Sigara,alkol ve uyuşturucunun zararları

Download Report

Transcript Sigara,alkol ve uyuşturucunun zararları

Slide 1

Sigara,Alkol ve Uyuşturucunun
zararları

•Alkolün zararları
•Sigaranın zararları

•Uyuşturucunun zararları


Slide 2

ALKOLÜN ZARARLARI
Alkolizm genetik bir hastalık olmakla beraber pek çok vakada sürekli ve çok
fazla alkol tüketimi sonucunda da ortaya çıkmaktadır. Psikolojik ya da toplumsal
baskılar hastalığın ortaya çıkışında önemli bir etkendir. Alkolizmin en önemli
özelliği hastanın sürekli ve giderek artan miktarlarda alkol tüketmesidir.
Alkolizm, kişiye hem psikolojik hem de fiziksel zarar vermektedir. Alkolün
fiziksel etkileri en çok kardiovaskular sistemde, sinir sisteminde ve böbreklerde
görülmektedir ve alkolizm tedavi edilmediği zaman bu rahatsızlıklar ölümcül
olabilmektedir

•KARDİOVASKULAR SİSTEME ZARARLARI
•SİNİR SİSTEME ETKİLERİ
•ALKOLİZMİN SONUÇLARI
•SATIŞ RAKAMLARI
BACK


Slide 3

KARDİOVASKULAR SİSTEME ZARARLARI
Alkolik olarak yaşamak çok zordur, vücut ıstırap içindedir.
Alkolün kalbe çok zararlı olduğu bilinmektedir, bir alkolik
sadece kalp hastalığına yakalanma riski altında değildir,
alkol kalbe direk zarar da verebilir. Çoğunlukla, alkolizm,
lipid seviyesinin aşırı yükselmesiyle oluşacak damar
tıkanıklığı, kalp krizi ve erken ölümle sonuçlanır. Eğer
alkolizm tedavi edilmezse, hasta kalp hastalıkları yüzünden
büyük bir ihtimalle hayatını kaybedecektir.

BACK


Slide 4

SİNİR SİSTEMİNE ETKİLERİ

Aşırı alkol kullananlarda, vücut vitaminsiz kalacak ve
özellikle B vitaminin eksikliğinden kaynaklanan hastalıklar
başlayacaktır. Alkol tüm zihin fonksiyonlarına zarar
verecektir. Yapılan tüm beyin hücreleri araştırmaları,
alkoliklerin beyin hücrelerinin, normale oranla çok daha
hızlı bir şekilde yok olduğunu, hatta "hücre deposunun"
zamanla tamamen boşaldığını ortaya koymuştur. Bu
durumda ne yazık ki, hastanın hemen hemen tüm zihinsel
faaliyetleri durmaktadır

BACK


Slide 5

ALKOLİZMİN SONUÇLARI
•TIBBİ SONUÇLARI
•SOSYAL SONUÇLARI

BACK


Slide 6

TIBBİ SONUÇLARI
Karaciğerin harap olması,

Kardiyomiyopati (kalp büyümesi),
Anemi (kansızlık),
Yüksek tansiyon,
Trombositopeni (pıhtılaşma sağlayan hücrelerde azalma),
Miyopati (kas yıkımı),
Kanser,
Teratojenite (anne karnındaki bebekte anormallikler),
Pankreatit (pankreas iltihabı),
Pnömoni (zatürree),
Merkezi sinir sistemi bozuklukları (retrobulbar nörit, WernikeKorskof Sendromu ve bunaması, serebeller atrofi)

