Transcript Laiklik

Slide 1

Nisan 2009


Slide 2

Yazar Ahmet Taşgetiren “Laiklik” için: “Batı’da devletin
“nötr”leşmesi olarak algılanan laikliğin, bizde bir gün
İslâm’ın yerini alacak bir din, belki bir ‘değerler
manzumesi’ olarak görülmesi, bir yandan, din - laiklik

alanında bitmez tükenmez teorik tartışmalara yol açmış,
bir yandan da, İslâm – toplum – laiklik ilişkisinde gün
geçtikçe derinleşen yaralar oluşturmuştur...” demiştir.
Türkiye’de doğmuş ve altmış seneden fazla “laiklik
uygulamalarıyla” yaşamış biri olarak, benim de
söyleyeceklerim var.
Not: Ülkemizde laiklikle iç içe geçmiş “Çağdaşlık, Batılılaşma, Sekülerizm,
Atatürkçülük” gibi kavramların açılımı “BAZI KAVRAMLARIN AÇILIMI”
konusunu içinde yapılmıştır.


Slide 3

● DİN - DEVLET
● DEVLET - LAİKLİK
● LAİKLİK - İNSAN

UZUN SÜREDİR
TARTIŞILIYOR

● Tartışmaların üzerinde tam bir mutabakata
varılamayan lisanla yapılması…
● Uygulamaların söylemlerden farklı olması…

DİN ve
İÇ İÇE

DEVLET

HALKALAR

İNSAN
DİN
● Ülkemizde din denilince
akla İslâm gelir.
● İslâm; bir kabilenin,
ırkın, ulus devletin,
bölgenin sembolü
değildir.
● İslâm, Allah’ın son
dinidir ve evrenseldir.

DEVLET
İÇİNDİR

Devlet, yöneticisi ile
yönetileni arasında,
yönetim ilkeleri
hususunda uzlaşma
sağlanmış birlikteliktir.

İNSAN
● İnsan özel bir varlıktır.
alemlerin yaratılış sebebi
o dur.
● İnsan, inanma veya
inanmama hürriyetine
sahiptir.
● İnsan, toplum içinde
yaşamaya muhtaçtır.


Slide 4

Devlet, bir coğrafi sınır içinde yaşayan
insan topluluğunun kurup işlettikleri,
en üst organizasyondur.

Sosyal bir varlık olan insan, çevresindekilerle “ortak yönetim” içine girerse yaşayabilir.
İnsan ilişkilerinin kaosa dönüşmemesi için bu şarttır.

TARAFLARDAN

“DEVLET”
HUKUKUN GAYESİ: İnsana ve insanlığa saygı fikrinden hareketle; insanlar için iyiliği
hedef tutmak, adaleti sağlamak olmalıdır. HUKUKUN HEDEFİ: Yöneticinin ve
yönetilenin sorumluluklarını tanımlayacağından; tarafların farklı düşünceleri sebebiyle
“çatışan”, ortak menfaatleri sebebiyle “uzlaşan” yönlerinde denge kurmak, olmalıdır.
Meyveye ulaşmak için merdiven araç,
merdiveni kullanmak amaç,
meyveyi koparmak hedef’tir.
HUKUK,
AMAÇ MI, ARAÇ MI?

Bu örnekten
hareketle


Slide 5

Demokrasi, bütün insanların özgürlüklerini
teminat altına alma prensibi üzerine kurulan
sistemin adıdır…
“Demokrasilerde resmi doğru, resmi iyi yoktur. Demokrasilerde düşünce
özgürlüğünün çerçevesini sivil toplum belirler, devlet değil. Eğer devlet
belirleyecekse zaten demokrasiye gerek yoktur. Çünkü herkesin devlet gibi
düşünmeye zorlandığı bir toplumda aslında hiç kimse düşünmüyor demektir.”

DEVLET

“Demokrasi”

( Doç. Dr. Sami Selçuk)

Türkiye’de, sürekli sınırlamayı, engellemeyi, dışlamayı, hedefleyen
bir avuç insan; toplumu “öcülerle” korkutarak demokrasinin doğal
sonucu olan “insan haklarını” törpülemek istiyor. Ve bu kesim
“dine düşmanlıklarını” laiklik perdesi arkasında sürdürmek istiyor…


Slide 6

Günümüz dünyasında
İNSAN HAKLARI
bir başkasının insafına
bırakılmamış,
uluslararası anlaşmalarla
teminat altına alınmıştır.

