Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 12 Şubat 2015 Perşembe Yandal Ar.
Download ReportTranscript Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 12 Şubat 2015 Perşembe Yandal Ar.
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Endokrinoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 12 Şubat 2015 Perşembe Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Gülcan Seymen Karabulut OLGU SUNUMU Dr.Gülcan Seymen Karabulut Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Bilim Dalı • 7 yaş 5 aylık erkek hasta • Şikayet: Genital bölgede tüylenme • Hikaye: Hasta, son bir haftadır genital bölgede tüylenmesinin farkedilmesi üzerine getirildi. – Boy uzama hızında artış fark edilmemiş – Ter kokusunda değişiklik yok – Sivilcelenme ve saçta yağlanma yok • Özgeçmiş: miadında, AGA olarak doğmuş ciddi hastalık öyküsü φ ilaç (androjen) kullanım öyküsü φ • Soygeçmiş: anne 40 yaş, sağlıklı baba 40 yaşında, sağlıklı 12 yaş erkek kardeş, sağlıklı akraba evliliği φ ailede erken puberte öyküsü φ Fizik Muayene • • • • • • • • • • • Boy: 129,5cm (1,02 SDS) (MPH: 169 cm, MPH SDS: -1,14) Kilo: 31,7 kg (1,55 SDS) BMI: 18,9 (1,31 SDS) TA: 90/60 mmHg Testis hacmi (Prader orşidometresi): sağ testis 10ml, sol testis 6ml GPB: 7 cm Pubik tüylenme: evre 3 Aksiller tüylenme: evre 1 Skrotal ve meme başı hiperpigmentasyon φ Nörolojik muayene doğal Sistem muayenesi doğal Laboratuvar • Bazal FSH: 1,56 mIU/ml • Bazal LH: 1,40 mIU/ml (pubertal) • T. Testosteron: 60 ng/dl Kemik yaşı 8 yaş ile uyumlu SANTRAL PUBERTE PREKOKS İLERİ TETKİK İSTEYELİM Mİ? Kranial ve hipofiz MR: Hipotalamus lokalizasyonunda T1 ve T2 de gri cevher ile izointens 7mmx4mm boyutlarında kontrast tutulumu göstermeyen lezyon, Hipatalamik hamartom ile uyumlu olabilir. Tanı: Hipotalamik hamartoma sekonder santral puberte prekoks Puberte • Puberte: Sekonder cinsiyet karakterlerinin geliştiği ve üreme yeteneğinin kazanıldığı çocukluktan erişkinliğe geçiş dönemidir. • Kızlarda 8-13 yaş (ortalama 10.5) • Erkeklerde 9-14 yaş arasında ilk bulgular görülür( ortalama 11.5) • Bu yaşlardan önce puberte bulgusunun görülmesi erken puberte (puberte prekoks) olarak tanımlanır. Puberte fizyolojisi Erkeklerde puberte bulguları Puberte evrelendirmesi TannerMarshall sınıflandırması Erken puberte • Kızlarda 8, erkeklerde 9 yaşından önce puberte bulgularının başlamasıdır • 3 gruba ayrılır – Santral (gerçek) erken puberte – Yalancı (periferik) erken puberte – Inkomplet (parsiyel) erken puberte • Prematür telarş • Prematür adrenarş HHG aks aktive olur Santral (gerçek) erken puberte • HHG aksın erken aktive olması • FSH ve LH yüksek • Gonadlarda puberte evresine uyan büyüme Periferik (yalancı) erken puberte • HHG aksı aktive olmadan seks steroidlerinin artışına bağlıdır. (örn gonadal, sürrenal tm) • Bazal veya uyarılmış LH baskılıdır • Gonadlar prepubertaldir . (testis kaynaklı lezyonlar dışında) santral puberte prekoks nedenleri • İdiyopatik • Merkezi sinir sistemi lezyonları – Tümörler • Hipotalamik hamartoma • Astrositom, ependimom, pinealom, optik ve hipotalamik glioma – Merkezi sinir sistemi ışınlanması – Hidrosefali, tramva, merkezi sinir sistemi enflamasyonu,konjenital orta hat defektleri (örn septo-optik displazi) • Genetik – MKRN3 geni fonksiyon kaybedici mutasyonu – KISS 1 geni fonksiyon kazandırıcı mutasyon • Primer hipotirodi Tanı • Öykü (bulguların başlama zamanı), fizik inceleme, Kemik Yaşı, hormonal ve görüntüleme bulguları birlikte değerlendirilir • Ultra sensitif ICMA ile bazal LH>0.5 mIU/mL ise uyarı testi yapılmadan pubertal aktivasyon kararı verilebilir. LH 0,3-0,5 arasında ise GnRH uyarı testi yapılmalıdır. • Uyarı testinde pik LH>5 mIU/mL veya pik LH/pik FSH>0.66 ise pubertal aktivasyon