Prof. Dr. Firdevs GÜNEŞ´in İlk Okuma Yazma Öğretiminde

Download Report

Transcript Prof. Dr. Firdevs GÜNEŞ´in İlk Okuma Yazma Öğretiminde

İlk Okuma Yazma Öğretiminde
Gelişmeler
Prof. Dr. Firdevs GÜNEŞ
Bartın Üniversitesi
Eğitim Fakültesi Dekanı
[email protected]
Giriş
• Eğitim bir güçtür.
• Dil, bu güce ulaştıran en önemli anahtardır.
• Okuma ve yazma eğitimin temelidir.
Günümüz Gelişmeleri
- Bilgi eskiden 100 yılda ikiye katlanıyordu.
- Şimdi 30 günde ikiye katlanıyor.
Bilgiye ulaşmak çok kolaydır.
-Bilgisayar ve internet ile 1 saniyede yayılıyor.
-Bilgiye artık parmaklarımızla ulaşıyoruz.
-Bilgi parmaklarımızın ucunda
Eğitimin Geleceği
Bilgi hızlı artmaya devam edecek,
Teknolojik gelişmeler düşünme, anlama,
sorgulama,öğrenme becerilerini geliştirecek,
 Öğrenme ve anlama düzeyi artacak,
Öğrenme hızı on katına çıkacak,
Geleceğin öğrencileri on kat daha akıllı
olacak.
Eğitimin Geleceği
Eğitim araç gereçleri değişecek.
Yazı tahtaları yerine akıllı tahta,
Kağıt kitap yerine e-kitap,
Ekran okuma,ekranik düşünme,
Kalem yerine tuşlarla yazma vb.
………
giderek aratacak.
Eğitimin Geleceği
Eğitim;
 Dil, zihin ve sosyal becerileri üst düzeyde
geliştirmeye,
Bilgi tüketme yerine bilgi üretmeye,
Sınıfta eğitim yerine uzaktan eğitime,
 Mobil ve e-öğrenmeye odaklanacaktır.
Eğitimin Geleceği
Geleceğin cahilleri okuma yazma bilmeyenler değil,
öğrenmeyi öğrenemeyenler olacaktır.
Geleceğin insanı;
Öğrenen öğrenci,
Öğrenen öğretmen,
Öğrenen birey,
olmak zorundadır.
Bu süreçte okuma ve anlama çok önemlidir.
Eğitimdeki Gelişmeler
• Son yıllarda eğitim alanında yoğun çalışmalar
yapıldı.
• Eğitim yaklaşım ve yöntemleri gözden geçirildi.
• Yeni araştırmalar yapıldı.
• OECD, “Eğitimciler, beynini değiştirmek istediği
öğrencinin beynini tanımıyor.” görüşüyle
“Beyni Anlama ve Yeni Öğrenme Bilimine Doğru”
“Öğrenen Beyin” projelerini gerçekleştirdi.
• Beyin araştırmalarının sonuçları eğitime aktarıldı.
Geleceğin İnsanı Nasıl Yetiştirilmeli?
ABD,Fransa,İngiltere,Almanya,Finlandiya,Kanada,
İsveç,Norveç,Hollanda gibi gelişmiş 44 ülkede
Bilim insanı, eğitimci, yönetici gibi uzmanlarla
uluslar arası düzeyde 6 yıl araştırma yapıldı.
Bu araştırmalarda:
• Geleceğin insanı nasıl yetiştirilmeli?
• Hangi bilgiler verilmeli?
• Hangi beceriler öğretilmeli?
sorularına cevap aranmıştır.
Geleceğin Becerileri
1.Zihinsel Beceriler: Düşünme, anlama, sorgulama
sorun çözme, araştırma, karşılaştırma, analizsentez yapma,değerlendirme vb.
2.Bireysel Beceriler: Dil becerileri, okuma, yazma,
konuşma, dinleme, iletişim kurma, bilgiyi alma, bilgi
teknolojilerini kullanma vb.
3.Sosyal Beceriler :İşbirliği yapma,grupla çalışma,
sosyal çatışmaları çözme ve yönetme.
4.Zihinsel Bağımsızlık Becerileri:Karar verme,
seçme, haklarını ve sorumluluklarını bilme,
savunma vb.
Eğitim Alanında
-Yapılandırıcı Yaklaşım,
-Çoklu Zekâ,
-Beyin Temelli Öğrenme,
-Öğrenci Merkezli Eğitim,
-Bireysel Farklılıklara Duyarlı Öğretim,
-Beceri Yaklaşımı,
-Tematik Yaklaşım vb. ön plana çıktı.
MEB yeni programlarda bu yaklaşım ve
modellerden yararlandı.
Eğitim Yaklaşımları
Eğitim yaklaşımları üç ana grupta toplanır.
Bunlar;
• Davranışçı Yaklaşım
• Bilişsel Yaklaşım
• Yapılandırıcı Yaklaşım
olarak sıralanır.
Davranışçı Yaklaşım
• Eğitim ilkeleri laboratuvarda yapılan hayvan
deneylerinden elde edilmiştir.
-Pavlov köpekleri,
-Thorndike kedileri,
-Skinner fare ve güvercinleri incelemiştir.
• Bu deneylerden oluşturulan eğitim ilke ve
yöntemleri insanlara aktarılmıştır.
Davranışçı Yaklaşım
Davranışçı Yaklaşım
• Eğitim, “bireyde istendik davranışları geliştirme
süreci” olarak tanımlanır.
• Davranışları değiştirmeyi amaçlar.
• Öğrenme, “uyarıcı-tepki arasında bağ kurma”
işlemidir.
• Bir uyarıcıya istenilen tepkinin verilmesi öğrenme
olarak kabul edilir.
• Öğrencinin olumlu davranışları pekiştirilir ve
alışkanlık oluşturulur.
Davranışçı Yaklaşım
Giriş
Başlangıç
Davranışlar
Zihin
Kara Kutu
Çıkış
Beklenen
Davranışlar
Davranışçı Yaklaşım
•
•
•
•
•
Öğrenci okula boş bir levha olarak gelir.