BACK


Slide 7

SOSYAL SONUÇLARI
Alkolizm ilerleyen bir hastalıktır. İlk başta alkoliğin çevresindeki kişiler onun içmesinden çok
fazla etkilenmezler. Ancak, kişi giderek artan miktarlarda ve sıklıkta alkol kullanmaya devam
edeceği ve çoğunlukla kontrol kaybı yaşayacağı için tüm ilişkileri ve sosyal hayatı kötü bir
şekilde etkilenecektir.
Hastalığın ileri dönemlerinde sızıncaya kadar içen ya da sabah kalkar kalmaz içmeye başlayan
kişi, işine gidemeyecek ve sonunda işini kaybedecektir.
Alkol hayatının en önemli amacı haline geleceği için eskiden yaptığı hiçbir şeyi yapmayarak kişi
sadece içki içecek ve tüm sorumluluklarını bir kenara itecek ve yakınlarından gelen yardım
tekliflerini de geri çevirecektir. Buna bağlı olarak, ailesiyle ve yakın çevresiyle ilişkileri
bozulacaktır. Ne yazık ki, alkoliklerin evlilikleri genellikle boşanmayla sonuçlanır.
Kontrol kaybına bağlı olarak, alkolikler çok fazla kaza yaparlar. Başlarına ev, iş ya da trafik
kazası gelme ihtimali çok yüksektir.
Gene, kontrol kaybına bağlı olarak, alkolikler suç işleme eğilimi gösterirler ve karıştıkları kavga
ya da benzer durumlar yüzünden adli problemlerle karşılaşabilirler.

BACK


Slide 8

SATIŞ RAKAMLARI
Tekelin Alkollümları İçki Üretim ve Satış
Raka
ÜRETİM MİKTARLARI

(Bin Kg-Lt)
1997

1998

1999

72.023

78.214

79.026

Votka

7.815

9.596

10.453

Cin

3.136

3.365

3.335

Diğer Yüksek Alk. İçk.

3.264

3.365

3.335

Bira

5.880

12.162

13.011

Şarap

19.307

25.308

18.066

İspirto

9.952

-

-

Alkollü İçkiler (Lt)
Rakı

SATIŞ

(Bin Kg-Lt)
1997

1998

1999

64.825

74.170

72.353

Votka

7.897

9.291

9.287

Cin

2.906

-

-

Diğer İçkiler

3.141

-

-

Bira

6.041

12.040

12.850

Şarap

11.551

12.476

10.076

İspirto

11.671

-

-

758

1.011

1.033

Alkol ve Alkollü İçkiler (Lt)
Rakı

İthal İçkiler

BACK


Slide 9

SİGARANIN ZARARLARI
Artık herkes sigaranın ne kadar ne kadar zararlı olduğunu biliyor. Tütünün kanserojen
olduğunu duymayan, bilmeyen kalmadı. Ancak, sigaranın zararları bununla bitmiyor,
her türlü kalp ve akciğer hastalığına yol açıyor, damar tıkanıklığı felce kadar
götürebiliyor.
İlk nefes ... ve sonrası
Sigara içtiğiniz anda, vücudunuz etkilenmeye başlar. Nabzınız yükselir, daha
hızlı nefes alıp vermeye başlarsınız. Kan dolaşımınız yavaşlar. Sigara içinde
yaklaşık 3.700 zehirli madde barındıran bir karışımdır. Bunların büyük bir
bölümü kanserojendir. En zararları da karbon monoksit, hidrojen siyanid ve
amonyaktır ve bu zehirli kimyasal maddeler, bir nefes sigarayla kan
dolaşımınıza karışır. Bunun sonucunda, astım, ciğer yangısı, göğüs ağrıları
başlar. Daha sık nezle, grip ve soğuk algınlığı geçirmeye başlarsınız.
Her on üç saniyede bir kişi, sigaraya bağlı bir hastalıktan hayatını
kaybetmektedir. Her yıl dünyada 2.500.000 milyon kişi sigara yüzünden
hayatını kaybetmektedir. Bu ölümlerin başlıca sebebi akciğer kanseridir,
ikinci önemli sebep kalp hastalıkları ve diğer kanser türleridir.

