Okulu_Yeniden_Kurmak

Download Report

Transcript Okulu_Yeniden_Kurmak

12.04.2015
Değişimi Anlamak
Prof. Dr. Selahattin Turan
Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı
Ekonomik İşbirliği Teşkilatı [EİT] Eğitim Enstitüsü Başkanı
1
“Bize bizi gösterecek aynamızı kırmışlar;
Bizi bize aydınlatacak lambamızı söndürmüşler.”
12.04.2015
Söz Başı- Söz Taksimi
Eğitim halimimiz;
"Zahm-ı firkat pek bitirdi kalmadı bende mecâl,
Söyleyin bu hâlimi cânâna Allah aşkına."
Fitnat Hanım
2
•Okulları bütün yetenekleri
teşvik edecek bir şekilde
kurmak zorundayız…
12.04.2015
Yeni Eğilim
3
12.04.2015
“Eğitimde gafleti uzun olanının devleti elinden gider. “
Atasözü
4
“Kesin olarak tanımlayamadığımız
bir geleceğe öğrencilerimizi
hazırlıyoruz.”
12.04.2015
Belirsiz Gelecek Gelecek
5
12.04.2015
Toplumundaki değişimin hızı okulların
değişim kapasitesini aşmıştır.
6
“Seçkinci/elitist devlet okulları hariç, bütün
devlet okullarının, tehdit altında olduğuna
inanıyorum.
Fakat doğru bir liderlikle bu tehditlerin fırsata
dönüştürülebileceğine ve okulların zayıf
yönlerinin, bu kurumların sahip olduğu güçlü
yönlerle üstesinden gelinebileceğine dair bir
ümit var.”
12.04.2015
Eğitimde Tehdit Algısı
7
“Değişimler olmakta, fakat bunların büyük bir
kısmı parçalı, bölük pörçük, dağınık,
koordinasyonsuz ve süreksizdir. Okul
sistemleri değişime meyillidirler, fakat
değişimi başarılı sonuçlara dönüştürmekte
pek başarılı sayılmazlar. Okul liderleri,
başlattıkları yenilik daha henüz tam olarak
yerleşmeden, yeni bir değişim projesine
geçirilmektedirler .”
12.04.2015
Değişim var ama…
8
Eğitim ve okulu yöneten liderlerin,
yaptıkları işin doğası hakkında net bir fikir
sahibi olmalarıdır.
12.04.2015
Yaptığınız İşin Doğası Nedir?
•Eğitimde istikamet sorunu
“Nereye gittiğinizi bilmiyorsanız, hangi
yoldan gittiğiniz hiç önemli değildir.”
[Örneğin, AB Yolu, ABD Yolu, Finlandiya Yolu]
9
• Öğrenme okulların işi midir?
• Yoksa her ikisi de mi?
• Okulların işi ekonomiye üstün nitelikli işgücü
sağlamak mıdır?
12.04.2015
• Öğretme okulların işi midir?
• Yoksa hayat boyu öğrenmeyi sürdüren kültürel
okuryazar ve beceri, tutum ve eleştirel düşünme
kapasitesi kazandırmak mıdır?
10
Eğitimin hedefleri topluma kültürel
okuryazar vatandaşlar, düşünen ve akıl
yürüten, aklını kullanabilen “iyi ödev
insanları” yetiştirmek; iyi insan yetiştirmek
12.04.2015
Eğitimin hedefleriyle okulların amaçlarının
birbiriyle karıştırılmaktadır.
[KENDİNE VE TOPLUMUNA GÜVENEN]
•Okulların amacı; bütün öğrencilere, bu
eğitimsel hedefleri kazanmalarını sağlayacak
deneyimler sunmaktır.
11
12.04.2015
Okulların işlerini iyi yapması
“Okullar , öğrencilerin katılımını
sağlayacak çalışmalar, etkinlikler ve
deneyimler sunmaya çabalar; amaç,
öğrencinin kendisi, ailesi ve toplum için
değerli olan şeyleri öğrenmesidir.”
«Yüzme dersi var havuz yok» J. Dewey
12
12.04.2015
“Eğitimin amaçları tartışmasına katılanların
sayı ve çeşitleri arttıkça, eğitimciler herkesin
okuldan farklı şeyler beklediğini
keşfetmektedirler. Bu farklı beklentileri
uzlaştırmak, hangilerinin, hangi önceliklerle
karşılanacağını belirlemek eğitimcilerin
önündeki en zor kararlardandır.”