TARAFLARDAN

“DİN”

Prof. Dr. Hayrettin Karaman:
Bize göre din kuralları ile çağdaş hayatın bazı yönlerinin bağdaşmaz oluşu din adına
bir kusur değildir, dinin var oluş amaçlarından biri de, geldiği ve uygulandığı
zamandaki (çağdaki) çirkin, kötü, uygunsuz, İslâm insanına yakışmayan kural ve
uygulamaları ortadan kaldırmak, ıslah etmek, düzeltmektir. Faizcilik, eşcinsellik, zina,
sömürü, alkollü içki ve uyuşturucu kullanımı, kumar, israf, hukuk ve ekonomide
adaletsizlik… Çağdaş ve yaygın diye dinin de bunlara uyum yapması, bunlarla
uzlaşması, bağdaşması beklenemez.
ÇAĞDAŞLAŞMA: BATININ “YAŞANTI ŞEKLİNE UYMAK” DEĞİL, VAHYİN KOYDUĞU
KURALLAR DIŞINDA KALAN HUSUSLARDA, DÜNYANIN ÇALIŞARAK, DENEYEREK
BULDUĞU “İNSANA EN UYGUN DAVRANIŞLARI” BENİMSEMEKTİR.


Slide 7

Sokaktaki insan
laikliği, inanç
yapısına bağlı
olarak tanımlar.

SOKAKTAKİ İNSANIMIZ

SÜNNİ MÜSLÜMANLAR
● Tahkiki iman sahipleri
(Bilgiye dayalı iman)

● Taklidi iman sahipleri

YÖNETİCİ (Bürokrat)

ALEVİLER
● Kendini; “Alevi Müslüman”
olarak tanımlayanlar.
● Kendini Alevi, “Aleviliği İslâm
dışı inanç” olarak tanımlayanlar.

(Örfe dayalı iman)

TARAFLARDAN

“İNSAN”

● Özel iman (!) sahipleri

AZINLIK GAYRİMÜSLİMLER

(İmanını, amelini kendi tanımlayanlar)

ATEİSTLER

BÜROKRAT, İNSAN HAKLARINI ÖNEMSEMELİDİR.
Akıl, ülkenin her değerini “güç kaynağı” öngörürken; ateist yöneticilerimiz
son 80 yıldır İslâm’ı “ne yapacaklarına” bir türlü karar veremediler.
POZİTİF TAVIR

NEGATİF TAVIR

İSLÂM’I İNSANIMIZIN EN TEMEL GERÇEĞİ
KABUL EDİP, ONUNLA BARIŞIK OLMAK

İSLÂM’LA MÜSLÜMANIN ARASINA MESAFE
SOKMAYI İSTEMEK

Bireyin önceliklerini anlamak, en
azından saygı duymak… Dini, ülkenin
geleceği için de önemsemek.

Bu tavır, inanç zenginliğimizi heba
etmeyi istemektir; hem de, dayatmada
bulunanlar için yol defalarca tükenmiş
olmasına rağmen…


Slide 8

ÖRNEK

BİRLİKTE

İNEK
DENİLEN
HAYVANI

Hindular kutsar ve hiç dokunmaz.
Biz kullanırız, zamanı gelince “keser” yeriz.

YAŞAMA
SANATI

YORUM

● Müslüman, yakınında Hindu varsa;
onun ineğe karşı davranışını inanç
özgürlüğü açısından kabullenir ve
katlanır.
● Komşusu Hindu’nun hatırına kendi
ineğini kutsamaz. Onu “çalıştırır” veya
“keser yer”.
● Hindu da, “ineği niye kestin” diyemez.

HERKESİN ÖZGÜR OLMADIĞI TOPLUMLARDA KİMSE ÖZGÜR DEĞİLDİR.


