Nanoelektronik nedir-son

Download Report

Transcript Nanoelektronik nedir-son

NANOTEKNOLOJİ
Hazırlayan ve Sunan
Çağatay COŞKUN
050703044
İçerik Olarak;










Nanoteknoloji Nedir?
Nanoteknolojinin Tarihi
Yaklaşan Devrim Nanoteknoloji
Karşılaşılan Sorunlar
Nanoteknolojinin Hedefleri
Ülkemizdeki Durumu
Atomlar ve Nanoteknoloji
Kullanım Alanları
1. Malzeme ve İmalat Sektörü
2. Nanoelektronik ve Bilgisayar Teknolojileri
3. Tıp ve Sağlık Sektörü
4. Havacılık ve Uzay Araştırmaları
5. Çevre ve Enerji
6. Bioteknoloji ve Tarım
7. Savunma Sektörü
Nanoteknoloji ile Geleceğe Bakış
Kaynakça
Nanoteknoloji Nedir?
Nanometre terimi, Antik Yunanca’ da ‘cüce’ anlamına gelen
‘nano’ kökünden gelmektedir.
Bir nanometre, milimetrenin milyonda biridir. Bir başka
ifadeyle, insan saçı çapının yüz binde biri bir nanometreye
denk gelmektedir. Ayrıca Nano değeri, maddenin atomdan
önceki son basamağını teşkil etmektedir.
Nanoteknolojinin bir başka tanımıysa, üretilmek istenen
maddenin, atomlarından başlayarak yapılması kavramıdır.
İlk defa dile getiren ABD’ den Eric Drexler’ dir. Nano
teknoloji üzerine yoğunlaşan Foresight Enstitüsü’ nün
kurucusu olan Drexler, ünlü MIT laboratuarındaki eğitimi
sırasında, biyolojik sistemlerden esinlenerek, moleküler
makineler yapılabileceğini önermiş, nano teknoloji kavramını
ortaya atan kişi olmuştur.
Nanoteknoloji Nedir?
Nanoteknoloji Nedir?
Nanoteknoloji, atomların tek tek kullanılarak, yalnızca
çalışabilen değil; iş gören, makro boyutta, dünyada olmayan
niteliklere sahip aygıtların üretilmesi ve kullanılmasını
amaçlayan bir teknoloji alanıdır. Türkçeye “moleküler üretim”
diye çevrilebilecek nanoteknoloji kavramı, son yıllarda çokça
adından söz ettirmektedir.
Nanoteknolojinin Tarihi
Yıllar önce bir odayı tek baslarına dolduran bilgisayarlar, önce
masa üstü, ardından dizüstlerine, şimdilerde de cebimize
girecek kadar küçüldüler.
 Mikron boyutlarında hayatımıza giren gelişmelerse sadece
bilgi işlemle sınırlı kalmıyor. Tarımdan tıbba, mikro
mekanikten
yongalara
dek
hemen
her
alanda
nanoteknolojinin günlük hayatımıza katacağı şeyler var.
 Hemen her gün mikron boyutlarında yaşanan gelişmeler
sadece masaüstü ya da diz üstü sistemler için geçerli
olmaktan çıktı. Bilgi işlemci arenasındaki yarışta hayati önem
taşıyan bir noktaya gelmiş olup, artık hayatımızın hemen her
anında kendini göstermektedir.