13
“Okulun işi öğrencilere anlamlı, zorlayıcı, tatmin edici
zihinsel çalışmalar sunmaktır. Bu görevler ve etkinlikler
öğrencilerin sadece verilen konuya yoğunlaşacakları
şekilde değil, aynı zamanda zorluklarla karşılaştıklarında
bile
kararlılıkla
devam
edecekleri
bir
şekilde
düzenlenmelidir.” HAYAT NEDİR?
12.04.2015
Eğitimli vatandaşlar yetiştirmek okulun işi değildir.
Son olarak verilen görevleri yapmak öğrencilere
başarma duygusunu ve gururunu yaşatmalıdır; diğer
bütün etkenlerden daha çok bu gurur duygusu, okulları
yüksek seviyelere çıkaracaktır. Bu amaca iyi bir şekilde
hizmet etmek, okulların ve orada çalışanların uğraşması
gereken şeydir, çünkü bu, okulların işidir.
14
12.04.2015
Devlet okulların ölümü Türkiye ve
Türk demokrasisinin ölümüdür.
15
12.04.2015
“Bir örgütün içindeki dışındaki değişimin
hızı, dışındaki değişimin hızından yavaş
olursa örgütün devamlılığı tehdit altında
demektir.”
16
12.04.2015
“Okulda değişim gerçekleştirmek için
yapılan çabalardan çok az başarı elde
edildi.”
17
12.04.2015
Okullarımız ve eğitimin başarısı
için irade sahibi liderlere ihtiyaç var.
18
12.04.2015
“Bir sistemi değiştirmek için
liderin sistemi kontrol etmesi ve
sistemin kendi kontrolü altında
olduğunu hissetmesi gerekir.”
“Önce sistemi anlamak….”
19
12.04.2015
“Liderler, değişimi, baş edilmesi gereken bir
problem olarak değil de bir fırsat olarak
kucakladıklarında okullar gelişebilir.”
“Gelişim sürekli olmalı ve okulu oluşturan
bütün alt sistemlerde gerçekleştirilmelidir.”
20
12.04.2015
“Eğitim ve okul liderleri kendi işlerine
odaklandıklarında ve yaptıkları işin
doğasını doğru olarak anladıklarında
okullar gelişebilir.”
21
12.04.2015
Meslek okulları öğrencilerde, bir çalışan
olarak sürekli ve amaçlı bir şekilde iş
yapmalarını sağlayacak akademik becerileri
geliştirememektedir...
“Ahlaki standartları ve çalışma
alışkanlıklarını da geliştiremediğinden veya
bu değerlere yeterince vurgu
yapılamadığından yakınmaktadır.”
22
12.04.2015
“Okulları eleştiren velilerin büyük
çoğunluğu çocukları için üniversite
planları yapanlardır.”
23
12.04.2015
Okulların “giderek sıradanlaştığı” dair
algılar artmaktadır.
24
12.04.2015
Bir zamanlar doğuştan olduğu varsayılan
yeteneklerin, özellikle akademik yetenek
ve becerilerin, okullar tarafından
geliştirilebileceği beklentisi egemendir.
25
Eğer onlar asılsız, kulak tırmalayan,
anlamsız eleştirileri reddedemezlerse okulların
problemlerini dışarıda görmekte ve çözümleri de
dışarıda aramakta- örneğin ailelerde veya
toplumda- ısrar edeceklerdir.
Bu tür bir bakış açısı okulların
problemlerini eğitimcilerin kontrolünün ötesine
yerleştirir ve bu durum da güçsüzlük duygusu
yaratır. “
12.04.2015
“Enerjimizi var olan okulların gelişimi için
harcamak büyük olasılıkla çok daha iyi olacaktır.
Fakat birçok eğitimci bunu yapmak için kendini
güçsüz hissediyor.
26
Ümitsizlik ve çaresizlik eylemsizlik getirir.
Parlamenterler ve baskı grupları bir şeyler yapılması
gerektiğinde ısrar ederler ve bundan eğitimcileri
sorumlu tutarlar.
Eylemde bulunma baskısı tehdit ve yıldırmaya
dönüşür. Tehdit ve yıldırma, korku ve panik yaratır.