•VÜCUDA ETKİLER
•SİGARA İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
BACK


Slide 10

VÜCUDA ETKİLERİ
•BAŞ VE YÜZE ETKİLERİ
•AKCİĞER VE BRONŞLARA ETKİLERİ
•KALBE ETKİLERİ

•ORGANLARA ETKİLERİ

BACK


Slide 11

BAŞ VE YÜZE ETKİLERİ
Bir sigara bağımlısı olarak, ağız kanserine yakalanma
riskiniz çok yüksek. Ayrıca tütün duman diş eti
hastalıklarına yol açar, diş çürümesine ve nefesinizin
kötü kokmasına sebep olur. Bunların yanı sıra sigara
bağımlılarında kronik baş ağrılarında rastlanır. Beyne
giden oksijende azalma olur bu da beyin damarlarının
daralmasında neden olur. Bu durum kişiyi felce kadar
götürür

BACK


Slide 12

AKCİĞER VE BRONŞLARA ETKİLERİ
Soluk borunuzdan ve bronşlarınızdan geçen duman
göğsünüze iner. Sigara dumanındaki hidrojen
siyanid, bronşlarınızın çeperini yakar ve kronik
öksürük ortaya çıkar. Bronşlar zayıfladıkça, bu
bölgede pek çok hastalık oluşur. Akciğer salgılarında
azalma olur ve bu da kronik öksürüklere yol açar.
Sigara içenler, içmeyenlere on kat daha fazla akciğer
kanseri olma riski taşırlar.

BACK


Slide 13

KALBE ETKİLERİ
Sigaranın kalbe verdiği zararlar tek kelimeyle yıkıcıdır.
Nikotin kan basıncını yükseltir ve kanın daha çabuk
pıhtılaşmasına sebep olur. Sigarada bulunan karbon
monoksitin kandaki oksijeni yok etmesiyle damarlarda
kolesterol depolanır ve bu da kalp krizi riskini arttırır.
Bunun yanı sıra, kan dolaşımı bozukluklarına bağlı
olarak, felç, parmaklarda kangren ve iktidarsızlık, sigara
içenlerde çok sıklıkla görülen hastalıklardır.

BACK


Slide 14

ORGANLARA ETKİLERİ
Sigaranın sindirim sistemine pek çok kötü etkisi
bulunmaktadır. Sigara tüketimine bağlı olarak,
midede asit salgılanması artar, mide yanmaları ve
ülser başlar. Sigara bağımlılarında pankreas kanseri
çok sıklıkla ortaya çıkar, büyük ölçüde ölümle
sonuçlanır. Sigaranın ihtiva ettiği kanserojen
maddeler, idrarla dışarı atılır ancak bu maddelerin
vücuttaki varlığı mesane kanserine yol açar. Sigara
yüzünden oluşan yüksek kan basıncı ise böbreklere
büyük zarar verir

BACK


Slide 15

SİGARA İLE İLGİLİ İSTATİSTİKLER
Türkiye'de Sigara Tüketimi
1990-1995 YILLARI
İki yabancı markalı sigara fabrikası faaliyete geçti. Açılışında bütün devlet erkanı
oradaydı. Bütün “billboard”lar, gazeteler, dergiler, satış noktaları neredeyse her yer
sigara reklamı ile donatıldı. Bine varan araç, on bini aşan personelle dağıtım ağı kuruldu.
Tüketimi körüklemek için bedava sigaralar dağıtıldı.Başta bayiler olmak üzere her yere
promosyonlar yağdırıldı. Tıp fakültesi mezuniyet balosunu Marlboro düzenledi.
Üniversitelerin özel günlerinin değişmez sponsoru sigara idi. “Camel Trophy” “Marlboro Adventure” gibi organizasyonlar sürekli gündemde tutuldu. Bir çok gazetecitelevizyoncu tanıtım için başta Amerika olmak üzere seyahatlere götürüldü. Çıkarılmak
istenen kanun veto edildi, sonra gündeme bile alınmayıp, bir dönem görüşülemeden
kadük oldu.
Patlama Yapan Sigara Tüketimi
1993 yılında yıllık tüketim 4.7 milyar paket / 22 Trilyon TL
1994 yılında yıllık tüketim 5.4 milyar paket / 61 Trilyon TL
1995 yılında yıllık tüketim 5.7 milyar paket / 95 Trilyon TL
Sosyal Sonuçlar
5 yılda (11-19 yaş arası) 5 milyon genç sigaraya başladı.
Sigara içme yaşı 11’lere indi.
Sigara, son derece prestij kazandı, bilinç altlarına yerleşti.
Sigara içmek doğal bir davranış oldu. Hiçbir kapalı yerde, sigara içen hiçbir kimseyi
uyaramazdınız.
Savaşılması imkansız görünen sosyal ve ekonomik bir dev imajı oluşturuldu

