Enerji metabolizması - Diyetisyen Turan Gelir

Download Report

Transcript Enerji metabolizması - Diyetisyen Turan Gelir

Enerjinin Kaynağı
 Vücut organlarının çalışabilmesi ve normal vücut ısısının
sürdürülmesi vücuda alınan besin öğelerinin verdiği enerji
ile gerçekleşir.
 Doğada enerjinin esas kaynağı güneştir. Güneş enerjisi
bitkilerde karbonhidrat, protein ve yağ olarak depo edilir.
 Hayvanlar bitkileri tüketerek et, süt yumurta gibi enerji
kaynağı hayvansal yiyecekler yapılır.
 İnsan, enerjisini doğrudan tükettiği bitkisel ve hayvansal
besinlerden alır.
 Vücuda alınan besinler sindirildikten sonra besin öğeleri
olarak kan dolaşımı ile hücrelere taşınır ve orada yine kan
dolaşımı ile taşınan oksijen varlığında okside olarak enerjiye
dönüşürler.
 Bu enerji, vücudun büyümesi ve çalışması için harcanır. Enerji için
gerekli besinler sağlanamadığı zaman vücut bir süre kendi dokularını
kullanır ve sonra canlılığını kaybeder. Hücrede besinlerden enerjinin
oluşması ve harcanması süreci "metabolizma" deyimi ile ifade edilir.
 Sindirim sisteminden sindirilerek kana emilebilen bütün besinler vücuda
enerji sağlar. Fakat her besin aynı miktarda enerji sağlamaz. Besinlerin
enerji içeriği/değeri bileşimlerinde bulunan besin öğelerinin tür ve
miktarına bağlıdır.
 Örnek: 1 dilim ekmek (CHO ve protein),
1 adet elma (CHO)
1 yumurta (yağ ve protein)
Enerji Birimi
 Beslenme biliminde enerji için “ısı enerjisi” birimi ve birim olarak
“kilokalori” kullanılır.
 Bir kilokalori: 1 litre damıtık suyun ısısını 15 °C'den 16
°C'ye yükselten ısı enerjisi miktarıdır.
 Enerji birimi olarak mekanik enerjiyi ifade eden “joule”
kullanılmasının daha doğru olacağı düşüncesi de vardır.
 Bir joule (j): 1 kg ağırlığın 1 newton kuvvetle 1 metre
taşınması için harcanan enerjiye eşittir.

1 kilokalori = 4.184 kilojoule (kj) =4184 joule veya = 0.004184
megajoule (MJ)’dir.
Besinlerin Enerji Değeri
 Besinlerin enerji değeri, Dr. Atwater’in Amerika
Birleşik Devletlerinde (A.B.D.) 1900’lü yıllarda
geliştirmiş olduğu yöntemlerle ölçülmektedir.

Dr. Atwater çeşitli besinlerin insana
sağlamış olduğu enerji miktarlarını saptamıştır.

Bu yöntemle, besinlerin verdiği enerji
miktarını ölçmek için kullanılan aygıta "Bomba
Kalorimetresi” denilmektedir.



Çalışma Sistemi
Bir besinden bir miktar alınır ve kalorimetre bombası içine
yerleştirilir
Bu bomba basınçlı oksijen sevk edilerek doldurulur
Bir platin tel elektrik akımı ile bomba içinde yakılır. Yanma
ile oluşan ısı suyu ısıtır.
 Vücut, karbonhidrat ve yağları C02 ve H20'ya kadar
okside edilebilmekte, buna karşın proteinleri tam olarak
yakamamaktadır. Proteinlerin parçalanması ile oluşan
üre, ürik asit ve kreatinin idrarla dışarı atılmaktadır.
 Dr. Atwater'e göre sindirim kanalında Proteinlerin
ortalama % 92'si, Yağların % 95'i, Karbonhidratların %
98'i sindirilir. Besin öğelerinin bomba kalorimetrede
yanması ile bulunan değerler buna göre düzeltilir.
 Bu düzeltmelerden sonra besin öğelerinin vücutta
oluşturdukları enerji değerleri bulunur. Buna "metabolize
enerji değeri " veya "fizyolojik enerji değeri” denir.
 Besinlerin enerji değerini bulmak için önce laboratuar
protein, karbonhidrat ve yağ değerleri saptanır. Bu
miktarlar sırasıyla 4, 4, 9 ile çarpılarak besinin enerji
değeri bulunur.
-Bu değerler insanlar üzerinde denenerek saptanmıştır.
 Bunun için bir insanı alabilecek büyüklükte bir oda
şeklinde kalorimetre yapılmıştır.
 Odaya canlı yerleştirildikten sonra dışarı saldığı ısı
miktarı ölçülmüş ve böylece besinlerden oluşan enerji
miktarı hesaplanmıştır.
 Bundan idrar ve dışkı ile kaybedilen enerji çıkarılarak
yenilen besinlerle vücutta oluşan enerji saptanmıştır.
Son yıllarda, Atwater yöntemine yönelik bazı
eleştiriler yapılmaktadır:
1- Diyette sindirilmeyen karbonhidrat miktarı artınca
metabolize enerji azalır. Bu nedenle sindirilmeyen
karbonhidratların çok bulunduğu diyetlerde 1 g
karbonhidrat = 4 kalori ile doğru sonuç alınamaz.
Bu gibi durumlarda diyetteki sindirilmeyen karbonhidrat
miktarı çıkarıldıktan sonra yalnız sindirilen
karbonhidratların enerjisi hesaplanmalıdır.
Buna karşın, sindirilmediği bilinen bazı
karbonhidratların bakteriler tarafından parçalanarak bir
miktar enerji sağlandığı da bildirilmektedir. Yine tam
sindirildiği bilinen nişastanın bir kısmı
sindirilememektedir.
2- Atwater yönteminde, besin öğelerinin sindirimleri tek
başlarına ele alınmıştır. Oysa besin öğelerinin sindirimleri
birbirini etkilemektedir.Ayrıca sindirimde bireysel
ayrıcalıklar da söz konusudur.
Yiyeceklere uygulanan pişirme süreçleri de
sindirilebilmelerini etkilemektedir
Örneğin: Posasız diyette dışkıyla enerji kaybı % 3 iken,
yüksek posalı diyette % 11'e çıktığı bildirilmiştir.
3- Proteinlerde NH2 grubundan dolayı oluşan 1.25 kal/g
kaybı yalnız azot dengesi sağlayabilen yetişkinler için
doğrudur. Büyüme çağında azot birikimi olduğundan
idrarla atımı azdı
4- Hayvanlar üzerinde yapılan vücut ağırlığı ile ısı
oluşumu arasındaki ilişkilerle ilgili araştırmalar, diyetteki
protein, yağ ve karbonhidrat oranlarının büyüme için
gerekli metabolize enerjiyi etkilediğini göstermiştir.
 Atwater yöntemiyle çeşitli besinlerin enerji
değerleri bulunmuştur.
 Enerji değeri yüksek olan besinler
bileşimlerinde en çok yağ bulunanlardır.

Besin grupları enerji içeriğine göre sıralanırsa:

1- Yağlar ve yağlı tohumlar (yağ, un ve şekerle yapılan unlu ürünler)
şeker ve diğer tatlılar

2- Tahıllar ve türevleri,

3- Kuru-baklagiller, etler, yumurta

4- Süt ve türevleri,

5- Patates ve meyveler

6- Sebzelerdir. Sebzelerin önemli bölümü su olduğu için enerji değerleri
en düşük besinlerdir.
Turan Gelir