Korku ve panik şaşkınlık yaratır. O da yönü belli
olmayan, başlangıçta korku yaratan durumu düzeltme
şansı olmayan, ancak bütün enerjiyi tüketen eylemler
doğurur; bu da bir şeyler yapılıyormuş gibi bir
illüzyona neden olur.
Sonuçta bütün çabalara rağmen, çok az bir
ilerleme olur ve eleştiriler devam eder.
12.04.2015
Güçsüzlük duygusu ümitsizlik ve çaresizlik
hissine dönüşür.
27
12.04.2015
SİSMİK DEĞİŞMELER
28
YALNIZCA ELİT VE ZEKİ ÇOCUKLARIN YÜKSEK
DÜZEYDE AKADEMİK BAŞARI
SAĞLAYABİLECEĞİNE İNANAN TOPLUMDAN
BÜTÜN ÖĞRENCİLERİN BAŞARILI OLACAĞINA
İNANAN BİR TOPLUMA GEÇİŞ.
12.04.2015
HER ÇOCUK AKADEMİK BAŞARI
SAĞLAYABİLİR
Türkiye Rüyası Yok...
29
12.04.2015
Gençleri çalışmaya yönlendirecek (amaçlı etkinliklere
yoğunlaşacak) şeyleri tanımlamak ve daha sonra da
akademik programları bu doğrultuda düzenlemek
gerekir.
30
12.04.2015
GİDEREK AKLINI KAYBEDEN
VELİLER
Tehdit altındaki öğretmenler…
31
12.04.2015
DEVLET OKULLARININ ÖNEMİ:
DEVLET OKULUNUN ZAYIFLAMASI
TÜRKİYE’NİN ZAYIFLAMASIDIR.
32
Kendine güven/Türkiye’ye güven
12.04.2015
Toplum Bilincinin Kaybolması
Türkü söyleyen
Yüzen Türkiye
33
Gençlerin ile yetişkinlerin dünyası giderek
12.04.2015
Nesiller Arası Kopuş/Parçalanmış
Toplum
birbirinden uzaklaşmaktadır.
Bugünün gençleri, “ayrı bir kabile”
34
12.04.2015
Okulların otoritesi değil velilerin
otoritesi de tehdit altındadır.
Eğitim ve okul, idarecileri yiyip
bitiriyor…
35
12.04.2015
Geleneksel Aile Yapısının Çözülmesi
36
Verimlilik ve standartlaşmanın öldü…
Tercihler ve bireyselleşme temel değer.
12.04.2015
Yoğun Bireyselcilik
37
12.04.2015
Cevap Bulmak Zorundayız:
* Bizim işimiz nedir?
•İşimizi en iyi şekilde yapmak için ne
yapmak zorundayız?
21. Yüzyıl Kimsenin elinde değil…
38
12.04.2015
DEĞİŞİM ÖNCÜSÜ
ÖRGÜTLERİN ÖZELLİKLERİ
39
12.04.2015
Okullar gelişime meyillidir, ancak
beceriksizdir.
40
12.04.2015
“Okul liderleri, başlattıkları değişimi sistemin
performansına odaklanmada başarısız
olmaktadırlar. Sistemin performansını düzeltmek
yerine, genellikle özel bir proje veya programa
odaklanıyorlar.
Sonuç olarak, yeni bir reform dalgası tehdit
ettiğinde öğretmenler ve yöneticiler bu dalganın
geçmesini beklemekte; arkasından da yapmakta
oldukları şeyi yapmaya devam etmektedirler.
Daha kinayeci öğretmenlerin söylediği gibi
okullar genellikle değişim hatırına, değişimle
uğraşıyor görünmektedir.”
41
12.04.2015
“Değişimi başlatmak, sürdürmekten çok
daha kolaydır.
Okullarda başlatılan değişimlerin,
sürdürülen değişimlerden daha çok
olmasının nedeni budur.”
42
12.04.2015
İki şey değişimin sürdürülmesini sağlar:
Birincisi değişim temsilcisi olarak hareket eden bir “lider
veya liderlik grubu”;
İkincisi değişimi destekleyen “sistem veya sistem
grubu”dur.
“Sürdürme kapasitesinden yoksun sistemlerde başlatılan
değişimin, temsilcilerinin görev süresinden daha uzun olma
olasılığı yoktur.”