Öğretmen bilgiyi aktarır, öğrenci alır.
Öğretmen merkezlidir.
Zihin kara kutuya benzetilir.
Düşünme, anlama, sorgulama gibi zihinsel
becerilerle ilgilenmez.
• Öğrenci değiştirilecek bir varlık
•
olarak ele alınır.
Davranışçı Yaklaşıma Eleştiriler
• Öğrencileri ezbere yöneltmiştir.
• Öğrenme yerine şartlandırma yapılmıştır.
• Düşünme, anlama, sorgulama, sorun çözme
gibi zihinsel becerileri geliştirememiştir.
• Dünyada 1950’li yıllarda terk edilmiştir.
• Bizde 2004 yılına kadar uygulanmıştır.
Bilişsel Yaklaşım
Bilişsel Yaklaşım
• Öğrenme bilgisayarın veri işleme sürecine
benzetilir.
• Çeşitli bellekler vardır.
• Görsel, işitsel, sözel, simgesel, anlamsal, hızlı,
yavaş bellekler gibi.
• Kelimeler sözel bellekte,anlamları da anlamsal
bellekte depolanır.
• Hızlı bellekte işlemler yapılır.
• Bilgisayar hızında okuma istenir.
Bilişsel Yaklaşım
Bu yaklaşım dünyamızda 1980 ‘li yıllara
kadar uygulanmıştır.
Ülkemizde bazı okullarda ve araştırmalarda
kullanılmıştır.
Yapılandırıcı Yaklaşım
Yapılandırıcı Yaklaşım
• Beyin araştırmalarına dayanır.
• Eğitim, bireyin zihnini geliştirme sürecidir.
• Öğrencilerin dil, zihinsel,duygusal ve sosyal
becerileri geliştirmeyi amaçlar.
• Öğrenme, bilgileri zihinde aktif yapılandırma
sürecidir.
• Gelişmiş ülkelerin çoğunda
uygulanmaktadır.
Yapılandırıcı Öğrenme İlkeleri
1.Öğrenme, bilgileri zihinde aktif olarak
yapılandırma sürecidir.
2.Öğrenme, bilgiler arasında bağ kurma
işlemidir.
3.Öğrenme, işbirliklidir.
4.Öğrenme, zihni geliştirme ve yeniden
düzenlemedir.
5.Öğrenme, gerçek yaşamla ilişkilidir.
6.Öğrenme ve dil iç içedir.
7.Öğrenme sosyal bir etkinliktir.
Yapılandırıcı Programlarla Ne Değişti?
• Eğitim,öğretim, öğrenme vb. kavramlar değişti.
• Öğretmen merkezli öğretim yerine öğrenci merkezli ,
• Davranış değiştirme yerine beceri geliştirme,
• Tek yönlü düşünme yerine çok yönlü düşünme,
• Düz mantık yerine sarmal mantık,
• Şartlandırma yerine zihinsel bağımsızlık,
• Fiziksel etkileşim yerine zihinsel etkileşim,
• Etkinliklerle etkin öğrenme,
• Kendini değerlendirme vb.
gündeme geldi.
Temel Beceriler
Türkçeyi doğru, etkili ve güzel kullanma,
Eleştirel düşünme,
Yaratıcı düşünme,
İletişim kurma,
Problem çözme,
Araştırma,
Bilgi teknolojilerini kullanma,
Girişimcilik,
Karar verme,
Kişisel ve sosyal değerlere önem verme.
Düşünme: Düşünceleri inceleme, karşılaştırma,
sınıflama, sıralama, çıkarım yapma, değerlendirme.
Sorgulama: Bilgi ve kanıtları inceleme, bunların
doğruluğunu ve değerini ölçme, neden ve sonuçları
belirleme, çıkarımlarda bulunma, tartışma.
Kavramlaştırma: Örnekleri tanıma, açıklama,
sınıflama, aralarında ilişki kurma ve değerlendirme.
Karar verme: Amaç belirleme, yöntemleri gözden
geçirme, inceleme ve uygun olanları seçme.
Sorun çözme: Sorunları belirleme, tanımlama, çözüm
örnekleri bulma ve uygulama.
Beyin Araştırmaları
• OECD, “Eğitimciler, beynini değiştirmek
istediği öğrencinin beynini tanımıyor.”
anlayışıyla beyin araştırmalarına başladı.
• 1000 beyin bilimcinin katılımıyla;
“Beyni Anlama ve Yeni Öğrenme Bilimi”
“Öğrenen Beyin” projelerini gerçekleştirdi.
Beyin Gelişimi
• Yenidoğan 300-400 gram
• 3 Yaş
1100 gram
• Yetişkin
1500 gram
Beyin Gelişimi
• Bir şempanze annesine 6 yıl bağımlıdır.
Beyin gelişimi için bu süre gereklidir.
• Filin beyni 8 kilogramdır. 2 yaşındaki fil
yavrusunun beyni 8 kilogram olur.
• İnsan beyninin gelişmesi 16 yıl sürer.
Beyin Gelişimi
• Yenidoğanın beyninde bağlantısız 100 milyar
ve daha fazla beyin hücresi (nöron) vardır.
Nöronlar arasında bağ kurulmalıdır.
Bağ kurulmadan öğrenme
gerçekleşmez.
Nöronlar arasında bağlar
çocuğun çevresinde uygun
uyarıcılar olursa gelişir.
Gelişmemiş Nöron
Gelişmiş Nöron
Beyin Gelişimi
• Beyin anne karnında gelişmeye başlar.
• ilk dokuz ayda çok hızlı büyür.
• Beyin gelişimi için ilk yıllarda insan
sıcaklığı,sevgi ve iletişimi şarttır.
• Aileler beslenme ve eğitimle çocuklarının
geleceğine büyük katkı yapabilirler.
• Sesler,ninniler,hikaye anlatma,okuma vb.
• Anne karnında dil eğitimi
Beyin Araştırmaları
OCDE 2007 raporuna göre;
• Çocuklarda ilk altı yıl beyin hızla gelişiyor.