BACK


Slide 16

UYUŞTURUCUNUN ZARARLARI
Uyuşturucuların kullanılması davranış değişikliklerinde ve bünyedeki emarelerde kendini gösterebilir. Bununla
beraber bu işaretler kesin delil sayılmazlar. Uyuşturucunun kullanılmasında kesin delil olan bünye emaresi
enjeksiyonda (bilhassa eroinde) görülür. Daha çok kol ve bacak damarları boyunca olmak üzere, bağımlının bütün
vücudunda iğne izleri vardır. Bunlar sivrisineğin soktuğu yerlere benzer ve muhtemelen iltihaplıdır. Tabi iğne ile
tedavi gören hastaların vücudunda da iğne izlerinin bulunduğu unutulmamalıdır.

Kullanılan uyuşturucunun cinsine ve kullanma şekline göre değişen aletler, zehir in alınışı ve çeşidi hakkında fikir
verir. Vücuttaki emarelerin çokluğu bağımlılık ihtimalinin işareti ise de, uyuşturucu kullanılmasının kesin delilleri
olarak kabul edilmemelidir, fakat uyanık olunmalı, olaylar dikkatle izlenmeli ve değerlendirirmelidir. Bunlar mesela, el
titremesi, ter boşanması, uykusuzluk, huzursuzluk, sükunet ile sinirlilik hallerinin birbirini takip etmesi gibi
işaretlerdir. Davranış değişiklikleri de uyuşturucu bağımlılığın işareti sayılır.
Gençlerde rastlanan ve göze çarpan bu ve benzeri haller, ergenlikle ilgili çok normal sebeplerde olabilir. Örneğin
ergenlikte:
Okul başarılarındaki nişler ve yükselişler, Aile münasebetlerinden ayrı kalma, uzaklaşma, Ruh halinde değişiklikler,
İlgi alanlarının sık sık değişmesi söz konusu olabikmektedir.

•ÇOCUĞUNUZUN UYUŞTURUCU MADDE KULLANDIĞINI NASIL
ANLARSINIZ
•FİZİKİ ETKİLERİ
•SOSYAL ETKİLERİ

•BİZLERE DÜŞEN GÖREVLER

BACK


Slide 17

ÇOCUĞUNUZUN UYUŞTURUCU MADDE
KULLANDIĞINI NASIL ANLARSINIZ
Daha önce bizlerle olmaktan zevk alan, programlar yapan kızımız veya oğlumuz, bizden
uzak durmaya başlamışsa, ilgi ve istekleri sıklıkla değişiyorsa, maymun iştahlı olmuşsa,
daha önce eğitim konusunda verdiği kararı değiştirmişse, kararsızlıklar yaşıyorsa...
Ruhsal yönden içine kapandığını, aşırı sinirli olduğunu, alınganlaştığını, sonra tekrar
normale döndüğünü farkediyorsak.
Başarı oranı tamamen ve her derste düşmüş ise, arkadaşlarını çok sık değiştiriyorsa,
eski arkadaşlarına sırt çeviriyor ve çevreyle ilişkilerden kaçıyor, işini yada okulunu
bırakmak istiyorsa.
Hiçbir şeye ilgi duymuyor ve herkezden uzak kalıyorsa, geleceğe dönük hiçbir adım
atmıyorsa.
Ani ve çabuk duygu değişimleri varsa, yemek yeme düzeninde bozukluk oluyorsa.
Yalan söylüyor ve evden ufak tefek şeyler kayboluyorsa.
Elbisesinde, yatağında ufak yanıklar ve yırtıklar oluşmuşsa, farklı yerlere gittiğine dair
ipuçları varsa.
Tuvalette uzun süre kalıp, oradan rahatlamış olarak çıkıyorsa.
Odasında, üstünde pudraya benzer şeyler varsa bunlar bize bir problemin olduğunu
düşündürmelidir. Ama bütün bunları, tek başına anne yada baba olarak halletmeye
kalkışmamak, mutlaka bir uzmandan yardım almak gerekir

