Transcript - esra boztürk deniz
Slide 1
Slide 2
1. YARIM KAFİYE
Ben çektiğim kimler çeker
Gözlerim kanlı yaş döker
Bulanık bulanık akar
Dağların seliyim şimdi.
Hörü kızlar sürmelemiş gözünü
İlin aşiretin çeksin nazını
Kaldır perçemini görem yüzünü
Slide 3
Ve deniz aynı deniz
O gülüşten eser yok yalnız
Hatırlar bir gün, camı açtığını
Duran bir bulutu, bir kuş uçtuğunu
Tutmak için koştum ay ışıklarına
Dağılıp karıştım ay ışıklarına
Slide 4
2. TAM KAFİYE
Dedem koynunda yattıkça benimsin, ey güzel toprak
Neler yapmış bu millet en yakın tarihe bir sor bak
Orhan zamanından kalma bir duvar
Onunla aynı yaşta ihtiyar bir çınar
Slide 5
Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker
Gökten ecdad inerek öpse o pâk alnı değer
Mazî köyünde, hatıralar gölgesinde kal
Yaklaştığın tabiatı günlerce seyre dal
Akşam, yine akşam, yine akşam
Göllerde bu dem bir kamış olsam
Slide 6
Gurbet o kadar acı
Ki ne varsa içimde
Hepsi bana yabancı
Yollarda kalan gözlerimin nurunu yordum,
Kimdir o, nasıldır diye rüzgarlara sordum,
Hulyamı tutan bir büyü var onda diyordum
Slide 7
3. ZENGİN KAFİYE
ertesi gün başladı gün doğmadan yolculuk
soğuk bir mart sabahı…buz tutuyor her soluk
Baygın bir ihtizaz ile bi-huş akar dere,
Sahillerinde çocuklar uzanmış çemenlere…
Slide 8
Miskin Yunus biçareyim
Baştan ayağa yareyim
Dost ilinden avareyim
Gel gör beni aşk neyledi
Bir zafer müjdesi burda her isim
Yekpare bir anda, gün, saat, mevsim
Slide 9
Bin bahçeli beldemizi yâd ellere bıraktık
Gölgesinde barınacak tek ağacım yok artık
Serpilmeye başladı bir yağmur ince ince
Son yokuş noktasından düzlüğe çevrilince
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şühedâ
Cânı cananı bütün varımı alsın da Hüdâ
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ
Slide 10
4. CİNASLI KAFİYE
Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç
Bu son fasıldır ey ömrüm, nasıl geçersen geç!
Her nefeste eyledik yüz bin günah
Bir günaha etmedik bir gün âh
Slide 11
Yazından
Katip kölen olayım
Öğret bana yazından
Aşıka ölüm olmaz
Ya kürektir ya zından.
Slide 12
REDİF
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yâr vardır
Yoktan da vardan da öte bir var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Slide 13
Yarab bela-yı aşk ile kıl aşina beni
Bir dem bela-yı aşktan etme cüda beni
Bizim elde bahar olur yaz olur
Göller dolu ördek olur kaz olur
Sevgi arasında yüz bin naz olur
Suçumu bağışla ben sana kurban
Slide 14
Kaçır beni âhenk, al beni birlik
Artık barınamam gölge varlıkta
Ver cüceye onun olsun şairlik
Şimdi gözüm büyük sanâtkarlıkta
Hülya tepeler hayâl ağaçlar
Durgun suda dinlenen yamaçlar
Slide 2
1. YARIM KAFİYE
Ben çektiğim kimler çeker
Gözlerim kanlı yaş döker
Bulanık bulanık akar
Dağların seliyim şimdi.
Hörü kızlar sürmelemiş gözünü
İlin aşiretin çeksin nazını
Kaldır perçemini görem yüzünü
Slide 3
Ve deniz aynı deniz
O gülüşten eser yok yalnız
Hatırlar bir gün, camı açtığını
Duran bir bulutu, bir kuş uçtuğunu
Tutmak için koştum ay ışıklarına
Dağılıp karıştım ay ışıklarına
Slide 4
2. TAM KAFİYE
Dedem koynunda yattıkça benimsin, ey güzel toprak
Neler yapmış bu millet en yakın tarihe bir sor bak
Orhan zamanından kalma bir duvar
Onunla aynı yaşta ihtiyar bir çınar
Slide 5
Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker
Gökten ecdad inerek öpse o pâk alnı değer
Mazî köyünde, hatıralar gölgesinde kal
Yaklaştığın tabiatı günlerce seyre dal
Akşam, yine akşam, yine akşam
Göllerde bu dem bir kamış olsam
Slide 6
Gurbet o kadar acı
Ki ne varsa içimde
Hepsi bana yabancı
Yollarda kalan gözlerimin nurunu yordum,
Kimdir o, nasıldır diye rüzgarlara sordum,
Hulyamı tutan bir büyü var onda diyordum
Slide 7
3. ZENGİN KAFİYE
ertesi gün başladı gün doğmadan yolculuk
soğuk bir mart sabahı…buz tutuyor her soluk
Baygın bir ihtizaz ile bi-huş akar dere,
Sahillerinde çocuklar uzanmış çemenlere…
Slide 8
Miskin Yunus biçareyim
Baştan ayağa yareyim
Dost ilinden avareyim
Gel gör beni aşk neyledi
Bir zafer müjdesi burda her isim
Yekpare bir anda, gün, saat, mevsim
Slide 9
Bin bahçeli beldemizi yâd ellere bıraktık
Gölgesinde barınacak tek ağacım yok artık
Serpilmeye başladı bir yağmur ince ince
Son yokuş noktasından düzlüğe çevrilince
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki fedâ
Şüheda fışkıracak toprağı sıksan şühedâ
Cânı cananı bütün varımı alsın da Hüdâ
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüdâ
Slide 10
4. CİNASLI KAFİYE
Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç
Bu son fasıldır ey ömrüm, nasıl geçersen geç!
Her nefeste eyledik yüz bin günah
Bir günaha etmedik bir gün âh
Slide 11
Yazından
Katip kölen olayım
Öğret bana yazından
Aşıka ölüm olmaz
Ya kürektir ya zından.
Slide 12
REDİF
Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır
Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır
Aşk celladından ne çıkar madem ki yâr vardır
Yoktan da vardan da öte bir var vardır
Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır
O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır
Slide 13
Yarab bela-yı aşk ile kıl aşina beni
Bir dem bela-yı aşktan etme cüda beni
Bizim elde bahar olur yaz olur
Göller dolu ördek olur kaz olur
Sevgi arasında yüz bin naz olur
Suçumu bağışla ben sana kurban
Slide 14
Kaçır beni âhenk, al beni birlik
Artık barınamam gölge varlıkta
Ver cüceye onun olsun şairlik
Şimdi gözüm büyük sanâtkarlıkta
Hülya tepeler hayâl ağaçlar
Durgun suda dinlenen yamaçlar