• Beyin gelişiminin;
- % 90’ı 6 yaşına kadar,
-% 10 ‘u 20 yaşına kadar tamamlanıyor.
• 20-40 yaşlarında gelişme yok.
• 40-60 yaşlarında gerileme başlıyor.
Beyin Araştırmaları
• 4-6 yaşlarında beynin her iki lobu birlikte
kullanılmaya başlanır.
• 4-6 yaşlarda öğrenme kapasitesi üst
düzeydedir.
• Çocuk 4-6 yaşlarında birden fazla dili
öğrenebilecek kapasiteye ulaşır.
• 4-6 yaşlar dil ve zihinsel becerilerin
geliştirilmesi, ilk okuma-yazma öğrenme
açısından çok önemlidir.
Okuma Yazma Araştırmaları
- Okuma-yazma öğrenmek için çocuğun en
uygun olduğu dönem 4-5 yaşları arasıdır.
- İzlanda, Danimarka, Norveç, İsveç,Belçika vb.
ülkelerde çocuklar 3-4 yaşında bitişik eğik
yazı ile okuyor ve yazıyorlar.
-Bütün araştırmalarda olumlu sonuçlar alınıyor.
Okula Başlama Yaşı
Beyin araştırmalarına göre eğitime 4-6
yaşlarında başlanmalıdır.
4-6 yaşlar;
- İlk okuma-yazma öğrenme,
-Dil ve zihinsel becerileri geliştirme,
-Matematik öğrenme açısından çok
önemlidir.
-Okula başlama yaşı 4-6 arası olmalıdır.
Okula Başlama Yaşı
• Dünyamızda zorunlu eğitime başlama yaşı;
- 44 ülkede 7 yaş,
-113 ülkede 6 yaş,
- 38 ülkede 6 yaştan önce,
- 33 ülkede 5 yaş,
- 4 ülkede 4 yaş,
- 1 ülkede 3 yaş.
-151 ülkede yaklaşık 150 milyon çocuk 6 ve
daha küçük yaşlarda okula başlıyor.
Okula Başlama Yaşı
• Bulgaristan, Finlandiya ve İsveç'te 7 yaş,
• Belçika, Danimarka, Almanya, İrlanda, Fransa,
İtalya, Avusturya, Romanya, Portekiz, Polonya,
ABD, Avustralya, Kore, Japonya'da 6 yaş,
• Macaristan, Hollanda ve Malta'da 5 yaş,
• İngiltere'de ise 4-5 yaşında çocuklar zorunlu
eğitime başlıyor.
Eski Teoriler (Gesell)
• 20.yy başlarında okula başlama yaşı hakkında
Arnold Gesell’in testleri kullanılıyordu.
• Gesell testi 3-7 yaş arasında uygulanır.Kolaydan
zora sıralanmış 7 şekilden oluşur.
• Çocuklarda motor beceri, görsel algı, görsel
hafıza, el-göz koordinasyonu, küçük kas
becerilerini ölçer.
• Bu sonuçlara göre kabaca IQ seviyesine ulaşılır.
• Günümüzde geçerli değil.
Eski Teoriler (J.Dewey)
• 1930’da Amerikalı eğitimci John Dewey,
eğitimde yeni yöntemler için 6 yaşından önce
okuma yazmaya başlanmaması,
• Nitelikli bir eğitim için çocuğun 8 yaşında
olmasının daha iyi olacağını, söyledi.
Eski Teoriler (Piaget)
•
•
•
•
PİAGET’YE GÖRE ZİHİN GELİŞİM DÖNEMLERİ
Duyusal Motor (0 - 2) Duyularla dış dünyayı
algılama,
İşlem Öncesi Dönem(2 - 6) Dilin kullanımı ve
sembollerin geliştirildiği dönem,
Somut İşlemler (6 - 11) Problemlere mantıklı
çözümlerin getirildiği dönem,
Soyut İşlemler (11 - 18) Karmaşık problemlere
mantıklı çözümlerin getirildiği dönemdir.
Eski Teoriler (Piaget)
• Piaget, 1930-1945 yıllarında etkili oldu.
• Çocuklar belli olgunluğa gelince konuşur yürür.
Zamanı gelince de okumayı öğrenir.
• Çocuk gelişmeden okumanın yararsız olduğu öne
sürüldü. Bu görüşler çoğu ülkeye yayıldı.
• 7 yaşından önce matematik öğrenemez.
• Piaget’ den bu yana 70 yıl geçti.Piaget’in zihin
gelişimi modeli artık kullanılmıyor.
• Ülkemizdeki eleştiriler Piaget’e dayanıyor.
Zihinsel Gelişim Araştırmaları
• Yeni Piaget’ciler
• Jacques Mehler, 2 yaşındaki çocukların iki
sıra halinde üst üste dizilmiş şeker
kolonlarının sayılarını şaşırmadan bildiklerini
ortaya çıkardı.
• Karen Wynn,(Yale Üni.) bebeklerin 4. aydan
itibaren hiç zorlanmadan 1+1= 2 ve 2-1= 1
olduğunu, yani toplama ve çıkarma
yapabildiklerini kanıtladı.
Zihinsel Gelişim Araştırmaları
• Elisabeth Spelke, (Harvard Üni.)
bebeklerin 6. aydan itibaren bir nesneyi
diğerinden, iki insanı birbirinden
ayırdıklarını saptadı.
• Prof.Olivier Houde (Paris-V Üni. Zihinsel
Gelişim Merkezi Yöneticisi),2 yaşındaki
bebeklerin matematik, fizik ve mantık
bilgilerine sahip olduklarını ortaya çıkardı.
Eski Teoriler
• Çocuğa okuma yazma öğretmek için dikkat
süresinin uzun olması gerektiği savunuldu.
• Dikkati yeterince geliştiremediği iddia edildi.
• Çocuğun dikkatinin kısa olması engel olarak
görüldü.
• Dinleme,okuma çalışmaları için dikkat süreleri
belirlendi.
• Bilgisayarda oyun oynarken dikkat süresi uzun!
