyu ve
atmosferde buhar halinde bulunur. Buna göre
dünyada her yıl yenilenebilir su (insanların
yararlandığı su) 40.000 km3’ tür. Bu su,
dünyada var olan suyun 1/1000’dir.
Okyanuslarda 1250 mm/yıl ; Karalarda 410
mm/yıl buharlaşma olur.
Buna karşılık okyanuslara 1120 mm/yıl
karalara 720 mm/yıl yağış düşer.
Karalara düşen yağışın %24’ü yüzey akışa
geçer; %64’ü Toprağa sızar ve geriye kalan
%12’si toprak-bitki ve binalarda tutulur. Genel
Toplamda yeryüzüne düşen yağışların %38’i
buharlaşmaktadır.
TÜRKİYE’NİN SU
VARLIĞI
Ortalama yağış : 642,6 mm/yıl
Bu değer 501 km3 suya eşdeğerdir.
Buharlaşma: 274 km3
Yeraltına sızma: 41 km3
Komşu ülke suları: 7 km3
Bu yağışların akışa geçen bölümü
186
km3’dür.
(akış/yağış
oranı
%37’dir)
Kullanılabilir Yerüstü su pot. 98 km3
Kullanılan su miktarı
44 km3
Yeraltı su potansiyeli
14 km3
Yeraltı su kullanımı
6 km3
Kullanılabilir su potansiyeli 112 km3
Su potansiyelinin kullanım oranı
%40










Tarımda sulama ile tüketim
% 70
Sanayide Tüketim
% 22
Kentsel ve kırsal tüketim
%8
Dünyada su tüketimi 800 ton/yıl /kişi
Türkiyede su tüketimi (+/-) 1500 ton/yıl/ kişi
Dünyada tarım alanlarının %16 sı sulanmakta ve
toplam ürünün % 40 ‘nı karşılamaktadır.
Türkiyede tarım alanının %20 si sulanmaktadır.
Ekonomik sulanabilir arazinin %65 ‘i
sulanmakta.
Toplam sulanan alan yaklaşık 5.5 milyon ha
Bir kilogram buğday için bir ton suya ihtiyaç
vardır.
TÜRKİYEDE SU KULLANIMI
PROJEKSİYONU
2004 Yılı
2023
Sulama
32 km3
İçme Suyu 7 km3
Sanayi
5 km3
TOPLAM
44 km3
1500 ton/kişi-yıl
Nüfus 74 milyon
72 km3
18 km3
22 km3
112 km3
Yılı
Küresel İklim Değişim İşaretleri






Buzulların erimesi, kar örtüsünün azalması
Deniz suyu seviyesinin yükselmesi(10-25 cm)
Tropikal bitki -balıkların kutuplara yayılması
Havadaki kirleticilere hassas kuşların azalması
(İngiltere’de 22 milyon çift kuşun 17 milyonu yok
oldu)
Kuzey enlemlerde ağaçlardaki yaş halkaları daha
hızlı büyüdü.
Son 1400 yılın en sıcak yılları 1990 lı yıllarda oluştu.
Küresel İklim Değişiminin Tahribatı