43
• “Örgütler, değişime neden bu kadar
dirençlidir?”
• “Hangi nitelikler örgütü değişim öncüsü
yapar?’’
• “Okul sistemlerinin ve toplumun bu niteliklere
sahip olmasını nasıl sağlayabiliriz?’’
12.04.2015
Değişime destek veya köstek olan örgütsel
özellikleri iyice kavramak:
44
12.04.2015
.
ÜÇ DEĞİŞİM ÇABASI
45
12.04.2015
Değişim Projeleri:
Özel bir probleme veya ihtiyaca
cevap vermesi için tasarlanmış ayrı ve
özel hareket şekilleridirler.
46
12.04.2015
Değişim Programları:
Büyük birikimsel etkilere sahip olması
için tasarlanmış, birbirleriyle ilişkilendirilmiş
projelerdir.
47
12.04.2015
Değişim Öncüsü Örgütler:
Değişimi dışarıdan gelen bir tehditten
ziyade arzulanan içsel bir fırsat olarak
benimsedikleri için, sürekli yenilik ve
gelişmeye imkân yaratan örgütlerdir.
48
12.04.2015
Eksik olan şey;
Değişimi destekleyen ve yeni proje ve
programları uzun süre devam ettirecek
sistemleri yaratacak ciddi çabalardır.
49
12.04.2015
“Değişimi sürdüren şartları yaratma yerine,
çabuk sonuç vaat eden program ve projelere
bağlanmaları da başarısızlığın diğer bir
nedenidir.”
50
12.04.2015
“Sistemsel reformdan kaçınmaya ve bunun yerine
program ve projelere konsantre olmaya iten bir çok
etmen vardır. Genellikle, program ve projeler oldukça
somut ve gözlenebilir şeylerdir. Sistemler ise soyuttur
ve ancak sonuçları yoluyla gözlenebilirler. Program ve
proje
değişimleri
doğrudan
değerlendirilebilir.
Değişimin boyutları bilinir ve oldukça kolay anlaşılır.
Sistemsel değişim ise karmaşık ve belirsizdir, doğrudan
etkisini değerlendirmek zordur.”
51
12.04.2015
“Değişimi program ve insan açısından düşünürler.
Sistemsel değişimin sosyal yapı ve kültür açılarından da
düşünülmesi gerekir. Sosyal yapı, bir sosyal sistemdeki
davranışlara yön veren roller, ilişkiler ve kurallar
bütününden oluşur. İnançlar, değerler, fiziksel nesneler,
bilgi ve gelenek sosyal yapıya anlam verir ve devamını
sağlar.
Bu inançlar, değerler, fiziksel nesneler, bilgi ve gelenek,
sosyal yapının içine gömülmüş olduğu kültürü oluşturur.
Sistemsel reform, sosyal yapıların ve bu yapıların içine
gömülmüş olduğu kültürün değişmesi ile ilgilidir.”
52
12.04.2015
Örgütün sistemsel reformu,
örgütü tanımlayan genel özellikler
ve davranış kalıpları üzerinde
odaklanır.
53
12.04.2015
Eğitimsel değişmelerin içine işlemiş
olan değişkenlik ve geçicilik düşüncesi,
eğitimdeki bir çok değişimin proje odaklı
olması gerçeğinden kaynaklanmaktadır.
54
12.04.2015
Her yeni proje
“nasıl olsa bir gün terk edileceği”
düşüncesi ile başlatılır oldu.
55
12.04.2015
“Yapısal değişimin başarılı olmamasının
nedeni, okulların yapılarını değiştirme
çabalarının, böylesi değişimlere gereken,
özen gösterilmeksizin başlatılmasıdır.”
56
12.04.2015
“Liderlikte sürekliliğin önemini de
göstermektedir. “
“Liderlik yapısı oluşturmada başarısız
olduk.”
57
12.04.2015
“Değişim sürecini yönetmek ve yönlendirmek
için yetkilendirilmiş bir grup insanın
oluşturduğu ‘yönlendirici koalisyon’ olarak
adlandırılır.
58
12.04.2015
“Yönlendirici koalisyonun işlevi, değişim
çabalarına yön vermek, bu çabaların
sürdürülmesini sağlamak ve problem
çıktığında üzerinde düşünme ve
değerlendirme için bir çerçeve sunmaktır.”