Eski Teoriler
• Konuşma,okuma ve yazma ilişkisi kuruldu.
• Eğer iyi konuşursa bu durum okumaya yardım
eder denildi.
• Konuşma etkileşimle öğrenilir.
• Okuma yardımsız öğrenilemez.
• Her becerinin kendine göre özellikleri farklıdır.
Dinleme becerileri anne karnında başlar.
Dil Gelişimi Araştırmaları
Araştırmalar bebeklerin anne karnında:
- 5. aydan itibaren sesleri ve kelimeleri duyduklarını,
-Çok sayıda kelimeyi tanıdıklarını,
-Anne-babasının adını bildiklerini, ortaya koymuştur.
Doğduktan sonra:
- 1. ayda pa ve ba hecelerini ayırdıkları,
- 4. ayda adını öğrendikleri,
-6. ayda heceler yaptıkları,
-8. ayda cümleler kurdukları,
görülmektedir.
Dil Gelişimi Araştırmaları
• Yeni doğan bebeklerin bir ses uzmanı
oldukları, 600 sessiz, 200 sesli harfi ve
800 heceyi ayırt ettikleri belirlenmiştir .
• Bebekler küçük bilginlerdir.
• Anne karnında dil eğitimi yapılıyor.
• Annenin kalp atışlarını tanıyor.
• Anne sesini tanıyor.
• Ninnileri tanıyor.
• Okunan hikayeleri tanıyor.
Okumaya Uygun Zihin Yaşı
•
•
•
•
•
•
•
4 yaş 3 aydan küçükler
4 yaş 3 ay ile 4 yaş 9 aylık
4 yaş 10 aylık ile 5 yaş 4 aylık
5 yaş 5 aylık ile 6 yaş 6 aylık
6 yaş 7 aylık ile 7 yaş 1 aylık
7 yaş 2 aylık ile 7 yaş 8 aylık
7 yaş 8 aylıktan büyük olanlar
% 2.2
% 6.7
% 16.1
% 50
% 16.1
% 6.7
% 2.2
Kelime Öğrenme Kapasitesi
•
•
•
•
•
Zihinsel gelişiminin büyük bölümü 0-6 yaşları
arasında gerçekleşiyor.
Çocuklar;
3 yaşına kadar günde 2-3 kelime,
4-5 yaşında günde 3 kelime,
6 yaşında günde 2 kelime,
7 yaşında günde 1 kelime,
8 yaşından itibaren 2 günde 1 kelime öğreniyor.
Kelime Tanıma ve Yazma
Yöntemle İlgili Gelişmeler
• Eski araştırmalar cümle yöntemiyle yapıldı.
• Günümüzde öğrenci merkezli eğitim yapılıyor.
• Yöntem öğrenciye değil, okuma yazma
yöntemi öğrenciye göre uyarlanıyor.
• Bu nedenle gerekli beceriler değişiyor.
• Ses temelli okuma yazma öğretimi için gerekli
beceriler daha farklı.
Gerekli Beceriler
• Alfabenin harflerini tanıma becerisi
• Bir sesli ile bir sessiz harfi birleştirme becerisi
• Harfleri tanıma ve birleştirme becerisini seri
olarak yapabilme
• Heceleri birleştirerek okuma becerisi.
• Heceleri kelime haline getirme becerisi
• Karmaşık heceleri tanıma becerisi
Yazma Becerileri
•
•
•
•
•
İnce ve kalın kasların gelişmesi
Her yaşın kendine özgü kas gelişimi var.
Kalem tutamıyor iddiaları doğru değil.
Güçlü kaslar için yeterli beslenme önemli.
El kol hareketleriyle kas gelişmez.
Okuma Yazma Öğretimi




Okuma = Kelime Tanıma + Anlama
Kelimenin ayrıntılarını bilme
Çok sayıda kelime tanıma
Kelimelerin anlamını bilme
Cümle,paragraf ve metni anlama
Okuma Zihinde Nasıl Gerçekleşir?
Günümüz beyin araştırmalarına göre;
Kelimeyi göz değil beyin tanımaktadır.
• Beynimizin kelimeyi tanıma süreci uluslar arası düzeyde
22 ülkede araştırılmıştır.
• Dehaene’ye göre (2003);
-Beynimiz kelimeyi bütün olarak tanımıyor.
-Kelimenin bütün biçimine duyarlı değildir.
-Nöronlar harfleri tek tek inceliyor.
-Bitişik eğik yazı gibi harfleri birleştirerek,
kelimeyi tanıyor.
Okuma Zihinde Nasıl Gerçekleşir?
• Sprenger- Charolles’e göre nöronlar önce sözlü dili,
ardından yazılı dili işlemektedir.
Bu araştırmalara göre ilkokuma yazma öğretiminde;
– Önce sesler sonra harfler öğretilmelidir.
– Seslerle harfler arasında ilişki kurulmalıdır.
– Bu süreç bitişik eğik yazı ile desteklenmelidir.
– Bu yöntem zihinsel gelişimi hızlandırmakta,
– Öğrenmeyi kolaylaştırmaktadır.
İlkokuma Yazma Öğretimi
•
•
•
•
Dünyamızda yapılan 100.000 araştırmada:
ilkokuma yazma öğretimine seslerle başlamanın,
Düzenli ses öğretiminin ve
Bitişik eğik yazının çok önemli olduğu çıkmıştır.
• 2004 Türkçe Dersi (1-5.Sınıflar) Öğretim Programında
-Ses Temelli Cümle Yöntemi ve
-Bitişik eğik yazıda,
Beynimizin bu işleyişi ve beyin araştırmaları temel
alınmıştır.
Sesli Okuma
Günümüz araştırmaları sesli okumanın
konuşma becerileri için zorunlu olduğunu
göstermektedir.
• Sesli okuma dinleme, okuma ve konuşma
becerilerini geliştirir,
• Anlama ve zihin becerilerini geliştirir,
• Öğrenmeyi kolaylaştırır.
Sesli okumaya gereken ağırlık
verilmelidir.