kararı verilebilir. Tanı • Kızlarda santral puberte prekoks % 90 oranında idiyopatik iken, erkeklerde %75 oranında MSS lezyonu saptanır. • Bu nedenle santral puberte prekoks tanısı alan erkeklerde kranyal görüntüleme (MR) gereklidir. • MSS lezyonları içerisinde gerçek puberte prekoksa en sık neden olan hipatalamik hamartom’lardır Tedavi • GnRH’ın sürekli salınımının gonadotropinleri baskılaması prensibine dayanır. • GnRH analogları kullanılır Hipotalamik hamartom • MSS’in malformasyonu olan hamartomlar, normal sinir dokusunun ektopik lokalizasyonlu tümör benzeri birikimleridir • Hamartom içerisinde yer alan glial hücrelerde üretilen TGF-β, GnRH’ın pulsatil salınımını aktive eder. • MR’da tuber cinereum veya 3. ventrikül tabanında saplı veya sapsız kitle lezyonu olarak belirlenir. • Saplı lezyonlar sıklıkla puberte prekoks ile ilişkili iken, sapsız lezyonlar nöbetler, davranış problemleri, mental retardasyon ile ilişkilidir • Nöbetler izole veya gelastik nöbetler şeklinde olabilir • Gelastik:Genellikle uygun duygulanım ifadesi olmadan, gülme veya kıkırdama patlamaları. • Kitlenin çapı > 10mm’ye ulaşınca nörolojik bulguların ortaya çıkma sıklığı artmaktadır. • Hamartomlu olguların %14-36’sında puberte prekoks görülebilir. Sıklıkla 3 yaşından önce bulgu vermektedir. • Diğer hipotalamus hipofiz fonksiyonları etkilenmez. • Hamartom bası belirtileri ve kontrol edilemeyen konvulsiyonlara yol açmamışsa cerrahi yaklaşım olmadan LHRH analog tedavisi erken GEP’yi kontrol etmek için yeterlidir • Olguda; puberte bulgularının 9 yaşından önce görülmesi, testis hacminin bilateral artışı ve bazal LH düzeyinin 0,5 mIU/ml’nin üzerinde olması (1,40 mIU/ml) üzerine hastaya santral puberte prekoks tanısı kondu. • Erkek çocuklarda organik lezyon sıklığının yüksek olması nedeniyle istenen kraniyal MR’da hipotalamik hamartom saptandı. • Nörolojik bulgularının ve nöbetlerinin olmaması nedeniyle, cerrahiye gerek duyulmadan puberteyi durdurmak amacıyla leuprolid asetat tedavisi başlandı. • Bir çok anne, özellikle kız çocuklarını yeni çıkmaya başlayan tüylerinden ya da normal sayılabilecek yaştaki meme tomurcuklanmasından endişe ederek ve sanki bir kaç hafta içinde adet göreceği ya da ileride çocukların kanser olacağı paniği ile çocuk endokrin uzmanlarına getirmektedir. • Bu endişenin artmasının bir nedeni 6-9 yaş arasındaki kız çocuklarında meme gelişimi başlama sıklığının % 5’den % 10 çıkmasıdır. • Ama esas neden evlerde internet kullanımının artması ve “erken ergenlik” taraması yapıldığında beliren yazıların çoğunluğunun endişe verici bir üslupla yazılmasıdır. • Bilimsel olarak kızlarda 8 yaşından önce meme büyümesinin olması erken ergenlik (precocious) olarak kabul edilmektedir. • Bununla beraber bazı kız çocuklarında beyindeki ergenlik merkezi çalışmaya başlamadan, yani overlerde büyüme ve ergenliğe ait diğer bulgular olmadan tek başına meme gelişimi olabilmektedir • Bahsedildiği üzere bir hastalığa bağlı olmadan görülen meme gelişiminin erken olduğu durumlarda meme gelişimi ile menstürasyon arasındaki zaman uzamakta, bir başka deyişle menstürasyon zamanı erkene kaymamaktadır. • Ülkemizde yapılan araştırmalar, dünyada olduğu gibi menstürasyon yaşı baz alındığında ergenlik yaşında bir erkene kayış olmadığını göstermektedir • Ülkemizde ailelerin endişe ile hastanelere getirdiklerini çocukların büyük çoğunluğu 6-9 yaş arasındaki tek başına genital tüylenme veya meme gelişimi olan kızlardır. • Bu çocukların ergenlikleri yavaş ilerlemekte ve büyük çoğunluğunda normal zamanda adet görmekte ve boyları da genetik potansiyellerine uygun olmaktadır. • Bir başka deyişle kızlarda 6 yaş sonrası meme gelişimi her zaman pubertal aksın aktive olduğunun bir göstergesi değildir