BACK


Slide 18

FİZİKİ ETKİLERİ
Beyin ve Merkezi Sinir sisteminde : Sigaradan itibaren bütün uyuşturucuların en büyük zararı ve tahribatı beyin ve
merkezi sinir sistemi üzerindedir.
Bu sebeple beynin mazrufu olan aklı ve iradeyi işlemez hale getirir. Kişiyi dengeden, normal yaşam ve davranışlardan
uzaklaştırırlar.
Beyin ve akıl sağlığının en büyük düşmanı uyuşturuculardır. Bağımlılarda beliren ilk olgu; akıl ve sinir hastalıkları ve
arızalarıdır. Delilik, erken bunama, şuur kaybı, uykusuzluk, felçler hezeyan (sayıklama, saçmalama, akıl dışı davranışlar
) halüsinasyon (vehim, hayal görme, işitme vs. ) lar, zeka ve hafıza kayıpları.En kısa ifade ile: Akıl hastalıkları, zihni ve
ruhi karmaşa ve kaoslar .
Sindirim Sisteminde: Bulantı, kusma, karın ağrıları, kabızlık, ishal, mide ve bağırsak spazmları, kanama ve yaraları,
gastrit, ülser vs.

Karaciğer ve Böbreklerde: Bu zehirlerin organizmadan atılmasında en ağır görev bu organlara düşmekte olup, karaciğer
ve böbreklerde büyük arıza ve tıkanmalara, karaciğerde yetersizlik, yağlanma ,sertleşme (siroz)...
Böbreklerde büyük tahribat, albümin, kan ve idrar çoğalması, tıkanmalar ,ağır böbrek hastalıkları
Gözlerde: Işık ve mesafede uyumsuzluk, şaşılık gece körlüğü, göz bebeği büyümesi, küçülmesi, göz adele felci bilinen
sonuçlar ve tezahürlerdir.
Solunum Sisteminde: nefes darlığı, öksürük, boğulma hissi, bu yolla kalp sıkışmaları, solunum felçleri ve ölümler bilinen
olaylardır.
Kan organlarında: Kan ,insan hayatının en önemli organı olup, uyuşturuculardan büyük zararlar görür. Kansızlık ,kan
zehirlenmeleri, kan hücrelerinde şekil ve miktar değişiklikleri, kanın korkulu arızası olan pıhtılaşma ve kangrenler
başlıca arızalardır.
Zehirlenme: Uyuşturucuların başta gelen olumsuzluğu zehirlenmeler ve bu yolla gelen ölümlerdir. İlk defa olursa HAD,
tekerrür ederse "Müzmin Zehirlenme" adını alır.