Slide 9

ALMANYA’DAN
ÖRNEK
● Kiliselere ait ana okulu, ilkokul ve diğer okullar var.
● Kiliseye ait olmasına rağmen; bu okullarda istihdam edilen personelin ve okulun giderleri, devlet
tarafından karşılanıyor.
● Devlete ait okullarda din dersi müfredat programının hazırlanması, ders araç / gereçlerinin tespiti,
din dersi okutacakların yeterlilik sınavı, dini cemaatlere bırakılıyor. Devlet sadece ekonomik boyutunu
karşılamakla yükümlü.
● Dini cemaatler sadece okul açmakla kalmayıp diğer sosyal alanlarda da faaliyet gösteriyor…

BELÇİKA’DAN
ÖRNEK

LAİKLİK

UYGULAMALARI

Meryem Kaçar (): “Türkiye’de bütün insanlar aynı kalıba sokulmak isteniyor…Türkiye şu anda laiklik
konusunda müthiş bir paranoya içinde, yani gölgesinden korkar bir vaziyet sergiliyor. Koskoca bir
devletin, bir başörtüsü konusunda sergilediği tutum ve davranışları anlamakta zorluk çekiyorum…
İnsan başını örtüyor diye ne laiklik elden gider ne de devlet yıkılır. Belçika’da başörtüsü yasağı hiçbir
müessesede yok.” (19.6.2001)
() Belçika’nın parlamentosunda görev yapan ilk Türk asıllı milletvekili-

A.B.D’den
ÖRNEK
A.B.D. Meclisi’nin dualarla açılması, yeminlerin İncil üzerine yapılması
laikliği nasıl algıladıkları hakkında fikir vermez mi?

1960’dan itibaren Avrupa’ya giden Türkler gittikleri yerlere yerleştiler ve
4000 cami yaptılar. Avrupalı, “Kanuni’nin yapamadığını bunlar yapıyor”
demedi.


Slide 10

DİN DÜŞMANLIĞI
YAPANLAR

KORUYUCU DUVAR

LAİKLİĞİN
AVRUPA

UYGULAMASI
(Grafik Anlatım)
DİN İSTİSMARI
YAPANLAR

İnsan, “Din Yolu”nda
yürürken bazı insanlar/
örgütler ona zarar vermek
isteyebilir. İnananın
korunmaya ihtiyacı vardır.


Slide 11

LAİKLİĞİN
TÜRKİYE

● Başörtülü bir anne, subay oğlunun orduevindeki düğününe katılamadı, dışarıda
yağmur altında kaldı…
● İnsanlar eşleri başörtülü olduğu için kamu görevinden ihraç edildi, hukuk adına,
insan hakları adına kılımız kıpırdamadı…
● Binlerce başörtülü öğrenci üniversiteye devam edebilmek için başörtüsünün üzerin
peruk taktı…
● Bir diyaliz hastası, kendi hastalığı ile ilgili bir ilmi toplantıya alınmadı...
● İçlerinde “sınıf birincileri” bulunan binlerce öğrenci okullarını terk etmek, ülke ülke
savrulmak zorunda kaldı…
● Binlerce başörtülü hanım, öğretmenliğinden, doktorluğundan, hemşireliğinden,
avukatlığından, hatta akademik kariyerinden edildi…

ÖRNEĞİ

Faruk Bildirici: “Nasıl ki, Batı dünyası Ortaçağ karanlığından çıkmak için “çatışmak
zorunda kaldı” ve sonunda Hristiyanlık kiliselere çekildiyse, İslâm dünyası da eninde
sonunda “bu çatışmayı yaşayacak”. Hristiyanlık gibi “İslâmiyet'te bu yenilgiyi yaşamak
zorunda”. Yenilecek ki, devlet yönetme iddiasından vazgeçip camilere çekilsin.
Yusuf Kaplan: “Bu satırlar, Türkiye’de kimi çevrelerin İslâm’dan ne kadar nefret ettiklerini ve seküler
dünya düzeninin hamisi ABD’nin nasıl gönüllü misyonerliğine soyunduklarını gözler önüne seriyor.
Tıpkı Amerikalılar gibi bizimkiler de “ya asimile olacaksınız ya da yok edileceksiniz” diyerek gerçek
yüzlerini ortaya koymuş oluyorlar! Tüm bunlar, İslâm’ın siyasi, kültürel ve entelektüel olarak yeniden
tarih sahnesine çıkması karşısında duyulan ‘panik psikolojisi’nden başka bir anlam ifade etmiyor…”


Slide 12

BİRİLERİ
“Laisizm Bariyeri” ni
kullanarak

LAİKLİĞİN
TÜRKİYE

UYGULAMASI
(Grafik Anlatım)

DİNDARI
“İslâm Dışı Hayat”
yaşamaya zorluyor.