Sulak alanların yaklaşık yarısı son 100 yılda yok
oldu.
Dünyada tatlı su balıklarının %20 si kayboldu.
Ormanların yarısı tüketildi.Ağaç türleri %9 yok olma
riskinde.
Balık alanlarının %70 i aşırı avlanmaya maruz.
Son 50 yılda tarım alanlarının 2/3 ü erozyonla
verimsizleşti.
Orman alanlarının 1/3 ü tarım alanına dönüştü.
KURAKLIĞA DOĞRU
KURAKLIK NEDİR?
Bir bölgede nem miktarındaki geçici dengesizliğin o
bölgedeki su kıtlığı ile ilişkisi olarak kabaca
tanımladığımız kuraklık doğal bir iklim olayıdır ve
herhangi bir zamanda herhangi bir yerde meydana
gelebilir. Kuraktan nemli iklim tiplerine kadar her
yerde görülebilir.
Zaman ( Süre )
İnfiltrasyonda azalma, yüzey akış ,
yeraltı suyu beslenmesinde azalma
Yüksek sıcaklık, çok rüzgar,
düşük nisbi nem,
aşırı güneşlenme,
bulut kapalılığının azlığı
Terleme ve buharlaşmada azalma
Toprak Suyunda Azalma
Hidrolojik
Kuraklı
Bitkide su stresi, biyomas
ve verimde azalma
Akarsu seviyelerinde azalma,
Rezervuarlara akışlarda azalma,
Islak alanlarda yaban hayatta
azalma
Ekonomik Etkiler
Tarımsal Kuraklık
Yağış açığı
( miktar – şiddet – zaman )
Meteorolojik
Kuraklık
KURAKLIK
Sosyal Etkiler
Çevresel Etkiler
Hidrolojik çevrimin şematik gösterimi.
KURAKLIK ÇEŞİTLERİ
Kuraklığın literatürde kullanılan üç çeşidi vardır.
1-METEOROLOJİK KURAKLIK
2-HİDROLOJİK KURAKLIK
3-TARIMSAL KURAKLIK
METEOROLOJİK KURAKLIK
Uzun bir zaman içinde yağışın belirgin şekilde normal
değerlerin altına düşmesi olarak tanımlanır. Nem azlığının
derecesi ve uzunluğu meteorolojik kuraklığı belirler ve
bölgeden bölgeye gelişiminde farklılıklar gözlenir.
Örneğin;yağışın ve yağışlı gün sayısının belirli bir
değerden az olması temeline dayanarak kurak periyotlar
teşhis edilir.
HİDROLOJİK KURAKLIK
Hidrolojik kuraklık yeraltı su kaynakları, yüzey
suları veya yağış periyotlarının etkisi ile ilişkilidir.
Meteorolojik kuraklığın uzaması durumunda
hidrolojik kuraklıktan söz edilir. Uzun süreli yağış
azlığının kaynak seviyeleri, yüzey akışı ve toprak
nemi gibi hidrolojik sistemin bileşenlerinde
kendisini göstermesidir.
İnsan aktiviteleri; arazi kullanımında değişim
meydana getirdiği için meteorolojik kuraklığın
frekansında değişim olmadığı halde su kıtlığının
frekansında değişim meydana getirmesinden
dolayı en önemli etken olarak gözlenmiştir.
TARIMSAL KURAKLIK
Tarımsal kuraklık meteorolojik kuraklığın çeşitli
özellikleri ile çok yakın ilişkilidir. Toprakta bitkinin
ihtiyacını karşılayacak miktarda su bulunmaması olarak
tanımlanan tarımsal kuraklık nem kaybı ve su
kaynaklarında kıtlık oluştuğu zaman meydana gelir.
Ürün miktarında azalmaya, büyümelerinde değişime ve
hayvanlar için tehlikeye sebep olur.
KURAKLIK ETKİLERİ
Kuraklık etkileri’nin 3 çeşidi vardır.
1-EKONOMİK ETKİLERİ
2-ÇEVRE ETKİLERİ
3-SOSYAL ETKİLERİ
EKONOMİK ETKİLERİ
1-Üründe kayıp
2-Süt ve çiftçi hayvanları kaybı
3-Kereste üretiminde kayıplar
4-Balık ürertiminde kayıplar
5-Ulusal Büyümede Kayıp, Ekonomik Gelişmede Gecikme
6-Yiyecek üretiminde düşüş - Yiyecek stoklarında azalma
7-Finanssal kaynak bulmada zorluk (Kredi riski)
8-Nehir ve kanalların denizciliğe olan katkılarında kayıp
9-Yeni ve ilave su kaynaklarının geliştirilmesindeki pahalılık
10-Suyun taşınmasındaki pahalılık
11-Çiftçi gelirlerinde kayıplar
12-Eğlence iş alanlarında kayıplar
13-Enerjide kaynak azalması
14-Tarımsal üretimin direkt bağlı olduğu endüstrilerde kayıplar
15-Üretimdeki düşüşe bağlı işsizlik
16-Hükümetlerin vergi gelirinde
ÇEVRE ETKİLERİ
1-Toprakta su ve rüzgar erozyonu
2-Balık alanlarına zarar
3-Bitki alanlarına zarar
4-Suyun kalitesine etki
5-Hayvan kalitesine etki
6-Hayvan doğal yaşam alanlarına etki
KURAKLIĞA DAYANIKLI ALTERNATİF
BİTKİLER