Nanoteknolojinin Tarihi
60`lar-Feynman
Nanoteknoloji vizyonunun ortaya çıkışını, 1959 yılında
fizikçi Richard Feynman’ın malzeme ve cihazların moleküler
boyutlarda üretilmesi ile başarılabilecekler üzerine yapmış
olduğu ünlü konuşmasına kadar dayandırabiliriz (There is
Plenty of Room at the Bottom). Bu konuşmasında Feynman
minyatürize edilmiş enstrümanlar ile nano yapıların
ölçülebileceği
ve
yeni
amaçlar
doğrultusunda
kullanılabileceğinin altını çizmiştir.
Nanoteknolojinin Tarihi
80`ler-Uygun mikroskopların geliştirilmesi
Boyutlar küçüldükçe, yapılan çalışmaları izlemek zorlaşmıştır.
1981 yılında IBM tarafından yeni bir mikroskop türü “Scanning
Tunneling Microspcope” (STM) geliştirildi. Bu önemli ilerlemede
pay sahibi olan araştırmacılar bu buluşları ile 1986’da Nobel
Fizik ödülünü aldılar.
Aynı zamanlarda STM mikroskobunun bir türevi olan “Atomic
Force Microscope” (AFM) geliştirildi. Feynman’ın bahsetmiş
olduğu enstrümanların (scanning electron microscope, atomic
force microscope, near field microscope vb.) 1980’lerde
geliştirilmesi ve eşzamanlı olarak gelişen bilgisayar kapasiteleri
ile nano skalasında ölçüm ve modelleme yapılması mümkün
olmuştur.
Nanoteknolojinin Tarihi
90’lar –Fullerene-Karbon Nanotüpler-Drexler
1990’ların başında Rice Üniversitesinde Richard Smalley
öncülüğündeki araştırmacılar 60 karbon atomunun simetrik
biçimde sıralanmasıyla elde edilen futbol topu şeklindeki
“fullerene” molekülleri geliştirildi. Elde edilen molekül 1
nanometre büyüklüğünde ve çelikten daha güçlü, plastikten
daha hafif, elektrik ve ısı geçirgen bir yapıya sahipti. Bu
araştırmacılar 1996 yılında Nobel Kimya ödülünü aldılar.
1991 yılında Japon NEC firması araştırmacılarından birinin,
Sumio Iijima’nın, karbon nano tüpleri bulduğunu duyurdu.
Karbon nano tüpler, fullerene molekülünün esnetilmiş bir şekli
olup benzer şekilde önemli özelliklere sahip, çelikten 100 kat
daha güçlü ve ağırlığı çeliğin ağırlığının 6’da 1’i kadardı.
Nanoteknolojinin Tarihi
2000’ler – Yarış başlıyor !
1999 yılında ABD’de Bill Clinton hükümeti nanoteknoloji
alanında yürütülen araştırma, geliştirme ve ticarileştirme
faaliyetlerinin hızını artırma amacını taşıyan ilk resmi hükümet
programını,
Ulusal
Nanoteknoloji
Adımını
(National
Nanotechnology Initiative) başlattı. 2001 yılında Avrupa Birliği,
Çerçeve Programına Nanoteknoloji çalışmalarını öncelikli alan
olarak dahil etti. Japonya, Tayvan, Singapur, Çin, İsrail ve
İsviçre benzer programlar başlatarak 21. yüzyılın ilk küresel
teknoloji yarışında önlerde yer almak için çalışmalarına hız
verdi.
YAKLAŞAN DEVRİM NANOTEKNOLOJİ
Nano-Teknoloji hızlı bir şekilde 21. yüzyılın endüstriyel
devrimi olarak biçimlenmektedir. Nanoteknoloji yediğimiz gıda
ürünlerinden, giydiğimiz kıyafetlere, kullandığımız ilaçlardan,
bilgisayarlarımızın gücüne, sürdüğümüz otomobillerden,
yaşadığımız evlere kadar hayatımızın her noktasını
etkileyecektir. Uzun vadede nano-teknolojinin etkisi tarihte
buhar gücünün, elektriğin veya transistörlerin kullanımı kadar
belirgin olacaktır.
YAKLAŞAN DEVRİM NANOTEKNOLOJİ
Tarım, biyoloji, mekanik, elektronik, tip ve kimya alanlarında
uygulanan yeni yöntemlerde de, nano teknolojinin
nimetlerinden faydalanılmaya başlanması; bu sayede
