5. Bilişsel Gelişim Kuramları II

Download Report

Transcript 5. Bilişsel Gelişim Kuramları II

BİLİŞSEL GELİŞİM
KURAMLARI II
Arş. Gör. Ceyhun OZAN
Eğitim Programları ve Öğretim
J. BRUNER ve BİLİŞSEL GELİŞİM
Bruner de Piaget gibi bilişsel gelişimi
evrensel bir anlayışla incelemiştir.
 Ona göre bilişsel gelişim, tepkilerin
uyarıcılardan bağımsız hale gelmesidir.
Yani tepkiler uyarıcılara bağımlıdır.
İlerleyen süreçte özellikle de dilin
kazanılmasıyla birlikte uyarıcılar kontrol
edilmeye başlanır ve tepkiler uyarıcılardan
bağımsız hale gelir.

Bruner`e göre:
Bir kültürün içinde doğmak, bilişsel gelişim için
yeterli değildir. Bilişsel gelişim süreci, etkili bir
öğretici-öğrenici ilişkisini gerektirir. Burada
öğretmenler, analar, babalar ve toplumun tüm
üyeleri çocukların bilişsel gelişimini kazanmada,
öğretmede üzerine düşen sorumluluğu yerine
getirmelidir.
 Bilişsel gelişim, bilgiyi işleme sürecinin ve
depolama sisteminin gelişimine bağlı olduğu için,
çocuk dil gibi bir sembol sistemini öğrenmeden
dünyayı anlayamaz. O halde dil çocuğun dünyayı
anlamlandırmasında en etkin anahtardır.




İnsanlar, ancak dili kullanarak birbirleriyle iletişim
kurabilir, tartışabilir ve yine dil sayesinde birbirlerine
öğretebilirler.
Bruner bilişsel gelişimi “bireyin kendisine ve
çevresine ne yaptığını ve ne yapacağını artan bir
kapasiteyle açıklamasıdır” diyerek açıklamıştır. En
kısa tanımıyla bireyin kendisinin farkında olmasıdır.
Bireylerin bilişsel gelişim seviyelerine göre, olaylara
bakış açıları da değişmektedir. Örneğin küçük bir
çocuğun “yağmurun yağması” ile ilgili görüşleri ile,
bir ergenin görüşleri birbirinden çok farklıdır.
BİLİŞSEL GELİŞİM DÖNEMLERİ

1. Eylemsel Dönem (Enactive Öğrenme) (0 – 3 Yaş)



Bilişsel gelişimin ilk aşamasıdır.
Çocuk bu dönemde, içinde bulunduğu çevreyi anlama
çabasına girişir. Çocuğun bu çabasına, sözel sembollerle
ya da imgesel olarak yardımcı olma şansı çok azdır.
Çünkü bu dönemde psikomotor öğrenmeler yoğundur.
Çocuk, vurmalı, dokunmalı, ısırmalı, hareket etmelidir.
Yani öğrenmeler “yaparak yaşayarak” gerçekleştirilir.
Bu dönemin çocukları için nesneler, sadece bazı eylemler
yaptıkları şeylerdir. Örneğin; biberon su içtiği bir nesnedir.
Nedenini düşünmez, sorgulamazlar.
2. İmgesel Dönem
(İkonik Öğrenme) (4 – 6 Yaş)
Bilişsel gelişimin ikinci aşamasıdır.
 Görsel bellek gelişmiş ancak yeterli değildir.
 Çocuklar olayları değerlendirip karar verirken
sadece gördükleriyle yetinirler, yani algılarının
tutsağı durumundadırlar.
 Gördükleri bir nesneyi, o nesne ortadan
kaldırılsa bile resmedebilirler, tarif edebilirler.

3. Sembolik Dönem (7 yaş ve üzeri)
Bilişsel gelişimin son dönemidir.
 Çocuk birçok alanın sembolünü kullanarak
iletişim kurabilir.
 Atasözleri, deyimler gibi soyut düşünce içeren
cümleleri anlayabilir, düşüncelerini böylesi
cümlelerle ifade edebilir.

L. VYGOTSKY ve BİLİŞSEL GELİŞİM




Vygotsky, bilişsel gelişimle ilgili sosyal bir kuram
oluşturarak, Piaget`nin “bilişsel gelişim çocuğun
neredeyse tek başına gerçekleştirdiği süreçtir”
düşüncesine karşı çıkar.
Vygotsky, bilişsel gelişimi açıklamada içselleştirme,
yakınsal gelişim alanı ve destekleyici kavramlarını
kullanır.
Ona göre yaklaşık 2 yaşına kadar çocukların bilişsel
gelişimnde “doğal çizgi” hakimdir; ancak bu çizgi
daha sonra yerini “kültürel çizgiye” bırakmaktadır.
Yani bilişsel gelişim sadece çocuğun kendi
keşiflerinin değil, aynı zamanda çevreden edindiği
yaşantıların da bir eseridir.
Bilişsel gelişimin kaynağı kişisel psikolojik süreçler
değil, sosyal çevredir.
1. Yakınsal Gelişim Alanı (Zone of
Proximal Development)
I. Her çocuğun herhangi bir yetişkin yardımı
olmaksızın, bağımsız bir şekilde kendi kendine
elde edebileceği bilişsel gelişim düzeyi
 II. Çocuğun bir yetişkin rehberliğinde (sosyal
çevre etkisiyle) çalıştığında ortaya koyabileceği
potansiyel Vygotsky`e göre bu iki durum
arasındaki fark, çocuğun yakınsal gelişim
alanıdır.

