Yeme bozuklukları - İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü

Download Report

Transcript Yeme bozuklukları - İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü

İZMİR YÜKSEK
TEKNOLOJİ
ENSTİTÜSÜ
PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK ve
REHBERLİK HİZMETLERİ
YEME BOZUKLUKLARI

Yeme bozuklukları sıklığı son 50 yılda artış göstermektedir.
Tarihçesine bakıldığında, değişik şekillerdeki yeme
bozukluklarının aslında uzun yıllar öncesinden beri var oldukları,
ancak en çok bilinen yeme bozuklukları olan Anoreksiya
Nervoza ve Bulimia Nervozanın resmi sınıflandırma sistemlerine
daha yakın tarihlerde girmiş oldukları görülmektedir (Toker ve
Hocaoğlu, 2009).
ANOREKSİYA NERVOZA

Kilo kaybetmeye yönelik, amaçlı ve istekli davranış biçimleri, kilo
kaybı, beden ağırlığı ve yiyecekle aşırı uğraşı, özel yemek yeme
biçimleri, kilo almaktan aşırı korku, beden imajı bozukluğu ve
regl olamama ile karakterizedir.

Anoreksiya terimi iştah kaybına, nervoza ise duygusal nedenlere
işaret etmektedir (Davison ve Neale, 2004).
ANOREKSİYA NERVOZA

AN için 1994 yılında oluşturulan DSM-IV kriterleri şöyledir:
1.
Normal vücut ağırlığında olmayı reddetme
Zayıflığa rağmen kilo almaktan, şişmanlamaktan aşırı korkma
Beden biçimlerini çarpık algılama
Aşırı düzeyde zayıflama mensturasyonların ardışık üç kez
olmaması, düzensizleşmesi, kaybolması
2.
3.
4.
ANOREKSİYA NERVOZANIN
KLİNİK GÖRÜNÜMÜ




Hastalar karbonhidrat ve yağ içeren gıdalar başta olmak üzere
gıda alımını tamamen azaltır.
Aşırı hareketli olabilir veya egzersiz yapar.
Çoğunluğu gıda ile zihinsel düzeyde aşırı uğraşır, yemek tarifleri
toplar, aileleri için özel yemekler yapar.
Kilo almadığına inanmak için aynaya uzun uzun bakar. Bazıları
kendini tamamen şişman algılarken bazıları zayıf olduğunu, ancak
karın, baldır, kalça gibi bazı bölgelerin şişman olduğunu iddia
eder.
ANOREKSİYA NERVOZANIN
KLİNİK GÖRÜNÜMÜ




Zayıflıklarının tehlikeli boyuta geldiğinin farkına varmaz.
Kendilerinin etkisiz olduğunu düşünürler, kilo kaybetme etkileyici
bir başarı demektir, öz saygıyı ve kontrol duygusunu güçlendirir.
Kendilik değerleri zayıflıklarına bağlıdır.
Karbonhidratlı yiyecekleri saklar, cepte, çantada taşıyabilir
(Maner, 2001).
BULİMİA NERVOZA

Bulimiya “öküz gibi acıkmak” anlamına gelen Yunanca kökenli
bir kelimedir (Davison ve Neale, 2004).

Bulimiya, çok miktarda yiyeceğin hızla tüketilmesinden sonra,
kilo almayı engellemek için kusma, hiç yememe ya da aşırı
egzersiz yapma görünümüdür.
BULİMİA NERVOZA
BN için DSM-IV’te belirtilen tanı kriterleri şöyledir:
A. Yineleyici tıkınma epizodları. Tıkınma epizodları
aşağıdaki iki özelliğe sahiptir:

1. Belirli bir zaman döneminde (örneğin; 2 saat içinde) aynı zaman
ve koşullarda çoğu insanın yiyebileceğinden belirgin olarak fazla
miktarda yeme.
2. Epizod sırasında yemeyi kontrol edememe duygusu (örneğin;
yemeyi durduramayacağı veya ne ve ne kadar yediğini kontrol
edememe duygusu).
BULİMİA NERVOZA
B. Kilo almayı önlemek için yineleyici, uygunsuz,
telafi davranışları (örneğin; kendini zorlayarak
kusma, laksatif, diüretik, diğer ilaçları kötüye kullanma, oruç
tutma veya aşırı egzersiz).
C. Tıkınma ve uygunsuz telafi davranışlarının her ikisinin üç ay
içinde ortalama haftada en az iki kere ortaya çıkması.
D. Kendine verilen değerin, beden biçimi ve ağırlıktan etkilenmesi.
E. AN epizodları sırasında bozukluğun ortaya çıkmaması.
BULİMİA NERVOZANIN KLİNİK
GÖRÜNÜMÜ





Genellikle birkaç haftadan bir yıl ya da daha uzun
süreli diyet yaptıktan sonra gelişir.
Diyet yaparak kilo kaybedilir veya başarılı olunamaz, ancak kilo
kaybı,asla AN tanısı koyduracak nitelikte değildir.
Yemeyi kısıtlama, tıkınma epizodlarına yol açabilir, bunlar karında
rahatsızlık hissi, kendini kusturma veya
sosyal çevrenin baskısı ile sonlanır.
Bulimik epizodu sıklıkla suçluluk duygusu, depresyon ve öz
eleştiri izler.
Bazı hastalar kilo kontrolü için laksatif kullanır ve tıkınma ve
oruç tutma ardışık olarak yinelenir.
BULİMİA NERVOZANIN KLİNİK
GÖRÜNÜMÜ