NADAS(KURU)TARIM:
Toprağın bir yıl sürülüp ertesi yıl boş
bırakılması şeklinde uygulanan tarım
yöntemidir.
Sulama imkanlarının yetersiz olduğu kurak ve
yarı kurak bölgelerde uygulanan bu yöntemin
amacı; toprağın, nemini almasını
sağlamaktır.Verimin düşük olduğu bu tarım
yönteminde,iki yılda bir ürün alınır ve üretim
doğal koşullara bağlıdır.
BUĞDAY

İlk yetişme döneminde (ilkbaharda) yağış ister.
Olgunlaşma ve hasat döneminde kuraklık
gerekir.Bu özelliğinden dolayı Karadeniz
kıyılarında tarımı yapılamaz.
24

ARPA
Soğuğa ve sıcağa dayanıklıdır. Bundan
dolayı buğdayın yetişebildiği her yerde
yetişir. Ayrıca düşük sıcaklıktan dolayı
buğdayın yetişemediği Doğu Anadolu’nun
yüksek yerlerinde de tarımı yapılabilir.
Üretim en fazla İç Anadolu Bölgesinde
gerçekleşir.
25
AYÇİÇEĞİ

İlk yetişme döneminde su , hasat döneminde kuraklık
ister. Bundan dolayı Doğu Karadeniz kıyıları hariç
bütün bölgelerimizde sulama ile tarımı yapılır.
Üretimde 1. Marmara Bölgesi (Ergene Bölümü). 2.
Karadeniz Bölgesi (Orta Karadeniz) 3. İç Anadolu
Bölgesi’dir.
26

NOHUT
İlk yetişme döneminde yağış ister. Hasat
döneminde kuraklık gerekir. Yurdumuz
iklim şartları genelde nohut tarımına
elverişlidir. En fazla tarımı İç Anadolu
Bölgesinde yapılmaktadır. Bu bölgemizi
Akdeniz ve Ege Bölgeleri takip etmektedir.
27
MERCİMEK
Kuraklığa dayanıklı olduğu için en fazla
tarımı G. Doğu Anadolu Bölgesinde
gelişmiştir. Mercimek üretimimizin yarıdan
fazlası bu bölgeden karşılanır (kırmızı
mercimek). Üretimde ikinci bölgemiz İç
Anadolu Bölgesidir(yeşil mercimek).
28

FASULYE
Yurdumuzda sulama imkanı olan her yerde
tarımı yapılabilir. Üretimde en büyük paya
sahip bölgemiz İç Anadoludur.
29
YER FISTIĞI

Akdeniz iklim şartlarında iyi yetişmektedir. En
fazla tarımı Akdeniz bölgesinde Adana çevresinde
gelişmiştir(%91). Ayrıca G.Doğu Anadolu
Bölgesinin batısında, Ege Bölgesi’nde Muğla
Manisa ve Aydın çevresi, G. Marmara
Bölümü’nde Balıkesir, Çanakkale çevresinde
tarımı yapılır. Çerez olarak tüketildiği gibi yağ da
elde edilir.
30
SUSAM

Sıcak iklim bitkisidir. Yurdumuzda başta G.Doğu
Anadolu Bölgesi olmak üzere Akdeniz ve
Ege Bölgelerinde tarımı yapılır. Yağ elde edilir.
Ayrıca helva yapımında kullanılır.
31
SOYA FASULYESİ