Slide 13

Evet gidiyor… Çünkü “laikçiler”
laikliği ana çizgisinden saptırıp
“din düşmanlığına” ve hayattan
dini kovmak anlamında
“sekülerliğe” dönüştürdüler.
Onları laiklik çizgisine getirmek
gerekir.

LAİKLİK
ELDEN
GİDİYOR MU?

“LAİKLİK ELDEN GİDİYOR” ÇIĞIRTKANLIKLARI İLE OLUR OLMAZ
DAVRANIŞLARDAN KAÇINILMASI GEREKİR.

Bir kesim son yıllarda bir moda başlattı.
Olur olmaz her yerde bağırıyorlar…

Türkiye laiktir,
laik kalacaktır

Bu slogan yanlıştır. Çünkü,
Türkiye’de “laik yönetim” yoktur.

Türkiye’nin “laisizm”den kurtarılıp
“laik” yönetime geçmesi gerekir.
O halde birlikte bağıralım…

Türkiye laik
değil,
laik olacaktır


Slide 14

“Laisizmi, her şeyin ölçüsü ve ölçütü yaparak din katına yükseltmek, Türkiye’nin
değil, sadece ve sadece Amerikalıların, Avrupalıların ve İsraillilerin işlerine yarayan bir

aymazlık örneğidir. Türkiye’nin enerjisini, medeniyet birikimini, tarihi derinliğini ve
kültürel zenginliğini yok eden, bu milletin önünü tıkayan şey, işte bu kendi - kendini
sömürgeleştirme gayretkeşliği ve garpzedeliğidir.” Yusuf Kaplan (Yeni Şafak – 17.8.2007)

LAİSİZM ve

MÜSLÜMANLAR

Sekülerliği, dinin
hayatın bütün
alanlarından
uzaklaştırılması;
olarak ele alırsak…
laikliği, yönetim biçimi
olarak ele alırsak…

Müslüman, hayatının her anının hesabını vereceğini bilir
ve Allah’ın istediği gibi bir kul olabilmek için hayatını
İslâm’a göre tanzim eder. Yaptığı hataları yine dinin
kurallarına göre düzeltmeye çalışır. Din adına konuşan ve
davrananlara karşı dikkatli olur. Çünkü, onların yapacağı
hataların faturasının İslâma çıkarılacağını bilir… Kısacası
onun hayatının her anında din vardır.

Laikliği, “devletin din veya ideolojik referansları kullanmadan yönetilmesi” olarak
tanımlarsak, yönetim laik olabilir. Müslüman İslâmı din olarak kabul eden ve hayatını
onun ilkelerine göre tanzim etmeyi kabul etmiş insandır. Müslüman din dışı olamaz…

LAİKLİK, BİREYİ DEĞİL, DEVLETİ BAĞLAR (Doç. Dr. Sami SELÇUK)


Slide 15

ANLAŞMA ZEMİNİ

Müslümanın görevi;

ANLAŞMA

dayatma değil,

ZEMİNİ

doğruyu tebliğdir.
Müslüman’ın diğer
Müslümanlarla
ilişkilerinde fikir ve
davranış farklılığı varsa,
farklılık bilgiye dayalı
“müzakere” ile giderilir.
Bu durum “Örfi İman”ın
“Tahkiki İman”a
dönüştürülmesi açısından
da önemlidir.

Dayatma;

Müslüman, Müslüman
olmayanlarla insanlık
temelinde ilişki kurar.
Müslüman inanç
dayatmasında bulunmaz
“tebliğ görevini” yapar.
Kendine yapılacak
dayatmalar için hazırlıklı
olur.

DİYEBİLMEKLE SAĞLANIR

Hukuka aykırı olmadığı
halde; bir Müslüman'ın
fikir veya davranışını
yanlış bulanlar; ona,
“Kur’ân ve Sünnetin şu
şu ilkelerine göre yanlış
yapıyorsun, dolayısıyla
topluma zarar veriyorsun”
deme hakkı vardır. Kendi
fikir ve hayat tarzını
“dayatma hakkı” yoktur.

bir kesim için “münafıklığı”,
diğer kesim için de

“inkârı” körükler.


Slide 16

NE OLURSA
OLSUN

=


Slide 17

Faydalandıklarıma teşekkürlerimle...

Nisan 2009