geliştirilen yeni ürün, hizmet ve yöntemler ile günlük
hayatımıza girmeye başlamıştır.
Geçmişine baktığımızda ‘yeni’ olarak nitelendirebileceğimiz
nano teknoloji üzerine yapılan çalışmalara artarken, ciddi
firma ve akademik kurumların bu alana yaptığı yatırımlar
milyar dolarlara ulaşmış durumda. Hal böyleyken nano
teknolojinin getirilerinin somut örneklere dönüşmesi ise çok
şaşırtıcı değil.
YAKLAŞAN DEVRİM NANOTEKNOLOJİ
Her geçen gün hızla ilerleyen teknolojinin sokaktaki insana
yansıyan yüzü öncelikle cihaz boyutlarında yaşanan hızlı
küçülme. Hepimizin bildiği gibi ilk bilgisayar bir oda kadar
büyüktü ve yaptıkları işlemi ve hızlarını bugünkü modellerle
kıyaslamak bile şu an için çok anlamsız bir davranış olarak
değerlendirilebilir.
Günümüzde çok güçlü bir bilgisayarın bir saat büyüklüğünde
olabileceğini ve günlerce şarj edilmeden çalışabileceğini
duyduğumuzda ‘neden olmasın’ diyebiliyoruz. Bundan 15 yıl
önce ise 10MHz hızındaki işlemciler kullanıyorduk. Bugün ise
2GHz ‘lık bir işlemci için ise ‘idare eder’ dediğimiz bile oluyor.
15 yıl sonraysa ‘Vay be, o zamanlar 2GHz ‘lık işlemciler
kullanırdık’ diyerek kendi kendimize güleceğiz.
KARŞILAŞILAN SORUNLAR
Daha hızlı yongaların oluşturulmasında yaşanan en büyük
engel devre elemanlarının üzerinde bulunan akıma olan
direnci ve bunu oluşturduğu yüksek ısı. Mikron düzeyinde bir
araya getirilmiş milyonlarca transistor öngörülen ısının
üzerine çıkarak hatalara veya yonganın zarar görmesine
neden olabiliyor. Electromgration’ adı verilen bu olayın
yonganın zarar görmesine neden oluyor.
‘Electromgration’ metal atomlarının ince tabakalara
bölünmüş yonganın yapısında yer değiştirmesiyle meydana
geliyor.
KARŞILAŞILAN SORUNLAR
Diğer bir sorunsa giderek gelişen yonga oluşturma
teknolojilerinin yongalarda daha küçük devre elemanlarının
bulunabilmesini sağlamasıdır. Fakat bu küçülmenin bir sınırı
var. Yeni teknolojiler bu sınırı giderek zorlasa da bu minik
transistörler birkaç tane molekülden oluşan bir hale gelince
transistör görevini gerçekleştiremeyecektir.
Yonga oluşturmada kullanılan yeni teknolojiler ve materyaller
her yıl ‘en fazla su kadar küçülebilirler’ tahmininde değişikliğe
neden olmaktadır.
KARŞILAŞILAN SORUNLAR
Yongalar daha az güç harcıyor ve daha az ısınıyor. Doğal
olarak bu özellikteki yongaları yüksek frekansta çalıştırılarak
işlem performansını da arttırıyorsunuz. Ayrıca yongaların
tasarımı, işlemcilerin ısı üretme ve yüksek saat hızlarında
tutarlı çalışabilmelerini etkiliyor.
Yonga üretiminde kullanılan yöntem aynı tasarıma sahip iki
yongadan birinin diğerine göre daha hızlı olabilmesine,
Daha küçük transistörlere sahip yongalar (mesela
işlemciler), ürettiği ısıyı daha iyi dağıtabilmelerine,
Küçük transistörlere sahip yongalar daha düşük voltaj ve
yüksek frekansla nispeten yüksek işlem döngülerine
ulaşabilmesine neden oluyor.
NEDİR MOORE YASASI?
1965 yılında İntel ‘in kurucularından olan Gordon Moore ‘un
ortaya attığı Moore yasasına göre işlemcilerdeki transistor
sayısı 18 ayda bir ikiye katlanmaktadır. Moore, bu yasanın
sonraki on yıl boyunca geçerliliğini koruyacağını tahmin
etmişti ama Intel bu yasayı günümüze kadar çiğnemeden
devam ettirmeyi başarabilmiştir.
NANOTEKNOLOJİNİN HEDEFLERİ