59
12.04.2015
“Israrlı, sadık, samimi
ve sürekli liderlik”
60
“Büyük fikir yeterince çabuk sonuç üretmediği zaman,
yöneticilerin bundan vazgeçmesi ve bir başka potansiyel
büyük fikre yönelmesi çok kolaydır. Fakat, başarı ve
başarısızlık arasındaki fark-büyük, ses getiren bir proje ile
sonuçları arasına giren beklenmedik gelişmeler, politik
engeller ve yorgunluk gibi sorunlara dayanabilme
yeteneğidir. Hayatın değilse de yönetimin temel bir
gerçeği, ortalarda hemen hemen her şeyin bir başarısızlık
gibi gözükmesidir.”
12.04.2015
Rosebeth Moss Kanter’e göre;
61
12.04.2015
“Aynı zamanda, tabi ki, bir sonraki proje daima
daha çekici görünür (Çünkü tamamıyla vaat
dolu, yeni ve denenmemiştir).”
62
12.04.2015
“Değişim öncüsü örgütlerdeki liderler
örgütteki değişim arzusunu daha önceden
başlatılmış değişim çabalarını sürdürmek için
bir güdü olarak kullanırlar.
Dahası, değişimler bir kez başlatıldı mı,
aksilik durumunda bile ısrarlı bir şekilde
devam ettirilir ve desteklenir.”
63
12.04.2015
“Değişim öncüsü olmayan örgütlerde, her
bir değişim, izole edilmiş ve tekil bir olay
olarak ele alınır.
Değişim öncüsü olmayan örgütlerdeki
liderler, köklü değişim istekleri karşısında
çoğunlukla aciz kalırlar.
Bu liderler sistemi ileri götürecek ciddi
bir değişim çabasını desteklemek için gereken
özelliklere sahip olmadığını görürler.”
64
12.04.2015
Değişim öncüsü örgütlerde liderlerin yapmak ve
sürdürmek durumunda oldukları başlıca çabalar
aşağıdadır.
Örgütün asıl işi anlaşılmıştır.
Çalışanlar, örgütün asıl işini gerçekleştirmeye en
uygun teknolojileri kullanma imkanına sahiptirler
Sistem, liderlerin değişim ihtiyacını diğerlerine
anlatmasına ve onların desteğini kazanmasına izin
verir.
65
12.04.2015
 “Liderler örgütteki kararlara yön vermesi gereken inançları ve bu
inançların çizdiği vizyonu net bir şekilde görürler be bunu diğerlerine
anlatırlar. Örgütteki herkes, “kim oldukları ne yaptıkları ve müşterilerini
memnun etmek için ne yapmaları gerektiği” konusunda net bir anlayışa
sahiptir.
 Katılımlı liderlik ve çalışanların yetkilendirilmesi normal davranış
şekilleridir.
 Çabaların sürekliliğini sağlamak için tasarlanmış politikalar,
uygulamalar ve programlar vardır ( Örneğin genelde değişim öncüsü
örgütler, yeni çalışanları örgütün kültürüne adapte etmek için, net plan ve
projelere sahiptir).
 Çalışanların, kişisel gelişimlerini de içeren, mesleki gelişim ve eğitimleri
için ciddi yatırımlar yapılır.
 Teşvik edici ödüller yeniliğe özendirir ve çalışanların alternatifler
keşfetmesi ve denemesi için gerekli esnekliği sağlar.
 Asıl işin gerçekleştirilmesine yararlı olacak iş birliğini sağlayacak açık
ve geçirgen sınırlar vardır.”
66
12.04.2015
• İŞİ DOĞRU YAPMA
• İŞİ TAM YAPMANIN ANAHTARI
67
12.04.2015
Okulların asıl işini anlaması.
“Liderin örgüte en önemli katkısı
örgütün işinin doğasını tanımlaması ve bunu
diğerlerine anlatmasıdır.
68
12.04.2015
“Okulların işi, öğrencilerin iyi eğitimli
olarak değerlendirilmeleri, onların
içerikle derin etkileşimini ve
katılımlarını sağlayacak ödev etkinlik ve
görevler icat etmektir.”