Bitişik Eğik Yazı
 Beyin araştırmalarına göre ;
 Zihni geliştirir, bağlantılı düşünmeyi geliştirir,
dikkati geliştirir, kelime tanımayı kolaylaştırır,
rakamlar kolay fark edilir, hızlı yazılır, beden
gelişimine ve solak öğrencilere uygundur.
 Gelişmiş ülkelerde kullanılmaktadır.
 Ülkemizde Atatürk’ün önderliğinde
çocuk genç ve yetişkinlere
bitişik eğik yazı öğretilmiştir.
Okuma ve Beyin
Beyin “Kullanılan gelişir, kullanılmayan körelir.”
ilkesine göre çalışır.
 Brezilya, Belçika ve Portekizli beyin uzmanları
tarafından Paris üniversitesinde Stanislas
Dehaene,
 Pierre ve Mari Curie üniversitesinden Laurent
Cohen yönetiminde bir araştırma gerçekleştirildi.
Okuma Beyni Geliştiriyor
Araştırmaya;
Okuma yazmayı ilkokulda öğrenen 31 yetişkin,
Okuma yazmayı sonradan öğrenen 22 yetişkin,
Okuma yazma bilmeyen
10 yetişkin,
olmak üzere 63 gönüllü yetişkin alındı.
Yetişkinlerin zihinsel işlevleri beyin görüntüleme
tekniğiyle incelendi.
Okuma Beyni Geliştiriyor
Araştırma sonunda,
İlkokulda okuma yazma öğrenen yetişkinlerin
beyinlerinin diğerlerine göre daha genç
olduğu, daha hızlı ve etkili çalıştığı ortaya
çıktı (Dehaene, 2010).
Okuma yazmayı sonradan öğrenenlerin
beyinleri ise okuma yazma bilmeyen
yetişkinlere göre daha iyi olduğu görüldü.
Okuma Beyni Geliştiriyor
 Okuma beynimizi üst düzeyde geliştiriyor.
 Dinlemede beynin belirli bölümleri harekete
geçerken okumada beynin büyük bir bölümü
çalışıyor.
 Özellikle sesli okuma, hem konuşma hem
dinleme hem de okuma olmak üzere
beynimizin bütün bölümlerini harekete
geçiriyor.
Okuma Becerileri
 En kolay ve üstün bilgi alma yolu
okumadır.
 Akıcı okuma becerileri üst düzeyde
geliştirilmelidir.
 Okuma okuyarak gelişir.
 Akıcı okuma becerilerini geliştirmek için
sürekli okumak gereklidir.
Unesco Araştırmaları
* UNESCO ,dünyamızda okuma-yazma
bilmeyenlerin hızla arttığını, bunun okumayazma öğretim yöntemleriyle de ilişkili olduğu
açıkladı.
* UNESCO Genel Direktörü Koichiro Matsuura,
2003 yılındaki bildirisinde “okuma-yazma
öğretiminde eski yöntemler artık yeterli değildir”
“önümüzdeki 10 yılda yeni yöntemler
bulunmalıdır” demekte ve okuma-yazma
öğretiminde sorun yaşayan 80 ülkeye öneride
bulunmaktadır.
Göz Hareketleri
-İlk araştırmalar Javal,Lamare, Landolt, (1906)
GÜNÜMÜZ ARAŞTIRMALARI
- Göz hareketleri sıçramalar,göz duruşları,seri
ilerleme, geri dönüşler, ileriye doğru atlamalar,yukarıaşağı hareketleri olmak üzere 5’e ayrılır.
- Günde 150.000 civarında göz sıçraması yapılır.
- Göz duruşları sırasında kayıt yapılır ve beyne iletilir.
-Yukarıdan aşağıya doğru okurken göz hiç sıçrama
yapmaz.
- Okumada önemli olan göz sıçraması değil göz
duruşlarıdır.
Macula Araştırmaları
Retina üzerinde macula denilen merkezi bir kısım vardır. Gözün
ana görüşünü sağlayan bu merkezi alana macula denilir.
-Macula her göz duruşunda
işareti ya da harfi net görebilir.
sadece 1-3 arası grafik
-Macula tarafından taranan görme alanının genişliği
hiçbir öğrenme yöntemi ya da tekniği ile değiştirilemez.
Bu gözün optik sistem özelliğine dayalıdır.
-Çocuklar bir göz duruşunda en fazla 3 harfi net görebilir.
Okuma Hızı
-Okuma hızı gözün kelime tanıma süresine bağlıdır.
Göz her duruşda;
*Kelimenin harfleri ve yazılış biçimine ilişkin
bilgileri toplar, görüntüleri kayder ve beyne iletir.
* Beyin,bu bilgilere göre kelimeyi Zihinsel
Sözlükten bulur ve kelimenin anlamını belirler.
Okuma Hızı
 İyi okuyucunun bir kelimeyi tanıması 10
salise, seslendirmesi ise 40 salise sürer.
 Kelime tanıma süresi, ilk okuma-yazma
sürecinin başında uzun olur.
 Öğrencinin sürekli okuması ve kelimeleri
görmesi kelime tanıma süresini
kısaltır.Böylece göz duruş süresi kısalır ve
okuma hızlanır.
 Okuma hızı sürekli okuyarak geliştirilir.
Anlama Becerileri
Dört teknik anlama becerilerine önemli katkı
sağlar. Bunlar :
 Tahmin etme,
 Anlamı açıklama,
 Sorgulama ve
 Özetleme teknikleridir.
• Bu teknikler Türkçe Öğretim Programında ayrıntılı
olarak verilmiştir.
Görsel Anlama
•
•
•
•
•
•
•
•
•
Bir resim bin kelimeye bedeldir.
Şekil, sembol ve işaretleri anlama,
Resim, fotoğraf, karikatür, renk vb. anlama,
Doğa ve sosyal olayları anlama,
sorgulama,değerlendirme,
Grafik, tablo, harita, kroki vb. anlama, sorgulama,
TV, reklam, beden dili vb. anlama, sorgulama,
Görselleri inceleme, sorgulama, değerlendirme,
Görselleştirme, metinle ilişkilendirme, eşleştirme,
Zihinde canlandırma,resimleme,
Duygu ve düşüncelerini görselleştirme vb.