Uygun atomları ya da molekülleri doğru biçimde bir araya
getirerek istenen yapıyı oluşturmak.
Yapı bölümlerinin kontrollü biçimde kendi kendilerinin
kopyalamalarını ve büyümelerini sağlamak.
Moore Yasası ile öngörülmüş ve gerçekleşmiş olandan çok
daha hızlı bir gelişme sağlamak.
Canlı yapılara cansız yapılanların bir arada işlev görmesini
sağlamak.
Büyük devletler savunma sanayinin gelişmesi adında bu
çalışmalara yüz milyonlarca dolar aktarıyor. Nano tabanlı
projeler arasında bir hafta uykusuz kalabilmesine rağmen
yüksek performansından hiç bir şey kaybetmeyen süper
askerler, insansız uçabilen ve arıza yaptığında kendini tamir
edebilen uçaklar gibi çalışmalar bulunuyor.
ÜLKEMİZDEKİ DURUMU



Ülkemizde sadece Gebze İleri teknoloji Enstitüsü, Sabancı,
Bilkent, ODTÜ ve İTÜ ‘de küçük çaplı çalışmalar
yapılmaktadır. Nanoteknolojinin açıklanması ve herkesin
öneminin kavraması gerekiyor. Bunun için de ülkemizdeki
üniversitenin birlikte bir çalışma yürütmesini şart koşuyor.
Özellikle üniversitelerde ilgili bölümler açılmalı ve gençlerin
dikkati çekilmeli.. Triboloji alanında bir deha olarak kabul
edilen bilim adamı Prof. Dr. Ali Erdemir nano-teknoloji
kullanarak geliştirdiği yapay elmas özelliği taşıyan buluşuyla
Nobeli R&D ödülünü üçüncü kez kazanması.
Prof. Erdemir ’in geliştirdiği nano özellikli karbon elmas
tabakada sürtünme katsayısı çok düşük; bunun yanında ısıya
dayanıklılığı ise son derece yüksek.
ÜLKEMİZDEKİ DURUMU


Her iki özellik de beklentileri karşılayacak kadar güzel bir
başlangıç. 1977 yılında İTÜ Metalürji bölümünden mezun
olan ve 1987 yılından beri de ABD ‘de Chicago kenti
yakınlarında bulunan Argon laboratuarında araştırmalarını
sürdüren Prof. Erdemir, geliştirdiği maddenin suni bir elmas
gibi düşünülebileceği ve aynen gerçek elmasın özelliğine
sahip olduğunu belirtilmektedir.
Geliştirilen bu teknik ile kesici ve delici aletlerin uçları ısıya
çok dayanıklı bir hale getirilebilecek. Diğer bir yandan da
uzay araçlarında kullanılan birçok cihazdan daha uzun
ömürlü olabileceği kaydedilmiştir.
UYGULAMA ALANLARI
UYGULAMA ALANLARI
1.



Malzeme ve İmalat Sektörü
Malzemelerin atomik ve moleküler boyutlardan başlayarak
inşa edilmesi, konvansiyonel metotlar ile elde edilen
malzemelere oranla daha sağlam ve hafif maddelerin ortaya
çıkmasını sağlayacaktır.
Bu malzemeler, daha düşük hata seviyeleri ve eşsiz
dayanıklılık güçleri ile hali hazırdaki bir çok endüstriyel süreç
için devrimsel yenilikler getirecektir.
Benzersiz ve alışılmamış özellikleri ile nano tüpler, elyaflar,
lifler ve kaplama malzemeleri imalat yöntem ve tekniklerinin
gelişmesine imkan sağlayacaktır.
Nano tüpler, bir molekül gezegen
dişlisi gibi çalışırlarken..
UYGULAMA ALANLARI
2.
Nano-Elektronik ve Bilgisayar Teknolojileri
Elektronik araçların nanometre ölçeklerinde elde edilmesi ile
halen kullanılan sistemlerinin işlem güçleri ve kapasiteleri bir
kaç kat artacaktır.
 Nanoteknolojilerin kullanım alanlarından biri olarak önerilen
kuantum bilgisayarların geliştirilmesi ile günümüzün en
modern bilgisayarları olan Pentium bilgisayarlar ile
kıyaslanamayacak seviyelerde işlem gücü elde etmek
mümkün olacaktır.
 Bunlara ek olarak elektronik araçlar için geliştirilen sensör,
gösterge sistemleri ve sinyal iletimi alanlarında ciddi
ilerlemeler kaydedilecektir.

UYGULAMA ALANLARI
3.


Tıp ve Sağlık Sektörü
Nanoteknoloji yaşayan sistemlere moleküler seviyelerde
müdahale etme imkanı oluşturabilir. Yaşayan organizmalar ile
etkileşime geçebilecek boyutlarda araçlar üretilmesi ile bir çok
yeni teşhis ve tedavi yöntemlerinin gelişmesi olasıdır.
Sadece hastalığın bulunduğu ve/veya yayıldığı bölgelere
saldırarak ilaç veren makineler, insan vücudu içinde hareket
edilmesine imkan sağlayan teşhis araçları, nano-teknolojinin
tıp ve sağlık sektörü üzerindeki potansiyel uygulamaları
olarak gösterilebilir.
UYGULAMA ALANLARI
3.