69
12.04.2015
“Becerilerin öğrenilmesi, dünya
standartlarında bir işgücü yaratma,
demokratik bir vatandaşlık
geliştirme, nedensellik ilişkisi
kurdurma, düşündürme ve aklını iyi
kullandırma ve okulun amaçları için
gerekli diğer yetenekleri
kazandırma okulun işini iyi
yapmasının sonuçlarıdır.”
70
12.04.2015
“O halde okulların işinin odağı,
öğrencilere verilen işin kalitesi ve bu işin
öğrencilerin katılımını sağlayıcı olması,
engellerle karşılaştıklarında bile onda
ısrar etmeleri, tatminkar ve başarı
duygusu uyandıracak nitelikte çalışmalar
sunmaktır.”
71
“Okullarda bir etkiye sahip pozisyonda olan
herkesin özellikle müdür ve öğretmenlerin, okulların
işinin doğası konusunda ortak bir anlayışa sahip
olmalarını sağlamaktır.”
12.04.2015
ASIL İŞİ SİSTEMİN İÇİNDE YÜRÜTMEK
72
12.04.2015
“Burada sadece etkili liderlerin zamanlarının
çoğunu, yönettikleri girişimin doğası hakkındaki
anlayışlarını başkalarına anlatmaya, alınan geri
bildirimlere
göre
bu
anlayışlarını
yeniden
kavramsallaştırmaya ve yeni anlayışı tekrar herkesle
paylaşmaya harcadıklarını belirtmek.”
73
12.04.2015
Kanter: İnsanlar “nüfuzlu” patronları tercih ederler.
Çalışanlar, yöneticilerini etkili, dışa dönük ve yükselme
yönelimli olarak algılarlarsa, yöneticinin çalışanların
gözündeki statüleri daha da artar, genelde yüksek bir morale
sahip olurlar ve patronlarına karşı daha az dirençli ve eleştirel
olurlar. Bir de güçlü liderler daha çok yetki aktarırlar (çünkü
kendi işleri ile çok meşguldürler), yeteneği ödüllendirirler ve
astlarını önemli pozisyonlara yetiştirirler.
Güçsüzlük aksine, gerçek liderlikten çok buyurganlığa neden
olur. Güçsüzlük çoğunlukla, etkisiz, amaçsız bir yönetim
uygulaması ve önemsiz, buyurgan, kurallara bağlı yönetim
biçimi yaratır.
74
12.04.2015
“Bir liderin gerekli gücü elde etme
yollarından biri, girişimin nereye
yönlendirileceği konusunda açık ve net bir
anlayışa sahip olması ve bu anlayışı ikna
edici bir şekilde cevaplamak, okullarımızı
yönetenler dahil, bütün liderler için çok
önemlidir.”
75
12.04.2015
“Okulların işi öğrencilerin katılımını ve
toplumun geleceği için önemli olan şeyleri
öğrenmelerini sağlayacak çalışmalar
tasarlamaktır.”
76
12.04.2015
SONUÇ: LİDERLER İÇİN İLK GÖREV/
YAPISAL DEĞİŞİM
77
çabalarından sonuç alabilmek için
sistemin yapısal özellikleri, yeni
programların yürütülmesinin gereği olan her
şeyin yerleştirilmesine olanak sağlayacak
şekilde düzenlenmelidir.
Bu yapısal değişimi
gerçekleştirememek, uzun dönemde değişim
çabalarının başarısız olması demektir.
12.04.2015
“Değişim
78
12.04.2015
Değişim öncüsü örgütler, sadece yeni program ve
projeleri etkili ve verimli bir şekilde yöneten örgütler değil
aynı zamanda bu yenilikleri yerleştirmek için gereken yapısal
değişimleri de gerçekleştiren örgütlerdir.
Okullarımız değişimde mahir değildir. Okullarımız
değişim öncüsü sistemlerin nitelik ve özelliklerinin çok azına
sahiptirler.
Bu Yüzden liderlerin önündeki en zorlu iş, değişim
öncüsü sistemlerin anahtar öğelerini tanımlamak ve daha
sonra okullarda, okul bölgelerinde ve kaderleri bu liderlerin
yaptıklarıyla veya yapmadıklarıyla belirlenecek topluluklarda
bu öğeleri meydana getirmektir.
79
12.04.2015
• ULUSLARARASI SINAVLAR
80
81
12.04.2015