Eğitim öğretim süreci, çocuğun yakınsal gelişim
alanını en iyi şekilde kullanmasına olanak
vermelidir:
Öğrenciler birbirleriyle işbirliği içerisinde
çalışmalı ve bu şekilde çalışmaya
özendirilmelidir.
 Sadece bireysel değil, grupla da değerlendirme
gerçekleştirilmelidir.
 Psikolojik etmenlerin kültür tarafından
biçimlendirildiği unutulmamalı, kültürel değerlere
eğitim sürecinde yer verilmelidir.
 Öğretmenler, öğrencilerini büyük ölçüde
bağımsız bırakmamalıdır.

Vygotsky`nin eğitime yapmış olduğu önemli
katkılardan biri de metakognisyon (üstbiliş)
kavramına değinmesidir.
 Metakognisyon, bireyin kendi düşüncesinin
farkına vararak öğrenmeyi öğrenmesidir ve bunu
sağlamada öğretmenlere büyük sorumluluklar
düşmektedir.
 Vygotsky, Piaget`ye göre daha etkilenebilir bir
zihin gelişimi düşüncesine sahiptir. Ona göre
çocuğun zihni dış etkilere daha açıktır.

YETİŞKİNLERDE BİLİŞSEL GELİŞİM


William Perry
Araştırmalarında üniversite öğrencilerine
“Gerçeklik nedir?”, “Bir şeyin gerçekliği belirtip
belirtmediği nasıl anlaşılır?”, “Bilgi nereden elde
edilir?” gibi epistemolojik sorular yöneltmiştir.
Perry araştırmalarında sadece erkeklerle
çalıştığı için eleştirilmiştir.
Perry`ye Göre Bilişsel Gelişimin
Aşamaları
a. Temel İkilemcilik (Dualism)
 Temel kanı "her şey ya doğru ya da yanlıştır-ak
ya da karadır" bunun arası yoktur.
 Bu aşamadaki kişiler için bilgi mutlaktır.
 Üniversite öğrencisi dersi anlatan hocasını
otorite olarak görür ve öğrencilere doğru
yanıtları vermekten sorumlu kişi olarak görürler.
 Eğer doğru yanıtları veremiyorsa o zaman kötü
hocadır .
Çoğulculuk (Multiplicity)
("Herkes kendince doğrudur.")
 Çoklu bakış açılarının varlığını fark eder
 Her bir bakış açısını yeteri kadar
değerlendirecek durumda değildir henüz.
 Bir fikri ötekine üstün ne kılar?
 Buna ilişkin ölçütleri henüz mevcut değildir.

Görelilik (Relativism)
("Aslında herkesin kendince bir fikri var ve bu
fikirlerin her biri de pekâlâ doğru olabilir.")
 İnsan bilgisi bağlamsaldır yani durum ve
koşullara göre değişir. Bilginin doğruluk ve ya
yanlışlığı söz konusu değildir.
 Birey kendi düşünce ve değer yargılarına
dışardan ve objektif bakıp-inceleyecek bir
durumdadır.
 Bilgi ve hakikat kişilerin yaşantılarıyla göreli
olarak şahıstan şâhısa değişir.

Görelilikte Kalıcılık (Commitment
to Relativism)
"Kimi fikirlerin doğruluk payı ötekilere göre daha
güçlüdür. Kişi bir fikri ele alırken iddiaları ve
kendilerini destekleyene kanıtları ve diğer
koşulları dikkatlice ele alarak değerlendirilir."
 Hayatına dair geliştirdiği amaçlar doğrultusunda
bu çoğulcu dünyada kendince seçimler
yaptığının ve bu seçimlerin başkalarınınkilere
kıyasla daha iyi ya da kötü olmaktansa sadece
kendisine bilebildiği kadarıyla en uygun
seçenekler olduğuna karar kılar.

Kadınlarda Bilişsel Gelişim –
Mary Belenky
Belenky`e göre bilmenin 5 aşaması
 Sessizlik: Dışsal otoriteye tümden bağlılık
 Edinilmiş Bilgi: Dualizm hâkimdir, bilgiye sahip
kişiler dikkatle dinlenerek doğru bilgi elde
edilebilir
 Subjektif Bilgi: Bilgi kişiseldir
 Yaşantısal Bilgi: Aslolan bilgiyi edinmenin
yoludur.
 Yapılandırılmış Bilgi: Bilgi bağlamsaldır. Bilgiyi
(hakikati) edinmek hem kişisel hem de objektif
yollarla olur