Tıp ve Sağlık Sektörü
Hatta vücuda ek bir bağışıklık sistemi de
kazandırabilirler.
Hedef
hücrelerin
özellikleri programlandığında, mesela
grip virüslerine saldırabilir ve bünye
hastalanmadan
virüs
istilasını
durdurabilirler. Aynı zamanda vücuttaki
her bulguyu rapor edip doktorluk da
yapabilirler.
UYGULAMA ALANLARI
4.


Havacılık ve Uzay Araştırmaları
Havacılık ve uzay araçları çok maliyetli teknolojilerdir. Bu
araçların imalatı sırasında kullanılan malzemelerin ağırlığı
maliyetlerin yüksekliğinde çok önemli bir yer tutar.
Nanoteknoloji bu malzemelerin ağırlığının önemli ölçüde
azaltılması ile maliyetlerin düşürülmesini sağlayabilir.
Ayrıca çekme direnci çelikten kat kat yüksek nano tüpler
sayesinde dünya yüzeyinden atmosfere kadar yükselebilecek
yapılar inşa edilmesi potansiyel uygulama alanları içinde yer
alabilir. Böylece uzay araştırma maliyetlerinin büyük bir
kısmını meydana getiren fırlatma maliyetleri düşürülebilir.
UYGULAMA ALANLARI
5.


Çevre ve Enerji
Nano-malzemelerin ve nano-kompozitlerin fosil yakıt
endüstrilerinin
verimliliğini
geliştirme
potansiyeli
bulunmaktadır.
Nano-kompozitlerin yaygın olarak kullanılması ile daha
yüksek verimliliğe sahip motorların ve dolayısı ile daha temiz,
çevre dostu ulaşım sistemlerinin kurulması mümkün
olacaktır.
UYGULAMA ALANLARI
6.
Bio-teknoloji ve Tarım:
Tıp ve sağlık sektörlerinde uygulanabilecek
teknolojilerin genişletilmesi ile bio-teknoloji, ilaç
ve tarım sektörleri de ürünlerinde bu teknolojileri
uygulayacaktır.

Yeni ilaçlar, gübreler, daha besleyici ve hastalık direnci yüksek
bitkiler veya hayvanlar bir çok üniversite ve özel sektör kuruluşun
araştırma alanları içerisinde yer almaktadır. Bu gün bile bitki ve
hayvan genlerinin düzenlenmesi ile ortaya çıkartılmış olan bazı
ticari ürünlere rastlamak mümkündür.
UYGULAMA ALANLARI
6.
Bio-teknoloji ve Tarım:

İnsanlık tarihi de gelecekte ortaya çıkacak tehlikeleri anlatanlarla
dolu. Bu konudaki en çarpıcı örnek Unabomber, Gerçek ismi
Theodore Kaczynski olan Unabomber, 17 yıl boyunca
üniversitelerde bilgisayar ve genetik konularında araştırma yapan
bilim adamlarına öncelikli olmak üzere, çeşitli kişilere bombalı
paketler gönderip sonunda teknolojik ilerlemenin insanlığı
mahvedeceğini anlatan bir manifestoyu New York Times ve diğer
önemli yayın organlarında bomba tehdidi ile yayınlatmış biri.
Elbette bu görüşe katılan başka kimseler de var. Ama görünen o ki
ilerleme her zaman devam etmekte ve bu böyle sürecektir.
UYGULAMA ALANLARI
7.


Savunma Sektörü
Nano-teknoloji askeri uygulamalar konusunda bir çok alanda
potansiyel vaat etmektedir.
Geliştirilmiş elektronik savaş kapasitesi, daha iyi silah
sistemleri, geliştirilmiş kamuflaj ve akıllı sistemler bir çok
Ar-Ge çalışmasının gerçekleştirildiği alanlardır.
NANOTEKNOLOJİ İLE GELECEĞE BAKIŞ