BACK


Slide 19

SOSYAL ETKİLERİ
Sosyal bir varlık olan insanın çevresi ile uyum içinde olması, akıl ve zihin sağlığı ile mümkündür.
Bu sebeple akli ve zihni hayatın en büyük düşmanı olan uyuşturucular, insanın uyum gücünü zaafa
ve iflasa götürmekle onu aileden, toplumdan ve çevresinden kopararak, yalnızlığa, bunalıma ve
hemen ardından da sorumsuz, hipisel (hayvani) bir hayata mahkum eder. Bağımlıyı yaşayan bir ölü
haline getirir. (Hip Kültür)
Bu sebeple, uyuşturucuların, bağımlıya, aile hayatına, doğacak çocuklara, iş hayatına, aile ve ülke
ekonomisine, ferdi ne toplumsal ahlaka (namus ,iffet, şeref, haysiyet v.s.) verdiği zararlar ifadelere
sığdırılamaz.
İntiharların, cinayetlerin, her türlü fuhşiyat, gasp ve anarşinin temelinde uyuşturucu vardır.
İç ve dış düşmanların en tahripkar silahı uyuşturucu ve uyuşturucu salgınlarının itici gücü olan
uyuşturucu kültürü (hip kültür) dür. Cemiyetleri inkıraza götüren her türlü maddi ve manevi
tahribatın temeldeki sebebidir. Bunlar.
Ayrıca AİDS, frengi, verem, kanser, kangren ve benzeri bir çok ölümcül hastalığın yayılmasında da
en büyük fail uyuşturucular ve bağımlılarıdır.

BACK


Slide 20

BİZLERE DÜŞEN GÖREVLER
•AİLEYE DÜŞEN GÖREVLER
•DEVLETE DÜŞEN GÖREVLER
•MEDYAYA DÜŞEN GÖREVLER

BACK


Slide 21

AİLEYE DÜŞEN GÖREVLER
Uyuşturuculardan korunmada en büyük vazife aileye düşmektedir. Aile toplumun temel çekirdeğidir.
En başta anne ve baba, çocuklara örnek olmalıdır. Çocuklar, her türlü sıkıntılarını ve
problemlerini öncelikle anne ve babalarına açabilmelidirler. Problemlerin ilk defa aile
büyüklerince değerlendirilmeleri şarttır.
Bu konuda gençlerimizin dikkat edecekleri noktalara gelince;
 Gerek sevgiyi ve mutluluğu muhakkak ki kendi yuvalarında aramalıdırlar.
 Kötü arkadaş guruplarından uzak durmaları gerekir. Böyle kişiler davranışlarından, hareket ve
sözlerinden anlaşılır.
 Boş zamanları en iyi şekilde (okumak, kültürel ve diğer faydalı faaliyetlerde bulunmak gibi
meşguliyetlerle) değerlendirmelidirler.
 Yine gençlik dönemi ; halk arasında söylendiği şekliyle "delikanlılık" devresidir. Bu yaşlarda
kişilik icabı, gelecek için her an problem oluşturabilecek hareketlere girilebilir, kararlarda
isteksizlik olabilir. Gençler bu hususu daima göz önünde tutmalı büyüklerin uyarılarını dikkate
almalıdırlar.
Son olarak gençlerimizi uyuşturucunun içine çeken alt kültürden bahsetmek istiyorum. İçki
uyuşturucu, kumar, şans oyunları, sapıklıklar, fuhuş evden kaçma gibi faaliyetlerin tümünü
besleyen, ortaya çıkaran ortama "Uyuşturucu Kültürü" adını veriyoruz. Zararlı alışkanlıkların
temelinde bu vardır ve bunu önlemek uyuşturucu kültürüyle mücadeleye bağlıdır.
Bu kültürün filizlendiği birahane, pub, diskotek, kahvehane, kumarhane, meyhane ve benzeri
yerlerden uzak durmalıdır.
Bira ve "alkolsüz" denilen bira, alkolizm ve uyuşturucu batağının başlangıç basamağıdır.
Yine milli manevi değerlerimiz, yüzyıllardan beri nesilden nesile intikal eden geleneklerimiz
uyuşturucu kültürünün panzehiridir. Bu değerlere sarılmak zorundayız.