Önceleri daha çok Doğu Karadeniz’de OrduGiresun çevresinde tarımı yapılırdı. 1982 yılından
sonra yağ sanayisinde kullanılmaya başlanılınca
tarımı Akdeniz Bölgesinde hızla gelişmiştir. Kısa
sürede geliştiği için bölgede ikinci ürün olarak
yetiştirilir. Adana
başta olmak üzere
İçel, Hatay çevresinde
tarımı gelişmiştir.
Türkiye üretiminin
% 92 ‘sini Akdeniz
Bölgesi karşılar.
32
İNCİR


Akdeniz iklim bitkisidir. Kış ılıklığı ister ve yaz
kuraklığı ister. En fazla tarımı Ege Bölgesi’nde
gelişmiştir (Başta Aydın gelir.) Üretimin %80 i bu
bölgeden karşılanır. Ayrıca Akdeniz Bölgesi, G.
Marmara ve G.Doğu Anadolu Bölgesinin batısı ile
Karadeniz kıyılarında (Doğu Karadeniz kıyıları
hariç) tarımı yapılabilir.
Türkiye Dünya kuru
incir üretiminde ilk
sırada yer alır ve önemli ihracat ürünümüzdür.
34
TURUNÇGİLLER (Narenciye) (Portakal ,
mandalina, limon , greyfurt ve turunç)

Tropikal iklim bitkisidir. Yurdumuzda tarımı en
fazla Akdeniz Bölgesinde gelişmiştir (%88)
Antalya başta olmak üzere bütün Akdeniz
kıyılarında tarımı yapılabilmektedir. Ayrıca Ege
Bölgesinde İzmir’e kadar olan güney kıyılarında,
G.Marmara Bölümünün soğuktan korunmuş
kıyılarında, Doğu Karadeniz Bölümünde Rize
çevresinde ve G.Doğu Anadolu Bölgesinin
batısında tarımı yapılmaktadır.
35
KAYISI

Bütün bölgelerimizde tarımı yapılabilir. En
fazla tarımı D.Anadolu Bölgesi’nde
Malatya-Elazığ çevresinde gelişmiştir.
36

BADEM
Kıraç arazilerde yetişebilmektedir. Bütün
bölgelerimizde tarımı
yapılabilmektedir. En fazla İç Anadolu
Bölgesinde Niğde –Nevşehir çevresinde
gelişmiştir.
37

*** Sebze tarımı seracılık faaliyetleri ile
Akdeniz ve Ege Bölgelerinde bütün yıl
yapılabilmektedir. Seracılığın buralarda
gelişme sebepleri; kışların ılık geçmesi ve
güneşli gün sayısının fazla olmasıdır.
38
Şekil 5.
Türkiye’nin uzun yıllar gözlemlerine göre hidrolojik kuraklık haritası.
ETKİN SU KULLANIMI



Suyun etkin kullanımı, sulama uygulamalarında kaynaktan
bitkiye ulaşıncaya kadar kayıpların azaltılarak su tasarrufunun
sağlanması ile gerçekleşebilir.
Tarımda su kaynaklarının etkin kullanımı için öncelikle su
tasarrufu sağlayan önlemler alınmalıdır.
Basınçlı sulama yöntemlerinin özellikle damla sulama
yönteminin kullanılması, kısıntılı sulama yapılması, kullanılan
su miktarına göre sulama suyu ücretinin belirlenmesi ve sulama
şebekelerinde açık kanal-kanalet sistemleri yerine borulu
sistemlerin yapılması gibi önlemlerle su tasarrufu sağlanabilir.




Su uygulama randımanının arttırılması koşullara uygun olarak
seçilmiş sulama yöntemi ve tekniğine uygun olarak
projelendirilmiş
sulama
sistemlerinin
kullanımı
ile
mümkündür.
Yüzey sulama yöntemlerinde, derine sızma, gereğinden fazla
su uygulanması vb. nedenlerle fazla su sarfiyatı ve yüksek
taban suyu nedeniyle tuzluluk sorunları ortaya çıkmaktadır.
Buna karşılık basınçlı sulama yöntemlerinde, ilk tesis ve
işletme masrafı yüksekliğine karşın suyun kontrollü kullanımı
nedeniyle hem su tasarrufu sağlanmakta, hem de fazla suyun
toprakta yaratacağı olumsuz etkiler engellenmektedir.
Ayrıca daha yüksek eş su dağılımı gerçekleştirilerek sulamanın
etkinliği artırılmaktadır.