Ses Bilinci
 Kelimelerin seslerini tanıma ve ayırt etme becerisidir.
 Bu beceri yeni heceler, kelimeler yapma; hecelerin,
kelimelerin seslerini tanıma ve ayırt etme, vb becerileri
içermektedir.
 Ses bilinci, okumanın ve yazmanın temelinin oluşturur.
 Öğrencinin vurgu,tonlama ve telaffuzuna katkı sağlar,
dinlediklerini yazıya doğru olarak aktarmasını getirir.
 Ses bilincinin erken gelişmesi okuma-yazma öğretim
sürecini kolaylaştırmaktadır.
Ses Bilinci
Günümüz araştırmalarına göre ;
-Basit seslileri (a,e,i,o,u) önce öğretmek,
-Sesli harfleri önce öğretmek, sessizlere göre,
-Sessizleri, kelime sonunda,ortasında ve başında
hissettirmek,
- Sürekli sessizleri, süreksiz sessizlere göre önce
öğretmek,
-Bir sessiz harfi önce tek, sonra kelime sonunda ve
ortasında yazılı olarak öğretmek,
daha kolaydır.
Ses Bilinci
Türkçenin ses yapısı, seslerin kullanım
sıklığı,Latin harflerinin öğretilme kolaylığı ve
ses bilinci araştırmalara dayalı olarak,Ses
grupları yapılmıştır.
1.Grup: e,l,a,t,
2.Grup: i,n,o,r,m,
3.Grup: u,k,ı,y,s,d,
4.Grup: ö, b, ü,ş, z, ç,
5.Grup: g, c, p, h,
Ses Temelli Cümle Yöntemi
 Öğretim Süreci: e,l,el,ele,el ele,El ele.
 Sesler önce sonda,başta ve ortada tanıtılmalıdır.
 Ağırlıklı olarak anlamlı ve işlek heceler kullanılmalıdır.
 Açık heceler iyi öğretilmelidir.
 Açık hece l+e = le şeklinde öğretilmemelidir.
* İlk okuma-yazma öğretimi çok sayıda kelime ve
cümlelerle gerçekleştirilmeli.(2500 kelime)
* Öğrenciler yeni kelime ve cümleler oluşturmaya
özendirilmeli, öğrencinin yaratıcılığı geliştirilmelidir.
Kâğıttan Ekrana
Kâğıt Kitap Öldü
Kâğıt kitabın ölüm tarihi 2010 olarak
belirlendi.
Artık kâğıt kitap basımı azalıyor.
Kâğıt kitaptan okuma azalıyor.
Yerini ekran okuma alıyor.
Öğrencilerde
•
•
•
•
Eskiden fişe bakmadan yazma vardı.
Cep telefonuna bakmadan mesaj yazma var.
Kalem yerine tuşlarla yazma hızla yayılıyor.
Ekran okuma ve yazma öğretimi derslerine
ihtiyaç var.
Gençlerde Okuma
Gençlerde;
-Kitap okuma giderek
azalıyor.
-Cep kitapları cep
telefonları kadar
yayılmadı.
-13-19 yaş arası gençlerin çoğu okumamaktadır.
-Teknolojik araçlar okuma alanına girdi.
- Gençlerin okuma ilgisi ve biçimi değişti.
Okuma İlgisi Değişti
•
•
•
•
•
•
Kitap okuma günlük işler arasında öncelikli yer almıyor.
Edebi eserler az seviliyor,
Şiirler,bilimsel eserler,
Felsefe kitapları,
Tarih ve gezi yazıları,
Klasik romanlar
okunmuyor.
Okuma İlgisi ve Kitap Seçimi
Kitap Okuma ve Seçmede Etkili Olanlar
• Kapak
% 24
• Arkadaş önerisi
% 20
• Tanıtım yazısı
% 13
• Anne baba önerisi % 11
• Öğretmen önerisi % 9
• Radyo TV tanıtımı % 8
• Kardeş önerisi
%8
• İnternet tanıtımı
%6
Okuma İlgisi ve Kitap Seçimi
• Erkeklerin % 32’ si,
• Kızların % 20’ si hiç kitap okumuyor.
• Her gün okuyan kızlar % 20,
Erkekler % 13’ tür.
-TV seyretme % 97,
-Radyo % 97,
-DVD
% 92,
-İnternet % 92,
-Spor
% 78,
-Oyun % 71, sinema % 65,müzik % 59’dur.
Ekran Okuma
• Çocuk ve gençlerde ekran okuma alışkanlığı giderek
yayılıyor.
ABD’de Book Industry Study Group
tarafından yapılan araştırmada
Genç okuyucuların;
-% 47’ si bilgisayar ekranından,
-%32’ si Amazon Kindle (e-kitap),
- % 21’ iPhone ve iPod Touch,
-% 9’ u da cep telefonu ekranından okuyor.
Ekran Okuma
Elektronik gelişmeler gençleri basılı kitap yerine ekrana
yöneltmektedir. Bu durum
-Ekran okuma
denilen yeni bir
okuma türü ile
-Ekran okuyucu
denilen yeni bir
okuyucu tipini
oluşturmuştur.
Ekran Okuma
Araştırmalara göre ekran okuma
• Göz hareketleri,
• Anlama ve
• Zihinde yapılandırma
yönüyle
kâğıttan okumaya göre önemli farklılıklar içermektedir.
Göz Hareketleri
• Ekranda metinler dikey hareket eder. Sayfa yukarıdan
aşağıya doğru gelir.
• Okuyucunun gözleri satır boyu soldan sağa yatay
hareket eder.
• Dikey hareket eden metinleri yatay olarak okumak göz
hareketlerini ve zihinsel işlemleri önemli derecede
etkiler.
Ekran Okuma
• Ekran okumada göz hareketleri ve göz duruş
noktaları hem yatay hem dikey ilerler.
Ekran Okuma ve Anlama
• Ekranda sayfanın tamamı görülmediğinden
sayfadaki başlık, alt başlık ve yan başlıkların
izlenmesi güçtür.