Çok hafif ve dayanıklı olacak nano-materyaller yapılacak
araba, uçak ve uzay araçları ile çok az enerji tüketimi ile daha
uzun ve güvenli yolculuklar yapılabilecek. Ayrıca doğada
mevcut birçok teknoloji hayata geçirilebilecek.
Lotus Çiçeği yaprağının hiç ıslanmaması ve kirlenmemesi
özelliğini bu şekilde aydınlatmak mümkün olabilir. Çözüm
bulunduktan sonra kirlenmeyen ıslanmayan kaşıklar, çatallar,
elbiseler üretilebilecek.
Diğer yandan sağlık alanına yönelik olarak yapılacak akıllı
nano robotlar, hastalığı teşhisini koymada önemli görevler
üstlenecek ve gerektiğinde hastalıklı bölgelere ilaç vererek
tedavi gücünü arttıracaklar.
NANOTEKNOLOJİ İLE GELECEĞE BAKIŞ



Ayrıca, otomotiv sektörünün en önemli sorunlarından biri olan
araçların üzerindeki boyaların çizilmesi ve kaportaların
aşınması sorunu da nano teknoloji sayesinde çözülecek.
Nanoteknoloji ile işlenmiş gümüş, bakterilerin üremesini
engelleyebiliyor (ya da yaşamlarını zorlaştırıyor). Nanogümüş olarak adlandırılan işlem bir asi görevi üstleniyor.
Nano-gümüş kaplanan yüzeyler bakterilere geçit vermiyor.
Asıl uygulama alanları, bakterisiz ve mikropsuz ortamların
oluşturulması gereken ortamlar. Özellikle hastaneler ve
mutfaklar için oldukça faydalı olacak bir buluş.
Pimapen, kendi kendini temizleyen, bir başka değişiyle hiç
kirlenmeyen bir pencere modeli üretmek için kolları sıvamış
durumda. Bu tip ürünler, yurt dışındaki teknoloji fuarlarında
yeni yeni tanıtılıyor. Pimapen ‘in 20. yılı dolayısı ile
düzenlenen basın toplantısında tanıtılan bu projede nanoteknolojiye dayanıyor. Firmalar bu amaca yönelik laboratuar
çalışmalarını sürdürmektedirler.
NANOTEKNOLOJİ İLE GELECEĞE BAKIŞ


Başka bir ilginç uygulama ise şöyle: Külçe altın oda
sıcaklığında tepkimeye girmemesine rağmen 3-5 nanometre
boyutlarına getirildiğinde pek çok tepkimeyi tetikleyebiliyor.
Nano altınların özelliğini fark eden bir Japon firması koku yok
ediciler geliştirmiş. Bu koku yok ediciler tuvaletler için biçilmiş
kaftan. Bir iki nanometre çapında, kamış biçimli, moleküler
olan karbon-nano tüpler, biçimlerine bağlı olarak elektriği
metal ya da yarı iletken özellikte taşıyorlar.
NANOTEKNOLOJİ İLE GELECEĞE BAKIŞ


Nano-teknolojik çalışmalara güzel bir örnek olarak da
İsrailli bilim adamlarının projesi verilebilir. İsrailli bilim
adamları biyolojik molekülleri bir test tüpü içinde, bir
bilgisayar oluşturmayı başardılar. Bu çalışma, bir
milimetrenin onda biri hacmindeki su damlacığı içinde 1
trilyon bilgisayarın bir arada bulunarak aynı anda işlem
yapmaları anlamına geliyor.
Bu araştırmanın ileride insan, hayvan ve bitki bedenindeki
biyokimyasal ortamla etkileşerek önemli biyolojik ve
farmakolojik
uygulamalara
olanak
sağlayacak
bilgisayarların
geliştirilmesine
yol
açabileceği
belirtilmektedir.
KAYNAKÇA






http://www.nanoteknoloji.gen.tr/
http://www.medikalteknoloji.com/news-i736-33.html
Video http://www.youtube.com/watch?v=vEYN18d7gHg
http://www.elektromania.net/bilim/teknohaber.asp?id=32
http://images.google.com.tr/imgres?imgurl=http://www.usakgundem.com
/image/Image/teknopark/NanoCartriangle.jpg&imgrefurl=http://blogs.usa
kgundem.com/teknopark/%3Fgroupid%3D3&h=188&w=250&sz=18&hl=t
r&start=58&tbnid=ZmmKdD7di6NYYM:&tbnh=83&tbnw=111&prev=/imag
es%3Fq%3DNANO%2BYAPILAR%26start%3D40%26gbv%3D2%26nds
p%3D20%26hl%3Dtr%26sa%3DN
http://www.1resimler.com/data/media/1227/Dunya_ve_Ay.jpg
Beni Dinlediğiniz için