Tarımda az su tüketen sulama yöntemleri
seçilmeli
Sanayide az su kullanan üretim teknolojileri
kullanılmalı
Ormansızlaşma önlenmeli
Bireylerin ve toplumun bilinçlendirilmesi
Toprak ve su kaynaklarının korunması ve akılcı
yönetimi
Çerçeve SU YASASI çıkarılmalı
Koruma-kullanma ilkelerine uyulmalı
Kısıntılı Sulama




Kısıntılı su kaynağının yetersiz olduğu koşullarda tüm alanı sulayabilmek için
tercih edilen bir tekniktir.
Kısıntılı sulamada, gereken zamandan daha geç veya gereken miktardan daha
az su verilerek veya her ikisi birlikte yapılarak bitkinin strese girmesi ve daha
az su kullanması sağlanmaktadır.
Kısıntılı sulamada maksimum verim alınması yerine, su-verim ilişkileri göz
önüne alınarak uygulanacak sulama suyu miktarında kısıntı yapılarak bir
miktar verim azalmasına izin verilmektedir.
Böylece suyun hangi dönem veya dönemlerde kısılacağına karar verilerek
birim suyla daha fazla verim, daha fazla gelir elde edilmesi ve tasarruf edilen
suyla daha fazla alanın sulanması mümkün olmaktadır. Tekniğine uygun
olarak hazırlanan kısıntılı sulama programları ile su miktarından tasarruf
sağlanabilmektedir.
Atıksu ile Sulama




Kullanılabilir su kaynaklarının sınırlı olduğu günümüzde atık suların tekrar
kullanılması; artan su talebinin karşılanması, çevrenin korunması ve kaynakların
etkin kullanımı açısından önem kazanmaktadır. Sulamada evsel atık sular, drenaj
suyu ve taban suyu gibi kaynaklar kullanılmaktadır.
Bunun için, öncelikle bitkisel verimin, tuzluluktan etkilenmeye başladığı eşik
değerin ve tuzlu suyun kimi bitkisel niteliklere olan etkisinin bilinmesi gerekir.
Sulama suyunun kısıtlı olduğu yerlerde, sulama için gerekli niteliklere sahip
atıksuların tekrar kullanımı önerilmektedir. Ancak, atık sular çeşitli inorganik
maddeleri ve patojenleri bulundurduğu için bitki yetiştiriciliği ve çevre sağlığı
açısından risk taşırlar.
Bu nedenle atık suların sulamada kullanılmasında verimi ve çevreyi koruyacak
önlemlerin alınması gerekir.Bu önlemler ya da atıksuların sulamada tekrar
kullanım ölçütleri, “Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği” ile belirlenmiştir.
Türkiye’de son yıllarda yaklaşık 130 000 hektar alan evsel atık suyla
sulanmaktadır. Dünyada su kaynaklarının hızla kirlendiği dikkate alınırsa,
ülkemizde atıksuların tarımda kullanımının yaygınlaştırılması için çalışmalar
yapılmalıdır.