• Sayfaların sürekli hareket etmesi, sayfa başı ve
sonunun peş peşe gelmesi,
sayfadaki bilgilerin düzenini ve sayfa yapısını
keşfetmeyi zorlaştırır.
Ekran Okuma ve Anlama
• Sayfalar okuyucunun önüne parça parça
geldiğinden ekranda görülen yerlerle
ekrandan kaybolan yerlerdeki bilgileri
birleştirmek güçtür.
• Bu durum üst düzey becerileri gerektirir.
• Üst düzey dikkat, hatırlama, karşılaştırma,
düşünme, anlama gibi.
Dikkat Toplama
-Okuma süreci bilgisayar
düğmeleri, fare, klavye
gibi ögelerle sürekli
bozulur.
-Dikkat toplama ve odaklanma uzun süreli
olmaz.
-Ekran metinlerini hızlı, seri ve düzenli okumak
için esnek bir zihin yapısı gereklidir.
Zihinde Yapılandırma
 Ekrandan bilgilendirici türde kısa metinleri
okumak çok kolaydır.
 Uzun metinleri, uzun öykü ve romanları,
 Uzun tabloları izlemek veya incelemek güçtür.
 Metinler arası karşılaştırma yapmak zordur.
 Bilgiyi zihinde yapılandırmak daha güçtür.
Ekran Okuma Zihnimizi Değiştiriyor
Yazının bulunuşundan bu yana basılı ürünlere ve
metinlere uygun bir zihin yapısı geliştirdik.
Ekran Okumanın Zihnimize Etkisi
Ekran okuma zihin yapımızı değiştiriyor.
Bu değişim hem olumlu hem de olumsuz yönde ilerliyor.
Baccino’ya göre;
-Ekran okuma beynimizi üst düzeyde harekete geçiriyor,
-Zihinsel yapıyı ve zihinsel becerileri hızlı geliştiriyor.
Ekranik Düşünme
• Cerquiglini’ye göre, ekran okuma düşünme biçimini
değiştiriyor. Kitaplarla geliştirilen düşünme biçimi hızla
yok oluyor.
• Kitaplarda bilgiyi sayfadaki yerine göre kodlama ve
hatırlama kolaydır.Ekran okumada yoktur.
• Ekranik düşünme gelişiyor.
• Ekranik düşünme,çok değişken,hareketli, yüzeysel,
karmaşık ve dağınık bir düşünmedir.
E-Kitap Yayılıyor
• E-kitap, bilgisayardan okumak için özel tasarlanmış bir
dosya formatıdır.
• E-kitap, basılı kitapların özelliklerini (kâğıt hariç) kapsar,
ses, görüntü (video) ve etkileşimli bağlantıları içerir.
• Cilt,baskı,depolama, taşıma vb. ucuzdur.
• Bir kağıt kitap fiyatı 2-5 elektronik kitaba denktir.
• UNESCO’ya göre 1975 – 1997 arası dünyada kağıt
tüketimi iki katına çıktı, 28 milyon ton metreyi geçti.
E-Kitap
E-kitap çocuk-gençlerde çok yaygındır.
Amazon Yayınevine göre elektronik kitaplar
kâğıt kitapların satışını geçti.
 2010 Mart-Mayıs’ta 100 kâğıt kitaba karşı
143 elektronik kitap satıldı.
 Temmuz -Ağustos’ta ise 100 kâğıt kitaba karşı
180 e-kitap satıldı.
E-Kitap
• Klasik roman, oyun, şiir gibi 30.000 kitabı ücretsiz birkaç
dakikada alabilirsiniz.
• E-kitap aygıtı ile;
• Tatile 1000 kitapla çıkılır.
• Göz yorgunluğu çok azdır.
• Sayfa çevrilir,yatay okunur,
not alınır.
• Fransa’da beş kişiden biri e-kitap okuyor.
Bilgiyle İlişkiler Değişiyor
• Bilgi alma süreci ve hızı değişiyor. Eskiden bir bilgiyi
araştırmak, bir soruya cevaplamak için ortalama 10
saat kitap okumak gerekiyordu.
• Günümüzde bilgisayarın arama motorları ile bilgi
arama hızlı ve seri bir şekilde yapılmakta,
10 saat yerine 10 dakikada aranan bilgiye
ulaşılmaktadır.
• Okuyucu asıl kaynağa doğrudan ulaşmakta, ana
kaynaktaki gerçek bilgiyle ilişki kurmaktadır.
Bilgi Tüketimi Değişiyor
• Ekran okumada bilgi tüketimi daha hızlı ve yoğun
olmaktadır.
• Kaliforniya Üniversitesinden iki araştırmacı 2008
yılında ABD’de yaşayan insanların günlük ne kadar
bilgi tükettiklerini araştırdılar.
• Bu amaçla önce bireylerin izleme, dinleme ve
okuma yoluyla günlük bilgi alma sürelerini
belirlediler.
• Alınan bilgileri kelime düzeyine indirgeyip
kelimeleri saydılar ve ortalamasını aldılar.
Bilgi Tüketimi Değişiyor
• Araştırma sonunda bir kişinin günde ortalama
11. 8 saat bilgi tükettiğini buldular.
• Bu süre içinde zihne 100.500 kelime girdiği,
yani günlük 100.500 kelime tüketildiği
saptandı (Frey, 2012).
• Bu sayının her yıl % 2.6 oranında arttığı, bilgi
tüketiminin giderek arttığı belirlendi.
• Tüketilen 100.500 kelime zihin yükünü
artırmaktadır.
Zihin Yükü Artıyor
İnsanlar dakikada 450 kelimeyle düşünür.
• Bunun ancak 150-175 ’i konuşmaya yani
sözlere dökülür.
• 100.500 kelime zihnimizi zorlamaktadır.
• Bilim insanları teknolojinin beynimize fazla
yüklendiğini vurguluyorlar.
Bilgi Kaynakları
• Tüketicilerin bilgi ve kelimeleri hangi
kaynaklardan aldıkları da araştırıldı.