BACK


Slide 22

DEVLETE DÜŞEN GÖREVLER
Uyuşturucularla Mücadele Bakanlığı yanında, önemli sorumluluklar taşıyan Milli Eğitim, Sağlık, İçişleri ve Milli
Savunma Bakanlıkları başta olmak üzere, bünyesinde eğitim üniteleri ve eğitilmesi gereken genç kitleler bulunduran
diğer bakanlıklar ve diğer devlet kuruluşları bu konuda görev ve sorumluluk taşımalı, buna sahip çıkmalı ve bu büyük
organizasyonda yerini almalıdır.
Milli eğitimde en azından şunlar yapılmalıdır:
Orta ve Liselere haftada 1-2 saatlik zorunlu ders getirilmeli ve bu çalışmalar yasal çizgide ciddiyetle sürdürülmelidir.
Genç öğrencilerle birlikte aileleri de eğitim kapsamına alınmalı. Ailenin ,medyanın da ciddi katkıları sağlanarak,
maddi ve manevi kültür değerleriyle güçlenmesi mutlaka sağlanmalıdır.
Yönetici ve eğiticilerin kötü örnek olması, özenti oluşturması kesinlikle önlenmelidir.
Okul Yeşilay kolları seçkin öğrencilerle her okulda mutlaka kurulmalı, bunların başına gönüllü ve yetenekli bir rehber
öğretmen tayin edilerek, bu öğretmenler uzmanlaştırılmalıdır.
Uzmanlık çizgisine ulaşan rehber öğretmenler, hem öğrencileri, aynı zamanda ailelerini eğitmelidir. Bu çalışmalar
eğitim yılı boyunca ciddi bir şekilde sürdürülmelidir.
Okullar bu konuda eğitim malzemeleri ve gerekli doküman bakımından yeterli bir zenginliğe ulaştırılmalıdır.
Doküman yönünden Milli Eğitime, Sağlık Bakanlığı, Medya (bilhassa eğitsel filmlerin hazırlanması bakımından)
yardımcı olmalı. Yeşilay’ın maddi destekle bilhassa yazılı ve görsel dokümanlarla bu hizmete gerektiği ölçüde katılması
sağlanmalıdır.
Özel sektör (kurumlar) ve yöneticileri bahis konusu hizmet ve görevlere aynen sahip çıkmalıdırlar.
Bütün halk kuruluşları ve vatandaşlar her biri bu mücadelede görev almalı ve üzerine düşenleri yerine getirmelidir.
Bu arada istisnai bir durum olarak bir Anayasa görevi yapan Yeşilay’a:
a) Mali, teknik ve teşkilatlanma yönünde gerekli ve yeterli yardımlar yapılmalıdır.
b) Yıllardır büyük emekle gençlerimiz için bu maksatla çıkarılan Yeşilay dergisine ve dokümanlarına Devlet
kütüphanelerinin ve bütün resmi ve özel okulların, keza kurumların abone olmaları sağlanmalıdır.
Bitabii bu hizmetlerin yerine getirilmesi, bütün ülkeyi içine alacak güçlü bir organizasyonun oluşturulması ve gerekli
yasa ve mevzuatın çıkarılması, münhasıran uyuşturucularla mücadele görevini üstlenecek olan Bakanlıkça
yapılmalıdır.

BACK


Slide 23

MEDYAYA DÜŞEN GÖREVLER
En güçlü ve yaygın eğitim kurumu olduğu halde bu çizgide hiç bir
görev üstlenmeyen, hatta büyük bölümü ile, bilhassa temeldeki
konu olan ve her türlü zararlı alışkanlıklara ve bunların salgın haline
gelmesinde en büyük etken kabul edilen uyuşturucu kültürü
çizgisinde büyük bir sorumsuzluk sergileyen medya, mutlaka
disipline edilmeli. Bu güçlü kurum bütün birimleri ile yararlı bir
çizgiye getirilmelidir ve medyanın bu sorumluluklarını ve hayati
önem taşıyan görevlerini kabullenip yerine getirmedikçe diğer
hiçbir tedbirin ülkeyi ve toplumu selamet kıyısına götüremeyeceği
kesinlikle bilinmelidir. Bu ülke, bu toplum ve bu devlet hepimizindir.
Bir yerde hırs ve kazançlara sınır tanımak zorundayız

BACK