Bu yaklaşımda, sulama uygulamalarında ya da alan üzerinde kısıntı yapılmakta;
ya bitkilere gereğinden daha az su verilerek sulanmakta (kısıntılı sulama) veya
proje alanının bir bölümü, sulama dışı bırakılmaktadır.
Kısıntılı sulamada, su kısıntısı ya tüm mevsime eşit dağıtılarak, sürekli kısıntı
(SKS) yapılır ya da kısıntı planlı olarak (PKS), bitkinin belli gelişme
dönemlerinde uygulanır.
Sürekli kısıntı, farklı yaklaşımlarla yapılabilir. Örneğin, her uygulamada, sulama
suyu bir miktar azaltılarak verilebilir. Bitki kök bölgesinin daha yüzlek
derinliklerini ıslatılacak kadar su uygulanabilir.
Sulama aralıkları uzatılabilir. Bitki sırasının, her zaman veya ardışık olarak, bir
tarafı sulanabilir. Bu uygulama, son yıllarda, ülkemizde “kısmi kök kuruluğu”
yaklaşımı olarak ve tanınmaktadır. Söz konusu uygulama ile sulama suyundan
her zaman %50 tasarruf sağlanabilmektedir.
Planlı su kısıntısı ise, bitkinin bazı dönemlerinde sulama yapmamak şeklinde
uygulanmaktadır. Kısıntılı sulama, genel olarak, bitkilerin su eksikliğine en
dayanıklı dönemlerinde uygulanmalıdır.
• Toprak ve su kaynaklarının geliştirilmesi amacı ile
hazırlanan plan ve projelerde kullanılan kriterlerin
kesinlikle araştırma bulgularına dayandırılması, Bu
nedenle Araştırma Enstitülerinin güçlendirilmesi
• Erozyonun da deprem, taşkın, heyelan gibi doğal afet
kabul edilmesi, tasarruf tedbirlerinden etkilenmemesi
• Konuyla ilgili Kamu kuruluşlarında hizmet içi eğitim
ile genç, uygulayıcı mühendislerin yetişmelerinin
sağlanması,
51
• Erozyon,toprak, su,bitki,çevre
vb.konularında her kesimin ekolojik
okur-yazar olmasını sağlayıcı eğitimlerin
düzenlenmesi,
52
- Arazi kullanım planlaması,
- Ekonomik işletme büyüklüklerinin
belirlenmesi,
- Arazi toplulaştırma çalışmalarının
tamamlanması,
- Ve benzeri hizmetlere daha da hız
verilmesi, sağlanmalıdır.
53
• Tarım topraklarının ve meraların
erozyondan
korunması ve bilinçli yönetimi,
• Sosyal sorunlar yaratan kırsaldan kente
sağlıksız göçün önlenmesi,
• Eko-sistemin korunması,
• Yüzey sularının değerlendirilmesi,
54
ÇÖLLEŞME İLE MÜCADELE
“ULUSAL EYLEM
PROGRAMI”uygulamalarına hız verilmesi,
Miras Hukukunun, şartlara ve arazilerin
parçalanmasını önleyecek şekilde, yeniden
düzenlenmesi, zorunludur.
55
Çözüm Önerileri
1) Su havzalarını korumayı;içme suyu sağlama ve
kırsal kalkınma süreçlerinin ayrılmaz bir
parçası haline getirmek,
2) Su yönetimine halkın da katılımını sağlamak,
3) Küçük çiftçilere uygun sulama teknolojileri
sunmak ve desteklemek,
4) Çiftçilerin su ekonomisi sağlayan damla vb.
sulama yöntemlerine geçişinde teknik ve mali
destek sağlamak,
56
5.Yapılacak çevre dostu projelerle 186 milyar ton/yıl
yüzey akış suyunun bir kısmını kontrol altına
almak,
6.Nehir akışlarını ve su havzalarını her türlü
olumsuzluğa karşı sürekli denetlemek,
7.Kullanılan suyun %75’ini tüketen tarımsal
sulamanın bilinçli yapılması için eğitsel,yönetsel
ve teknolojik önlemler almak,
57
8. Su ücretlerinin koruma ve verimliliği
özendiren kademeli uygulanmasını
sağlamak,
9.Tatlı su ekosistemlerinin sağlık durumlarını
kaydetmek ve ekolojik hedefler belirlemek,
10. Enerji üretimi amaçlı tesis yapımlarında
ekosistemi dikkate almak
58
1- Su Yasasının çıkarılması
2- Yeşil enerji üretimine yönelinmesi,
3- Düşük maliyetli damla sulama sistemlerinin
yaygınlaştırılması
4- Sulama oranının %10-15 azaltılması ile 2025
yılına kadar kentsel ve sanayi su ihtiyacını
karşılayıcı önlemlerin alınması
5- Kentlerin su şebekelerindeki %25-50 lik kaçak
ve kayıpların önlenmesi
59
60
61
SU HAYATTIR!