• Kaliforniya San Diego Üniversitesi 2009 yılında
"Amerikalılar Ne Kadar Bilgi Tüketiyor?” raporuna
göre günlük tüketilen bilgilerin;
• % 41’i televizyondan,
• % 27’si bilgisayardan,
• % 11’i radyodan,
• % 9’ u basılı ürünlerden, çok azı telefon, müzik
ve bilgisayar oyunlarından alınmaktadır .
Bilgi Kaynakları
• Tüketilen bilgilerin sadece % 9’u basılı ürünlerden alınıyor.
• Oysa 1960’ lı yıllarda basılı ürünlerin payı % 26 ‘dır.
• Bu durum
1980 yılında
% 12’ye
2008 yılında ise % 9 ’a düşmüştür.
• Bu düşüşün gelecekte de süreceği, bilgi tüketiminde basılı
ürünlerin payının çok azalacağı tahmin edilmektedir.
• Diğer taraftan ekran okuma ile bilgi tüketimi % 27 ‘ye
yükselmiştir.
• Ekrandan bilgi tüketimi basılı ürünlere göre üç kat fazla
olmaktadır.
Okuma Kültürü Değişiyor
 "Dünyayı yöneten, kalem, mürekkep ve kâğıttır."
anlayışı değişiyor.
Kitap otorite olarak kabul ediliyor ve üst düzeyde
saygı gösteriliyordu.
Kitaplarda yazılan bütün bilgiler doğru kabul
ediliyordu.
Okuma Kültürü Değişiyor
• Bilgisayar dünyasında okuma kültürü artık
ekrana dayalı gelişiyor.
• Kâğıt kitaba saygı azalıyor. Çünkü kâğıt kitapta
yazılı bilgiler hızla değişiyor, bu durum kitabın
kısa sürede değerini yitirmesine neden oluyor.
• Ekran okumada ise en son bilgilere ulaşılıyor
ve tercih nedeni oluyor.
Zihin Yönetimi Değişiyor
• Okumada gözlerle zihin arasına yazarın düşünceleri
girer.
• Yazar okuyucunun zihnini yönetmeye başlar.
• Okuma becerileri gelişmemiş öğrenciler etkilenir.
• Tam okuma tekniğini kullanan okuyucu etkilenir.
• Seçmeli okumada okuyucu kendi zihnini yönetir.
• Ekran okumada seçmeli ve etkileşimli okuma yapılır.
• Yazar okuyucunun zihnini yönetemez.
• Ekran okuma zihinsel bağımsızlığı kolaylaştırır.
Metinler Değişiyor
• Davranışçı yaklaşım gereği bazı çocuk kitapları
hayvan hikayeleri ağırlıklıdır.
• Öküze özenen kurbağa, ayı, leylek, ördek vb.
• Çocuklar hayvanlara ilgi duyabilir ama bunun
bir derecesi olmalıdır.
• Sürekli hayvan hikâyeleri okuyarak geleceğe
yön verilemez.
• Kitapların çoğu düz anlatım ve düz mantık
içermektedir.
Kitap ve Metin Seçimi
Öğrencinin okuma ilgisine dikkat edilmelidir.
• İlgi Türleri: İlk okuma ilgileri,kişilik ve
beceri geliştirme ilgileri, çevreyi ve dünyayı
anlama ilgileri ve geçici ilgiler.
• İlginin Niteliği: Aktif, pasif, hareket ya da
konu ağırlıklı, somut, soyut, sözel, sayısal,
bireysel ya da gruba dönük olabilir.
Öğrenilenler zekâdan çok okuma ilgisine bağlıdır.
Metinler Değişiyor
• Erkek öğrencilerin ilgileri spor, araba, hareketli
konular, oyunlar vb. yöneliktir.
• Metinlerde yeni teknolojiler, görseller, tasarımlar
vb. tercih ediliyor.
• Bu durum kitaplarda da yer almalıdır.
• Kitaplarda sorun çözme, çok yönlü düşünme, akıl
yürütme, mantık oyunları, sorgulama, karar
verme, girişimcilik, kişisel ve sosyal değerleri
geliştirici hikâye, olay vb. olmalıdır.
• Çocuk bunları okumalı, kendini geliştirmeli
ve geleceğine yön vermelidir.
Öğrenci Değişiyor
•
•
•
•
Geleceğin öğrencileri on kat daha akıllı olacak.
Okuma, öğrenme ve anlama düzeyi artacak,
Öğrenci merkezli eğitim etkili olacak,
Teknolojik gelişmeler
düşünme,anlama,sorgulama ve sorun çözme
düzeyini yükseltecek,
• Öğrenme hızı on katına çıkacak,
• Şimdi 12 yılda verilen eğitim gelecekte bir
yılda öğrenilecek.
Geleceğin İnsanı
• Bilim ve teknolojik gelişmeler hızla ilerlemeye
devam edecek,
• Öğrencilerin nitelikleri giderek artacak,
• Eğitimde sürekli yeni yaklaşım ve yöntemler
ortaya çıkacak,
• Bu gelişmelere uyum sağlamak için
okuyan,öğrenen,değişen ve gelişen bireyler
olmak zorundayız.
Sonuç
• Ülkemizde nitelikli bireyler yetiştirmek amacıyla köklü
yenilikler yapılmıştır.
• Eğitimde öğrenci merkezli eğitim ve yapılandırıcı
yaklaşıma geçilmiş,eğitim programları yenilenmiştir.
• Okuma öğretimi bilimsel temellere kavuşturulmuştur.
• Dileğimiz okuyan ve geleceğine yön veren bireylerin
yetiştirilmesidir.
Teşekkürler
TEŞEKKÜRLER
Güneş,Firdevs.(2007).Türkçe Öğretimi ve Zihinsel
Yapılandırma,Nobel Yayınları
Güneş,Firdevs.(2009).Hızlı Okuma ve Anlamı
Yapılandırma,Nobel Yayınları
Güneş,Firdevs.(2007).Ses Temelli Cümle Yöntemi ve
Zihinsel Yapılandırma,Nobel Yayınları