Tıkınma sırasında yenilen gıda yüksek kalorili ve hızlı yemeyi
kolaylaştıracak yapıdadır.
Hastalarda kilo dalgalanmaları sıktır.
Tıkınma epizodu ortalama 1 saattir.
Çoğu hasta düzenli yemek yemez, normal bir yemek sonunda
doygunluk hissetmekte zorluk çeker. Genellikle evde, tek başına
yemeği tercih ederler.
Çoğunluğu normal ağırlık aralığının üst sınırında veya hafif kilolu
olmalarına rağmen, ideal kilo olarak normal ağırlık aralığının alt
sınırını tercih eder (Maner, 2001).
İNCE KALMAK İÇİN SOSYAL BASKI
DİYET KISITLAMASI
KATI YEME KURALLARI
AÇLIK
DİSİNHİBİSYON / TIKINIRCASINA YEME
Bulimia nervozanın bilişsel-davranışçı modeli (Agras1991)
YEME BOZUKLUKLARININ
NEDENLERİ
Diğer bozukluklarda olduğu gibi, tek bir faktörün yeme
bozukluğuna yol açtığını söylemek olanaklı görünmemektedir.
Çeşitli alanlarda yürütülmekte olan araştırmalar, yeme
bozukluklarının bir kişinin yaşamındaki pek çok etkinin kesişmesi
sonucunda ortaya çıktığını göstermektedir (Davison ve Neale,
2004).
YEME BOZUKLUKLARININ
NEDENLERİ

Yeme bozukluğunu etkileyen faktörler aşağıdaki başlıklar
altında toplanmaktadır:
1.
Kalıtım
Beynin rolü
Sosyokültürel baskılar
Ailenin rolü
Çevresel baskılar
2.
3.
4.
5.
YEME BOZUKLUKLARININ
NEDENLERİ



AN ve BN, aile içinde geçişlilik göstermektedir. Anoreksiya
nervoza üzerine yapılan ikiz çalışmaları kalıtımsal bir etkinin
varlığına işaret etmektedir.
Beyinde hipotalamus, seratonin ve endojen opiyadlar yeme
bozukluklarına kaynaklık edebilir.
Tarih boyunca ideal bedenle ilgili standartlar pek çok değişiklik
göstermiştir. Günümüz özellikle batı toplumlarında incelik
çekiciğin dışa vurumu olarak algılanmaktadır. İsteyerek diyet
yapanlar veya işi gereği diyet yapma durumunda bulunanlarda
yeme bozukluğu riski yüksektir.
YEME BOZUKLUKLARININ
NEDENLERİ



Şişman olmak, istenmeyen fiziksel biçime bürünmekle birlikte,
başarısızlık ve benlik kontrolünün az olması gibi çağrışımları da
beraberinde getirmektedir.
Yeme bozuklukları kadınlarda erkeklere göre daha fazla
görülmektedir. Kadınlar, zayıf görünümleri sayesinde toplum
tarafından daha fazla sevildiklerini düşünebilmektedirler.
Aileler çocuklarının kilolu olmasından rahatsızlık duymakta ve bu
rahatsızlıklarını sıklıkla dile getirmektedirler. Bu durum
yetişmekte olan gencin aklına bir kural olarak yerleşmekte ve
kilolu olmanın kabullenilemeyecek bir durum olduğunu
düşündürmektedir.
TEDAVİ



Tedavi sürecinde hastanın ikna edilmesi ve tedaviyle ilgili
olumsuz düşünceleri ile çalışılması önemlidir. Çünkü hastanın
direnç ve inkar mekanizmaları kuvvetlidir.
Tedavi sürecinde aile ile de çalışılmalıdır.
Anoreksiya Nervozanın tedavisinde hastaneye yatış
gerekebilmektedir. Hasta özel bir gözleme tabi tutulur, kendisine
yemek sırasında eşlik edilir. Tedavinin başarılı gitmesi durumunda
hasta ödüllendirilir. Kişi kilo aldıktan sonra ikinci amaç alınan
kilonun korunmasıdır.
TEDAVİ

Bulimia Nervozanın tedavisindeki temel amaç normal yeme
örüntüsünü geliştirebilmektedir. Bununla birlikte toplumun
değerlerini sorgulama, kişinin sahip olduğu gerçek dışı ve katı
inançlarla çalışma, gevşeme teknikleri, kilo kontrolü çalışmaları
yapılmaktadır.
Kaynaklar
1.
2.
3.
Maner F. (2001). Yeme bozuklukları. Psikiyatri Dünyası, s. 130139.
Toker D. E., Hocaoğlu Ç. (2009). Yeme bozuklukları ve aile
yapısı: Bir gözden geçirme. Düşünen Adam, 22(1-4):36-42
Davison G. C, Neale J. M. (2004). Anormal Psikolojisi, s. 214232.
TESEKKÜRLER